Monday, Nov 25th

Last updateWed, 13 Nov 2024 8am

You are here: Home Technology Röportaj Raceplast kurucusu ve CEO’su Süleyman Ceyran

FU CHUN SHIN (FCS) - PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNELERİ

Raceplast kurucusu ve CEO’su Süleyman Ceyran

“Mühendislik plastiklerinde yaratıcı çözümler sunuyoruz”

"Almanya Legden’deki üretim sahamızda her zaman en uygun sonuca ulaşmak için çok çeşitli plastik malzemelerle çalışıyoruz. En modern makineler ve deneyimli çalışanlarımızla, daha sonraki işlemler için müşterilerimizin ihtiyacı olan bitmiş parçalar ve tornalanmış parçalar üretiyoruz. Türkiye’de de aynı kalite standartlarında üretimimizi yapıp, tüm dünyaya ulaştırmayı hedefliyoruz."

Raceplast’ı haber olarak sayfalarımıza pek çok kez konuk ettik. Şimdi de Raceplast’ın kurucusu ve CEO’su olarak sizi; Süleyman Ceyran’ı dinlemek istiyoruz. Almanya’da mühendislik plastikleri alanında edindiğiniz birikim ve deneyimi kısa bir süre sonra yatırımla ve gitgide büyüyecek dinamik bir üretim firmasıyla taçlandırdınız. Bize bu hızlı serüveni anlatır mısınız?

2007 yılında mühendislik plastiklerinde hizmet avantajını ön plana çıkararak küçük adımlarla başlayarak önce Alman mühendislere ulaştık. Gereken teknik bilgilere ilişkin çalışmalarımı da tamamlayıp geniş kullanım yelpazesine sahip mühendislik plastiklerinin üretim ve pazarlama süreçlerini hayata geçirdik. Günümüz teknolojik gelişmelerini yakından takip ederek, mühendislik plastikleri alanında sektörün öncü firmalarından olmayı hedefledik. Son dönemde ise modern teknolojiler ile yenilenme konusunda yoğun yatırımlar yapmaya devam ediyoruz. 

Fabrikanızı; Almanya’da 2007’de kurduğunuzdan bu yana ülke ve dünya pazarında nasıl bir büyüme ve yayılma yaşadınız? Bu büyümeyle sizin ürün seçimleriniz arasında bir paralellik söz konusu oldu mu? 

Almanya Legden'deki üretim sahamızda her zaman en uygun sonuca ulaşmak için çok çeşitli plastik malzemelerle çalışıyoruz. En modern makineler ve deneyimli çalışanlarımızla, daha sonraki işlemler için müşterilerimizin ihtiyacı olan bitmiş parçalar ve tornalanmış parçalar üretiyoruz. Amacımız her gün tekerleği yeniden icat etmek yerine, yeni imkânları keşfetmek ve bunları müşterilerimizin yararına kullanmaktır. Türkiye’de de aynı kalite standartlarında üretimimizi yapıp, tüm dünyaya ulaştırmayı hedefliyoruz.

Önümüzdeki dönemde dünya pazarında büyüyecek sektörler açısından belli başlı mühendislik plastikleri konusunda bir seçicilik söz konusu olacak mı?

Mühendislik plastikleri çok çeşitli avantajlar sunuyor ve pek çok durumda etkili bir şekilde metallerin veya seramiklerin yerini alacak gibi görünüyor. Mühendislik plastikleri her geçen gün endüstrinin tüm kilit alanlarında gerçek bir yenilik öncüsü haline geliyor. PE, PP ve PVC gibi yaygın kullanılan ticari ambalaj plastiklerine kıyasla mühendislik plastikleri, mekanik dayanım veya ısı direnci gereksinimleri daha yüksek olduğundan seçilir ancak yüksek sıcaklık plastikleri kadar gelişmiş ve pahalı değildir. Malzeme karışımları ve modifikasyonları, ürün özelliklerinin farklı uygulamalara uyacak şekilde geniş bir yelpazede optimize edilmesine imkân veriyor. Dolayısıyla mühendislik plastikleri, çok çeşitli farklı özellikleri kapsıyor. Özellikle otomotiv sektöründe doğa dostu elektrikli araçlarda ve yine pandemi sonrası önemi artan otomasyon sistemlerinde dolayısıyla e-ticaret sektöründe geniş bir kullanıma sahip. 

Raceplast olarak, yenilenebilir enerjiler, inşaat endüstrisi, makine ve tesis kurulumu, baraj ve liman inşaatı, otomotiv sanayii, elektrik endüstrisi, konveyör ve otomasyon, tarım endüstrisi, havacılık ve uzay, gemi ve tekne yapımı, tıp teknolojisi, elektronik ve gıda endüstrisi için inovatif ürün portföyümüz ile değer üretmeye devam edeceğiz.

Küresel rekabetin üretim alanında; hız, verimlik, düşük enerji/işçilik maliyeti, otomasyon, robotik ve müşteri odaklı ürün geliştirme gibi kıstasları oluştu. Özellikle kullanılan gelişmiş makine parkuru ve sistemleri önem kazanıyor. Siz makine yatırımlarınızda ürün kalitesini ve rekabeti oluşturan bu süreci nasıl sağladınız? 

Kalite prensibi önceliğimiz olmak üzere teknolojiyi ve güncel trendleri takip ediyoruz. Makine yatırımlarında da bu kıstasları göz önünde bulunduruyoruz. Çalışan arkadaşlarımız için de mutlu bir iş yeri ortamı oluşturmaya çalışıyoruz. Biliyoruz ki ancak mutlu çalışanların olduğu şirketler daha başarılı olur. Enerji verimliliği ve çevre duyarlılığı konusunda sertifikalandırma süreçlerimiz tamamlandı. Almanya Legden’deki merkezimiz; Mayıs 2011'den beri yürürlükte olan AB yönetmeliği 10/2011/AB'nin, 1282/2011/AB değişikliğinin yanı sıra 1935/2004/EC çerçeve yönetmeliğinin ve 2023/2006/AT yönetmeliğinin gerekliliklerini tamamen karşılamaktadır. Ayrıca, DIN EN ISO 9001:2015'e göre sertifikamız da mevcuttur.

2022 sonunda Türkiye’de bir fabrika açacağınızı biliyoruz. Türkiye pazarına girme fikriniz nasıl oluştu?

Rekabetçi markalarla karşılaştırıldığımızda şirketlerin öne çıkan özelliği hizmet ve kalitedir. Bu bizim için bir slogandan ibaret değildir. Aynı zamanda çalışma şeklimizdir. Türkiye pazarını yaklaşık 15 yıldır takip ediyoruz. Bu çalışma kapsamında ülkenin önemli bir potansiyele sahip olduğunu gördük. Özellikle kalite konusunda büyük adımlar atılıyor. Kalite için atılan bu önemli adımlar Türkiye’nin genç nüfusuyla buluştuğu zaman ortaya çok güzel şeyler çıkıyor. Mühendislik plastikleri farklı alanlarda kullanılıyor. Bu sebeple Türkiye'deki şirketler için kaliteli alternatifler sunabileceğimize inanıyorum.

Raceplast hem Almanya hem de dünya pazarında önemli bir yere sahip. 2007 yılından beri birçok sektör için mühendislik ve teknik plastik malzemeler üretimi gerçekleştiriyoruz. Plastik malzemeler yarı mamuller yani plaka/levha ya da çubuk halinde de olabiliyor. Genellikle müşterimizin bizlere gönderdikleri teknik çizimlere göre 5 eksen Computer Numerical Control (CNC) işleme merkezlerimizde Alman kalitesini ve Türk hizmetini harmanlayarak çok büyük başarılara imza atıyoruz. Yukarıda da bahsettiğim gibi; Türkiye pazarında da çok büyük bir potansiyel gördüğümüz için bu pazarda yerimizi almak istiyoruz.