Wednesday, Mar 26th

Last updateWed, 26 Mar 2025 8am

You are here: Home News

Plastik sektöründen 15 milyar dolarlık ihracat

PAGEV Yönetim KuruluTürk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı’nın (PAGEV) hazırladığı ‘Türkiye Plastik Sektör İzleme Raporu 2024’ açıklandı. Rapora göre plastik mamul üretimi 2024 yılında 2023 yılına kıyasla miktar ve değer bazında yüzde 8 artış gösterdi. Plastik mamul üretimi 2024 yılında 9,9 milyon tona çıkarken, 40,9 milyar dolarlık üretim gerçekleştirildi. 2023 yılında yüzde 75,7 olan plastik sektörü ortalama kapasite kullanımı da 2024 yılında yüzde 76,1’e çıktı. Söz konusu dönemde plastik mamul ithalatında değer bazında 2,6 gerileme yaşandı ve 4 milyar 66 milyon dolarlık ithalat yapıldı. 2024 sektörün ihracatı ise doğrudan ve dolaylı 15 milyar dolara çıktı. Dış ticaret fazlası geçen yıla göre yüzde 16 artış gösterdi. Böylece sektörün dış ticaret fazlası 3 milyar 400 milyon doları aştı.

Türkiye’den 200 ülkeye ihracat

Hazırlanan rapor, sektörün beklentileri ve hedefleri hakkında değerlendirmelerde bulunan PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, “2019 - 2024 yılları arasında, yılda ortalama yüzde 16,6 artış gösteren plastik sektörünün makine yatırımları 2024 yılında, 2023 yılına kıyasla yüzde 7,7 azalarak 1 milyar 572 milyon dolar olarak gerçekleşti. 2024 yılında plastikler ve mamullerinin toplam kimya sektör ihracatı içinde payı yüzde 30,6 oldu ve sektör olarak birincilikteki konumumuzu koruduk. Türkiye olarak her yıl 100’ün üzerinde ülkeden plastik mamul ithalatı yaparken 200’e yakın ülkeye de plastik mamul ihraç ediyoruz. Söz konusu dönemde 10 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatın miktar bazında yüzde 45,3’ünü değer bazında da yüzde 48,1’ini oluşturdu. Bu dönemde Irak, İngiltere, İtalya, Almanya ve ABD plastik mamullerde en büyük ihraç pazarlarımız oldu. Romanya, İspanya, Yunanistan ve Libya da en çok ihracat yaptığımız ülkeler sıralamasında ilk 10’da yer aldı” diye konuştu. 

Ambalajda dış ticaret fazlası artıyor, sektör 2025'e daha umutlu bakıyor

ASD Başkanı Zeki SarıbekirAmbalaj Sanayicileri Derneği (ASD), ambalaj sektörünün 2024 yılı ihracat ve ithalat verilerini açıkladı. Geçtiğimiz yıl Türkiye değer bazında yüzde 1 artışla 6,95 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirirken, miktar bazındaki ihracatı ise yüzde 8 düşüşle 3,19 milyon tona geriledi. Sektörün ithalatı ise bir önceki yıla göre miktar olarak yüzde 3 düşüşle 1,93 milyon tona, değer olarak da yüzde 7 düşüşle 4,26 milyar dolara indi. Her sene dış ticaret fazlası veren ambalaj sektörü bu sene de geçen seneye göre yüzde 19 artışla 2,68 milyar dolarlık bir dış fazla vermiş oldu.

Ambalaj türüne göre genel toplamlara bakıldığında plastik ambalajlar yüzde 64’lük payla ilk sırada, yüzde 23 ile kağıt/karton/oluklu mukavva ambalajlar ikinci sırada, yüzde 9’luk payla metal ambalajlar üçüncü sırada, yüzde 3’lük payla cam ambalajlar dördüncü sırada, yüzde 1’lik payla ahşap ambalajlar beşinci sırada yer aldı. 2023 yılındaki toplam ambalaj ihracatında ülke sıralamasında ise ilk sıra Birleşik Krallık’ın, ikinci sıra Almanya’nın, üçüncü sıra ABD'nin, dördüncü sıra Irak’ın ve beşinci sıra İtalya'nın oldu. İlk 10'daki diğer ülkeler ise Fransa, Romanya, Rusya Federasyonu, İspanya ve Yunanistan olarak sıralandı.

2025 için daha umutluyuz

2024 ihracat için zorlu bir yıl olmasına rağmen ambalaj sektörü olarak yılı hasarsız olarak atlatmalarının önemli bir başarı olduğunu kaydeden ASD Başkanı Zeki Sarıbekir, 2025'e ise daha umutlu baktıklarını ifade etti. Türkiye'nin etrafındaki savaşların sona ermesi ile sektörün özellikle 2025'in ikinci yarısından itibaren hızlı bir büyüme göstereceğine inandıklarını belirten Sarıbekir, sektörde uzun yıllara yayılan bir büyüme dönemi öngördüklerini dile getirdi.

Sarıbekir, "Ambalaj sektörü olarak tüm dünyaya ürün satıyoruz ama bizim için yakın pazarlar çok daha önemli. Halihazırda ihracatımızın yüzde 70'ini yanı başımız olan Avrupa'ya yapıyoruz.  Avrupa'ya ve yakın coğrafyamıza biraz daha yoğunlaşarak 2030 hedefimiz olan 10 milyar dolara zamanından önce ulaşacağımızı düşünüyorum. Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşın bitmesi de bizim için önemli fırsatlar yaratacak. Ayrıca hızla gelişen Ortadoğu bölgesi de önemli hedef pazarlarımızdan olacak. Ambalaj sektörümüz Türkiye için çalışmaya ve katma değer yaratmaya devam edecek" dedi.

Sarıbekir, son dönemin en önemli konularından biri olan sınırda karbon düzenlemesinin, karbon ayak izi ve sürdürülebilirlik gibi yeni endüstri ihtiyaçlarına uyum kabiliyeti çok yüksek bir sektör olan ambalaj sektörü için özellikle yakın pazarlar arasında ciddi bir avantaj yaratabileceğine de dikkat çekti.

Borsan Ar-Ge Ekibi, yenilikçi çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor

Borsan Ar-GeTürkiye’nin köklü sanayi kuruluşlarından Borsan, 40 yıllık deneyimiyle yalnızca yurt içinde değil, 80’den fazla ülkeye ihracat yaparak küresel pazarda da güçlü bir konumda bulunuyor. TURQUALITY® Programı kapsamında yer alan ve Türkiye’nin en büyük 400 sanayi kuruluşu ile en büyük 400 ihracatçısı arasında gösterilen Borsan, aynı zamanda Savunma Sanayii Başkanlığı’nın onaylı tedarikçi listesine giren ilk kablo firması olma unvanına sahip.

Ar-Ge çalışmalarına büyük önem verdiklerini belirten Borsan Ar-Ge Ür-Ge ve Tasarım Direktörü Ekrem Altan, şirketin müşteri odaklı, küresel standartlara uygun ve katma değerli ürünler geliştirme vizyonu doğrultusunda hareket ettiğini vurguladı. Altan, “Şirketimiz, Ar-Ge yatırımlarını her geçen yıl artırarak, 1.000 metrekarelik alanda 48 kişilik ekiple faaliyet gösteren Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı onaylı Ar-Ge Merkezi aracılığıyla yenilikçi projelere imza atıyor” dedi.

Kenevir lifli sokak aydınlatma sistemleri ile çevreci teknoloji

Sürdürülebilirlik ve yenilikçiliği ön planda tutan Borsan Ar-Ge Merkezi, ‘Aydınlatma Sistemi Koruma Aparatı ve Üretim Yöntemi’ başlıklı patent başvurusuyla sektöre önemli bir yenilik kazandırıyor. Polilaktik asit (PLA) ve kenevir liflerinin kullanıldığı bu sistem, sokak aydınlatma sistemlerinin çevresel etkisini azaltırken mekanik dayanıklılığını artırmayı hedefliyor.

Yükselen Polimerik MDI fiyatları poliüretan sektörünü zorluyor

Ekin Tükek Flokser Kimya Genel MüdürüPoliüretan köpüklerin üretiminde yaygın olarak kullanılan Polimerik MDI fiyatları son dönemde hızlı bir yükseliş içerisine girdi.

Poliüretan köpüklerin üretiminde (özellikle izolasyon malzemeleri), otomotiv sektöründe, yapı malzemelerinde, elastomerlerde ve hatta bazı endüstriyel kaplamalarda yaygın olarak kullanılan Polimerik MDI fiyatları son dönemde hızlı bir yükselişe girdi. Türkiye’de üretimi olmayan ve özellikle soğutma sistemlerinde, otomotiv ve mobilya endüstrisinde yaygın olarak kullanılan polimerik MDI fiyatlarında tonda ortalama 150-200 Euro arasında artış olacak.

“Sevkiyatların 1 ay aksaması bekleniyor”

Polimerik MDI fiyatlarında son dönemdeki artışı birkaç faktöre dayandıran Flokser Kimya Genel Müdürü Ekin Tükek bunları; üretim kapasite kısıtlamaları, ham madde ve enerji maliyetlerindeki artış, talep tedarik zinciri sorunları artışı ve piyasadaki spekülasyonlar ile stoklama olarak sıralıyor. Konuyla ilgili konuşan Tükek, “Polimerik MDI üretiminde global anlamda söz sahibi olan Alman ve Amerikalı üreticiler şubat ayında bakıma girdi. Aynı zamanda Çin’deki yılbaşı dönemi nedeniyle sevkiyatlar 1 ay kadar aksıyor. Bunların dışında anilin ve formaldehit fiyatlarında kısmen artış olması, iç ve dış pazarda talep artışı ile PMDI fiyatlarının daha da çok artacağı yönündeki spekülasyonlar da fiyatlar üzerinde etkili oluyor” dedi.

“Üretim maliyetleri artıyor”

Polimerik MDI fiyatlarının yükselişiyle birlikte poliüretan sektöründe birtakım değişimlerin de meydana gelmesinin beklendiğini söyleyen Tükek sözlerine şöyle devam etti: “PMDI fiyatların artması ile formülasyon ve üretim maliyetinin artmasını bekliyoruz. Bunun dışında tüketici talebinin azalması, üretici ve tedarikçi stratejilerinin değişmesi de yaşanmasını beklediğimiz diğer değişimler arasında yer alıyor. Öte yandan polimerik MDI fiyatlarının, Çin’deki yeni yıl tatilinin bitmesi ve söz sahibi üreticilerin mart ayında yeniden PMDI üretimine başlamalarıyla birlikte mart ayı ortası ve nisan başı normalleşeceğini öngörüyoruz.”

Piovan yeni APAC Genel Merkezi’ni açtı

PiovanGroupPiovanGroup, Asya-Pasifik bölgesindeki varlığını güçlendirmek, inovasyona, sürdürülebilirliğe ve bölgesel desteğe odaklanmak amacıyla Çin'in Suzhou kentinde yeni bir tesis açtı.

Piovan, Çin'deki ilk iştirakinin kuruluşundan yirmi beş yıl sonra, Jiangsu eyaletindeki Suzhou'da toplam 10 milyon Euro'dan fazla yatırımla yeni bir tesis açtı. 15.000 metrekarelik tesis, PiovanGroup'u Asya-Pasifik'te plastik işleme, gıda tozları ve soğutma çözümleri için komple otomasyon sistemlerinin geliştirilmesi ve üretimindeki kilit oyuncu rolünü tanıtmak üzere tasarlandı. Yeni tesis, Tayland, Vietnam, Japonya, Güney Kore, Endonezya, Tayvan ve Singapur'daki Conair Asia dahil olmak üzere Grubun APAC bölgesindeki tüm iştiraklerine ekipman, mühendislik danışmanlığı, eğitim ve satış sonrası hizmetler sağlayacak.

PiovanGroup, 1997'de Singapur'da ilk satış ofisini açtığından beri Asya'da istikrarlı bir şekilde genişledi. İlk üretim tesisleri 2005'te Guangdong, ikincisi ise 2008'de Jiangsu eyaletinde kuruldu. Konu ile ilgili düşüncelerini paylaşan PiovanGroup CEO'su Filippo Zuppichin, "Çin, Grubun 20 yıl önce İtalya dışındaki ilk üretim tesisini açarak her zaman inandığı bir pazardı. Çin'in dünyanın üretim motoru haline geldiğine ikna olmuştuk. Son yıllardaki gerçekler ve büyüme bunu doğruladı ve gelecekteki başarılara güveniyoruz" açıklamalarında bulunuyor.

Grubun Suzhou’daki yeni genel merkezi, inovasyon ve geliştirme projelerini yönlendirmek için 50 mühendis dahil olmak üzere toplam 130 kişiyi istihdam ediyor. Sürdürülebilirlik girişimleri arasında, bir güneş paneli sistemi aracılığıyla tahmini yıllık 1 MWh yeşil enerji üretimi yer alıyor. Ayrıca şirketin Isı Transferi Bölümü, endüstriyel uygulamalar için eksiksiz bir soğutma sistemleri yelpazesi sunacak.

Açılış töreni İtalyan ve Çinli yetkililerin katılımıyla gerçekleşti

15 Ocak 2025 tarihinde gerçekleşen açılışa İtalya Başkonsolosu Tiziana D'Angelo, Suzhou Belediye Başkan Yardımcısı Mao Wei, İtalyan Ticaret Odası, Avrupa Ticaret Odası, İtalyan Ticaret ve Yatırım Ajansı (ICE), Ekonomi ve Maliye Bakanlığı tarafından doğrudan kontrol edilen İtalyan sigorta-finans grubu SACE ve Suzhou Hükümeti temsilcileri katıldı. PiovanGroup adına ise, Grup CEO'su Filippo Zuppichin, CCO Felice Meliti ve Asya Bölge CEO'su Flavio Zaghini açılış töreninde hazır bulundular.

PRS’nin yeniden kullanılabilir paletleri, PPWR’ye tam uyum sağlıyor

PRS PaletAB Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Yönetmeliği, 11 Şubat 2025’te yürürlüğe giriyor

Avrupa Birliği’nin Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Yönetmeliği (PPWR), ambalaj atıklarını azaltmayı ve sürdürülebilirliği teşvik etmeyi amaçlayan kapsamlı yeni düzenlemeler içeriyor. Bu yönetmelik; atık azaltımı, geri dönüştürülebilirlik ve geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı konularına belirli gereklilikler getiriyor. Tüketici ve endüstriyel ambalajlar – paletler ve kutular da dâhil olmak üzere – bu düzenlemeye tabi olacak.

Pek çok yükümlülük, 18 ay sonra (11 Ağustos 2026) uygulanmaya başlanacak olsa da, tedarik zincirindeki tüm paydaşların şimdiden hazırlıklara başlaması gerekiyor.

PPWR’ye göre, taşıma ambalajlarının %40’ının 2030 yılına kadar yeniden kullanılabilir olması gerekiyor. Bu sorumluluk, tüm tedarik zinciri boyunca üreticilerden son kullanıcılara kadar paylaşılıyor. 2040’a kadar ise bu oran %70’e ulaşacak.

Endüstriyel dönüşümün yeni rotası WIN EURASIA 2025’te belirlenecek

WIN EURASIA FUARI31. kez kapılarını açmaya hazırlanan WIN EURASIA Fuarı, endüstriyel üretimin yeni nesil inovasyonla dönüşümüne projeksiyon tutarken, endüstrilerin yeni nesil enstrümanı olan makinelerin işleyişindeki yenilikleri de katılımcı ve ziyaretçilerle buluşturacak. 7 salonda toplam 65.000 m² alanda gerçekleşecek WIN EURASIA Otomasyon ve Makine Teknolojileri Fuarı’nda; Elektrik, Elektronik ve Enerji Otomasyonu, Endüstriyel ve Fabrika Otomasyonu Teknolojileri, Robotik Otomasyon ve Dijital Fabrika Teknolojileri, Kaynak ve Robotik Kaynak Teknolojileri, Makine Otomasyonu ve Teknolojileri sektörlerinde faaliyet gösteren yüzlerce firma en son ürünlerini sergileyecek. Fuar 28- 31 Mayıs 2025 tarihlerinde, İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek.

Dünyanın geleceği otomasyonda

Açılışta konuşan MAKFED Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Dalgakıran, WIN EURASIA Fuarı’nın daha yüksek katma değere ulaşmak için marka yaratma çabalarında Türkiye'ye bir örnek oluşturduğuna dikkat çekti. Fuarın sadece Türkiye'de değil yakın coğrafyada ve uluslararası alanda da önemli olduğunu ve takip edildiğini ifade eden Adnan Dalgakıran, otomasyonun her zamankinden çok daha fazla önem kazandığını söyleyerek, “Dünya otomasyon ve ölçek ekonomisini çok ciddi şekilde kullanıyor. Bu da aslında fuarın önemini ortaya koyuyor” dedi.

RePlast Eurasia ikinci kez kapılarını açmaya hazırlanıyor

RePlast Eurasia FuarıTürkiye’nin plastik özelinde düzenlenen ilk ve tek plastik geri dönüşüm fuarı olan RePlast Eurasia, 8-10 Mayıs 2025 tarihleri arasında ikinci kez sektör firmaları ile profesyonel alıcıları bir araya getirmeye hazırlanıyor.

Tüyap tarafından PAGÇEV iş birliği ile düzenlenen 2. Plastik Geri Dönüşüm Teknolojileri ve Ham Maddeleri Fuarı plastik geri dönüşüm sürecini tüm yönleri ile ele alıyor. Fuarda; plastik geri dönüşüm makineleri ve teknolojileri, toplama ayrıştırma yapan firmalar, sertifikasyon, test ölçüm cihaz ve hizmetleri, tasarım ve danışmanlık firmaları, ham madde ana başlıkları altında yüzlerce ürün ve hizmet alıcılara sunulacak.

Organizatör tarafından verilen bilgiye göre, düzenlendiği ilk yılda sektör tarafından büyük bir ilgiyle karşılanan fuar, 85 ülkeden 8.253 sektör profesyonelini bir araya getirmişti. 2025 yılında sektörün uluslararası arenadaki kilit oyuncularını ikinci kez bir araya getirecek olan fuarda 200’ün üzerinde katılımcının 10.000’in üzerinde profesyonel ziyaretçiyle buluşması hedefleniyor.

Çevre dostu teknolojiler ve yenilikler RePlast Eurasia’da

Sürdürülebilir bir gelecek için çevreyi korumanın en etkili yolu geri dönüşümden geçiyor. RePlast Eurasia Fuarı bu hedef doğrultusunda geri dönüşüm sektöründeki son yenilikleri ve çevre dostu teknolojileri bir araya getiriyor. Fuar önemli bir ticaret platformu olmasının yanı sıra büyük bir bilgi paylaşımı platformu olma özelliği de taşıyor. Sektörün ihtiyaçları doğrultusunda belirlenen konuların işlendiği konferans için de çalışmalar tüm hızıyla devam ediyor. 2024 yılında Plastik Geri Dönüşüm Sektörüne Genel Bakış: Regülasyon, Teknoloji ve Fiyat Trendi, Çevresel Faktörler ve Plastik Geri Dönüşümündeki İyi Uygulamalar, Otomotiv Sektöründe Geri Dönüşüm Plastik Kullanımı ve Tedarik İmkânları konularının işlendiği konferansın 2025 yılı konuları da sektörün ihtiyaçlarına ve son trendlere göre belirleniyor.

PAGÇEV Geri Dönüşüm Ödülleri için başvurular başladı

Sektörün en yenilikçi ve çevre dostu projelerinin ödüllendirildiği PAGÇEV Geri Dönüşüm Ödülleri, bu yıl da fuarda sahiplerini bulacak. PAGÇEV Plastik Geri Dönüşüm Ödülleri, plastik geri dönüşümü alanında ham madde ve teknoloji üretenlerin yanında, geri dönüştürülmüş ham maddeden yapılan ürünlerin de ödüllendirileceği bir platform olacak. Ödüller, geri dönüştürülmüş malzeme kullanımı, ürün tasarımı ve üretim alanında güncel gelişmelere dair de fikir verirken, geniş kitlelere de ilham verecek. Sektördeki öncü firmalar plastik geri dönüşüm inovasyonunun temel alanları ve plastiğin döngüsel kullanımına yönelik başlıca piyasa uygulamalarını kapsayan yedi ödül kategorisinde yarışacaklar.

Fuar hakkında detaylı bilgilere RePlast Eurasia web sitesinden ulaşılabiliyor ve online bilet için ziyaretçi kaydı oluşturulabiliyor.

FOTEG İstanbul 2025 için geri sayım başladı

FOTEG FUARIHKF Fuarcılık A.Ş. tarafından, 24 - 26 Nisan 2025 tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi'nde 5. ve 6. hollerde düzenlenecek olan Foteg İstanbul 2025: 17. Gıda İşleme Teknolojileri Uluslararası İhtisas Fuarı,  gıda ve içecek işleme endüstrisindeki en son yenilikleri, trendleri ve teknolojileri keşfetmek için kapılarını açmaya hazırlanıyor. Gıda ve içecek işleme endüstrisinin nabzını tutmaya hazırlanan fuar, hem yerel hem de uluslararası sektör liderlerini bir araya getirerek küresel iş bağlantılarına ev sahipliği yapmayı hedefliyor.

Foteg İstanbul 2025, gıda ve içecek işleme teknolojilerindeki en yeni çözümleri ve ürünleri sergileyecek geniş bir platform sunuyor. Fuarda odaklanan ürün ve teknolojiler arasında et, süt, unlu mamuller, meyve ve sebze işleme makineleri; şişeleme, dolum, pastörizasyon ve fermantasyon ekipmanlarını içeren içecek teknolojileri; gıda ve içecek paketleme teknolojileri; baskı ve etiketleme sistemleri; gıda güvenliğini artırmaya yönelik hijyen ve kalite kontrol sistemleri; gıda ürünlerinin tazeliğini korumak için önemli olan soğuk zincir depolama ekipmanları ve ürün aktarım çözümleri, lojistik tedarikçi ve operatörleri ile bu alandaki en son yenilikler bulunuyor.

Fuar katılımcıları hem var olan hem de potansiyel müşterilerine ulaşma imkânının yanı sıra yeni ürün ve hizmetlerini sunma ve yeni bağlantılar kurma fırsatı elde edebilecekler. Ziyaretçiler ise, gıda ve içecek işleme teknolojilerindeki ilerlemeleri ve değişen küresel pazar dinamiklerini yakından inceleme imkânı bulacak. Fuar hakkında detaylı bilgilere Foteg İstanbul 2025 web sitesinden ulaşılabiliyor ve ziyaretçi kaydı oluşturulabiliyor.

Kimya Teknoloji Merkezi kapılarını geleceğe açtı

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB), Vizyon 2030 stratejisi doğrultusunda Türk kimya sektörünü geleceğe taşıyacak bir ilke daha imza attı. Türkiye’de daha önce yapılmayan test ve analizleri gerçekleştirecek akredite laboratuvarları, yeni nesil start-up projelerinin mutfağı olacak kuluçka merkezi ve yüksek katma değerli yerli ve milli ürünlerin Ar-Ge çalışmalarına ev sahipliği yapacak Kimya Teknoloji Merkezi kapılarını açtı.

Ticaret Bakanlığı’nın destekleri, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın katkılarıyla İKMİB tarafından sektöre kazandırılan Kimya Teknoloji Merkezi, yaklaşık 5 yıl süren kapsamlı fizibilite ve yapım çalışmalarının ardından faaliyetlerine başladı. 7 bin metrekare kapalı alanda 1.650 metrekarelik kuluçka merkeziyle test ve analizlerden girişimciliğe, Ar-Ge ve inovasyon projelerinden yüksek katma değerli ürün geliştirmeye kadar uzanan geniş bir perspektifle kurgulanan Kimya Teknoloji Merkezi, kimyayı geleceğe taşıyacak yeni bir ekosistemin buluşma noktası olacak.

Kimya ihracatçıları 2025 yılında 35 milyar dolarlık ihracat hedefliyor

2024 yılında gerçekleştirdiği 30,8 milyar dolarlık ihracatla Türkiye’nin en fazla ihracat gerçekleştiren 2’inci sektörü olarak başarı istikrarını sürdüren kimya sektörü, İKMİB’in öncülüğünde 2025 yılına yeni hedeflerle güçlü bir adım attı. 2025 yılında yüksek katma değerli ihracat parolasıyla nitelikli ürünlerle pazar çeşitliliğini artırmaya odaklanacak kimya ihracatçıları, 35 milyar dolarlık ihracat hedefine ulaşmak için İKMİB’in çizdiği yol haritasıyla dünyayı arşınlayacak.

2024 yılında 231 ülke ve bölgeye ihracat gerçekleştirerek Türkiye’nin toplam ihracatından yüzde 13,6 pay aldıklarına dikkat çeken İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Başkanı Adil Pelister, küresel ticaretteki yavaşlamaya rağmen kimyanın ihracatında 16 alt sektörün 9’unda büyümeyi başardıklarını ifade etti.

Form Şirketler Grubu, 2024’te yüzde 15 büyüdü

Tunç Korun Form Şirketler Grubu Yönetim Kurulu BaşkanıÜretimde sürdürülebilirlik yaklaşımını merkezine alan şirket, 2025 yılında mevcut kaynaklarını etkin bir şekilde kullanarak hem ürün kalitesini artırmayı hem de müşteri erişimini güçlendirmeyi hedefliyor.

Türkiye iklimlendirme sektöründe 60 yıllık köklü geçmişe sahip Form Şirketler Grubu, 2024 yılında başarılı bir performans sergileyerek dolar bazında yaklaşık yüzde 15 büyüme ve 161 milyon dolar ciro elde etti. Bu büyümede, grubun güçlü bayi ve distribütör ağı, genişleyen ürün gamı ve sürdürülebilirlik stratejilerine olan bağlılığı önemli bir rol oynadı. Özellikle ihracatta elde ettiği başarılar ile dikkat çeken Form Grup, toplam cirosunun yüzde 17’sini ihracattan elde etti. Türki Cumhuriyetler, Kuzey Afrika, Orta Doğu ve Avrupa gibi stratejik bölgelerde de güçlü iş ortaklıkları geliştirerek önemli bir ivme yakaladı.

2025 yılında dolar bazında %10 büyüme ile 177 milyon dolar ciro hedefleyen ve sürdürülebilirlik alanında ‘2030 yılına kadar karbon sıfır’ hedefiyle faaliyetlerini sürdüren grup; üretim tesislerinde şu anda yıllık elektrik ihtiyacının tamamını yenilenebilir enerji kaynaklarından elde ediyor.

“2030 yılına kadar tüm firmalarımızda karbon nötr olmayı hedeflerken gelirimizin %2’sini Ar-Ge Çalışmalarımıza ayırıyoruz”

2024 yılına ilişkin değerlendirmelerde bulunan Form Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tunç Korun, şu ifadeleri kullandı: "Sürdürülebilirlik ve inovasyon odaklı hedeflerimizi somut adımlarla hayata geçirmeye devam ediyoruz. Bu doğrultuda İzmir’deki fabrikamızda Ar-Ge merkezi olduk. Ar-Ge bütçesiyle mevcut cihazlarımızı geliştirmeye ve ısı pompası, klima santrali gibi konularda yeni ürünler tasarlamaya odaklanıyoruz. Mevcut fabrikamızı daha efektif kullanabilmek için önemli yatırımlar yaptık. Sürdürülebilirlik ve çevre konusundaki hedeflerimiz doğrultusunda 2024 yılında ilk karbon ayak izi raporumuzu yayınladık. 2030 yılına kadar ise karbon emisyonumuzu nötrlemeyi hedefliyoruz.”

Türkiye 'ambalajın yıldızı' oldu, dünyada ilk beşe girdi

Dünya Ambalaj Örgütü (WPO) tarafından düzenlenen WorldStar 2025 yarışması sonuçlandı. Bu yıl rekor bir katılımla gerçekleşen yarışmaya tam 40 ülkeden 550 proje başvurdu ve 260 ambalaj ödül kazandı. Dünyada ambalaj sektörünün en güçlü ülkeleri arasında yer alan Türkiye, 17 ödül ile en başarılı ilk beş ülke arasında yer aldı. Ödüller, 30 Mayıs 2025 tarihinde, Milano’da düzenlenecek olan WorldStar Ödül Töreni ile sahiplerini bulacak.

'Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması sektörün tasarım gücünü tüm dünyaya ilan ediyor'

Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) olarak bu yıl 11'incisini düzenledikleri Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması’nda ödül alan tasarımların, Türkiye ambalaj sektörünün globaldeki gücünü ve yenilikçi vizyonunu bir kez daha kanıtladığını belirten ASD Başkanı Zeki Sarıbekir, aynı zamanda bu tasarımların WorldStar 2025'te elde ettiği başarının, sektörün yaratıcı, yenilikçi ve sürdürülebilir çözümler üretebilme yeteneğinin bir göstergesi olduğunu belirtti. Ambalajda tasarımın önemini her platformda anlattıklarının altını çizen Zeki Sarıbekir, "Katma değerli ihracat, sadece sektörümüzün değil, ülkemizin ekonomik büyümesi için de kritik bir unsur. Daha fazla katma değer yaratmak, yalnızca ihracat rakamlarımızı artırmakla kalmıyor, ülkemizin küresel rekabet gücünü ve marka değerini de yükseltiyor. Burada Ambalaj Ay Yıldızları Yarışması'nın rolünü de özellikle vurgulamak istiyorum. Ambalaj Ay Yıldızları, ülkemizin ambalaj sektöründe bir inovasyon merkezi haline gelmesinde önemli bir rol oynuyor ve sektörün tasarım gücünü tüm dünyaya ilan ediyor. Yıllardır ulusal ölçekte sektör temsilcilerimizin yeteneklerini sergilediği ve rekabet ettiği bu platform, firmalarımızın uluslararası başarılarını destekleyen önemli bir basamak oldu" dedi.

Türkiye’nin ambalaj sektöründeki başarısının yalnızca ekonomik bir değer yaratmakla kalmadığını, aynı zamanda çevreye duyarlı, sürdürülebilir ve inovatif çözümlerle sektöre öncülük eden bir yaklaşımı temsil ettiğini kaydeden Zeki Sarıbekir, "Türk ambalaj sektörü, son yıllarda gösterdiği istikrarlı büyüme ve küresel başarısıyla ülkemizin en dinamik ve stratejik sektörlerinden biri haline geldi. Bugün dünya pazarlarında adından söz ettiren, kalitesiyle öne çıkan ve yenilikçi çözümleriyle fark yaratan bir sektör olmanın haklı gururunu yaşıyoruz. Gelecek yıllarda da hem WorldStar Awards hem de diğer uluslararası platformlarda daha büyük başarılar elde edeceğimize inanıyorum" diye konuştu.

Ambalaj sektörü olarak ana hedeflerinden birinin dünya pazarlarında "Türk Ambalajı" markasıyla tanınır ve güvenilir bir yer edinmek olduğunu söyleyen Zeki Sarıbekir, "Bu hedefe ulaşırken, çevresel ve sosyal sorumluluklarımızı da unutmuyoruz. Türk ambalaj sektörü olarak çevre dostu malzemeler, inovatif tasarımlar ve akıllı ambalaj teknolojileriyle dünya pazarında güçlü bir konuma sahibiz. Çevreye duyarlı, geri dönüştürülebilir ve yenilikçi ambalaj çözümlerimizle, sürdürülebilir bir gelecek için çalışıyoruz. Bu vesileyle ödül alanları bir kez daha tebrik ediyor, başarılarının devamını diliyorum" ifadelerini kullandı.

Sakarya Üniversitesi’nin ‘Geri Dönüşüm Makinası’ patent başvurusu tescil edildi

Sakarya Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Akın Akıncı, Prof. Dr. Murat Özsoy ve Doç. Dr. Neslihan Özsoy’un buluş sahipliğindeki “Geri Dönüşüm Makinası” isimli patent başvurusu, Sakarya Üniversitesi Rektörlüğü adına Türk Patent ve Marka Kurumu tarafından tescil edildi.

Patent, cam takviyeli termoset matriksli boru üretiminde, üretim hattının altına yerleştirilerek malzemeleri toplayıp yarı mamul haline getiren bir geri dönüşüm makinesi. Geliştirilen makine, Cam Takviyeli Polimer (CTP) boru üretimi sırasında alt kısma dökülen cam fiber, kum ve polyester reçinelerini tek adımda toplayarak, yarı mamul haline getiriyor. Toplanan bu mamulün tekrar kompozit malzeme üretiminde kullanılmasına olanak sağlıyor.

Yeni makine otomotiv, elektrik-elektronik, havacılık ve savunma sanayi uygulamalarında kullanılarak geri dönüşüme katkı sağlayacak. Bu geri dönüşüm yöntemi ayrıca polyester türleri dışında kullanılan epoksi gibi diğer termoset matriksli kompozit malzeme atıklarının da değerlendirilerek, direkt ürüne çevirme işlemlerinde de kullanılabilecek.

Plastik & Ambalaj Teknolojisi Dergisi 313 Sayı-Şubat 2025

Polibak, 2024 yılında da ihracatın yıldızları arasında

Bakioğlu Holding Ambalaj Grubu Şirketlerinden birisi olan ve Türkiye’nin önde gelen plastik film üreticileri arasında bulunan Polibak, Ege İhracatçı Birlikleri’nin geleneksel “İhracatın Yıldızları Ödülleri”nde "Kimya" kategorisinde elde ettiği üçüncülük derecesiyle, ülke ekonomisine sağladığı katkıyı taçlandırmanın gururunu yaşıyor.

Polibak, Bakioğlu Holding'in bugüne kadar gerçekleştirdiği en kapsamlı ve en büyük yatırım projesi olan 6. BOPP Hattı'ndan sonra, 3 katlı ve 10,4 metre genişliğindeki 7. BOPP Hat yatırımı sayesinde, yıllık 197 bin tonluk kapasiteyle, Avrupa’nın en büyük ikinci üreticisi konumunda bulunuyor. 9. Metalize Ünitesi ile de Avrupa’nın en büyük metalize film üreticisi konumuna ulaşan Polibak, sektörünün önde gelen şirketleri arasında yerini alıyor.

Bakioğlu Holding Ambalaj Grup Başkanı Enver Bakioğlu, “Tüm Bakioğlu Holding ve Grup Şirketlerimizde, sürekli yatırım ve gelişimle, yer aldığımız tüm faaliyet alanlarında daima “en iyiye” ulaşma hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyor, sürdürülebilirlik odağıyla yol alıyoruz. Bu başarıda emeği geçen çalışanlarımız başta olmak üzere tüm iş ortaklarımıza en içten teşekkürlerimizi sunuyoruz” diyerek başarılarının ardında yatan felsefeyi aktardı.

Plastik & Ambalaj Teknolojisi Dergisi 313 Sayı-Şubat 2025

Yeşil Nokta Sanayi Ödülleri sahiplerini buldu

ÇEVKO Vakfı tarafından, 2014 yılından bu yana, çevre konusunda sürdürülebilir katkılarıyla öne çıkan ve Türkiye'de Yeşil Nokta sembolünü kullanan firmaların katılımına açık olarak düzenlenen Yeşil Nokta Sanayi Ödülleri, düzenlenen törenle 7. kez sahiplerini buldu.

ÇEVKO Vakfı’nın Türkiye’de temsilcisi olduğu Yeşil Nokta sembolünün dünyada 150 binden fazla üretici tarafından yılda 400 milyarı aşan ambalajın üzerinde 170 ülkede tüketicilerle buluştuğunu vurgulayan ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, “Günümüzde döngüsel ekonomiye geçiş, Genişletilmiş Üretici Sorumluluğu (GÜS) modelinin önemini daha da artırdı. Sorumlu üreticilerin geri dönüşüm sistemine yaptıkları finansal katkıyı simgeleyen Yeşil Nokta sistemleri, dünyada GÜS modelinin en başarılı uygulama örnekleri arasında yer alıyor. 2024 yılında gerçekleştirdiğimiz ‘Yeşil Nokta Algı Araştırması’, ülkemizde 18 yaş ve üzeri 50 milyonluk bir nüfus kesiminde, her iki kişiden birinin Yeşil Nokta işaretini daha önce gördüğünü ve her 5 kişiden birinin, yani 10 milyon kişinin işaretin ne anlama geldiğini doğru olarak tanımladığını gösterdi. Araştırma sonuçları, tüketicilerin ambalajlarında Yeşil Nokta’yı kullanan şirketler hakkındaki olumlu algısını da kanıtlar nitelikte” dedi.

Küresel plastik sektörü Plast Eurasia İstanbul’da buluştu

Sürdürülebilirlik ve yenilikçi teknolojilerin ön planda olduğu fuarda, Türkiye’nin plastik ve makine sanayisinde küresel bir merkez olma hedefi bir kez daha vurgulandı. 

Plastik sektörünün en büyük buluşmalarından biri olan Plast Eurasia İstanbul, bu yıl da uluslararası arenadaki gücünü kanıtladı. Tüyap Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen fuar, organizatör tarafından verilen bilgiye göre, toplam 75.239 ziyaretçi ile büyük bir başarıya imza attı. Ziyaretçilerin 62.857’si yerli, 12.382’si yabancı katılımcılardan oluşurken, Avrupalı ziyaretçi sayısında %30’luk bir artış kaydedildi. 114 ülkeden gelen ziyaretçiler, fuarın global ölçekteki önemini bir kez daha ortaya koydu.

Plastik sektöründe geleceğin kapıları açıldı

Tüyap Fuarcılık Grubu ve PAGEV iş birliğiyle düzenlenen Plast Eurasia İstanbul, plastik endüstrisinin nabzını tutmaya devam etti. Bu yıl 33. kez kapılarını açan fuar, 4-7 Aralık tarihleri arasında hem yenilikçi teknolojilere hem de sektördeki önemli iş birliklerine ev sahipliği yaptı. 1.606 katılımcı firma, plastik makineleri, ekipmanlar, kalıp, geri dönüşüm teknolojileri ve biyoplastikler gibi birçok alanda en yeni ürün ve çözümlerini sergiledi.

Fuar küresel iş birlikleri ile daha da güçlendi

Fuar, Almanya, Çin, İtalya, İran ve İspanya gibi ülkelerden gelen güçlü katılımcılarla, plastik sektöründe küresel iş birliklerini güçlendirmek adına önemli bir platform sundu. Fuarda ayrıca alım heyeti organizasyonu ile 25 ülkeden profesyonel alıcı ağırlandı. Dünyanın farklı bölgelerinden gelen profesyoneller bir yandan ticari faaliyetlerini geliştirmeye, artırmaya yönelik görüşmeleri yaparken bir yandan  da sektörel bilgi paylaşımında bulundular. Uluslararası yatırımcıların, Türkiye’de ortak projeler gerçekleştirme konusundaki ilgisi fuarın başarısını pekiştirdi.

Kimya sektöründen 2,5 milyar dolarlık ihracat

Plastikler ve mamulleri ihracatı, 790 milyon 247 bin dolarla kimya ihracatında ilk sırada yer aldı.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye’nin ihracatı kasım ayında 22,3 milyar dolar oldu. Kimya sektörü ise kasım ayında en çok ihracat yapan ikinci sektör olarak 2,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirerek, toplam ülke ihracatından yüzde 13 pay aldı. Sektörün on bir aylık ihracatı ise 28 milyar doları aştı.

Kimya sektörünün Kasım ayı ihracat rakamlarını değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Kasım ayında kimya sektörümüz 2,5 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirerek tüm sektörler arasında en çok ihracat yapan 2’inci sektör konumunu korudu. Ülkemizin toplam ihracatından yüzde 13 pay aldık. Bu yıl Ocak-Kasım dönemi ihracatımız ise 28 milyar doları aştı. Başta Avrupa Birliği ülkelerinde devam eden küresel talepteki yavaşlama, enflasyon ile mücadele, faiz ve kur baskısı yanı sıra uzun bir süredir bakımda olan ve yeniden üretime başlayan petrokimya tesisinin ihracatımıza etkilerini görüyoruz. Bu zorlu koşullara rağmen hem aylık bazda hem de yıllık bazda ülke ihracatına en çok katkı veren ikinci sektörüz. On bir aylık ihracatımız 28 milyar dolar ile geçen yıla göre bir miktar üzerinde seyrediyor. Yılı pozitif tamamlamak için var gücümüzle çalışmaya ve sektörümüzü desteklemeye devam ediyoruz.” dedi.

Kasım ayında kimyevi maddeler ve mamulleri ürün gruplarında plastikler ve mamulleri ihracatı, 790 milyon 247 bin dolarla kimya ihracatında ilk sırada yer aldı. İkinci sırada 599 milyon 553 bin dolarlık ihracatla mineral yakıtlar ve ürünler yer alırken, anorganik kimyasallar ihracatı 222 milyon 753 bin dolarla üçüncü sırada yer aldı.

Hollanda kasım ayında en çok ihracat yapılan ülke oldu

Kasım ayında en çok ihracat yapılan ülke 214 milyon dolar ile Hollanda oldu. İtalya, ABD, Rusya, Romanya, Almanya, Irak, İspanya, İngiltere ve Gürcistan en çok ihracat yapılan ilk on ülke arasında yer aldı. Kasım ayında ilk 20 ülke arasında en çok artış yüzde 76,56 ile ABD’de oldu.

Küresel piyasalar, 2025 yılına yüksek risk ve belirsizliklerle giriyor

Ekonomi dünyası yeni bir yıla hazırlandığımız şu günlerde, ekonomik trendleri mercek altına aldı. İş dünyası profesyonelleri 2025 yılına ait ekonomik öngörüleri merak ederken, küresel ekonominin geleceğine de dikkat kesildi. Küresel çapta rekabet eden şirketler, yatırımcılar ve girişimciler için dünya ekonomisinin geleceğini anlayabilmek, hayati önem taşıyor. Hiç şüphesiz 2025 yılı da bu açıdan dikkat çekici bir yıl olarak karşımızda duruyor.  

Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz, küresel ekonomide yaşanan gelişmelerin, ülke ekonomisinde belirleyici bir unsur olacağını söyledi. Küresel ekonomiye ilişkin risk ve belirsizliklerin, 2024 yılında olduğu gibi yeni yılda da oldukça yüksek olduğunu anlatan Karadeniz, “2024 yılının genelinde dünya, ekonomik ve jeopolitik belirsizlikler yaşarken hiç şüphesiz ülkemiz de bu süreçten nasibini aldı” dedi. 

Yüksek enflasyon, büyümedeki yavaşlama ve cari açık ile yeni bir yıla giriş yapacağımızı belirten Karadeniz, 2025 yılının kolay bir yıl olmayacağını ifade etti. Yeni yılın ilk birkaç ayında enflasyon rakamlarının iyi izlenmesi gerektiğine dikkat çeken Karadeniz, “Oluşan enflasyon rakamlarına göre, 2025 yılının ilk çeyreğinde faiz indirimlerini görebiliriz. Göstergelere baktığımız zaman yılın ilk altı ayının zor geçeceğini söyleyebiliriz. Enflasyonun düşmesi ve faizlerin geri gelmesiyle yılın ikinci yarısı şekillenecek” diye konuştu. 

Çinli heyet Türkiye'ye ortak yatırım için geldi

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV), PAGEV Türk Plastik Endüstrisi Kongresi’nin 17’ncisini düzenledi. Kongre kapsamında üç panel ile “Plastik Endüstrisinde Gelecek: Finansal Riskler, Regülasyonlar ve Yeşil Pazar Stratejileri” teması ele alındı.

Kongrenin açılışında bir konuşma yapan PAGEV Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, kongrenin 17 yıldan bu yana düzenli bir şekilde yapıldığını, yerli ve yabancı katılımcıların katkıları ile sektöre bilgi akışı sağlamaya devam ettiklerini belirtti. Bu sene kongreye Çin'den çok önemli bir katılım sağlandığına dikkat çeken Eroğlu, Çin Makine Üreticileri Derneği'nin Türkiye'deki yatırım olanaklarını görüşmek üzere 22 firmayı Türkiye'ye getirdiğini kaydetti. Eroğlu, "PAGEV'in birinci önceliği Türkiye'nin sanayisi ve üretimidir. Biz kimsenin Türkiye'yi pazar yapmasını istemiyoruz, ortak yatırımlar yapalım ve hep birlikte kazanalım istiyoruz. Çin'den gelen heyet burada yatırım yapmak istiyor ve Türk sanayicilerle ortak yatırım fırsatlarını görüşecekler. Türkiye'yi dünyada küresel bir merkez haline getirmek için bu tip girişimler son derece önemli. Biz Türkçede 'ahenk' diyoruz, onlar 'harmoni'. İşte biz bu ahenk ile sanayimizi büyütmek, Türk sanayisinin hassasiyetleri içerisinde bu işi yürütmek istiyoruz" dedi.

BYCHEM, Plast Eurasia Fuarı’nda yeni ürünlerini tanıttı

BAYEGAN’ın iştiraki BYCHEM, 2019 yılından bu yana plastifiyan üretim faaliyetlerini gerçekleştirmenin yanı sıra ürün portföyünü genişletirken, yenilikçi ve doğa temelli çözümler geliştirme misyonunu da sürdürüyor.

Şirket, 4-7 Aralık 2024 tarihleri arasında İstanbul’da gerçekleşen Plast Eurasia Fuarı’nda yeni ve inovatif ürünlerini tanıttı.

BYCHEM’in BYFLEXX markası altında sunduğu TPU ürün yelpazesinde BYMELT ve BYVENT markaları altında termoplastik yapıştırıcılar, BYBIOFLEX biyo TPU çözümleri ve BYFOAM hafifletilmiş TPU (E-TPU) çözümleri dikkat çekti. Fuarda ayrıca, BYESTER markası altında polyester poliol ürün gamını ve BYFLEXX markası altında fitalat içermeyen plastifiyan çözümleri de (DOTP, DOA, TOTM) tanıtıldı. Bununla birlikte, yapıştırıcı sektöründe özel bir uzmanlık gerektiren reaktif poliüretan hotmelt (HMPUR) ürün gamı da fuarda yerini aldı.

Orta Doğu, Avrupa ve Türkiye'de önde gelen DOTP üreticilerinden biri olan şirket, yeni girişimiyle yerel ve ihracat pazarlarını hedefliyor. Gebze’deki GEBKİM Organize Sanayi Bölgesi'nde 35.000 metrekarelik alan üzerine kurulu tesisinde, Ar-Ge ve inovasyonu çalışmalarının odağına alarak uluslararası kabul görmüş yönetim ve kalite sistemlerini benimsiyor, global ve sektöre özel standartlara uygun olarak faaliyet gösteriyor.