Plastik sektörü ve imalat sanayisine odaklanma zamanı geldi
PLASFED, İstanbul Sanayi Odası’nın “Türkiye’nin En Büyük Sanayi Kuruluşları”nın yer aldığı “İSO 500” listesine yönelik yaptığı analiz raporunda, listeye giren plastik ve kauçuk firma sayısının bir önceki yıla göre iki adet azalarak 21 firmaya düştüğünü; buna karşılık, firmaların karlılığı az da olsa arttığını açıkladı.
PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy rapor ile ilgili yaptığı değerlendirmede; imalat sanayisinde yaşanan sıkıntıların İSO 500 listesinde dahi net görünür hale geldiğini, plastik ve kauçuk ürün sanayisinin de bundan bağımsız düşünülemeyeceğini vurguladı. Aksoy, “Plastik sektörü sadece son tüketiciye değil, hemen hemen tüm sanayi kollarına ürün veren bir sektör. Plastik sektörünün karlılık sıkıntısı varsa, imalat sanayisinin de karlılık sıkıntısı var denebilir ve bu da gözleniyor. Bir an önce imalat sanayisine odaklanmamız gerekiyor” dedi.
Türkiye plastik sanayisinin şemsiye örgütü Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED), İstanbul Sanayi Odası tarafından her yıl yayınlanan ve Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşunun sıralandığı listede yer alan plastik ve kauçuk firmaları değerlendiren bir analiz raporu hazırladı.
Plastik ve kauçuk sektöründen 21 firma İSO 500 listesinde!
PLASFED raporuna göre; İSO 500 listesinde, 21 plastik-kauçuk ürün ve hammadde imalatçı firması yer aldı. Bir önceki yıl 23 firmanın bulunduğu listeye bu yıl 14 plastik, 7 kauçuk imalatçısı firma girdi. Bir önceki listede 16 plastik firması var iken, kauçuk firması sayısı bu yıl değişmedi.
İSO 500 listesindeki plastik ve kauçuk firmalarının ihracatları, bir önceki yıla göre yüzde 4,3 oranında azalarak 2 milyar 264 milyon TL olarak gerçekleşti. 2014 yılında plastik ve kauçuk sektöründe net işletme sermaye yeterliliği ve kısa vadeli borç ödeme kabiliyeti, 2013 yılına kıyasla 2 puan arttı ve genel imalat sanayisinin 500 büyük firma ortalamasının bir puan üstüne çıktı. 2014 yılında, plastik ve kauçuk sektöründe ilk 500 firma içine giren firmaların kısa vadeli borç ödeme güçleri (cari oranları) yüzde 157 oldu.
Mali göstergelerde İSO 500 içindeki plastik ve kauçuk sektörü firmaları, İSO 500 ortalamalarına benzer sonuçlar gösterirken, geçen yıla göre karlılıklarında kısmi bir iyileşme sağlandı. PLASFED analizinde; 2014 yılında imalat sanayi ilk 500 büyük firmanın ortalama satış karlılığının yüzde 4,9’dan yüzde 5,7’ye çıktığı, plastik ve kauçuk firmalarının da benzer şekilde satış karlılığını yüzde 3’ten yüzde 5,6’ya çıkardığı kaydedildi. Buna karşılık, plastik firmalarının bu yönüyle, genel imalat sanayisi ortalamasının rekabet gücünün altında kaldığı vurgulandı.
“İmalat sanayimize destek olmakta geç kalınmaması gerekiyor”
“İSO 500 – Plastik ve Kauçuk Firmaları” raporunu değerlendiren PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy, İSO 500 listesinin Türkiye imalat sanayisinin sorunlarına işaret eden bir sonuç ortaya koyduğunu belirtti.
Plastik sektörünün sadece son tüketiciye ulaşan ürünleri değil, havacılık ve uzay sanayisinden inşaata, gıda sektöründen otomotive kadar hemen hemen bütün sektörlere ara ürün sağladığını hatırlatan Aksoy, “Plastik sektörüne bakarak imalat sanayisinin durumunu görebilirsiniz. Elbette, imalat sanayinin bir parçasıdır ve bu alandaki sorunların-iyi gelişmelerin hepsi doğrudan yansır. İSO 500 listesine baktığımızda, özellikle mali göstergeler, karlılık ve üretimden satışlar bakımından imalat sanayimizin sorunlar yaşadığını görüyoruz. Listeye giren en son sanayi şirketinin üretimden satışları, ortalama bir toplu konut projesinin büyüklüğü kadar. Sanayicilik meşakkatli bir iş. Buna karşılık karlar sürekli düşüyor ve iş ortamını bozucu etkiler görülüyor” dedi.
Bir an önce başta plastik ve kauçuk sektörü olmak üzere, imalat sanayisine odaklanarak, karlılığı ve yatırımları artırmak gerektiğine dikkat çeken Selçuk Aksoy, “Türkiye olarak, plastik sektörü ve imalat sanayisine odaklanma zamanı geldi diyebiliriz. Geç kaldığımızda, çözmemiz gereken sorunların boyutu büyüyecek ve çözüm de zorlaşacak. Bunun için atılması gereken adımları her platformda belirtiyoruz” diyerek ülke ekonomisinin kaynak tahsisinde imalat sanayisine dönülerek ihracatın daha fazla desteklenmesi ve haksız rekabeti önlemek için yerli üreticinin daha fazla korunması gerektiğini kaydetti.