Vazgeçilmez sosların basit görünen incelikli ambalaj detayları
Ketçap ve mayonezin liderliğinin ardından popülerleşen acı, barbekü ve daha birçok sos çeşidi artık evlerin ve restoranların vazgeçilmezi. Son zamanlarda sıkça konuşulan sos markasının ambalajındaki ayırt edici yeniliğin ardından Tasarist Yaratıcı Direktörü Musa Çelik, neden bazı soslarda özellikle cam şişelerin tercih edildiğinden, acı sosların ayrıcalığına ve bir sos ambalajının rafta nasıl fark yaratacağına kadar birçok noktaya değiniyor.
Soslar, insanlar onlarsız yemek yiyememeye başladığından beri çeşitlerini artırıyor. Eskiden zor bulunan, özel yapım olan ve her markette ya da her restoranda olmayan soslar, şimdi herkesin evinde ve restoranında lezzeti uçurmak için hazırda bekliyor. Her zaman masada durması ve buzdolabının kapağında ilk göze çarpan ürün olmasıyla sos ambalajlarının estetik açıdan hoş görünmek zorunda olduğunu belirten Musa Çelik, “Gizli tariflerle tutturulan soslar o benzersiz renklerini korumak, sıktıktan sonra kapağında fazlalık ve bitmeye yakın dibinde israf kalmaması için görünenin aksine çok detaylı bir tasarım istiyor. Basit ayırt edilen ancak işlevsel ve dayanıklı ambalajlar yaratmak gerekiyor” sözleriyle sos ambalajları için incelikleri anlatıyor.
Sürdürülebilir ambalaj çözümlerinde Türkiye’ye yeni yatırım
Yeniden kullanılabilir plastik kasa tedarikçisi IFCO, Konya’da açtığı yeni merkezinde yıllık 40 milyondan fazla kasasını yıkayacak
1992 yılında Almanya’da kurulan ve kısa sürede dünyanın önde gelen yeniden kullanılabilir kasa tedarikçisi haline gelen IFCO’nun Türkiye’deki ikinci yıkama merkezinin açılışı Konya’da, şirketin üst düzey yöneticilerinin katılımıyla gerçekleşti. Açılışta IFCO CFO’su Julian Zu Putlitz ve Güney Avrupa Bölge Başkanı Francesca Amadei, Konya Yıkama Merkezi ile ilgili düşüncelerini ve IFCO’nun Türkiye pazarı ile ilgili değerlendirmelerini paylaştılar. Konya’da açtığı ikinci servis merkeziyle şirket, tedarik zinciri yönetiminde karbon emisyonunun düşürülmesini amaçlıyor.
2011 yılında Gebze Dilovası’nda yaptığı ilk yatırımla Türkiye’ye adım atan IFCO, toplam 7.200 m2’lik Konya Servis Merkezi’ni, her boyuttaki ve türdeki IFCO Katlanır Kasa’yı işlemek ve tasnif etmek için tasarladı. Söz konusu merkezde, SmartCycle akıllı geri dönüşüm prensibi ile kasalar tamamen otomatik şekilde tasnif edilerek yüksek basınçlı makinelerde yıkanıyor ve sanitasyonları sağlanıyor. Yeni servis merkezi şirketin, 2025 yılına kadar operasyonlarda karbon nötr olma ve 2040 yılına kadar tüm işletmeler genelinde net sıfır emisyona ulaşma yönündeki iddialı hedefleriyle uyumlu enerji verimliliği, koruma ve sürdürülebilirlik önlemleri açısından da dikkat çekiyor.
Kokulu ambalaj tasarımı tüketici deneyimini artırıyor
Koku alma duyumuz, beyin ve hafıza ile doğrudan ilişkili. Klasik anlamda raflarda görmeye alışık olduğumuz göz alıcı ambalajların artık oldukça farklı bir tüketici deneyimi ile buluşmak istemesi tam da bu ilişkinin eseri. Temel duyu organlarımızdan “görme, dokunma ve koku alma” gibi unsurların bir araya gelmesi ise klasik bir satın alma sürecinden çok ambalajın ötesine geçen bir tüketici deneyimi ortaya çıkarıyor. Market rafında duran ürünün son tüketiciyi etkilemesi için koku faktörünün giderek daha önemli hale geleceğini belirten B12 Creative Branding’in Kurucusu ve Kreatif Direktörü Bürkan Çiftçigüzeli, ambalajın kokusunun zamanla başarının kokusuna dönüşeceğini vurguladı.
21. yüzyılda ürünleri birbirinden ayırmak ve raf savaşlarında galip gelen olmak giderek zorlaşıyor. Satışları artırmak ve müşterinin ilgisini çekebilmek içinse ürünün vitrini hale gelen ambalajlar büyük önem taşıyor. Bu noktada kokulu ambalajların tüketicinin eğilimlerinde belirleyici olduğuna dikkat çeken Bürkan Çiftçigüzeli, satın alma sürecinde kokunun cazip edici etkisini anlattı.
Dünyanın rengini belirleyenler, İstanbul’da bir araya geldi
25 yıldır Türkiye’de ileri teknoloji renk çözümleri sunan Odak Kimya, konusunda öncü partnerleri ile İnovasyon Günleri 2023 etkinliklerini gerçekleştirdi
Odak Kimya’nın hem kuruluşu hem de X-Rite ile ortaklığının 25’inci yılının da kutlandığı 9-10-11 Mayıs tarihlerinde İstanbul’da düzenlenen etkinliklerde; Boya & Plastik, Tekstil, Otomotiv, Kağıt ve Baskı & Ambalaj sektörlerine yönelik X-Rite Pantone, IM Group, SDL Atlas, IGT ve Just Normlicht firmalarının uluslararası düzeydeki 14 sektör profesyoneli ilk kez bir araya gelerek en güncel gelişmeleri katılımcılarla paylaştı.
Etkinliklerin açılış konuşmasını yapan Odak Kimya Genel Müdürü Ayla Çuhadaroğlu, “25 yıldır rengin olduğu her yerde var olduk. İlk yıllarda endüstriyel olarak tanımladığımız boya ve plastik sektörüne yönelik çalışmalar yapıyorduk. Bunu takip eden yıllarda ise her sene bir sektör eklenecek şekilde ürün yelpazemiz genişledi. Bugün boya, plastik, otomotiv, tekstil, baskı ve ambalaj olmak üzere tüm sektörlere hitap eder duruma geldik. Ayrıca bunların etrafına, yıllar içinde tamamlayıcı ürünler ekleyerek sektörde baştan sona kadar çözüm sunan tedarikçi olma yolunda bir kimliğe büründük. 1998’de çıktığımız bu yoldaki misyonumuzu, Türk sanayicisini yüksek teknoloji ürünleriyle buluşturmak ve renk mükemmelliğine dayalı uygulamalarda ürün tedarikçisi değil, çözüm tedarikçisi olmak olarak belirlemiştik. Güçlü iş birliklerimizle global bir marka olma yolunda bu hedefimize emin adımlarla yürüyoruz. 25 yıllık yolculuğumuzda, sektörün teknik çözümleri iş akışına dahil etme hızının artıyor olmasına, bu çözümlere adaptasyonun rekabet gücünü artırmasının fark edilmesine, dijitalleşme sürecine hızı uyuma şahitlik etmekten dolayı gururluyuz. Sektörümüzde bir nebze fark yaratabildiysek bunun mimarı donanımlı ekibimiz’’ dedi.
E-ticarette markalaşma için ambalaj tasarımı ipuçları
Günümüz tüketicisinin satın alma alışkanlıkları durmaksızın değişiyor. Son yıllarda açıklanan verilere göre, tüketicilerin özellikle bir tasarruf yöntemi olarak online alışverişe daha fazla yöneldiği biliniyor. T.C. Ticaret Bakanlığı’nın 2022 yılı ilk 6 aylık raporunda, bir önceki yılın aynı dönemine göre %116 artan e-ticaret hacmi ve %38 artış ile 2 milyar 295 milyon adede ulaşan sipariş adetleri verisi paylaşılıyor. Tüketicinin yoğun ilgi gösterdiği online alışverişler için Tasarist Yaratıcı Direktörü Musa Çelik, “Özellikle online alışverişlerde ürünün her zaman ambalajdan daha önemli olduğu düşünülüyor olabilir. Oysa ambalaj tasarımı doğru uygulandığında yeniden satın almayı teşvik etme ve müşteri portföyünü geliştirme gücüne sahiptir. Dolayısıyla farklılaşmak, markalar için bugün her zamankinden önemli” yorumlarında bulunuyor.
Has Kutu sektöre yenilikler kazandırmaya devam ediyor
Türkiye’de Z Karton’un öncüsü olan Has Kutu, özellikle mobilya ve e-ticaret sektörüne yönelik geliştirdikleri çözümlerle faaliyetlerini sürdürüyor. Türkiye’de HE sertifikalı ürün üreten ilk marka olduklarının altını çizen ve Türkiye sanayisine kazandırdıkları ürün grupları hakkında bilgiler veren Has Kutu Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Haskaraman, şu bilgileri paylaştı:
“2002 yılında Ankara’da mobilya sanayine ambalaj üretmek üzere kurulan Has Kutu’nun, sürekli yeniliği önceleyen, yüzü inovasyona dönük ve yapılmamış olanı yapma motivasyonuna sahip bir yapısı var. Sektörümüzde Türkiye'de yapılmamış olan birçok ilke imzamızı attık. İlk baskılı ondüla üretimini biz yaptık, 24 saat sadece Z Karton üreten ilk fabrika biz olduk. Zaten Z Karton’un isim hakkını da alarak Türkiye'ye getiren ilk firma olduk. Dahası Z Kartonu baskılı bir şekilde de ilk biz ürettik. Bunlar gibi kendi sektörümüzde yüzü yeniliğe dönük işler yapıyoruz. Ambalajı müşterimize ulaştırırken onların ihtiyaçlarını nasıl daha iyi karşılayacağımıza odaklanmış durumdayız.”
Ambalaj tasarımı ürünün tadını da etkiliyor
Ambalaj tasarımının ürünü satın alma konusunda tüketiciyi ikna etmesi söz konusu olduğundan ne kadar önemli olduğu biliniyor. Peki tasarım üzerinde kullanılan bir renk dahi ürünü tüketen kişinin tat algısını etkiliyorsa? Tasarist Yaratıcı Direktörü Musa Çelik, “Plastik şişe ya da cam bardakta içilen içecek elbette malzemeden kaynaklı tadı etkileyecektir. Oysa araştırmalar, ambalajın üzerindeki bir rengin ya da şeklin bile tüketicinin ürünle duygusal bağını etkilediğini, tüketici beyninde tat farklılıkları yarattığını ve ürünün kalitesini şekillendirdiğini kanıtlıyor” ifadesiyle ambalaj tasarımı ve tat duyusunun bağlantısını açıklıyor.
Gıda ambalajlarının tasarımları, duyusal uyarıcıların pazarlama stratejilerinde başarılı sonuçlar elde edilebileceğini gözler önüne seriyor. Önemli olanın yiyecek ya da içeceğin tadı ve dokusu olduğu düşünülüyor olabilir. Son yapılan araştırmalar da dahil olmak üzere birçok araştırma sonucu ürünün ambalajını görmenin tüketicide tat algısını şekillendirdiğini kanıtlıyor. Ambalaj tasarımının ürün lezzetinden daha önemli olabileceğini vurgulayan Musa Çelik, “Plastik bir tabakta özensiz şekilde servis edilen yemekle Michelin yıldızlı bir restoranda özenle hazırlanmış ve ilgi çekici sunum teknikleri ile servis edilen aynı yemeğin lezzetinin muhtemelen aynı olmayacağı herkes tarafından kabul ediliyor. Neredeyse aynı durum paketli gıdalarda da geçerli. Plastik, cam ya da metal ambalajlar, elbette ürünle temas ettiğinde doğası gereği lezzeti farklı şekillerde etkileyecektir ancak tat algısı ambalajın tüketicilerde çağrıştırdığı duygulardan da etkileniyor. Örneğin bir çikolatanın ambalaj rengi ne kadar koyu olursa o kadar acı olacağı beklentisinin geliştiği kanıtlandı. Güçlü, mutlu, enerjik ya da lüks. Gıdanın yaşatacağı duyguları görme duyusuyla destekleyerek ürünle ambalaj arasında pozitif bir bağlantı kurmak oldukça önemli” yorumlarında bulunuyor.
Bu ambalajlar ile hamburgerin kağıdını, kahvenin bardağını yeme zamanı
Yenilebilir ambalajlar ile atık oluşumunun önüne geçmenin ve doğayı korumanın önemini B12 Creative Branding anlatıyor
İklim değişikliği, artan popülasyon, biyolojik çeşitlilik kaybı, kuraklık ve sel gibi ekolojik problemlere ek olarak sonu gelmeyen atıklar, her geçen gün daha büyük sorunları beraberinde getiriyor. Özellikle de artan insan nüfusunun oluşturduğu tüketim toplumu, atık miktarının önlenemez yükselişini hızlandırıyor. Bu noktada ise ekolojik çözümler, sürdürülebilir yaklaşımlar ve inovatif teknolojiler devreye giriyor. Ekolojik sistemde bir tehdit unsuru olan atıkların azaltılması için yenilebilir ambalajlar, raflardaki ağırlığını giderek daha da artırıyor. Raf ömrünü uzatmak hedefiyle gıda ürünlerinin ambalajlanmasında kullanılan ve gıda maddesi ile birlikte tüketilebilen ambalajların önemine dikkat çeken B12 Creative Branding’in Kurucusu ve Kreatif Direktörü Bürkan Çiftçigüzeli, biyo çözünür ambalaj da olarak adlandırılan bu ambalajların plastiklere karşı güçlü bir alternatif olacağını söyledi.
Flokser Kimya, otomotiv sektörüne yenilikçi çözümler geliştiriyor
20 yıla yaklaşan bilgi, birikim ve tecrübeye sahip şirket, üretmiş olduğu inovatif çözümlerin yüzde 35’ini ihraç ediyor.
Farklı sektörlerin mevcuttaki gereksinimlere ek katkı ve iyileştirme sağlayan, bunu da global standartların gerekliliklerince geliştiren Flokser Kimya, otomotiv sistemlerinin ihtiyaçlarına yönelik çözümler üretiyor. Bu çerçevede esnek (koltuk ve NVH), yarı esnek (tavan ve taban uygulamaları için destek takozu), integral (ön panel, direksiyon simidi, vites kutusu, kolluklar ve araç içinde kullanılan 3D kalıplanmış sızdırmazlık ürünleri, motor koruma parçaları) ve filtre sızdırmazlık uygulamaları için sistemler geliştiren şirket, kullanım alanları özelindeki otomotiv şartnamelerini (ECE-R 118 Annex 6-7-8 - FMVSS 302 - Alpha Cabin - NVH - Sealing - Low Emission VDA DBL specs) sağlayan çözümler sunulması üzerinde çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor. Otomotiv alanında “esnek sistemler” başlığı altında, sünger, integral, filtre, visco ve balistik özellikli sistemler üreten Flokser Kimya, bu alanda dünyaca ünlü, üst sınıf otomotiv markalarına bağlı bulunan yan sanayilere çözümler geliştiriyor.
Tam anlamıyla çözüm ortağı oluyoruz
Yerli ve yabancı konsorsiyumlara katılarak otomotiv dünyası ile birçok Ar-Ge ve Ür-Ge projesi yürüttüklerini belirten Flokser Kimya Genel Müdürü Ekin Tükek, “Tesislerimizdeki yüksek ve alçak basınç PUR enjeksiyon makineleri sayesinde otomotiv müşterilerimizin üretim hatlarını durdurmadan deneme ve geliştirme çalışmaları yapabiliyor, süreçlerini aksatmıyoruz. Ürün dosyaları sunabilmemiz dolayısıyla kalite sistem gerekliliklerini de karşılayarak tam anlamıyla çözüm ortağı oluyoruz. Müşterilerimizin üretim hızını arttırmak, parça ağırlıklarında düşüş sağlamak, düşük emisyon hedeflerini yakalamak ve fiyat ile servis avantajı sağlayacak sistemler geliştirmeye devam ediyoruz” dedi. Bütün orijinal ürün üreticilerinin (OEM) ihtiyaçlarını karşılayacak ve global kabul sağlayacak sistemler geliştirdiklerinin altını çizen Tükek, “Mevcuttaki gereksinimlere ek katkı ve iyileştirme sağlayan, bunu da global standartların gerekliliklerince geliştiren bir poliüretan sistem üreticisi olarak bu geliştirmelerimiz öncesi müşterimiz ile istişarelerde bulunup geliştirme süreçlerinde müşteri ihtiyacı odaklı ilerliyoruz. Yurt içinde alanında lider ve yurt dışında bilinirlik ve saygınlığı yüksek bir çözüm ortağı olabilmek adına durmaksızın çalışıyoruz. Ulaşılan ve ulaşılabilecek her noktada müşteri memnuniyeti odağı ile çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diye konuştu.
Kaynak: Flokser Kimya
Güçlü niteliklere sahip blister konsepti
Maksimum malzeme verimliliği ve daha uygun bir eko-denge
SÜDPACK ilaç, tıbbi ürünler ve yaşam bilimleri endüstrileri için yeni bir geri dönüştürülebilir, mono-polipropilen blister ambalaj çözümünü tanıttı.
SÜDPACK Medica'nın en son yeniliği olan geri dönüştürülebilir blister konsepti PharmaGuard'ın, polipropilenin düşük yoğunluğu ve yüksek malzeme verimliliği sayesinde önrmli miktarda kaynak tasarrufu sağlarken yüksek verimi koruyacağı düşünülüyor. SÜDPACK'e göre, mono-malzeme mevcut paketleme hatlarında yalnızca küçük değişikliklerle güvenli ve optimum performansla işlenebiliyor.
PP bazlı üst ve alt malzeme bir koekstrüzyon işlemiyle üretiliyor ve özellikle sızdırmazlık performansları söz konusu olduğunda işlevlerinin en uygun şekilde koordine edildiği iddia ediliyor. Bunun verimli ve yüksek kaliteli bir paketleme süreci sağladığı belirtiliyor.
Özellikle alt malzeme, tekdüze kalıptan çıkarma davranışı ve üstün termoform performansı ile geniş bir işleme penceresi sunuyor. SÜDPACK ayrıca, blister filmin ambalajın içindeki ürünün net bir şekilde görülebilmesi için yüksek şeffaflık sunduğunu ve malzeme yapılarının, ürün koruması için farklı bariyerlerle uyumlu olduğunu bildiriyor.
Sphera tarafından bir yaşam döngüsü değerlendirmesi de yapıldı ve sonuçlar PharmaGuard'ın CO2 eşdeğerini azalttığını ve yaygın olarak kullanılan diğer blister çözümlerine kıyasla su ve enerji tüketimini düşürdüğünü gösterdi.
SÜDPACK Medica Araştırma ve Geliştirme Başkanı Michael Hermann, "Şu anda ilaç endüstrisindeki yasal durum, geri dönüşüm oranlarına uyulmasını gerektirmiyor. Ancak şimdi geri dönüştürülebilir ambalaj konseptlerine geçiş yapanlar, kendilerine pazarda rekabet avantajı sağlayacak olan imajlarına yatırım yapıyor. Temel malzeme olarak PP doğal olarak olağanüstü bir su buharı bariyeri sunuyor. Koekstrüzyon sürecimiz, malzemeyi oksijen ve UV ışınlarına karşı bariyerlerle donatmayı da mümkün kılıyor. Tek noktadan tedarikçi olarak hedefimiz, müşterilerimize her zaman mümkün olan en iyi alternatifi, benzersiz gereksinimlerine göre uyarlanmış alternatifi tek bir kaynaktan sunmak ve pazara hızlı bir şekilde sürmeleri için en uygun çözümü uygulamaktır" ifadeleri ile açıklıyor.
Kaynak: SÜDPACK Medica AG