Medikal sektöründe verimliliğin adresi FANUC ROBOSHOT
2022’de 500 milyar doları aşan küresel medikal sektörünün 2030’a kadar yaklaşık 800 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Pandemi sırasında ve sonrasında tıbbi ürünlere erişimin zorlaşması, üretimi kritik bir boyuta taşırken üst düzey tekrarlama kabiliyetine sahip hassas üretim imkânı sunan ve temiz oda şartlarına uygun çalışabilen FANUC ROBOSHOT tam elektrikli plastik enjeksiyon makinesi, medikal sektörünün üretim kapasitesi ve verimliliğini artırıyor.
Oldukça geniş bir ürün yelpazesi ve teknolojiyi içinde barındıran medikal sektörü, büyümesini sürdürürken ileri teknoloji olarak tanımlanan nanoteknoloji ve hücre mühendisliği ürünleri de gelişimine devam ediyor. Otomasyon endüstrisinde CNC kontrolör, robot ve makinelerin geliştirilmesine öncülük eden FANUC, otomasyon potansiyelinin yüksek etki ettiği medikal sektörüne de inovatif teknoloji gücüyle yüksek iş kabiliyeti sağlıyor. Dünyanın en düşük enerji tüketimini destekleyen %100 elektrikli plastik enjeksiyon modelleri ROBOSHOT modelleri sayesinde üretim maliyetlerini minimum seviyeye düşüren şirket, Avrupa’nın en büyük firmaları ile çözüm ortaklığını her geçen gün büyütmeyi sürdürüyor.
WITTMANN, Plast Eurasia Fuarı'nda
Şirket, enerji tasarruflu ve sürdürülebilir teknolojileri Plast Eurasia'ya getiriyor
WITTMANN Group, 4-7 Aralık 2024 tarihleri arasında İstanbul Plast Eurasia 2024 fuarında, 8. salon 823 numaralı stantta son teknoloji enjeksiyon kalıplama makinelerini, yüksek teknolojili otomasyon ekipmanlarını ve yardımcı ekipmanlarını ziyaretçilerin ilgisine sunacak.
WITTMANN Group, yerel iştiraki WITTMANN BATTENFELD Plastik Makineleri Ltd. Şti ile birlikte uzun yıllardır bu fuarda yerini alıyor. Şirket, Plast Eurasia 2024'te 270 m² stant alanında, SmartPower serisi iki ayrı enjeksiyon kalıplama makinesini sergileyecek. Makinelerden biri çift renkte çalışmaya uygun multi-komponent model olup, enjeksiyon ünitelerinden bir tanesi tamamen servo elektrik özellikli olacak. Ana enjeksiyon grubu 350H yatay ocak servo elektrikli SmartPower B8X 120/350H/130S Combimould makinesinde, Alman FKT Formenbau und Kunststofftechnik tarafından tedarik edilen bir kalıp kullanılarak PC ve TPE'den yapılmış bir şişe açacağı üretilecek.
Bakcycle, esnek ambalajları TOMRA teknolojileriyle geri dönüştürüyor
Türkiye’de ambalaj sektörünün öncülerinden Bakioğlu Holding’in kuruluşu olan Bakcycle, esnek ambalaj atıklarının geri kazanılmasıyla çevresel sürdürülebilirliğe katkı sağlıyor.
2023 yılı sonunda aktif olarak faaliyete başlayan Bakcycle Geri Dönüşüm, Türkiye’de ilk defa tüketim sonrası ambalaj atıklarından yüksek saflık ve kalitede, orijinal ham madde muadili geri dönüştürülmüş LDPE (düşük yoğunluklu polietilen) granül üretmeyi başarıyor. Geri dönüştürülen granüllerin yine esnek ambalaj üretiminde kullanılmasıyla döngünün kapatılmasına katkı sağlanıyor. Ambalaj geri dönüşümündeki önemli bir açığı kapatmayı hedefleyen Bakcycle’ın en son teknolojilerle donatılmış tesisinde, TOMRA sensör tabanlı ayıklama makineleri de karışık esnek ambalaj atıklarının yüksek doğruluk ve saflık oranları ile ayıklanmasını sağlıyor.
Bakcycle Geri Dönüşüm Genel Müdürü Övünç Dirik, esnek ambalaj sektöründe geri dönüşüm oranlarının artırılmasının önemine dikkat çekerek, bu alandaki sürdürülebilirlik hedeflerine vurgu yapıyor; “Esnek ambalaj alanı, modern tüketim alışkanlıklarının önemli bir parçası olarak hızla büyüyor. Hızla gelişen perakende ve FMCG sektörleri, online alışverişin yaygınlaşması, her türlü üründe streç ve shrink film kullanılması, esnek ambalaj çözümlerine olan talebi her geçen gün daha da artırıyor. Türkiye, esnek ambalaj üretiminde önemli bir pazar. Öte yandan geri dönüşüm sürecindeki zorluklar nedeniyle esnek ambalajların geri kazanım oranları, diğer ambalaj ve plastik (özellikle PET veya HDPE) türlerine kıyasla maalesef daha düşük kalıyor. Türkiye ve Avrupa'daki bu açığı kapatmayı hedefleyen yatırım kararımız doğrultusunda yaptığımız fizibilite çalışmalarımız sırasında TOMRA’nın sunduğu teknolojiler ile ideal çözümlere ulaşabileceğimizi gördük.”
Yakınlaştırma özellikli optik 3D tarayıcısı
Hexagon’un Manufacturing Intelligence bölümü, yüksek üretkenliğe sahip yapılandırılmış ışıklı tarayıcıyı piyasaya sürdüğünü duyurdu. Kullanıcıların veri çözünürlüğünü ve ölçüm hacmini tamamen yazılım ayarları aracılığıyla ölçümlemeyi sağlayan motorlu yakınlaştırma lensine sahip 3D tarayıcı SmartScan VR800, tamamen yeniden tasarlanmış bir platform üzerine inşa edildi. Kalite denetiminin verimliliğini büyük ölçüde artırdığı belirtilen yeni ürün, farklı çözünürlükteki taramaları tek bir projede birleştirme özelliği ile daha verimli tarama sağlayarak iş akışlarını iyileştiriyor.
Geleneksel yapısal ışıklı tarayıcılar sabit bir optik konfigürasyona sahipken, çift stereo kamera ve optik zoom özellikli projeksiyon kombinasyonu SmartScan VR800'ü çok daha işlevsel hale getirerek kullanıcıların verilerini tam olarak hangi biçimde toplayacaklarını belirlemelerini sağlıyor. Üç yeni yazılım fonksiyonu; Smart Resolution, Smart Zoom ve Smart Snap kullanıcının sistemde hiçbir mekanik değişiklik yapmadan denetim çözünürlüğünü ve ölçüm hacmini özelleştiriyor. Bu da veri ağırlıklı yüksek çözünürlüklü taramaların en önemli özelliklere sahip alanlara odaklanabileceği, diğer alanların ise daha büyük veya daha düşük çözünürlüklü taramalarla daha verimli bir şekilde kapsanabileceği anlamına geliyor.
Yeni etiketleme sistemi hassas ve verimli performans sunuyor
Yenilikçi Videojet® 9560 sistemi, etiketleri yazdırıyor ve dış ambalajlara, kutulara ve şrink filme uyguluyor
Videojet Technologies, artırılmış işleme hızları ve genişletilmiş bağlantı seçenekleri sunan Videojet 9560 yazdır ve uygula etiketleyiciyi piyasaya sürdüğünü duyurdu.
Videojet’in küresel iş birimi yöneticisi Marcy Vanderbei, “9550’nin doğrudan uygulama avantajları ile yeni 9560’a dönüşmesi, daha hızlı işleme hızları, mevcut üretim ve kontrol ağlarına kolay entegrasyon sayesinde hat sonu paketleme operasyonlarına fayda sağlıyor. Her iyileştirme, müşterilerimizin kodlama ve etiketleme zorluklarına yanıt veren çözümlerin araştırılmasına ve geliştirilmesine olan bağlılığımızın bir kanıtıdır. Bu yeni sistem, geleneksel etiketleme makinelerinde gündelik operasyonel sorunların ana sebepleri olan manuel ayarlamalar ve ilave parçalar olmadan çalışıyor” açıklamalarında bulunuyor.
Doğrudan Uygulama, etiketin ambalajın üzerine hassas bir şekilde yerleştirilmesine olanak sağlayan bir isteğe bağlı etiketleme yöntemi olarak tanımlanıyor. Sistem, etiketleri geçen paketin üstüne veya yanına tamp veya hava üflemeli aplikatör kullanılmasına gerek kalmadan aynı anda yazdırıp uygulayarak çalışıyor. Tipik 4 inç x 6 inç GS1 barkod etiketlerinde dakikada 150 pakete varan hızlara ulaşan cihaz, paketler biriktiğinde bile iş hacmini koruyabiliyor.
Gelişmiş ayıklama teknolojileri, Avrupa'daki plastik döngüselliğine katkı sağlayabilir mi?
Amcor ve TOMRA’nın talebiyle Eunomia Research and Consulting tarafından araştırılan ve hazırlanan yeni bir rapor, mürekkep tabanlı ve nesne tanımalı ayıklama teknolojilerinin Avrupa'da plastik ambalaj geri dönüşümünde, döngüsellik ve izlenebilirlik üzerine nasıl katkı sağlayabileceğini ortaya koyuyor.
Yeni yayınlanan ve “Döngüsellik İçin Gelişmiş Ayıklama” başlıklı rapor, birçok plastik ambalaj formatında mevcut ayıklama teknolojilerinin daha da optimize edilmesinin döngüselliğin geliştirilmesi için yeterli olabileceğini gösteriyor. Diğer ayıklama zorlukları için de nesne tanımanın, mürekkep tabanlı teknolojiyle karşılaştırıldığında bile, döngüselliğin artırılmasını kolaylaştırmak için en uygun maliyetli gelişmiş ayıklama teknolojisi olabileceği belirtiliyor.
Amcor, TOMRA ve diğer önde gelen sektör oyuncularının desteğiyle hazırlanan rapor, Eunomia'nın web sitesinde yayımlanıyor ve ücretsiz olarak indirilebiliyor.
Plastik ambalaj sektörü, özellikle geri dönüştürülmüş içeriğin artırılması ve döngüsel ekonominin teşvik edilmesi için artan bir sürdürülebilirlik talebiyle karşı karşıya bulunuyor. Bu baskı, Avrupa genelinde değişiklik gösterse de genellikle kamu ve hükümet talepleri tarafından yönlendiriliyor ve markaların daha sürdürülebilir uygulamaları benimsemesine yol açıyor. Ayrıca AB mevzuatı, özellikle 2024'ün sonlarında yürürlüğe girmesi beklenen Ambalaj ve Ambalaj Atıkları Yönetmeliği (PPWR) başta olmak üzere ambalajlarla ilgili düzenlemeleri de yürürlüğe koyuyor.
Bu yeni rapor, mürekkep tabanlı ve nesne tanımalı ayıklama teknolojilerinin, özellikle AB, Norveç, İsviçre ve Birleşik Krallık'ta plastik ambalaj geri dönüşümünde döngüselliğe ve izlenebilirliğe nasıl katkıda bulunabileceğini araştırıyor.
Raporun metodolojisi, döngüselliği sağlamak için mevcut teknolojiler tarafından yeterince ayıklanamayan polimerler ve ambalaj malzemesi formatlarını belirlemeyi kapsıyor. Ardından, bu tüketim sonrası plastik ambalaj türlerinin sınıflandırılması ve ayıklanması için mümkün olan yeni teknolojileri (örneğin, gelişmiş ayıklama teknolojilerini) değerlendiriyor. Ayrıca, çeşitli yeni sensör ve mürekkep tabanlı ayıklama teknolojileri de inceleniyor. Detaylı maliyet ve performans modellemesi için üç teknoloji öne çıkıyor: nesne tanıma, kimyasal mürekkepler ve dijital filigranlar.
Güçlü kokulu tarım filmleri ve temizlik şişeleri geri dönüşüme kazandırılıyor
Genellikle yüksek nem seviyeleri ve güçlü kokularla birlikte ağır şekilde kirlenmiş olan tüketim sonrası plastik atıklar, geri dönüştürücülerin hayali olmaktan uzak bir durum oluşturuyor. Portekizli plastik geri dönüşüm şirketi Ambiente S.A., bu zorluğun üstesinden gelebilmek için Starlinger recoSTAR dynamic 165 C-VAC hattına yatırım yaptı. Şirket şimdi Starlinger’in geri dönüşüm hattında yıkanmış tarım filmlerinden ve deterjan şişelerinden yüksek kaliteli koku giderilmiş regranülat üretiyor ve bu sayede daha fazla plastik ürünün kapalı döngüde kalmasını hedefliyor.
Starlinger hattı, Ambiente'nin Lizbon'un kuzeyindeki Leiria'daki yeni fabrikasında Haziran 2024'te faaliyete geçti. Şirket burada hem endüstriyel hem de evsel tüketim sonrası plastik atıkları geri dönüştürüyor. Bunların büyük bir kısmı, Ambiente'nin film ekstrüzyonu ve üflemeli kalıplama uygulamaları için peletlere dönüştürdüğü atılmış LDPE tarım filmleri ve HDPE deterjan şişelerinden oluşuyor.
Konu ile ilgili açıklamalarda bulunan Ambiente S.A. Genel Müdürü Paulo Pires, “Bizim için aynı uygulamada tekrar kullanılabilen yüksek kaliteli geri dönüştürülmüş bir ürün üretmemiz önemli. Amacımız döngüsel bir ekonomi kurmak. Bu, ilgili uygulama içinde döngüsellik anlamına geliyor; örneğin, sulama boruları tekrar sulama boruları oluyor, tarımsal film tarımsal film oluyor, gıda ambalajı gıda ambalajı oluyor. Ayrıca, güçlü kokulara ve yüksek kirlilik seviyelerine sahip girdi malzemeleri için yeni uygulamaları keşfetmek istiyoruz. Bunun için, geri dönüşüm sürecinde tüm kirleticilerin mümkün olduğunca kapsamlı bir şekilde ortadan kaldırılması gerekiyor. Bu nedenle yıkama, ekstrüzyon ve filtrasyondan koku gidermeye kadar mevcut en iyi teknolojilere yatırım yapıyoruz. Hedefimiz, döngüsel bir ekonomiyi gerçeğe dönüştürmek için plastik endüstrisine sürdürülebilir ve rekabetçi ham maddeler sunarak, ekonomik ve çevresel faydalar sağlamaktır” diyor.
Ambiente'ye kurulan recoSTAR dinamik 165 C-VAC geri dönüşüm hattı, Starlinger'in ünlü koku azaltma teknolojisini içeriyor ve HDPE'den yapılmış deterjan şişelerini ve yıkanmış tüketim sonrası tarımsal LDPE filmlerini işliyor. Starlinger Ticaret Başkanı Paul Niedl ise konu ile ilgili olarak yaptığı açıklamada şu ifadelere yer veriyor:
İşletmelerin otomasyon yolculuğu için 6 altın kural
Bugünün dünyasında üretkenliği artırmaya, atıkları azaltmaya, ürün kalitesini iyileştirmeye ve iş gücü eksikliklerini gidermeye yardımcı olan otomasyon, rekabetçi bir modelin de ana unsurunu oluşturuyor. Gerek yeni bir ürün tasarlarken veya yeni bir üretim hattı planlarken gerekse mevcut üretim tesisini geliştirirken otomasyonun sürecin en başından itibaren hesaba katılması gerektiğinin altını çizen FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, kusursuz otomasyon entegrasyonu için altı altın kurala dikkat çekti.
Doğru stratejilerle adım adım otomasyona uyum
Otomasyona uyumun “süreci benimsemek”le başladığını ifade eden Yiğit, “Ürününüzün üretim sürecinin otomasyondan faydalanması gerektiği gerçeği, bugün en temel süreçlerin başında geliyor. Bu da genellikle otomasyonu ürünün tasarımına dahil ederek yapılabilir. Bu anlayış ilerleyen süreçle birlikte daha geniş bir ürün hattına yansıdığında ise sistemlerinizi geleceğe hazırlamış olursunuz” dedi.
Mobil sıralama platformu: VARISORT COMPACT
Plastik işleme endüstrisine yönelik yenilikçi çözüm
Günümüzde plastik işleme endüstrisi, çeşitli zorluklarla karşı karşıyadır. Yükselen ham madde fiyatları, malzeme bulma güçlükleri ve kalite kaybı, üreticilerin sürdürülebilir ve verimli çözümler aramasını gerektirmektedir. Bu sorunları aşmak için Sesotec tarafından yeni geliştirilen Mobil çok sensörlü ayırma platformu: PRE-SORT, şirket tarafından yenilikçi ve teknik açıdan güçlü bir çözüm olarak tanımlanıyor.
Ürün saflığı ve kalite kontrolü
PRE-SORT, plastik işleme süreçlerinin ilk ve en önemli adımlarından birini, ürün saflığını güvence altına alarak gerçekleştiriyor. Platform, yüksek hassasiyetli sensörler kullanarak plastik türlerini, renkleri ve metallerin ayırımını etkili bir şekilde sağlayabiliyor. Sensörlerin teknik özellikleri ve platformun avantajları şu şekilde sıralanıyor:
Renk Sensörü: Yaklaşık 17 milyon öğretilebilir renge sahip, yüksek çözünürlüklü bir çizgi tarama kamerası bulundurmaktadır. Olay ışığı ve iletilen ışık gibi farklı aydınlatma seçenekleri ile opak ve şeffaf malzemelerde hassas tespit sağlar.
Metal Sensörü: Manyetik ve manyetik olmayan metallerin tanınmasını sağlayan endüktif metal sensörleri, 1 mm'den itibaren algılama yaparak kullanıcı dostu ayar seçenekleri ile doğru tespit sağlar.
NIR Sensörü: Farklı polimer tiplerini tanımak için kullanılan hiperspektral kamera, özellikle PET malzemeleri gibi spesifik uygulamalar için etkilidir.
Yüksek Kalite ve Saf Malzeme: Yüksek hassasiyetle çalışan sensörler sayesinde geri dönüştüğü malzeme kalitesini artırır.
Ekonomik Üretim: Otomatik çift sıralama ile aşağı akış ekipmanlarının zarar görmesini önleyerek maliyetleri düşürür.
Süreç Esnekliği: Sensörlerin herhangi bir kombinasyonu ile istenilen ayırma dizisi seçilebilir, bu da maksimum proses esnekliği sağlar.
WITTMANN Aton Plus EcoDrive
Sabit çiğlenme noktası artı minimal enerji tüketimi
WITTMANN'ın tüm yardımcı ekipman yelpazesi için adım adım geliştirdiği yenilikçi frekans invertör regülasyon sisteminin adı olan EcoDrive, ilk kez Fakuma 2024’te Aton plus model döner segmentli tekerlekli kurutucular ile birlikte sunulacak. EcoDrive kuru hava çıkışını mevcut malzeme gereksinimlerine göre sürekli olarak ayarlayacak ve buradaki belirleyici parametre, kurutma silosuna beslenen malzeme miktarı olacak. Son derece düşük malzeme tüketimi veya makinenin durduğu durumlarda, Aton plus kurutucuda standart olarak bulunan malzeme koruma işlevi ve EcoDrive, mümkün olan en düşük enerji tüketimini sağlayabilmek için birlikte çalışacak. Bu yenilikçi çözüm ile şirket, işletme maliyetlerinin düşürülmesine ve aynı zamanda ekolojik ayak izinin iyileştirilmesine katkıda bulunacak.
Sabit düşük çiğlenme noktası
Yapılan açıklamada, Aton plus döner segmentli tekerlekli kurutucunun son derece yüksek enerji verimliliğine ilave bir avantajının da akıllı çiğlenme noktası düzenleme sisteminin olduğunu belirtiliyor. Çiğlenme noktası sensörü ile birlikte kombinlenen EcoMode, her malzeme türü için optimal rejenerasyon sürecini hesaplıyor ve rejenerasyon döngülerini otomatik olarak gerekli frekansa düşürüyor. Döner segmentli Zeolith haznesinin kesintisiz olarak döndüğü ve sürekli olarak rejenere edilmesi gereken EcoMode'suz standart çalışma ile karşılaştırıldığında, kurutucunun enerji gereksinimleri kurutma performansı üzerinde herhangi bir etki olmaksızın önemli ölçüde azaltılabiliyor ve çiğlenme noktası 40°C'de düşük ve sabit şekilde tutulabiliyor.
Kolay, anlaşılır kullanım
5,7 inç dokunmatik ekrana sahip olan kurutucuların menüsünün kullanıcı dostu ve kontrol sisteminin sezgisel olarak anlaşılabilir olması en önemli öncelik olarak belirlendi. Ayrıca malzeme konveyörleri çok kolay bir şekilde entegre edilebiliyor, her malzeme için özel kurutma parametreleri bir malzeme veritabanına kaydedilebiliyor ve her malzeme değişikliğinde indirilebiliyor. Bu şekilde, doğru kurutma parametrelerinin her zaman kolayca erişilebilir olması sağlanarak başlangıçtaki hata risklerinin azaltılmasına yardımcı oluyor. Mobil kurutucunun ön tarafındaki Am-biLED durum göstergesi ise, operatörü cihazın mevcut çalışma durumu hakkında her an, hatta epeyce uzak mesafeden bile bilgilendirebiliyor.
WITTMANN yardımcı ekipmanlarının tüm 'plus' modelleri, “tak ve üret” yoluyla Wittmann 4.0 çalışma hücrelerine entegrasyon için hazırlandı. Ayrıca, tüm markaların plastik enjeksiyon makineleri ile veri alışverişi için opsiyonel olarak bir OPC-UA arayüzü de bulunuyor.