Monday, Nov 25th

Last updateWed, 13 Nov 2024 8am

You are here: Home Technology Röportaj Ersey Makina Yurtiçi Pazarlama Direktörü Yasin Yanova

FU CHUN SHIN (FCS) - PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNELERİ

Ersey Makina Yurtiçi Pazarlama Direktörü Yasin Yanova

“Komple hat üretiminde dünyanın sayılı firmalarından biriyiz”

"Çıkardığımız projeler hep ilk tasarımlar olmakla birlikte, gelecek teknolojileri de önceden sunmaktadır. Servo kontrol sisteminin yapısını komple sisteminde uygulayan ilk firma olmaktayız. Böylelikle yatırımcının her sene yapmış olduğu yedek parça maliyetleri düşmüş olmaktadır. Ürettiği şişe kalitesinden kullandığı preform gramajı düşüklüğüne, daha düşük hava basıncı kullanıp daha az enerji sarfiyatına kadar çok özellikli tasarımlarımız bulunuyor."

Ersey Makina sektörde kırk yılı aşkın bir süredir istikrarlı bir büyüme ivmesiye yoluna devam ediyor. Plastik&Ambalaj Teknolojisi dergisi olarak biz bu sürece yakından tanıklık ettik. Okuyucularımız için de bu başarı hikâyesini kısaca anlatır mısınız?

Firmamız “tasarımdan gerçeğe” sloganı ile doğduğu günden bu yana aralıksız üretimlerine devam etmektedir. Bu üretim koşullarını en aktif yöneten dünyadaki 8 firmadan birisiyiz. Sloganımızdaki tasarım modelinde gerçekten üretim serüveninin her noktasında varız. A’dan Z’ye diye tabir ettiğimiz makinelerimizin tüm ekipmanlarının üretimini kendimiz yapmaktayız. Bu da firmamızın her projede aktif olarak %100 başarı oranını sağlamaktadır. 

15.000 m2 kapalı alana sahip fabrika binamızın sahip olduğu üretim parkuru ve tek çatı altındaki MRP sistemi ile üretimin her noktasında sistemce hareket etmekle birlikte, akıllı depo sistemlerimizle stok kontrolü, stok analizi ve zamandan çok iyi derecede tasarruf sağlayıp başarımızı katlamaktayız. Bu projelerin oluşmasında böyle bir alt yapı yatırımınız olmadığı takdirde kontroller zorlaşır ve başarısızlık oluşur. Bizim tek niyetimiz mutlak başarıdır. 

Dolum, etiketleme teknolojisini aynı zamanda şişirme teknolojisi ile birlikte yürüten sayılı sektör firmalarından biri olarak öncelikle şişirme makinelerinizin dünden bugüne gelişimi ve bugün gelinen noktada ayırt edici özelliklerinden bahseder misiniz? 

Ersey Makina, 2005 yılında almış olduğu karar ile şişirme makinesi projelendirmesine de dahil olup, komple hat üretiminde dünyada sayılı firmalardan biri olmuştur. Tabii ki bu tür projeler her zaman daha ileri teknoloji gerektirir. Bu tasarımlar oluşturulurken adım adım gittik. Öncelikle Lineer şişirme makinelerinin üretimleri ve tecrübeleri arttırıldı. Daha sonra Rotary şişirme sistemi için çalışmalarımız başladı ve ilk Rotary şişirme makinemizi 2012 yılında piyasaya sunduk. 

Ersey markasının dünyadaki yeri ve önemi çok farklıdır. Çıkardığımız projeler hep ilk tasarımlar olmakla birlikte, gelecek teknolojileri de önceden sunmaktadır. Servo kontrol sisteminin yapısını komple sisteminde uygulayan ilk firma olmaktayız. Böylelikle yatırımcının her sene yapmış olduğu yedek parça maliyetleri düşmüş olmaktadır. Ürettiği şişe kalitesinden kullandığı preform gramajı düşüklüğüne, daha düşük hava basıncı kullanıp daha az enerji sarfiyatına kadar çok özellikli tasarımlarımız ortaya çıktı. Tabii ki bunlar tecrübe ve zamanla oluşan bilgilerdir. 

Ülkemizde şu andaki yerli üretim şişirme teknolojisi hız, enerji, maliyet düşümü, fire tasarrufu, robotik ve fiyat yönünden gelişmiş Avrupa ve ABD menşeleriyle kıyaslandığında Ersey Makina’nın rekabet konumu ve avantajları nelerdir?  

Ersey markası şuanda 47 ülkeye aktif ihracat yapmaktadır ve Türkiye’de de yapılacak yatırımlarda ithalatı kesmektedir. Özellikle Avrupalı rakip firmaları ile aramızdaki teknoloji farkı kapanmış olup birkaç noktada da öne geçtiğimiz alanlar oluşmuştur. Yapmış olduğumuz projelerin özelliği yatırımcıya az maliyet, yüksek verimlilik, uzun ömürlülük, kesintisiz destek ve daha pratik sistemler sunmuş olmasıdır. Bunlar iyi analiz edilip gerekli testlerden geçip son nihai ürünü ortaya çıkarma işlemlerinden oluşur. Bunları Türkiye’de yapabilen bu sistemleri A’dan Z’ye üretebilen ilk ve tek firma olmanın her zaman gururunu yaşıyoruz. 

Yapmış olduğumuz teknolojik altyapı yatırımlarının meyvesini, Avrupalı rakiplerimizle olan fiyat farklılığımız, kısa termin süresi, hızlı kurulum ve 7/24 hızlı destek birimlerimizle almaktayız. Bu süreç markamızın dünya çapında gelişimini hızlandırmakla kalmayıp ülkemizdeki yatırımcıları da yerli makine kullanımına sevk etmektedir.

PET ve damacananın ülkemizdeki ve dünyadaki tasarım ve işlevi açısından, özellikle makine teknolojisini sağlayan firmalarla ortak ve özel bazı çalışmalar yürütülüyor. Sizin bu konuda çalıştığınız partner firma ve kurumlar var mı? Ya da şöyle sorayım; müşteri potansiyelinize yönelik özel çözümlerinizi ne şekilde üretiyorsunuz? 

Öncelikle ülkemizdeki ve dünyadaki tüm gelişmeleri takip etmekteyiz. Her saniye kendini yenileyen ve güncelleyen bir sektörün içerisindeyiz. Takip etmek, en iyisini ve en güncel olanını müşterilerimize sunmak bizlerin görevidir. 

Müşterilerimize özel olan çalışmalarımız, o ülke ve bölgedeki genel tüketim oranları, maliyet çalışmaları, genel pazar yüzdeliklerinin hesaplanması ve minimum maliyetli – maksimum verimli olan projeyi sunmaktır. Müşterilerimiz için yapacakları yatırımları önceden fizibilite çalışmalarımız ile sağlamlaştırıp daha hızlı ve güvenli bir pazar oluşturmaktayız. Böylelikle güven ortamı oluşmakta ve projeler onaylanmaktadır. 

Hem şişirme teknolojisi hem de dolum hatlarında robotik, sensör, otomasyon ve sürücü gibi inovasyon konularında çalıştığınız firmalar hangileri? 

Firmamızın özelliği müşterilerimiz için en verimli olan otomasyon sistemlerini geleceği de düşünüp makinelerimizde kullanmaktır. Şuanda genel tedarikçi ağımızda Kollmorgen, Boch, Omron, Festo, SMC ve daha fazlası firmalar ile çalışmaktayız.

Dolum, şişeleme, kapatma, etiketleme hatlarındaki teknolojinizden ve bugün öne çıkardığınız makinelerinizden bahseder misiniz?

Aslında öyle ayrım yapmam söz konusu değil. Bütün makineler birbirine entegre ve çalışma özellikleri birbirinden farklıdır. Şuan öne çıkarabileceğim Er-Mira BLC hatlarımız yani Rotary-Combo dediğimiz Şişirme-Dolum-Kapatma makinesi ve ona bağlı hat devamıdır. Bu sistemi özgün proje ve komple üretim mantığı ile ülkemize kazandıran ilk ve tek firmayız.

Ülke ve dünya pazarındaki payınız ve tasarım, teknoloji, inovasyon yönünden rekabet stratejiniz hakkında neler söylemek istersiniz?

Şuan da dünya pazarında 47 ülkeye ihracat ile iyi bir konumdayız. Hedefler doğrultusunda bu sayı önümüzdeki 5-7 yıl içerisinde ikiye katlanacaktır. Bunu başarmanın ve başaracak olmanın sırrı ise özgün, üretici ve kendini yenileyebilmektir. 

Teknolojik tüm gelişmeleri takip ediyoruz. Gelecekle alakalı çalışmalarımız bu düzeyde devam ediyor. Bu gelişmelerin hepsi zamanla inovasyona dönüşüp çok daha farklı bir Ersey olarak pazarda gösterilecektir.

Satış sonrası servis, eğitim, müşteri memnuniyeti sağlama konusunda nasıl bir kurumsal örgütlülüğünüz var? Burada sizi öne geçiren ölçütler nelerdir?

Bu konu aslında makineciler ve yatırımcılar için kritik bir konudur. Bu nedenle geçmişten bugüne tüm üretilen makinelerin bağlı olduğu teknik servis-yedek parça ağımız ile 7/24 anında hizmet veriyoruz. Makinelerimizin her bir parçası kendine özel kodlar içermektedir. Bu kodların genel tüm takip mekanizmaları MRP sistemimizde ve akıllı depo sistemimizin içerisinde saniyelerle ölçülen zaman dilimlerinde hızlı dönüşler olmaktadır.

Özellikle hızlılık ve minimum maliyetli olmamız bizleri dünyada öne geçiren faktörlerden biridir. Eğitim konusunda gerekli tüm detaylar kurulum aşamasında uygulamalı olarak gösterilmektedir. Ek olarak video kayıtları ile desteklenmekte veya ek talep halinde hızlı görüşmelerde gerçekleşmektedir. Müşteri memnuniyeti bu bağlamda oluşmakta ve artmaktadır. 

Biliyoruz ki rekabetin önemli olmazsa olmalarından biri de, inovasyon ve işlevsel tasarımın yanı sıra marka kimliği oluşturmak.  Siz bu süreci nasıl yürütüyorsunuz? Fuar ve sektörel dergilerle sinerjiyi nasıl sağlıyorsunuz? 

Tabii ki fuar ve sektör dergilerine önem veriyoruz. Senelik fuar takvimleri oluşturulup hedefler doğrultusunda hareket etmekteyiz. Dergiler firmamızın tanıtımı, güncel olarak haberlerimizi yaydığımız ve marka bilinirliğinin arttırılmasına yardımcı olan kullandığımız yapılardır. 

Yakında katılacağınız fuarlar hangileri ve ne tür çözümleriniz olacak?

İstanbul Avrasya Ambalaj Fuarı ve Dubai fuarına katılacağız. Sektördeki yeniliklerimizi sunup, tanıtımımızı en iyi şekilde yapacağız.

Küresel çevre felaketlerinin önüne geçmek için tüm dünyada ve ülkemizde karbon ayak izinin azaltılmasına dönük teknolojik ve biyo organik materyal çözümleri revaçta. Özellikle PET ve Polikarbonat açısından sizler bu konuda çalışmalar yürütüyor musunuz? 

Bu konuda gerekli görüşmeleri talepler doğrultusunda yapmaktayız. Gelecek için dönüştürülmüş olan PET ürünlerinin artacağı minimum sarfiyatla tekrardan sisteme döndürüleceğini bilip gerekli proseslerimizi yapmaktayız. Bu da daha az plastik ve daha az karbon ayak izi demektir.