Zaman-sıcaklık indikatör sistemleri
- JACOM_CONTENT_CREATED_DATE_ON
- JACOM_CONTENT_WRITTEN_BY
Â
Difüzyon bazlı zaman-sıcaklık indikatörleri
Zaman-sıcaklık indikatörleri uygulamaların ilk bilinen örneÄŸi olan bu indikatörler, Dünya SaÄŸlık Örgütü tarafından dondurulmuÅŸ aşıların nakledilmesinde kullanılmıştır. Ä°ndikatörün çalışma ilkesi; mavi boyalı esterin, bir fitil boyunca difüze olarak ilerlemesine dayanır. Bu tip indikatörlerin kullanılabilir sıcaklık aralığı ve kullanılabileceÄŸi süre, eÅŸlerin tipi ve orijindeki konsantrasyonuna baÄŸlı olarak deÄŸiÅŸir.Â
Bu yüzden bu indikatörler; hem esterin erime sıcaklığının kritik sıcaklığa eÅŸit olmasıyla birlikte kritik sıcaklık zaman indikatörü (CTTI) olarak, hem de esterin erime sıcaklığının gıdanın depolama sıcaklığından düşük olmasıyla zaman sıcaklık indikatörü (TTI) olarak kullanılabilir. Örnek 3’teki 3M Monitör Mark indikatörler bu tip indikatörlerin en bilinen örneklerindendir. Bu indikatörler, gıda yüksek sıcaklığa maruz kaldığında örnekte görüldüğü gibi mavi renge dönüşürler. Meydana getirdikleri deÄŸiÅŸiklikler geri dönüşümsüz ve kalıcıdır; sıcaklık belli bir süre sonra tekrar istenilen deÄŸerlere geldiÄŸinde indikatörün durumu deÄŸiÅŸmez. Sevkiyat ve depolama sırasında sıcaklığa duyarlı gıdaları içeren kutuların içerisinde yer alır ve gıdanın maruz kaldığı sıcaklığın ve sürenin tahmin edilmesi için bilgi saÄŸlar.Â
Enzimatik zaman-sıcaklık indikatörleri
Örnek 4’te gösterilen VITSAB zaman-sıcaklık indikatörleri, enzimatik indikatörlerdir. Bu indikatörlerin çalışması, lipit substratın kontrollü enzimatik hidrolizi sonucu meydana gelen pH  azalmasından kaynaklanan renk deÄŸiÅŸimine dayanır. Aktivasyondan önce indikatör, iki ayrı kısımdan oluÅŸan mini poÅŸet formundadır. Bu kısımlardan birisinde, pankreatik lipaz gibi lipoltik enzimlerin sulu çözeltileri, diÄŸer kısımda ise, ezilip toz haline dönüştürülmüş PVC taşıyıcıya absorblanmış ve sulu çözeltileri, diÄŸer kısımda ise, ezilip toz haline dönüştürülmüş PVC Taşıyıcıya absorblanmış ve sulu fazda asılı duran lipid substratı ve pH indikatör karışım bulunur.Â
Aktivasyon sırasında, mekanik bir etkiye indikatörü iki kısma ayıran bariyer kırılır ve substrat ile enzim karışır. Substratın hidrolizi asidin açığa çıkmasına neden olur ve pH düşüşü, Örnek 5’te görüldüğü gibi indikatörün renginin koyu yeşilden açık sarıya dönmesiyle tespit edilir. Referans başlangıç ve son nokta renkleri değişimin daha kolay algılanması ve değerlendirilmesi için reaksiyon penceresinin çevresine baskılanır. Ayrıca renk değişimi sürekli olarak enstrümantal yöntemle ölçülebilir. (Örnek 5)
Ä°ndikatördeki renk deÄŸiÅŸimlerinin sıcaklığa baÄŸlı olarak meydana gelme süresi aÅŸağıdaki ÅŸemada gösterilmiÅŸtir.Â
Örnek 4’te görülen 3 beyaz noktada ortaya çıkan renk deÄŸiÅŸimleri, kalan raf ömrünün tahmin edilmesi ve HACCP açısından aÅŸağıda yorumlanmıştır.Â
Polimer bazlı zaman sıcaklık indikatörleri
Bu indikatörler, sıcaklığa duyarlı dondurulmuÅŸ ya da soÄŸutulmuÅŸ gıdalar, derin dondurulmuÅŸ ve depolanmış et gibi ürünlerin istenmeyen sıcaklıklara maruz kaldığını gösteren indikatörlerdir. Aktif olmadan önce Örnek 6’daki gibi bu indikatörlerin ortası beyaz renklidir. Ãœrün istenilen sıcaklığa getirildiÄŸinde indikatörü aktifleÅŸir ve dairenin içindeki beyaz renk yeÅŸile dönüşür. SoÄŸuk zincirde herhangi bir kırılma olduÄŸunda veya ürün sıcaklığa maruz kaldığında bu renk ilk önce sarıya ardından da turuncu kırmızıya dönüşerek, tüketiciyi gıdanın tazeliÄŸi ev tüketilebilirliÄŸi konusunda bilgilendirir ve raf ömrünün azaldığı konusunda uyarır. Örnek 7’de bu renk deÄŸiÅŸimi gösterilmiÅŸ ve tüketicinin indikatörü anlayabilmesi ve doÄŸru yorumlayabilmesi için ürün ambalajında bulunan bir açıklamanın örneÄŸi verilmiÅŸtir.Â
Tazelik indikatörleri
Gıdaların kalitesinde, raf ömrü boyunca kimyasal, biyokimyasal, fiziksel veya fizikokimyasal bir çok reaksiyon sonucu tazeliÄŸe baÄŸlı kayıplar meydana gelir ve bu kayıpların belirlenmesinde tazelik indikatörleri kullanılır.Â
Tazelik indikatörleri, ambalajlanmış gıdanın dağıtım zinciri boyunca tazeliÄŸinden emin olunmasını saÄŸlayan ve tüketiciyi gıdanın kalitesi açısından bilgilendirerek ambalaja akıllı iÅŸlevini kazandıran araçlardır.Â
Ambalajlanmış gıdanın bütünlüğünü sıcaklık-zaman geçmiÅŸini, mikrobiyol kalitesini ve güvenliÄŸini tespit etmede kullanılan bu indikatörlerden yararlanılarak ürünlerin kalite kontrolleri yapılabilir. Ä°ndikatörlerin çalışma prensibi; mikrobiyal bozulma sonucu oluÅŸan metabolitlerin varlığında ambalaj üzerindeki etiketin renk deÄŸiÅŸtirmesine dayanır. Taze bir ürünün tazeliÄŸini kaybedinceye kadar geçen süreç içersinde, içindeki glikoz, organik asit, etanol, biyojenik aminler, uçucu azot bileÅŸenleri, CO2 ve sülfür bileÅŸiklerinin miktarında bir takım deÄŸiÅŸiklikler meydana gelir ve bu deÄŸiÅŸiklikler tazelik indikatörleri ile tespit edilir.Â
Ãœrünün içinde bulunan ÅŸeker bozulmaya neden olan mikroorganizmaların kullandığı en önemli substrattır. Bu nedenle üründe ÅŸeker miktarının azalması kalan raf ömrü hakkında fikir üretmeye yardımcı olur. Fakat düşük konsantrasyonları algılayabilen indikatörler henüz üretilememiÅŸtir; bu yüzden gıda maddesi içersinde depolama süresi boyunca konsantrasyonu artan bileÅŸenlere hassas indikatör yapımı tercih edilmiÅŸtir. ÖrneÄŸin laktik asit bakterilerince gerçekleÅŸtirilen glikoz fermantasyon sonucu oluÅŸan laktik asit miktarı sürekli artığı için laktik asit, asetik asit gibi organik asitler indikatör olarak kullanılabilir. Bunun yanı sıra fermentasyon sonucu oluÅŸan diÄŸer bir ürün olan etanolun  konsantrasyonu da sürekli artış içinde olduÄŸu için bu madde de indikatörler için kullanılabilir.Â
Amonyak, dimetilamin ve trimetilamin gibi uçucu azot bileÅŸenlerinin tespit edilmesi balıklarda mikrobiyal bozulmanın bir göstergesidir. Mikrobiyal üremenin tespitinde kullanılan bileÅŸiklerden biri de CO2’dir. Fakat modifiye atmosfer ambalajlamada (MAP) yüksek CO2 konsantrasyonu nedeniyle CO2 oluÅŸumunun dolayısıyla mikrobiyal geliÅŸimin tespiti oldukça zordur. MAP uygulanmamış ambalajlarda ise CO2 konsantrasyonunda meydana gelen artış mikrobiyal kontaminasyonun en kesin göstergesidir.Â
Tazelik indikatörleri çalışma prensiplerine göre dörde ayrılır:
pH deÄŸiÅŸimine duyarlı indikatörlerÂ
Bu indikatörler, üretilen uçucu bileÅŸenlerin varlığında pH deÄŸiÅŸiminde duyarlı boyalardaki renk deÄŸiÅŸimine dayanarak çalışırlar. Mikrobiyal üreme sonucu üründe meydana gelen bozulma, indikatörde pHdeÄŸiÅŸimine neden olur ve geri dönüşümsüz bir renk deÄŸiÅŸimi oluÅŸur. Bu deÄŸiÅŸim üründe mikrobiyal üreme olduÄŸunun göstergesidir. ÖrneÄŸin bir pH boyası olan bromtimol mavisi mikrobiyal üreme sonucu açığa çıkan CO2’nin göstergesi olarak kullanılabilir.Â
Uçucu azot bileşenlerine duyarlı indikatörler
Bu indikatörler, Åžekil 18.8’de gösterildiÄŸi gibi, üzerinde reaktif bulunan bir fitil içeren plastik bir çipten oluÅŸur. Bu yapı ambalajla birleÅŸtirilir ve indikatörün çengel ÅŸeklindeki keskin ucu (fitil) ambalaj filminin içine iÅŸler ve böylece ambalajın tepe boÅŸluÄŸundaki gazlar ile fitilin üzerindeki reaktif temas eder. ÖrneÄŸin, bozulma sonucu oluÅŸan tipik balık kokusuna neden olan uçucu azot bileÅŸenleri fitilden geçer ve fitil boyunca parlak pembe renk oluÅŸur, böylece ürünün tazeliÄŸi hakkında fikir edinilir.Â
AraÅŸtırmacılar ambalajlanmış balıkların tepe boÅŸluÄŸunda bozulma sonucu oluÅŸan azot bileÅŸenlerin varlığını asidokromik boya ile tespit etmiÅŸler ve ürünün tazeliÄŸindeki kayıpları gözlemlemiÅŸlerdir. Bu boyanın varlığı ile balık örneklerinde oluÅŸan trimetilamin, dimetilamin ve amonyak gibi bileÅŸikler tespit edilmiÅŸ ve boyada gözle görülebilir renk deÄŸiÅŸimi baÄŸlamında tazelikte kayıplar olduÄŸu belirlenebilmiÅŸtir.Â
Bu indikatörler Fresh Tag isimli ticari marka ile COX Recorders tarafından piyasaya sürülmüştür. Bunlar uçucu aminler ile reaksiyona girerek renk deÄŸiÅŸiminin maydana gelmesini saÄŸlamakta, özellikle balıkların tazeliklerinin tespiti için kullanılmaktadır. Â
Hidrojensülfüre (H2S) duyarlı indikatörler
Bu indikatörler, H2S ile miyoglobin arasındaki reaksiyonlardan yararlanılarak modifiye atmosferde ambalajlanmış tavuk etinin kalite kontrolünü yapmak amacıyla kullanılan tazelik indikatörleridir. H2S, ambalajlanmış tavukta depolama sırasında ortaya çıkar ve bununla miyoglobin arasındaki reaksiyon sonucu oluÅŸan renk deÄŸiÅŸiminden tazelik tespit edilebilir.Â
Ä°ndikatörler ticari miyoglobinin sodyumfosfat çözeltisinde çözülmesi ve bu çözeltinin agarose’a immobilize edilmesi ile elde edilir ve renk deÄŸiÅŸimi burada gözlenir. Örnek 8’de bu ÅŸekilde immobilize edilmiÅŸ agarosedaki renk deÄŸiÅŸimi görülmektedir.Â
Çeşitli mikrobiyal metobolitlere duyarlı indikatörler
Bu indikatörler diasetil, etanol gibi mikrobiyal metobolitlere karlı duyarlıdırlar. Etanole duyarlı indikatörlerin çalışma prensibi; ambalajın tepe boÅŸluÄŸundaki etanol miktarının alkoloksidaz, peroksidaz ve bir substrat yardımı ile tespit edilmesine dayanır.Â
Diasetile duyarlı indikatörler ise diamin bazlı boya içeren ve diasetil varlığında renk deÄŸiÅŸtiren sistemlerdir. Diasetil etin bozulması sonucu oluÅŸan uçucu bir bileÅŸendir. Bu yüzden indikatörler gazı geçirebilen ambalajların yüzeyine yerleÅŸtirilirler; böylece diasetil, diasetile duyarlı olan indikatöre geçebilir ve renk deÄŸiÅŸimi gerçekleÅŸebilir.Â
Sızıntı indikatörleri
Gıdanın kalitesini gösteren oksijen ve karbondioksit indikatörleri sızıntı indikatörleri olarak kullanılırlar. Bu indikatörlerin çoÄŸu kimyasal ve enzimatik reaksiyonlar sonucunda renk deÄŸiÅŸimlerine neden olurlar. Sızıntı indikatörleri için sıklıkla kullanılan redoks boyası, metilen mavisidir. Bunun yanı sıra diÄŸer redoks boyaları da kullanılabilir.Â
Oksijen indikatörlerinin temel iÅŸlevi, oksijen absorbe edicilerin doÄŸru bir ÅŸekilde çalışmasını saÄŸlamaktır. Bu baÄŸlamda sızan ve absorblanıp kalan oksijeni gösteren iki bileÅŸenli sistemler geliÅŸtirilmiÅŸtir.Â
Oksijen indikatörleri, oksidatif enzimler açısından zengindir. Bu ana bileÅŸenlere ek olarak çözücüler (su ve alkol) ve hacim verici ajanlar (zeolit, silikajel, selülozik maddeler ve polimerler) indikatöre eklenir. Bu indikatörler, genellikle modifiye atmosfer ambalajlarda meydana gelen sızıntının tespiti için dizayn edilmiÅŸlerdir. Karbondioksit indikatörleri ise modifiye atmosfer ambalajlardaki karbondioksit düzeyini göstermek için kullanılırlar.Â
Biyosensörler
Genel olarak biyosensörler, biyolojik moleküler veya sistemler ile modern elektronik tekniklerin iÅŸlem yeteneÄŸinin birleÅŸtirilmesiyle geliÅŸtirilen biyoanalitik cihazlar olarak tanımlanabilirler.Â
Biyosensörler, analizlenecek madde ile seçimli bir ÅŸekilde etkileÅŸime giren biyoaktif bir bileÅŸenin, bu etkileÅŸim sonucu ortaya çıkan sinyali ileten bir iletici sistemle birleÅŸtirilmesi ve bunların bir ölçüm sistemiyle kombinasyonuyla oluÅŸtururlar.Â
Günümüzde biyosensörler ambalajlanmış gıdanın mikrobiyal kalitesinin belirlenmesine kullanılmaya baÅŸlamıştır; fakat ticari olarak sadece iki tip vardır. Bunlardan ilki Toxin Alert ÅŸirketinin patentli ürünü Toxin Guard’tır. Bu ürün ambalajlanmış gıdadaki patojenleri belirlemek için kullanılır. Ambalajın içine belirli antikorlar yerleÅŸtirilir ve bu antikorlar hedef mikroorganizma ile karşılaşınca; biyosensör üreticiye, perakendeciye ya da tüketiciye açık bir ÅŸekilde bunu gösterir. Bu sistem çok düşük miktarda bulunan mikroorganizmalar için yeterince hassas deÄŸildir. Bu yüzden büyük miktarda olan kontaminasyonları belirlemek için kullanılır.Â
Ä°kinci biyosensör tipi ise örnek 9’da gösterilen SIRA Teknolojileri adlı firmanın ürettiÄŸi bir biyosensördür. Bu sensörler barkodlar ile kombine edilerek, hem ürünün mikrobiyal kalitesi üerine yorum yapmak hem de ürün hakkında ayrıntılı bilgi alabilmek için üretilmiÅŸlerdir. Food Sentinel Systems (Gıda gözcü sistemler) adı verilen bu sistemler, barkod-biyosensör kombinasyonunun ilk uygulamasıdır, fakat hala prototip aÅŸamasındadır.Â
Prof. Dr. Mustafa Üçüncü