Friday, Sep 20th

Last updateFri, 20 Sep 2024 8am

You are here: Home Article Haberler

FU CHUN SHIN (FCS) - PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNELERİ

Ağaç atıkları kurumsal bilgisayarlara dönüşüyor

Dell Technologies, yüzde 21 oranında biyoplastik bulunan bilgisayarları ile doğa dostu malzemelerini ve ambalajlarını kullanıcılarıyla buluşturmaya devam ediyor

Dell Technologies, tasarımı ve performansının yanı sıra sürdürülebilirlik konusunda da herkesin güven duyabileceği ürünlerini piyasaya sürmeye devam ediyor. Tasarımında ağaç atıklarından elde edilen plastiklerin kullanıldığı yeni Latitude 5000 ve Precision 3560 ise sürdürülebilirlik konusunda bir adım daha ileride. Dell Technologies tarafından hazırlanan, 2030 yılına gelindiğinde ürünlerinin yarısından fazlasının geri dönüştürülmüş veya yenilenebilir malzemelerden oluşmasına ilişkin “Dell'in 2030 hedeflerini” destekleyecek şekilde kâğıttan elde edilen bir yan ürünün kullanıldığı bu cihazlarda yüzde 21 oranında biyoplastik içeriğe1 sahip kapaklar bulunuyor.

Dell, Latitude 5000 serisindeki2 geri dönüştürülmüş ve yenilenebilir tüm malzemeler ile yaklaşık 40 milyon km otomobil sürmenin, yani dünyanın etrafında 971 kereden fazla yol kat etmenin sonucunda ortaya çıkacak CO2 emisyonuna eş değer bir CO2 azalmasına3, 5.564 eve bir yıl boyunca güç sağlayacak kadar enerji4 ve 226 olimpik yüzme havuzunu doldurmaya yetecek kadar su tasarrufuna4 eşdeğer bir kullanım sağlıyor. Tüm yeni ticari bilgisayarlar ve monitörler ise enerji kullanımını azaltmaya yardımcı olan ENERGY STAR sertifikasına sahip ve EPEAT Gold ve Silver tescilli4.

--------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------

1 Eylül 2020 tarihli Dell şirket içi analizi temel alınmıştır. LCD kapakta % 21 biyoplastik kullanılmıştır.

2 Ağırlık bazında ölçülmüştür.

3 Latitude 5320, 5420 ve 5520 modellerini içerir.

4 ISO 14040:2006 ve ISO 14044:2006’ya göre düzenlenen Yaşam Döngüsü Değerlendirmelerinden elde edilen veriler temelinde hesaplanmıştır. Yaşam Döngüsü Değerlendirmesinin sistem sınırı tüm yaşam döngüsünü (Cradle-to-Gate) içerir

Amcor İzmir Fabrikası’na Mükemmellik Ödülü

Amcor Specialty Cartons İzmir Fabrikası, Brandon Hall tarafından verilen Mükemmellik Ödülleri’nde, 2020 yılı “En İyi Liderlik Gelişimi Programı” (Best Advanced in Leadership Development) kategorisinde ALTIN ödülü kazandı.

Amcor Specialty Cartons İzmir Fabrikası tüm yönetim ve süpervizör ekibi için, Qmark Danışmanlık ile birlikte içeriğini ihtiyaçlara ve gelecek vizyonuna uyumlu olarak tasarlanan modüler eğitimler, takım koçlukları ve birebir koçluk seanslarını da içeren eğitim programı “Liderlik Gelişim Akademisi”, dünyanın önde gelen analiz ve araştırma kurumlarından Brandon Hall tarafından verilen Mükemmeliyet Ödülleri’nde, “En İyi Liderlik Gelişimi Programı” kategorisinde ALTIN ödülü kazandı.

10.000’den fazla kurumsal müşterisinin, organizasyonel performansını artırması amacıyla, öğrenme ve gelişim, yetenek yönetimi, liderlik, teknoloji, satış ve pazarlama alanlarında araştırma tabanlı çözümler sunan Brandon Hall, 1994 yılından beri düzenlediği Mükemmeliyet Ödülleri ile dünyanın en iyi şirketlerini, insan kaynakları uygulamalarına göre farklı kategorilerde ödüllendiriyor.

Amcor Specialty Cartons, İzmir Fabrikası Genel Müdürü E. Burak Özsoy, Liderlik Gelişim Akademisi’ni: “Bu yolculuğu “Her Seviyede Liderlik” anlayışıyla her pozisyonun kendi sorumlulukları içinde “lider” olduğunu ve “liderliğin” pozisyondan bağımsız bir kavram olduğunu benimseyerek hazırladık. Yönetim ekibimiz ve süpervizörlerimizin ihtiyaçlarına özel hazırlanan bu liderlik programı içeriğinde Kendini Yönet, Ekibini Yönet, İlişkilerini Yönet, İşini Yönet ve Değişimi Yönet modülleriyle birlikte liderlik tanımımızı yeniden yarattık. Bu tanımla birlikte en iyi olmaya yönelik hedeflerimize doğru, odağımıza her zaman insanı koyarak yol alıyoruz” diyerek özetledi. Liderlik Gelişim Akademisi ile altın ödüle layık görülen Amcor Specialty Cartons İzmir fabrikası; ödülünü, Ocak 2021’de Florida’da düzenlenecek Uluslararası İnsan Yönetiminde Mükemmeliyet Konferansı’nda teslim alacak.

GF Hakan Plastik, 2021 için hedefini yükseltti

GF Hakan Plastik Türkiye ve Ortadoğu Bölge Başkanı Batuhan Besler, yazılı bir açıklamada bulunarak sektör ve firma özelinde değerlendirmelerde bulundu.

Batuhan Besler açıklamasında, tüm dünyayı beklenmedik şekilde etkisi altına alan Covid-19’un dengeleri değiştirerek tüm yıla pek çok yönden olumsuz etkiler bıraktığını; sağlık ön planda tutularak iş yapış şekillerinde değişikliklerin, yeni normal denilen ve her gün yenilenen süreçlerin yaşandığını belirtti. Bütün bu süreçler içerisinde GF Hakan Plastik olarak önceliklerinin, çalışanlarının ve paydaşlarının sağlığı olduğunu kaydeden Besler, on-line sistemlerin desteği ile randımanlı çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.

Her şeye rağmen yenilikler ve güzel haberler

2019 sonlarında stok yönetimi ve lojistik konusunda verimliliğin ve hizmet kalitesinin artırılmasına yönelik başlattıkları çalışmalarını GF Hakan Plastik Ankara Dağıtım Merkezi’nin açılışı ile sürdürdüklerini ifade eden Batuhan Besler, bu adımla gelişen ve büyüyen dünya konjonktüründe daha hızlı malzeme tedariki, lojistik hizmetlerinde kalite ve yetkinliğin artırılmasının yanı sıra sevkiyat hatalarının minimize edilmesi ile daha yüksek kalitede çözümler sunmayı hedeflediklerini belirtti. Pandemi sürecinin, bu konunun önemini bir kez daha göstermiş olduğunu söyledi.

Işık Plastik halka arzında 400 binden fazla yatırımcıdan talep geldi

30 yılı aşkın sürelik sektör deneyimine sahip Işık Plastik’in Borsa İstanbul Birincil Piyasa’da Sabit Fiyatla Talep Toplama ve Satış Yöntemi yoluyla gerçekleşen halka arzında talep toplama süreci 21- 22 Ocak 2021 tarihlerinde gerçekleşti. Garanti BBVA Yatırım’ın liderliğinde gerçekleşen halka arz geniş bir tabana yayılarak Borsa İstanbul’da pay senedi bakiyesi olan neredeyse her 5 yatırımcıdan birine denk gelen 401.153 yatırımcının katılımıyla gerçekleşti.

Kamuyu Aydınlatma Platformu’ndan (KAP) yapılan açıklamaya göre halka arzda 160.411.855 TL nominal değerli filtre edilmemiş talep toplandı ve halka arz edilen toplam 181.709.317 TL değerli 11.286.293 TL nominal değerli Işık Plastik paylarının tamamı satıldı. Işık Plastik halka arzında; toplamda 401.100 gerçek ve tüzel kişiye 11.284.801 TL nominal değerli payın dağıtımı yapılırken; yatırım ortaklığı, fon ve diğerlerinden oluşan 53 yatırımcıya ise 1.492 TL nominal değerli pay satıldı.

2021’in gerçekleşen ilk halka arzı olan ve bireysel yatırımcıdan yoğun bir talebin geldiği arz sürecinde; talep toplama fiyatı 16,10 TL olarak belirlenen paylara 14,2 katı kadar talep geldi. Borsa kodu ISKPL olarak belirlenen Işık Plastik’in, arz sonrası halka açıklık oranı ise yüzde 21,8 olacak.

Pimtaş Plastik, yoluna yeni yatırımlarla devam ediyor

Pimtaş Plastik, 2020 yılını kapasite ve toplam ciroda yüzde 40 büyümeyle tamamladı. Şirket, yatırımlarına 2021’de devam ederek, kapasitesini ve yüksek katma değerli ürün çeşitliliğini artırmayı hedefliyor.

Sektörlerinin yarattığı istihdam, ihracat geliri ve katma değer açısından ekonomi için önemli bir konuma sahip olduğunu söyleyen Pimtaş Yönetim Kurulu Başkanı Şamil Tahmaz, “Üretimde kullandığımız modern teknoloji ile makine parkımız, faaliyet alanı, katma değeri, kârlılığı, ihracatımızı ve ürün yelpazemizi genişletti. Tasarıma dayalı katma değerli üretim iç pazarı ve ihracatımızı çok daha yüksek seviyelere çıkardı. Pimtaş Plastik olarak yükselen teknolojiye ayak uydurmak, daha rekabetçi kaliteli ve çevreci ürünler üretmek için Ar-Ge çalışmalarımızı üniversiteler ile birlikte yürütüyoruz. Pimarge yeni ürün geliştirilmesi ve mevcut ürünlerin iyileştirilmesi noktasında değer yaratmaya devam ediyor” dedi.

“Her alan için ürün geliştiriyoruz”

Değişen teknolojiye ayak uydurarak yenilikçi, katma değerli üretim kapasitelerini ve ürün çeşitliliğini artırmayı hedeflediklerini dile getiren Tahmaz, “81 ilde 106 ülkeye 44 yılı aşkın tecrübemizle tedarikçilerimize hizmet veriyoruz. Pimtaş Plastik’i başarıya ulaştıran potansiyelin temel etkenleri, dünya standartlarını rahatlıkla sağlayabilen üretim teknolojilerimiz, ürünlerimizin kalitesi ve tedarikçilerimizden gelen memnuniyet. Bizi özel kılanda bu. Tedarikçilerimizin taleplerini çok iyi değerlendirip, ürün geliştirmemiz. Gerçekleştirdiğimiz yenilikler hizmetimizi daha geniş bir tedarikçi tabanına ulaştırmamızı sağlıyor. Kaplin ürünümüzü piyasaya sürdük. Üretime yeni girmiş olmasına rağmen Pimtaş marka algısının verdiği güven ve tecrübe ile sektörde dorukta. Tedarikçilerimizin bize duyduğu bu güven bizleri çok mutlu etmekte. Geçmişte yaptığımız anlaşmalarla birlikte, bugüne geldiğimizde tedarikçilerimizin ihtiyaçlarına cevap verdiğimizi görüyoruz. Önümüzdeki dönemde de yenilikçi ürünlerle müşterilerimize destek olmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

Fanuc 2020 yılı satışlarında yüzde 20, siparişlerinde ise yüzde 48 artış yaşadı

Teoman Alper Yiğit / FANUC Türkiye Genel MüdürüPandemi’nin üretim, tedarik zinciri ve en önemlisi insan faktörü üzerinde yarattığı kırılmalar iş yapış şekillerini derinden etkiledi. Üretimin durma noktasına geldiği bu olağandışı dönem, Endüstri 4.0 kapsamında robot teknolojilerini fabrika parkurlarına konumlandırarak kesintisiz üretim sağlayan robotlu otomasyon sektörüne yönelik yarattığı farkındalıkla sektörü canlandırdı. 

Koronavirüs pandemisi boyunca dijitalleşmeye verilen önem daha da arttı ve bu alanda yapılan yatırımlar hız kazandı. Üretimin tüm dünyada belirli düzeylerde durma tehlikesiyle karşılaştığı 2020, dijital dönüşümün önemli bir ayağı olan robotlu otomasyon sektöründe de hareketlenmenin arttığı bir yıl oldu. FANUC’un Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, bir önceki yılın aynı dönemine göre satış ve siparişlerde azımsanmayacak artış yaşandığı bilgisini vererek sektöre ilişkin değerlendirmelerde bulundu. 

TOMRA ve Borealis, ileri teknolojiyle donatılmış plastik geri dönüşüm tesisi açtı

Demo tesiste tüketici kaynaklı plastik atıklar ayıklanacak ve pazara hazır, tam olarak formüle edilmiş polimer granül üretilecek

TOMRA ve Borealis, Almanya’nın Lahnstein şehrindeki gelişmiş mekanik geri dönüşüm demo tesisini faaliyete geçirdi. Tesis, eşsiz sonuçlar hedeflenerek oluşturulan kimya ve teknoloji ortaklığı sonucunda kuruldu.

TOMRA Başkan Yardımcısı ve Döngüsel Ekonomi Başkanı Volker Rehrmann, konuyla ilgili olarak açıklamada bulunarak; “Bu tesis, pazarda gerçekten önemli bir etki yaratmak üzere değer zincirindeki kilit oyuncular bir araya geldiğinde nelerin yapılabileceğini gösteren sürecin yalnızca başlangıcı. Yeni Döngüsel Ekonomi Bölümünü henüz sunduğumuz bu günlerde, atık yönetiminin ve bunun gibi önemli projelerin sürdürülebilir bir gelecek yolunda çok büyük bir rol oynayacağı açık. Geri dönüştürülebilir polimer atıklar söz konusu olduğunda, en gelişmiş mekanik geri dönüşüm tesislerinden birini hizmete sunmaktan gurur duyuyoruz. Bu tesis, döngüsel ekonomiye dönüşümü hızlandıracağımız önümüzdeki yıllarda önemli bir unsur haline gelecek. Bu öncü projenin parçası olmak bizler için oldukça heyecan verici” diye belirtti.

Sabancı Üniversitesi tarafından geliştirilen nano-kil katkılı ambalaj lisanslandı

Bilim insanları 20 yıldır özellikle ambalajlara odaklanarak, gıdaların bozulmasını engellemenin alternatif yollarını arıyor. Sabancı Üniversitesi Nanoteknoloji Araştırma ve Uygulama Merkezi (SUNUM) Araştırmacısı Hayriye Ünal ve ekibi, bu çok yönlü ambalaj ihtiyacını karşılamak amacıyla farklı işlevler kazandırılmış kil nanotüpleri içeren bir ambalaj filmi geliştirdi.

SUNUM Araştırmacısı Hayriye Ünal’ın yürütücülüğünde, Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi Öğretim Üyeleri Yusuf Menceloğlu ve Fevzi Çakmak Cebeci ile Tümleştirilmiş Üretim Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi (TÜMER) Araştırmacısı Serkan Ünal’ın danışmanlığında geliştirilen ve ABD, Türkiye ve 5 farklı Avrupa ülkesinde patent belgesi alan bu teknoloji, BUBA Ventures’ın tarım şirketi olan TreeT BUBA Tarım ve Teknolojileri A.Ş. tarafından lisanslandı.

TreeT BUBA Tarım ve Teknoloji şirketine lisanslanan patent için TÜBİTAK Patent Lisans çağrısına (1516) yapılan proje başvurusu ise TÜBİTAK tarafından başarılı görüldü ve desteklenen 14 proje arasında yer aldı. İmzalanan lisanslama sözleşmesi ile önümüzdeki dönemde gıdaların raf ömrünü uzatan ambalaj filmleri tüketicinin kullanımına sunulacak.

Aktaş Holding’in yalıtım sektörüne katkısı sürüyor

AK-İZO, Türk yalıtım sektörüne bu kez de keçeli membran armağan etti

Aktaş Holding, çatısı altında yer alan tüm markalarda gerçekleştirdiği ileri teknoloji hamleleriyle, hizmet verdiği sektörün gelişimine katkı sağlamaya devam ediyor. 

Lineflex markasıyla yalıtım sektörünün Türkiye’de büyük ölçekte pazar payına sahip olan ve kısa süre önce devreye aldığı kendinden yapışkanlı membran ve renkli membran ürünleri ile sektörde ses getiren AK-İZO, bu kez de geotekstilli (keçeli) membran üretimiyle sektörde farkını ortaya koydu.

Dünyada sayılı firmanın üretebildiği geotekstilli membranları, Ar-Ge çalışmaları sonucunda tamamen kendi öz kaynaklarıyla üretmeyi başaran AK-İZO, Türk yalıtım sektöründe bu ürünü üreten ilk firma olarak, büyük bir başarıya daha imza attı.

İşçilik ve maliyet tasarrufu sağlıyor

Sektörde ilklerin adresi olmaya devam ettiklerini ifade ederek, geliştirdikleri ürün hakkında bilgiler veren Aktaş Holding İcra Kurulu Başkanı İskender Ulusay, “Lineflex geotekstilli (keçeli) EPDM membranlarımız, kullanım ve uygulama kolaylığının yanında, işçilik ve maliyet açısından da tasarruf sağlayan bir su izolasyonu ürünüdür. Geotekstilli EPDM Membran, vulkanizasyon işleminden önce EPDM mebranın alt tarafına polyester geotekstilin eklenmesi ile elde edilmektedir. Standart membran altına yapılan bu laminasyon işlemi ile membrana ekstra koruma amaçlı takviye sağlanmaktadır. Lineflex geotekstilli membran; endüstriyel yapılarda, çatı & teras ve yeşil çatı gibi uygulamalarda rahatlıkla kullanılabilmekte ve yüksek performans elde edilmektedir. Beton ve şaplı yüzeylerde de geotekstil, EPDM membranı koruma amaçlı kullanılmaktadır. EPDM membranın altında takviye edilen polyester geotekstil, uygulanan yüzeyin membrana verebileceği aşınma sorunlarını önlemekte ve küçük kusurların veya çıkıntıların membranla temas etmesini de engelleyip, bir yastıklama tabakası görevi görmektedir. Bu sayede ürünü de korumaktadır” dedi.

ASAŞ 2020 yılını ihracatta 260 milyon dolar ile kapatmayı hedefliyor

Türkiye’nin en büyük 65’inci sanayi kuruluşu olan ASAŞ, 30’uncu kuruluş yıldönümü vesilesiyle yaptığı çalışmaları ve 2021 hedeflerini gerçekleştirdiği online toplantı ile aktardı

Bu yıl 30’uncu kuruluş yıldönümünü kutlayan ASAŞ, 2020 yılının değerlendirmesini yapmak ve 2021 planlarını aktarmak için ASAŞ Genel Müdürü Derya Hatiboğlu’nun  ev sahipliğinde düzenlediği online bir basın buluşması düzenledi. ASAŞ’ın marka özünü 30 yıllık iş yapma felsefesinden ve tutkusundan yola çıkarak “Hayatın her alanına değer katar” olarak belirlediklerini söyleyen Hatiboğlu, pandemi sürecine dair değerlendirmelerde de bulunarak ASAŞ’ın ihracattaki başarılı çalışmalarına değindi. 

Yılın ilk yarısında 111 milyon dolar ihracat

Bugün 6 kıtada 90’dan fazla ülkeye ihracat yapan ASAŞ, Türkiye’nin en büyük ihracatçıları arasında yer alıyor. Türkiye'nin İlk 1000 İhracatçısı arasında 52’inci sırada bulunan ASAŞ, 2019 İDDMİB İhracatın Metalik Yıldızları Ödül Töreni’nde İDDMİB İhracat Şampiyonları kategorisinde ikincilik, Alüminyum Yassı Ürünler kategorisinde birincilik ve Alüminyum Çubuk & Profiller kategorisinde ikincilik ödüllerinin sahibi oldu. Bu yıl ihracat odaklı bir büyüme gerçekleştirdiklerini belirten Hatiboğlu, “2019’da ihracatın tüm satışlarımızdaki oranı yüzde 53 oldu. 2019 yılı toplam ihracat tutarımız 268 milyon dolar iken 2020 yılının ilk 6 ayında 111 milyon dolar ihracat gerçekleştirdik. 2020 yılı sonu rakamımızın 260 milyon USD olmasını bekliyoruz” dedi.

2021 yılının ambalaj tasarımı trendleri

Yeni yılda çevre dostu ve rengarenk ambalaj tasarımları öne çıkacak

Yenidünya düzeni ile birlikte tüketicilerin özellikle hızlı tüketim ürünlerinde satın alma davranışları şekil değiştirmeye başladı. Ambalaj tasarımı ofislerinin pandemiye bağlı olarak değişen tüketici beklentilerini analiz ederek bu doğrultuda yeni projeler ürettiklerini ifade eden B12 Creative Branding’in Kurucusu ve Kreatif Direktörü Bürkan Çiftçigüzeli, 2021 yılındaki ambalajlarda daha çok sağlık ve çevre unsurlarının tasarımların odak noktasını oluşturacağını belirtti.

Pazarlama sektöründe fark yaratmanın önemli etkenlerinden biri olan ambalaj tasarımı, tüketici taleplerinin değişmesi ile birlikte daha da önemli hale geldi. Ambalaj tasarımlarının önümüzdeki dönemlerde çok daha doğal, sürdürülebilir materyallerden üretileceğini ve içeriğindeki ürünün daha doğal olacağını belirten B12 Creative Branding’in Kurucusu ve Kreatif Direktörü Bürkan Çiftçigüzeli, ambalajın çevreyi koruyan ve zarar vermeyen yapısı sayesinde tüketici için de daha tercih edilir olacağını vurguladı. Çevre dostu ambalaj örneklerinin dünyada hızla yaygınlaşmaya başladığını dile getiren Çiftçigüzeli, “Ünlü bir su markası, etiketsiz şişelerini satışa sunarken aynı zamanda tutkal ve daha fazla plastik kullanımını da otomatik olarak sonlandırmış oldu. Kuşkusuz bu markaların ufak gibi gözüken farkındalıkları yılda milyonlarca adet üretilen şişeleri ve başka markaların da bu gibi yenilikleri takip ettiğini düşündüğünüzde oldukça önemli boyutlara ulaşıyor. Yine uluslararası bir çorba markası geri dönüştürülebilir çorba ambalajlarını tüketicilerin beğenisine sundu. Dünyanın en büyük oyuncak üreticisi, artık kutularından çıkan plastik poşetler yerine kâğıt poşetleri kullanma kararı aldı. Bu gibi örnekler ufak ufak ülkemizde de görülmeye başlandı, ancak yaygınlaşması biraz zaman alacak” dedi.

Pandemiye rağmen en çok ihracat gerçekleştiren ikinci sektör Kimya

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) verilerine göre, kimya sektörü ihracatı 2020 yılı Kasım ayında 1,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Bu yıl Ocak-Kasım döneminde ise 16,5 milyar dolarlık kimyevi maddeler ve mamulleri ihracatı gerçekleştirildi. Kimya sektörü, bu yıl on bir aylık dönemde pandemiye rağmen en çok ihracat gerçekleştiren ikinci sektör oldu.

Kimya sektörünün Kasım ayı ihracat rakamlarını değerlendiren İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Bu yıl Kasım ayı kimya sektörü ihracatımız yüzde 9,6 azalışla 1,6 milyar dolar olarak gerçekleşerek otomotiv sektörünün ardından ikinci sırada yer aldı.  208 ülke ve bölgeye yaptığımız kimyevi maddeler ve mamulleri ihracatı ile Kasım ayında da en çok ülke ve bölgeye ihracat yapan sektörler arasında birinci olduk. Kasım ayında en çok kimya ihracatı yaptığımız ilk üç ülke Hollanda, Irak ve Almanya oldu. Bu yıl on bir aylık sektör ihracatımız ise 16,5 milyar dolara ulaştı. 27 sektöre hammadde ve yarı mamul veren stratejik bir sektör olarak pandemiden en az şekilde etkilenmek için üretmeye ve ihracat yapmaya devam ediyoruz. Bu süreçte en çok ihracat yaptığımız ülkelerin başında gelen AB ülkeleri başta olmak üzere global pazardaki daralmadan dolayı mineral yakıtlardaki ihracatımızın azalması ve pandemi kaynaklı alınan tedbirlerin sektör ihracatımıza etkisini de görüyoruz. Nitekim pazar çeşitliliğimiz ve tüm sektörlere dokunuyor olmamız, diğer sektörlere göre performansımızın daha iyi olduğunu gösteriyor. Her şeye rağmen on bir aylık dönemde Türkiye’nin en çok ihracat gerçekleştiren ikinci sektörü konumumuzu korumayı başardık” dedi.

PLMA 2020 sanal fuarına Türkiye’den 75 ihracatçı firma katıldı

Bu yıl pandemi nedeniyle iptal edilen PLMA’s World of Private Label fuarı yerine 1-4 Aralık 2020 tarihleri arasında düzenlenen PLMA 2020 Online World of Private Label sanal fuarını 2 bin kişi ziyaret etti.

Her yıl “Özel Etiketli Ürünler Sektörü”ne yönelik olarak Hollanda’nın Amsterdam kentinde düzenlenen ve 11 senedir milli katılım organizasyonu İKMİB tarafından gerçekleştirilen PLMA’s World of Private Label fuarı, 2020 senesinde Covid-19 salgını gerekçesiyle iptal edildi. Yerine 1-4 Aralık 2020 tarihlerinde PLMA 2020 Online World of Private Label Sanal Fuarı düzenlendi. İKMİB organizasyonunda 51 firma fuarda yerini alırken, 24 ihracatçı firma bireysel olarak katılım sağladı. Gıda, kozmetik, kişisel bakım, temizlik, ev mutfak eşyası ve ambalaj gibi pek çok sektörde faaliyet gösteren bin 56 katılımcının yer aldığı sanal fuar, Avrupa ülkelerinden 710’u perakendeci/toptancı olmak üzere bin 160 firmadan toplam 2 bin kişi tarafından ziyaret edildi.

Pelister: “Sanal Fuar ziyareti 2021 Nisan ayına kadar açık olacak”

Sanal fuarın organizatörün online web sitesinde yer alan portalda düzenlendiğini ve katılımcı firmaların sayfalarının 2021 yılı Nisan ayı ortasına kadar yer alacağını dile getiren İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, “Böylece firmalar söz konusu tarihe kadar kayıtlı satın almacılar tarafından ziyaret edilmeye devam edilecek. Bu yıl sanal olarak gerçekleşen PLMA 2020 Online World Of Private Label fuarına katılan firmalarımızın yeni iş bağlantıları yapmalarını umuyoruz. 2021 yılı Nisan ayına kadar ziyaretlerin devam edecek olmasının da bu fırsatları artıracağına inanıyorum. Fuara Birliğimiz organizasyonunda 6 sektörden toplam 51 ihracatçı firmamız katıldı. Bireysel katılanlarla birlikte 75 firmamızı potansiyel alıcılarla bir araya getirmiş olduk. Sanal fuarın tüm katılımcı firmalarımız açısından verimli olmasını diliyorum” dedi.

Plastik poşette ücret değişmedi

Açık satılan gıdaların hijyenini sağlamak için satış noktalarında ücretsiz verilen plastik poşetlere alternatif olarak kâğıt/karton içerikli torbaların da sunulması zorunluluğu getirildi

Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca satış noktalarında plastik poşetlerden alınan ücretler, yeni yılda da 25 kuruş olacak. Plastik Poşetlerin Ücretlendirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar'da Bakan Oluru ile güncelleme yapıldı.

Buna göre, 17 Aralık 2020'de ilgili sektör ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinin katılımıyla çevrimiçi platformda gerçekleştirilen Plastik Poşet Komisyonu toplantısında görüşülen konular da dikkate alınarak, 1 Ocak 2019'dan itibaren yürürlükte olan Plastik Poşetlerin Ücretlendirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar'da yapılan güncellemeyle, "2021 yılı plastik poşetlere uygulanacak taban ücret adet başına vergiler dâhil 25 kuruştur. 1 Ocak 2021'den başlayarak yıl sonuna kadar ise satışa tabi tüm poşetler için uygulanacak ücret adet başına vergiler dâhil 25 kuruş olup daha az veya daha fazla ücret uygulanamaz" hükmüne yer verildi.

Sadece Bakanlıkça belirlenen sıfır atık logosu ve çevreci sloganlar kullanılacak

Ayrıca güncelleme ile açık satılan gıdaların hijyenini sağlamak için satış noktalarında ücretsiz verilen plastik poşetlere alternatif olarak kâğıt/karton içerikli torbaların da sunulması zorunluluğu getirildi.

Ücretli poşetlerin bir yüzeyinde sadece Bakanlıkça belirlenen sıfır atık logosu ve çevreci sloganların kullanılması zorunluluğu da getirildi.

Sıfır atık logosu ve çevreci slogan kullanımı düzenlemesine uygun poşetlerin uygulamaya dâhil edilmesi için 1 Temmuz 2021'e kadar geçiş süreci öngörüldü.

Bu tarihe kadar hâlihazırda üretilmiş ve kullanımda olan plastik poşetlerin atık haline gelmeden tüketiminin sağlanmasına imkân tanındı. 1 Ocak 2022 itibarıyla bu kriterleri sağlamayan poşetlerin satışı yasaklandı.

SOCAR Türkiye Ar-Ge Merkezi, NEFERTITI projesi için Avrupa’dan fon almaya hak kazandı

SOCAR Türkiye Ar-Ge Merkezi’nin yoğunlaştırılmış güneş enerjisi teknolojilerini kullanarak karbondioksitten etanol/izopropanol gibi değerli kimyasalları üreteceği NEFERTITI projesi, Avrupa Komisyonu UFUK 2020 Hibe Programı tarafından fonlanacak. Yoğun rekabetin yaşandığı ‘Enerji Alanı 2020’ çağrılarından fon almaya hak kazanan konsorsiyumdaki 10 uluslararası şirketten biri olan SOCAR Türkiye Ar-Ge Merkezi’nin projesine ait 389 bin Euro’luk bütçenin tamamı bu program tarafından karşılanacak.

Sürdürülebilir büyümenin itici gücü olarak gördüğü Ar-Ge ve inovasyona büyük önem veren SOCAR, bu faaliyetlerini artırmaya yönelik çalışmalarını hızlandırdı. Petkim’in 51 yıllık Ar-Ge tecrübesini tüm gruba yaymak üzere Aralık 2019’da kurulan SOCAR Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon A.Ş; değer zincirindeki tüm paydaşları için yenilikçi, sürdürülebilir, çevre dostu ve pazar odaklı ürün, katalizör ve dijital teknolojiler geliştirmeyi hedefliyor.

Plastik sektörü 2020’de ihracatla büyüdü

Plastik sektörünün 2020 performansını değerlendiren PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün: “2020’de plastik sektöründe ihracat artışının hızlandığını sektörün büyümesinde itici bir güç olduğunu görüyoruz” dedi.

2019 yılında %3,9 büyümesine rağmen 2017 üretimini yakalayamayan sektörün 2020 yılında nihayet bu seviyeyi geçtiğini belirten Gülsün: “2018 yılında yaşanan kur şoku ve sonrasında 2019 yılında küresel otomotiv pazarında yaşanan daralmanın etkisiyle zayıf geçen iki yılın ardından 2020’de sektörün %5,7 büyümesini bekliyoruz. Tüm dünyada derin yaralar açan pandemi boyunca hijyenin sağlanması ve tedarik zincirinin kırılmaması için büyük önem arz eden plastiğin tüketimi de arttı. Ülkemiz plastik sektörü mevcut kurulu kapasitesi ve esnek yapısı sayesinde dünyada artan bu talebi karşılama konusunda önemli bir atılım yaptı. Bu kapsamda derneğimiz tarafından yapılan analizler yıl sonu itibariyle ülkemiz plastik mamul üretiminin 10,4 milyon ton dolayında olacağını  gösteriyor” dedi.

Atık ithalatında yasaklama değil denetleme yoluna gidilmeli!

Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün: “Türkiye’ye ikincil plastik hammadde ithalatının yasak olduğu da göz önünde bulundurularak, Türkiye plastik sanayinin ikincil hamaddeye erişiminde tek yol olan atık ithalatında yasaklamadan ziyade denetlemenin arttırılması yoluna gidilmeli” dedi.

Küresel tedarik zincirinin geri dönüştürülmüş ürün talebi artıyor!

Son yıllarda gelişmiş ülkelerin tüketici taleplerinde bir değişim yaşandığını ve geri dönüştürülmüş hammaddeden üretilen ürünlere talebin hızla arttığının altını çizen Gülsün: “Bu talep artışına bağlı olarak küresel markaların tedarik zincirleri üzerinde geri dönüşüm hammadde kullanma kotaları koyduğunu görüyoruz. Ülkemizin ana ihracat pazarlarının başında gelen AB’de ambalaj ve otomotiv başta olmak üzere birçok endüstri bu trendi izlemekte ve %100’e yaklaşan iddialı hedefler ortaya koymaktadır. Türk plastik geri dönüşüm sektörümüz, ülkemiz ihracatçısının bu artan talebini şimdilik karşılayabilmekte lakin geri dönüşüm sektörünün ana girdisi olan atık ithalat yoluyla temin edilmekte. Ülkemizin toplama ve ayrıştırma altyapısının yeterince gelişmiş olmaması sebebiyle atığımızın büyük bir kısmı geri dönüşüme uygun değil bu sebeple geri dönüşüm sektörü ithal ettiğini geri dönüştürerek Türk plastik sektörü için hayati öneme sahip ikincil hammadde haline getiriyor. Mevzuat gereği ülkemize ikincil hammadde ithalatının yasak olduğunu da göz önünde bulundurursak, geri dönüşüm sektörünün hammaddesi olan atığa erişiminin engellenmesi Türk plastik sektörünün de 2 milyar doların üzerinde ihracat yaptığı AB pazarlarına ihracatının durması anlamına gelecektir” dedi.

FANUC Assisted Reality (FAR) teknolojisini hayata geçirdi

CNC kontrol sistemleri, Endüstriyel Robotlar, Robodrill (İşleme Merkezi), Robocut (Tel Erozyon), Roboshot (Plastik Enjeksiyon) ve Robonano (Hassas Torna) gibi fabrika otomasyon sistemlerinin önde gelen firmalarından FANUC, Endüstri 4.0 teknolojilerine bir yenisini daha ekledi. Şirket, dünya çapında tüm endüstrileri tehdit eden Koronavirüs salgınının üretim süreçlerindeki negatif etkisini minimize etmeyi hedefleyen uzaktan servis hizmeti FANUC Assisted Reality (FAR) teknolojisini müşterilerine sundu. FAR hizmeti, FANUC ürünlerinin bakımıyla birlikte ürünlerin garanti sürelerinin arttırılması, 7/24 telefon desteği ve yerinde servis gibi hizmetleri de içeriyor.

“FAR, pandeminin ulaşımı kısıtlamasının dezavantajının önüne geçerek uzaktan destekle arıza süresini azaltıyor ve verimliliği arttırırken üretimin kesintisizliğini destekliyor” FANUC ofislerinden uzakta olan veya sıkı bir üretim temposu bulunan firmaların talepleri doğrultusunda FAR teknolojisi hazırlıklarının pandemi öncesine dayandığını aktaran FANUC Türkiye Robot Teknik Müdürü Murat Kısa, pandemi ile birlikte sosyal mesafe kurallarının oluşması, ulaşımın daha kısıtlı ve zor hale gelmesiyle Nisan 2020 itibariyle hizmeti sunmaya başladıklarını belirtti. Murat Kısa “FANUC Assisted Reality, müşterilerimizin özel bir ekipmana ihtiyaç duymadan uzaktan yardım hattımız üzerinden akıllı telefon veya tabletle video görüşmesi yapabileceği, resim paylaşabileceği, video üzerinden anlık çizimler iletebileceği yani acil servis desteği alabileceği dijital bir sistem. Yardım hattımız ile müşterimizin problemini daha kısa sürede analiz edebiliyor ve yerinde servis hizmeti sağlanması gerekiyorsa parça listesini hızlıca oluşturabiliyoruz. Teknolojimizle 4 milyon Euro değerindeki stoklarımızda bulunan parçalarla müşterimizin ihtiyaçlarını en kısa sürede gideriyoruz. FAR, pandeminin ulaşımı kısıtlamasının dezavantajının önüne geçerek uzaktan destekle arıza süresini azaltıyor ve verimliliği arttırırken üretimin kesintisizliğini destekliyor” dedi.

Audi’den otomotiv plastikleri için geri dönüşüm yöntemi

Audi, otomotiv üretiminde kullanılan karışık türdeki plastiklerin geri dönüşümü için pilot bir proje başlattı. Karlsruhe Institute for Technology (KIT) işbirliğiyle gerçekleştirilen projede kimyasal bir geri dönüşüm yöntemi kullanılıyor.

Günümüz otomotiv sanayiinde kullanılan çok sayıda plastik parça güvenlik, ısıya ve yoğun aşınmaya karşı dayanıklılık ve kalite gibi sebeplerden ötürü petrol türevi içeren malzemelerden oluşuyor. Bu nedenle de geri dönüşümleri çoğu zaman mümkün olamıyor. Aynı tür bileşenleri olan plastikler genellikle mekanik yöntemlerle geri dönüştürülebiliyorken, karışık bileşenleri olanlar için ise geri dönüşüm son derece zor.

ÇEVKO VAKFI’ndan Sıfır Atık yönetimi için bütünsel dijital çözüm

Ambalaj atıklarının geri dönüşümü konusunda Türkiye’nin öncü kuruluşu ÇEVKO Vakfı, çevrenin korunmasına, toplumsal gelişmeye ve ekonomiye katkı yapmayı sürdürüyor. ÇEVKO Vakfı, geliştirdiği “Nereye Atayım Belediye Sıfır Atık Saha Bilgi Yönetim Sistemi” ile belediyelerin Sıfır Atık yönetimi kapsamındaki yükümlülüklerine bütünsel çözüm sunuyor. “Nereye Atayım Belediye Sıfır Atık Saha Bilgi Yönetim Sistemi” tanıtımı, sistemin ilk kullanıcılarından İzmit Belediyesi ile birlikte düzenlenen toplantıda gerçekleştirildi.

ÇEVKO Vakfı’nın geliştirdiği “Nereye Atayım Belediye Sıfır Atık Saha Bilgi Yönetim Sistemi”, Sıfır Atık yönetimi konusunda belediyelere bütünsel çözüm sunuyor. Kısaca “Nereye Atayım” olarak tanımlaman saha bilgi yönetim sisteminin tanıtımı, ÇEVKO Vakfı ve sistemin ilk kullanıcılarından İzmit Merkez Belediyesi ile birlikte düzenlenen basın toplantısında yapıldı. Pandemi önlemleri kapsamında çevrim içi olarak gerçekleştirilen toplantıya, ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer ve İzmit Merkez Belediye Başkan Yardımcısı Ünal Özmural’ın yanı sıra, vakıf ve belediye yöneticileri katıldılar.

Sürdürülebilir çevreye katkı yapan kuruluşlar ödüllendirildi

ÇEVKO Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı tarafından sürdürülebilir gelişmemize katkılarıyla öne çıkan ve Türkiye'de Yeşil Nokta markasını kullanan firmaların katılımına açık olarak beşincisi düzenlenen Yeşil Nokta Sanayi Ödülleri, 1 Aralık 2020 günü pandemi tedbirleri gereği dijital ortamda gerçekleştirilen törende sahiplerini buldu. 

ÇEVKO Vakfı’nın, Türkiye’deki tek temsilcisi olduğu ve çoğunluğu AB üyesi 31 ülkede, 540 milyon tüketiciyi kapsayan Yeşil Nokta markasının, genişletilmiş üretici sorumluluğu modelinin en başarılı uygulama örnekleri arasında yer aldığını belirten ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, “Yeşil Nokta, sorumlu üreticiyi ve tüketicinin sorumluluğa gösterdiği saygı ve beğeniyi simgeliyor. Çevre ile ilgili sürdürülebilir geri kazanım çalışmalarında, belirlenen kriterleri en yüksek oranda sağlayan kuruluşlarının yasal sorumluluklarının ötesinde gerçekleştirmekte oldukları örnek çalışmaları ödüllendirirken; aynı zamanda piyasaya süren konumda olan tüm firmaları benzer çalışmalara özendirmeyi ve teşvik etmeyi hedefliyoruz” dedi.