Sunday, Dec 22nd

Last updateFri, 13 Dec 2024 12pm

You are here: Home Article Haberler

FU CHUN SHIN (FCS) - PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNELERİ

Foteg İstanbul Fuarı için geri sayım başladı

Gıda endüstrisinde bölgenin saygın ve yüksek ticaret potansiyelli fuarları arasında yer alan FOTEG İSTANBUL Fuarı, HKF Fuarcılık organizasyonuyla,  09-11 Haziran tarihleri arasında İstanbul Fuar Merkezi’nin 1 ve 3'üncü salonlarında  on beşinci kez gerçekleşiyor.  

Saat 9:30 ve 18.30 saatleri arasında açık olacak ve 3 gün sürecek fuarda, MEYPO “diamond  sponsor”, CEMSAN’ ise “platinum sponsor” olarak yerlerini alırken, GEA, Beta-pak, Gemak, Korozo Ambalaj ve Frumak‘ın da dahil olduğu 400’ü aşkın yerli ve yabancı gıda endüstrisinde söz sahibi marka ve firma yer alıyor.

10.000 aşkın ziyaretçinin beklendiği fuarı, OAİB (Orta Anadolu İhracatçılar Birliği) organizasyonu ile Cezayir, Bahreyn, Hırvatistan, Kazakistan, Kosova, Kırgızistan, Moldova, Fas, Rusya, Senegal, Güney Afrika, Tunus, Birleşik Arap Emirlikleri’nden gelecek ve ayrıca HKF fuarcılık davetlisi çok sayıda potansiyel alıcıdan oluşan yabancı alım heyetleri fuarı ziyaret ederek katılımcı firmalarla birebir görüşmeler yapacaklar. 

Foteg İstanbul Fuarı ayrıca firmaların ve derneklerin ürünlerini ve tecrübelerini daha ayrıntılı olarak anlatacağı birçok seminere de ev sahipliği yapacak. Yerli ve yabancı birçok firma yepyeni ürün ve teknolojilerini ve sektöre ışık tutacak yeniliklerini ziyaretçi ve katılımcılar ile paylaşacaklar.

Ayrıntılı Seminer Programı listesi ve ücretsiz davetiye fuar web sitesinden temin edilebiliyor.

Collier Aerospace’den yeni HyperX® yazılımı

Yazılım, küçük rüzgar türbini kanatlarının sürdürülebilirliğini geliştirmek amacıyla E-cam fiberlerin keten elyaflarla değiştirilmesinin fizibilitesini değerlendirmesine yardımcı oluyor.

Collier Aerospace Corp., JEC World 2022'de yeni HyperX® yapısal analiz ve tasarım yazılımının lansmanı ile birlikte, 7,4 metrelik doğal fiber kompozit rüzgar türbini kanadının boyutlandırılmasında aracın gerçek dünyadaki uygulamasına ışık tutuyor. Kanadın geliştirilmesi, Güney Kore'deki Hongik Üniversitesi'ndeki Gemi Mimarisi ve Okyanus Mühendisliği Bölümü ile bir yazılım distribütörü olan Samwon Millennia, Inc. arasındaki bir işbirliğiydi. Amaç, ömrünü tamamlamış kanatların çevresel etkisini azaltmak için E-cam elyafı, doğal bitki bazlı keten elyaf takviye ile değiştirmenin uygulanabilirliğini birlikte değerlendirmekti.

Boyutlandırmaya ek olarak, malzemeleri ve katman yerleşimlerini tanımlamak, kanadın ekibin tüm performans gereksinimlerini karşıladığından emin olmak ve boyutları belirlemek için HyperX yazılımı kullanıldı. Yeni yazılım, laminasyon serim dizilimlerini, katman sınırlarını ve serilme düzeni dahil olmak üzere kanadın yapısal tasarım aşamaları boyunca kullanıldı. 

Geri dönüştürülmüş ve yenilenebilir malzemelerden dizüstü bilgisayar

Dell Technologies, artan atık sorunu ve kaynak kısıtlamalarına çözüm oluşturmaya yardımcı olmak için yeni ürünlerini sürdürülebilir malzemelerle üreterek piyasaya süren markalar arasında yer alıyor.

Bu yeni ürün ve malzemeler, şirketin yakın zamanda ortaya koyduğu Concept Luna’yı temel alıyor. Concept Luna, kaynak kullanımını azaltmak ve ekonomide daha fazla döngüsel malzeme tutmak için tasarım fikirlerini araştıran bir prototipti. Marka yapılan bu yeni eklemeler ile satın alma kararı verirken çevre konularına daha çok önem veren müşteriler için daha fazla seçenek sunmayı hedefliyor.

Dell Technologies Müşteri Ürün Grubu Kıdemli Başkan Yardımcısı Rahul Tikoo konuyla ilgili olarak şunları dile getiriyor: “Şirketimizin amacı, insanlığın ilerlemesini sağlayan teknolojiler yaratmaktır. Gelecek nesiller için bir şeyleri daha iyi hâle getirme fırsatından ilham alıyoruz. Bu, çevresel etkiyi, atıkları ve emisyonları azaltmaya yardımcı olmak için ürünlerimizi tasarlama ve ambalajlama yöntemlerimizde de açıkça görülüyor. Gelecekte daha da sürdürülebilir ürünler sunmak için ürün yaşam döngüsünün her adımını sürekli olarak inceliyor, tekrar tekrar değerlendiriyoruz.”

Lezita’ya uluslararası tasarım ödülü

Lezita, yaratıcılığa olan bağlılığı ve tasarım konusundaki titizliği ile uluslararası ödül organizasyonlarından bir kez daha takdir gördü. Marka, sektörde bir ilke imza attığı “İçli Tavuk” ürün ailesinin ambalaj tasarımı ile NY Product Design Awards’da Gümüş (Silver) ödülün sahibi oldu. 

Ödülle ilgili değerlendirmede bulunan Lezita Genel Müdürü Mesut Ergül, “Ürünlerimizi tüketicimizle nasıl buluşturduğumuz konusuna büyük önem veriyoruz. Bu nedenle ambalaj konusunda oldukça titiz davranıyoruz. Markamızın dinamikliğini, kalitesini, verdiği güven duygusunu, öncü inovatif bakış açısını ve sıradışılığını ambalajlarımıza da taşıyoruz. Bu çabalarımızın uluslararası organizasyonlarda takdir görmesi bizlere gurur veriyor” diye konuştu.

International Awards Associate’in (IAA) misyonunu sürdüren NY Product Design Awards, tasarımları ile günlük yaşamı daha iyi hale getiren, dünyanın her yerinden yetenekli ürün ve tasarımcıların, tasarım ekiplerinin ve üreticilerin çabalarını onurlandırmak için kuruldu. “İçli Tavuk” ürün ailesinin ambalajları kısa bir süre önce, dünya çapında en yaratıcı markaları ödüllendiren ABD merkezli MUSE Awards’da da ödüle layık görülmüştü.

Küresel gelişmeler büyümeyi yavaşlatıyor

Ukrayna’da devam eden savaş, Çin’de pandemiye karşı kapanma, yüksek enerji ve navlun fiyatları gibi küresel gelişmelerin gerek ülkemizin gerekse diğer ülkelerin büyümesini yavaşlattığını belirten Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz: “2021 yılında sanayimiz açısından en önemli fırsat ana ihracat pazarlarımızın pozitif ekonomik görüntüsüydü, bu sayede yurtiçinde satın alma gücünün düşmesine rağmen ihracatla büyümeyi başardık. Şu an ise küresel gelişmelere bağlı olarak tüm ülkelerin performansının gerilemekte olduğunu görüyoruz” dedi.

Ukrayna – Rusya savaşı yakın gelecekte çözüme kavuşmalı

Girdi maliyetlerinde yaşanan artışın tüketici enflasyonunun da esas nedeni olduğunu belirten Ömer Karadeniz, “Yüksek petrol varil fiyatları ve doğalgaz fiyatları petrokimya ürünlerinin fiyatlarını eskiden olduğu gibi doğrudan etkilemiyor olsa da özellikle lojistik maliyetler üzerinde doğrudan etkili olmaktadır. Bu durum ise ülkemiz plastik sektörü gibi üretim için gerekli ham maddeyi yurtdışından temin etmek zorunda olan sektörler açısından üretim maliyetlerinin artması anlamına gelmektedir. Ayrıca plastik sektörü özelinde baktığımızda son dönemde yaşanan enerji maliyetleri artışı sonrası ana girdi kalemleri arasında enerji maliyeti işçilik maliyetini geçerek ham maddeden sonra ikinci sıraya yükselmiştir. Esasen bu etkiyi ÜFE’nin %120’yi aşmasıyla gözlemliyoruz. Her ne kadar ülkemizin elinde olmayan bir husus olsa da enflasyonu arttırıcı etkisi olan bu maliyet artışının kontrol altına alınabilmesi adına Ukrayna – Rusya savaşının bir an önce çözüme kavuşturulması önem arz etmektedir” dedi.

Optimak STU anahtar teslim fabrika kuruyor

Verimlilik ve rekabet gücünü artıran yüksek teknoloji çözümleri ile müşterilerinin kârlılığını hedefleyen Optimak STU, Türk sanayisine know-how sağlıyor. “Anahtar Teslim Fabrika” kurarak sektörel çözümler geliştiren şirket, bünyesindeki Ar-Ge Merkezi ile firmaların inovasyon kabiliyetini geliştirmelerine yardımcı oluyor.

Bu yıl TOBB 100 listesine giren ve 30 ülkeye ihracat yaparak “Üreten Türkiye” yolunda hızla ilerleyen şirket, “Sistem ve Teknoloji Uzmanı” mottosuyla sanayinin komple hizmet talebini karşılıyabiliyor. Otomasyonlu üretim ve montaj hatları kurulumu, hat sonu uygulamaları, intralojistik sistemleri ile tüm kaynakları sektörün ihtiyaçları doğrultusunda optimize ederek faaliyetlerine başarılı bir şekilde devam ediyor.

Sanayicilerin üretim verimliliğini artıran bir teknoloji şirketi olarak başarılara imza atan Optimak, 2021’de OSBÜK-OSB Yıldızları Araştırması’nda OSB’lerde en çok Ar-Ge harcaması yapan ilk 50 firma içinde yer aldı. 2020 ve 2021 yılında Deloitte Technology Fast 50 listesine seçildi. Bu başarılarını son üç yılda 5 patent ve 3 faydalı model başvurusuyla taçlandırdı.

Sivas’a 15 milyon Euro’luk fabrika yatırımı

Tezmaksan, gerçekleştirdiği yatırımlarına bir yenisini daha ekledi. Sivas Nuri Demirağ Organize Sanayi Bölgesi’nde robotlu otomasyon ile CNC tezgah üretiminin yapılacağı Tezmaksan fabrikasının temeli 10 Mayıs 2022 günü atıldı.

Sivas Valisi Salih Ayhan, Sivas Belediye Başkan Vekili Turan Topgül, Sivas Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Mustafa Eken ve çok sayıda davetlinin katılımı ile gerçekleştirilen törende açılış konuşmasını yapan Tezmaksan Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aydoğdu, “40 sene evvel kurduğumuz Tezmaksan’ın bugün Türkiye’de birinci, Avrupa’da ikinci büyük şirket olmasından şahsım, ailem ve iş arkadaşlarım adına büyük gurur duyuyorum. Biz yola Sivas’tan çıkmıştık ve 40 yıl sonra yatırım yapmak üzere yine Sivas’a geldik. Benim gibi eski toprakların dirayetine ve inadına, genç nesillerin enerjisi ve kuvveti eklenince hayalimiz nihayete erdi” dedi.

Hedef “Güçlü Sivas, Güçlü Türkiye”

Aydoğdu’nun ardından Sivas Valisi Salih Ayhan da Nuri Demirağ Organize Sanayi Bölgesi’nin Sivas’ın geleceğini belirleyen bir yatırım ve üretim üssü olduğunu, yatırımcılardan görülen yoğun talep ile atılan fabrika temellerinin bunun en bariz göstergesi olduğunu belirterek şunları söyledi. “Bugün Türkiye’de alanında lider konumda olan Tezmaksan firmamızın fabrikasının temeli atıyoruz. Robotik teknoloji başta olmak üzere üretimin temel makine ve tezgahlarının üretimini gerçekleştiren Tezmaksan, deyim yerindeyse fabrika kuran bir fabrika olacak. Sektörün beklentisi ve çağın gereksinimi olarak robotik teknolojilerin yoğun olarak kullanılacağı bu fabrika ile firmamızın Avrupa liginde de çok daha yukarılara çıkacağına inanıyorum. Ürettikçe büyüyen, büyüdükçe refah seviyesi artan bir ülke hedefiyle taşın altına elini koyan iş insanlarımızı da tebrik ediyorum. ‘Güçlü Sivas, Güçlü Türkiye’ parolamızla her sektörde olduğu gibi sanayi alanında da ülkemize katma değer yaratan bir şehir olmaya devam edeceğiz.”

Atık balıkçı ağlarından üretilen malzemeler karbon emisyonunu azaltıyor

Samsung’un mobil cihazlarında kullandığı okyanus kaynaklı geri dönüştürülmüş plastik kullanımının, sıradan plastik kullanımıyla kıyaslandığında karbondioksit (CO2) emisyonunu %25 oranında azalttığı araştırmalarla ortaya koyuldu. Şirketin bu yılın başında piyasaya sürdüğü yeni Galaxy cihazlarda, okyanusa atılan ve ‘hayalet ağlar’ olarak da adlandırılan balıkçı ağlarından yapılmış ve geri dönüştürülerek yeniden işlevlendirilmiş malzemeler kullanılıyor.

Güvenlik sertifikasyon kuruluşu Underwriters Laboratories (UL) tarafından yürütülen Yaşam Döngüsü Değerlendirmesi (LCA) sonuçlarına göre1, 1 tonluk sıradan plastiğin üretilmesi için 4,4 ton karbon emisyonu gerçekleştiriliyor. Aynı miktarda okyanus kaynaklı geri dönüştürülmüş plastiğin kullanılması sonucunda ise 3,3 tonluk karbon emisyonu oluşuyor. 1 tonluk plastik üretimi için; geleneksel yöntemler yerine atık balıkçı ağlarının geri dönüştürülerek kullanılması ile karbon emisyonu 1,1 ton azalmış oluyor. Karbon emisyonunda 1,1 tonluk bu azalma, 30 yaşındaki 120 adet çam ağacının emeceği karbon miktarına eşit bulunuyor2.

Kimya Teknoloji Merkezi faaliyete geçmeye hazırlanıyor

Merkezin cari açığa yıllık 12,3 milyon dolar katkı sağlaması bekleniyor

Yüksek teknolojili ve katma değerli yerli ürün geliştirme vizyonu ile Türkiye’de bir ilk olacak ‘Kimya Teknoloji Merkezi’ projesini başlatan İKMİB, bu merkezle yeni nesil bir kimya ekosistemini kurmaya hazırlanıyor. Gelişmiş bir Ar-Ge merkezi görevi üstlenecek Kimya Teknoloji Merkezi, Bilişim Vadisi’nde 4 katlı bir binada, bin 700 metrekaresi girişimcilere özel alt yapı ile hazırlanmış bir girişimcilik ve kuluçka merkezi olmak üzere yaklaşık 7 bin metrekarelik alanda, test ve analiz laboratuvarları, dijital kütüphanesi ile kimya ve bağlantılı sektörlerdeki tüm start-up ekosisteminin faydalanacağı bir buluşma noktası olarak hizmet verecek. 

İKMİB tarafından hayata geçirilen Kimya Teknoloji Merkezi’nin bünyesinde toplam 209 farklı test uygulanacak ve 100 testten akredite olunacak. Halihazırda yurtdışında yapılan 39 test KTM sayesinde milli imkanlar ile yapılacak. Merkezin tam randımanda faaliyete geçmesi ile yıllık 1 milyon 201 bin 883 test toplam kapasite ile hizmet vermesi planlanıyor. Ayrıca test ve analiz hizmeti kapsamında optimum kapasitede KTM’nin cari açığa yıllık 12,3 milyon dolar katkı sağlaması bekleniyor.

Raceplast ilk çeyrek rakamlarını açıkladı

Mühendislik plastikleri alanında Almanya’nın lider inovatif firmalarından olan ve önümüzdeki aylarda ülkemizde yeni yatırımlara hazırlanan Raceplast, yılın ilk çeyreğindeki finansal tabloyu paylaştı. Raceplast Kurucusu ve CEO’su Süleyman Ceyran, plastik hammadde fiyatlarında yaşanan hızlı artışın sektöre olumsuz etkilerine rağmen, yaptığı yeni yatırımlar ve istihdamlar ile 2022’de 3 milyon avroluk ciro satış beklentileri olduğunu belirtti.

Türkiye’de kurulan Raceplast Plastik A.Ş.’nin de sene sonunda üretime başlayacağının altını çizen Ceyran şunları kaydetti; “2022 sonunda Türkiye için makine yatırımlarını gerçekleştirdiğimiz fabrikamızı faaliyete açmayı planlıyoruz. Vizyon olarak üretim sahamızda her zaman en uygun sonuca ulaşmak için çok çeşitli plastik malzemelerle çalışmayı benimsiyoruz. En modern makineler ve deneyimli çalışanlarımızla, daha sonraki işlemler için müşterilerimizin ihtiyacı olan bitmiş parçalar, tornalanmış parçalar, yuvarlak çubuklar ve yarı mamul ürünler üretiyoruz. Türkiye’de de aynı kalite standartlarında üretimimizi yapıp, tüm dünyaya ulaştırmayı hedefliyoruz.”

Açıklamalarına hizmet verdikleri sektörler hakkında bilgi vererek devam eden Ceyran; “Yenilenebilir enerjiler, inşaat endüstrisi, makine ve tesis kurulumu, baraj ve liman inşaatı, otomotiv sanayii, elektrik endüstrisi, konveyör ve otomasyon, tarım endüstrisi, havacılık ve uzay, gemi ve tekne yapımı, tıp teknolojisi, elektronik ve gıda endüstrisi için inovatif ürünlerimiz ile ülkemizde değer üretmeye devam edeceğiz” dedi.

Sektörlere özel ürün çeşitliliğine ve kalite kontrol standartları için tüm donanıma sahip olduklarını belirten Süleyman Ceyran sözlerini şöyle tamamladı: “Özellikle doğa dostu şirketler arasında yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Üretim tesisimiz yapılan denetlemeler sonucu ISO 14001 çevre sertifikasını almaya hak kazandı. Ayrıca, kalite standartlarına uygun çalışmalarımızı yine yapılan kontroller sonucu İSO 9001:2015 sertifikamızı yenileterek ispatlamış olduk.”

Sanayinin geleceği yeşil dönüşümde

İstanbul Sanayi Odası, sanayi firmalarının çevrenin korunması konusunda geliştirdikleri ve sürdürülebilir kalkınmaya katkı sağladıkları örnek ürün ve uygulamalarını ödüllendiriyor.

Ülkemiz sanayisinin dünyanın bugün en önemli gündem konusu haline gelmiş olan sürdürülebilirlik bağlamındaki yeşil dönüşümü, önemli bir gereklilik olarak karşımıza çıkıyor. Bu doğrultuda iklim değişikliği ve sürdürülebilirlik çerçevesinde uluslararası ticarette ortaya çıkan yeni sisteme ülkemiz sanayisinin de adaptasyonu başladı.

Mevzuatın bu yeni düzene göre değişiyor olması, tüketicilerin ve buna bağlı olarak ticari partnerlerin bu yöndeki talepleri çevre dostu ve enerji verimli ürüne ilgiyi artırırken, üretimin çevresel baskılarını azaltma konusundaki bilinç yeşil dönüşümü gereklilik haline getiriyor. Bir başka deyişle rekabet unsuru haline gelen yeşil dönüşüm, üretim sürecinin her aşamasında, ürün geliştirilmesinde ve Ar-Ge’de önemli bir kriter haline geliyor.

Modalife’ın çevre dostu tesisi plastik atıkları ekonomiye kazandırıyor

Türkiye’nin mobilya üreticilerinden Modalife, plastik enjeksiyon rattan bahçe takımlarından monoblok sandalyeler ve koltuk/masa ayakları gibi mobilya ara ekipmanlarına, tüm ürünlerini geri dönüşüm fabrikasını da bünyesinde bulunduran plastik fabrikasında hayata geçiriyor. Tüketici dostu fiyat politikası ile kalite, tasarım ve konforun ulaşılabilir halini sunan şirket, doğaya saygılı, hijyenik ve uzun ömürlü bahçe mobilyalarıyla öne çıkıyor.

Çocuklarımıza yeşil bir gelecek bırakmak hedefiyle 2021 yılında Türkiye’nin ilk plastik mobilya geri dönüşüm fabrikasını hayata geçiren şitket, bu fabrikada atık toplama merkezlerinden toplanan plastiği geri dönüşüm tesisinde işleyerek günlük 32 ton pp* granül elde ediyor. Geri dönüştürülen plastik ile bahçe mobilyaları üreten şirket, hem ürün geliştirme hem de Ar-Ge süreçlerine yatırım yapmaya devam ediyor. 

Endüstriyel Dönüşüm “WIN EURASIA” Fuarı’nda Başlıyor

Hannover Fairs Turkey tarafından düzenlenen Avrasya’nın lider sanayi fuarı WIN EURASIA, 8-11 Haziran 2022 tarihlerinde endüstri profesyonellerini bir araya getirecek. Yenilenen İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenecek olan fuar, “Endüstriyel Dönüşüm” teması etrafında şekillenecek etkinliklerle farkını ortaya koyacak.

Endüstri sektörünün en önemli fuarlarının başında gelen ve sektör profesyonelleriyle birlikte en yeni ürünlerin ilk kez tanıtılacağı WIN EURASIA, kapılarını açmaya hazırlanıyor. Hannover Fairs Turkey tarafından düzenlenen fuarda, metal işlemeden otomasyon teknolojilerine, elektrik ve elektronik ekipmanlardan iç lojistiğe kadar çok sayıda ürün grubu görücüye çıkacak. Geleceğin fabrikaları için ihtiyaç duyulan tüm bileşenlerin yakından incelenme fırsatının sunulacağı fuarda ayrıca 5G teknolojisi de yine ilk kez bir fuar alanında endüstriyel kullanıma sunulacak.

Adil Pelister, İKMİB seçimlerinde güven tazeledi

İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği’nin (İKMİB) 2021 yılı Seçimli Olağan Genel Kurulu’nda yapılan seçim sonucunda İKMİB Yönetim Kurulu Başkanı ve BETA Kimya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Adil Pelister, oy çoğunluğuyla yeniden İKMİB Başkanı oldu.

İstanbul’da 7 Nisan 2022 tarihinde düzenlenen İKMİB 2021 yılı Seçimli Olağan Genel Kurulu’na katılan 1670 delege oy kullandı. Yoğun katılımla gerçekleşen seçimlerde geçerli sayılan toplam 1657 oyun 1002’sini alarak üstünlük sağlayan Adil Pelister güven tazeledi.

Hedef: İhracatta kalıcı birincilik

İKMİB’de yeni dönem için “Vizyon 2030” mottosuyla kimyayı geleceğe taşıyacak stratejik projeler hazırladıklarını belirten İKMİB Başkanı Adil Pelister, vizyoner projelerle Türkiye’den dünyaya açılan yeni bir kimya ekosistemi kuracaklarını dile getirdi. İKMİB’in yeni dönemde de Yönetim Kurulu ile birlikte adil, şeffaf ve aktif bir yönetim anlayışıyla çalışmalarına devam edeceklerini vurgulayan Pelister, kimya sektörünü kalıcı birinciliğe taşımaya kararlı olduklarını söyledi.

Sigma Elektrik’ten 10 milyon dolarlık fabrika yatırımı

Sigma Elektrik, gelecek hedefleri doğrultusunda yatırımlarını sürdürüyor. Yeni ürün geliştirmeye ve ihracatta yeni ülkelere odaklanan şirket, hedeflerinin temellerini, 2022 sonunda üretime geçmeyi planladığı yeni fabrikasıyla güçlendiriyor.  

Yerli üretimi ile Türkiye ve dünya alçak gerilim sektörüne yön veren Sigma Elektrik, artan talebi karşılamak için yeni bir fabrika kuruyor. Şirket, 10 milyon dolarlık yatırım yaptığı ve 2022 yılının sonunda üretime geçmeyi planladığı yeni fabrikası ile kapasitesini 2,5 kat artıracak. 20 ana ürün grubunda bin 800’ü aşkın ürün gamı bulunan şirket, ürün çeşidinde de yüzde 10 artış hedeflerken fabrika ayrıca 200 kişiye de yeni istihdam olanağı sunacak. İstanbul Sancaktepe’de 15 bin metrekare kapalı alana sahip olacak fabrikada ayrıca mevcut üretim tekniklerinin yanı sıra otomasyonlu üretime de yatırım yapılacak. 

Perfektüp Ambalaj İtalyan Favia’yı satın aldı

Perfektüp Ambalaj, alüminyum tüp üreticisi olarak 88 yıldır faaliyet gösteren İtalyan Tubettificio Favia’yı satın alarak küresel bir marka olma yolunda çok önemli bir adım attı.

1955 yılından bu yana ilaç, kozmetik, kişisel ve evde bakım, gıda ve kimya sektörlerinin ambalaj ihtiyaçları için alüminyum tüp, monoblok aerosol kutu ve lamine tüp üreten Perfektüp Ambalaj'dan önemli bir satın alma hamlesi geldi. Türkiye ve Bulgaristan’daki üretim merkezlerinde 500'ü aşkın çalışan ile faaliyet gösteren şirket, İtalya’nın önde gelen alüminyum tüp üreticilerinden Tubettificio Favia’yı satın aldı. 1934'ten bu yana büyük ulusal ve uluslararası ilaç şirketleri için çalışan Tubettificio Favia, alüminyum tüp alanında en beğenilen şirketlerden biri olarak öne çıkıyor.  

Manzini ailesinin Türkiye’deki üçüncü nesli 

Perfektüp Yönetim Kurulu Başkanı Livio Manzini, Tubettificio Favia'nın gruplarına katılmasının arkasında belirgin bir endüstriyel mantık olmasının yanında kendisi için çok özel ve duygusal bir anlamı olduğunu da söyledi. Büyükbabasının 1900'lı yılların başında İtalya'dan göç edip Türkiye'ye yerleştiğini ve kendisinin ailenin yurtdışında doğan üçüncü neslini temsil ettiğini belirten Manzini, şunları söyledi: 

İhracatın metalik yıldızı Sarten Ambalaj oldu

Sarten Ambalaj, İstanbul Demir ve Demir Dışı Metaller İhracatçıları Birliği (İDDMİB) tarafından düzenlenen “İhracatın Metalik Yıldızları” ödül töreninde metal ambalaj kategorisinde birincilik ödülü kazandı. 

Dördü yurt dışında, 16'sı Türkiye'de olmak üzere toplamda 20 fabrika ile üretim yapan şirketin bünyesinde 3 bin 400 kişi çalışıyor. Metal ambalaj alanında Türkiye'nin en büyük şirketleri arasında yer alan Sarten Ambalaj, Avrupa'da da en büyük 3 şirketten biri konumunda bulunuyor. Gıda, kozmetik ve endüstriyel sektörüne yönelik ambalajlar üreten şirketin sene sonu ciro hedefi de 600 milyon dolar olarak belirlendi. 

Yarım asırlık şirket

İDDMİB tarafından düzenlenen İhracatın Metalik Yıldızları'nda metal ambalaj kategorisinde birincilik ödülü almalarının kendileri için çok önemli olduğunu söyleyen Sarten Ambalaj CEO’su Zeki Sarıbekir, bu başarıda emeği geçen tüm çalışma arkadaşlarına teşekkür ederek, "Önümüzdeki dönemde de çalışmalarımıza durmaksızın devam edeceğiz. Her zaman en iyisini hedefliyoruz. Yaptığımız çalışmaların da bu tarz ödüllere layık görülmesi bizleri ayrıca sevindiriyor. Bu başarımızı her sene artarak sürdürmek istiyoruz” dedi.

Sarten Ambalaj'ın bu sene 50'inci yılını kutladığına dikkat çeken Sarıbekir, "50. yılımızdaki mottomuzu ‘hep birlikte’ olarak belirledik. Çünkü tüm müşterilerimizin, tedarikçilerimizin ve çalışanlarımızın katkılarıyla hep birlikte Türkiye’nin metal ve plastik ambalaj özelinde global markası olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Yarım asırlık bir şirket olarak bu başarının ardında büyük bir emek ve özverili çalışma yatıyor” dedi.

KİMPUR’un halka arz başvurusu SPK tarafından onaylandı

Şirket, fazla talep gelmesi durumunda halka arz edilecek toplam payların %15’i kadar daha ek satış yapılabilecek.

2020 yılı için yayımlanan ISO 500 verilerine göre 314. sırada yer alan (2019 yılı için: 350) kimya sanayi şirketi Kimteks Poliüretan Sanayi ve Ticaret A.Ş. (“KİMPUR”), halka arz amacıyla izahname onayı için 25.02.2022 itibarıyla yaptığı başvuru 14 Nisan 2022 tarihinde Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından onaylandı. SPK tarafından onaylanan izahname, Kimpur’un internet sitesinde ve Kamuyu Aydınlatma Platformu’nda erişime açık olacak. KİMPUR hisseleri için talep toplama tarihleri 20-21-22 Nisan olarak, Pay fiyatı ise 29,00 TL olarak belirlendi. 

Otomotiv, ayakkabı, mobilya, ısıtma-soğutma, yapı ve inşaat gibi farklı sektörler için poliüretan sistemlerinin üretimini gerçekleştiren bir kimya sanayi şirketi olan 39 yıllık deneyime sahip KİMPUR’un çıkarılmış sermayesinin 110.000.000 TL’den 121.550.000 TL’ye çıkarılması nedeniyle artırılacak 11.550.000 TL nominal değerli paylar ve mevcut ortakların sahip olduğu 21.450.000 TL nominal değerli paylar olmak üzere toplam 33.000.000 TL nominal değerli paylar halka arz edilecek. Ayrıca buna ek olarak toplanan kesin talebin satışa sunulan pay miktarından fazla olması halinde KİMPUR’un mevcut ortaklarının sahip olduğu ve şirketin halka arz edilecek toplam paylarının %15’ine karşılık gelen toplamda 4.950.000 TL nominal değerli pay “ek satış” kapsamında halka arz edilecek paylara ilave edilebilecek. KİMPUR’un halka arz edilecek payların %65’i ortak satışı yöntemiyle %35’i ise sermaye artışı olarak gerçekleştirilecek. Türkiye Sınai Kalkınma Bankası (“TSKB”) liderliğinde ve TSKB iştiraki Yatırım Finansman Menkul Değerler eş liderliğinde toplam 19 aracı kurumdan oluşan bir konsorsiyum talep toplama yoluyla yapılacak satışa aracılık edecek. Oransal satış yöntemi ile gerçekleştirilecek halka arzda tahsisat oranları yurtiçi bireysel yatırımcılar için %60, yurtiçi kurumsal yatırımcılar için %40 olarak belirlendi. Yapılacak ortak satışından sağlanacak brüt kaynağın %30’u paylar işlem görmeye başladığı tarihten itibaren 30 gün boyunca fiyat istikrarı işlemleri için kullanılabilecek. KİMPUR vermiş olduğu taahhüt çerçevesinde her yıl dağıtılabilir kârın %50’sini yatırımcılarına dağıtmayı hedefliyor.

Dijital dönüşüm sadece sanayiyi değil hayatı da domine edecek

Mitsubishi Electric, I.CON Endüstri Konferansları Zirvesi’nde dijitalleşmenin günümüzdeki etkilerinden ve geleceğinden bahsetti

Mitsubishi Electric, sektörün gelişiminde rol alan organizasyonlarda endüstrinin profesyonelleri ve öğrencilerle bir araya gelmeye devam ediyor. Son olarak İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi IAS Komitesi’nin düzenlediği I.CON Endüstri Konferansları Zirvesi’ne katılan şirket; dijital dönüşümün dünü, bugünü ve geleceğine ışık tuttu. Zirvenin “Dijital Dönüşüm” temalı ikinci oturumunda sunum gerçekleştiren ve sektörün deneyimli isimlerinin yer aldığı panelde konuşmacı olarak yer alan Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Ürün Yönetimi ve Pazarlama Birim Müdürü Tolga Bizel; yapay zekâ, akıllı üretim ve otonom sistemlerle dijital kabuk değişiminin sanayiye olan etkisini değerlendirdi ve gelecek öngörülerini paylaştı.

Dijital dönüşüm, süreçleri konforlu ve pratik hale getirdi

Gerçekleştirdiği sunumda dijital dönüşümün kronolojik bir haritasını çıkaran Tolga Bizel, konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Eski dönemlere baktığımızda birçok sürecin manuel olarak yürütüldüğünü görüyoruz. Bu durum, insan iş gücünün daha fazla kullanılmasını gerekli kılıyordu. Örneğin, kültürel mirasımız olan Türk kahvesini cezveyle yaparken artık bu işi makinelerle yapıyoruz. Hayatın her alanında yaşanan bu dönüşüm, ilgili tüm süreçleri çok daha konforlu ve pratik hale getiriyor. İnsan iş gücünü farklı alanlara kanalize etmeye katkı sağlayan bu dönüşüm, prosesleri yavaş yavaş optimize ederek hayatı dijitale taşıyor. Eskiyi simüle eden yeni teknolojiler yaşamımızın her alanını domine ederek yeni bir gerçeklik yaratıyor. Bu durum ticaret yolları için de geçerli. Önceleri ticaretin kalbi İpek Yolu’nda atarken sanayi dünyası artık başka bir ticaret yolu ile karşı karşıya.” 

Tepro Makine yeni bir girişimini daha hayata geçirdi

Tepro Makine tarafından 30 yılı aşkın tecrübe ile hayata geçirilen machingo.com yayın hayatına başladı. Machingo Genel Yayın Yönetmeni Sertan Özant, endüstri ve sanayi dünyasını kapsayan, yeni nesil yayıncılık politikası ile yayın yapacak olan blog sitelerinin detaylarını anlattı. Özant, tanıtımda şu ifadeleri kullandı:

“30 yıllık süre zarfında edindiğimiz bilgilerle, sanayi sektörünün ihtiyaçlarını karşılayacak girişimlerde bulunarak piyasanın güvenilir çözüm ortağı olduk. Yeni kuruluşumuz olan ikinci el makinelerinizi/ekipmanlarınızı alıp satabileceğiniz online pazar yeri platformu MachineTotal.com'un içinde de hizmet verecek olan Machingo aynı zamanda da özgür bir yayın organı olacak. Kuruluşumuzun amaçlarını şöyle sıralayabiliriz:

- Makina endüstrisi ve sanayi dünyasına hitap eden, her sektöre özgü içerikler üretmek ve yayınlamak.

- Robotik, yapay zekâ, Endüstri 4.0, metaverse, blockchain, internet 3.0, otomasyon ve geri dönüşüm alanlarının sanayiye ve iş dünyasına etkilerini kapsayan yayınlar yapmak. 

- Kadın ve çocuk hakları, hayvan ve doğa sevgisi, eğitimde fırsat eşitliği gibi konuların hassasiyetiyle yayınlar yapmak ve uluslararası etik kurallar çerçevesinde bir yayın politikası izlemek.

- Yayın politikası gereğince, daha yaşanılabilir bir dünya ve daha mutlu bir topluluk ilkesinden ödün vermemek.

Ayrıca, sektörel konuları editörleri ile işleyen machingo; haberler, araştırmalar, duyurular, röportajlar, videolar, podcast’lar ve daha birçok şekilde yayınlar ile zengin bir içeriğe sahip olacaktır. Her sektöre özgü içerik kategorisi ve yayın takvimiyle, güncel iş dünyasının ihtiyaçlarına hizmet verecektir. Sektörün öncü yayın organı olmayı hedefleyen web sitemiz, içerik hizmetlerinin yanı sıra, etkileşimli dijital çözümler, webinar ve zirveler, konferans ve sektörel eğitimler ile de kullanıcılarının ihtiyaçlarına geniş bir yelpaze sunacaktır.”

FANUC, Silverline’daki robot sayısını 17’ye çıkardı

FANUC, yıllık 2,4 milyon adetlik üretim hacmiyle Avrupa’nın ilk 5, dünyanın ilk 10 ankastre üreticisi arasında yer alan Silverline’ın üretimine olan katkısını her geçen gün artırıyor. Kimyasal yapıştırmadan preslemeye, sac bükümden paletlemeye kadar birçok süreçte görev alan robot sayısını 17’ye çıkaran Silverline, üretiminin yüzde 20’sini FANUC robotlarıyla gerçekleştiriyor. FANUC robotları, üretimde yüzde 25’e varan verim artışı sağlarken ham madde kullanımında da tasarrufun önünü açıyor. 2021 yılında CRX iş birlikçi robotlarını üretim sürecine entegre eden şirket, bu sayede fabrikada esneklik ve verim sağlıyor.

“Yerelden ulusala, ulusaldan küresel üreticiliğe giden kapının anahtarını veriyoruz”

FANUC ve Silverline iş birliği ile ilgili değerlendirmelerde bulunan FANUC Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, “Geliştirdiğimiz fabrika otomasyon sistemleri ve robot teknolojileriyle üretimdeki robot sayımızı her geçen gün artırıyoruz. Robotlarımızla üreticilerin, fabrikalarında istediği otomasyon dönüşümlerini gerçekleştiriyoruz. Robotlarımız, sektörü ya da kapasitesi ne olursa olsun üretim süreçlerinde verim artışı sağlıyor. Ayrıca ham madde kullanımında da tasarrufun önünü açıyor. Tüm bu avantajların bir araya gelmesiyle de robotlarımızla üreticilere yerelden ulusala, ulusaldan küresel üreticiliğe giden kapının anahtarını veriyoruz. Bunun en güzel örneği de Silverline. 2015 yılında 2 robotla başladığımız iş birliğimizdeki robot sayısı bugün 17’ye ulaştı. Bu sayının gelecekte çok daha artacağına eminim. Robot sayılarımızla birlikte Silverline’ın küresel marka yolculuğundaki hızını da artıracağız" şeklinde konuştu.