Yayla Agro ürünlerini yeni nesil BPA’sız ambalajla koruyor
Gıda güvenliğinde içerik kadar ambalajın da kritik rol oynadığının bilinci ile önce insan sağlığı diyen Yayla Agro, ürünlerinin kalitesini yeni nesil ambalajlarıyla da sürdürmeyi hedefliyor. Şirket soğuk zincire ihtiyaç duymayan BPA’sız (BisphenolA) Yemek Hazır serisinin özel ambalajlarıyla hem insan sağlığını hem de ambalajın içindeki gıdayı ve besin değerlerini koruduklarını belirtiyor. Evlerimizde pişirdiğimiz bir yemeği iki yıl saklamamızın imkânsızken bu yeni nesil ambalaj teknolojisi sayesinde içine herhangi bir katkı ya da koruyucu konulmadan 24 ay saklanabiliyor.
Şirketin üretim tesislerinde son teknoloji ile üretilen Yemek Hazır serisi, renklendirici ve koruyucu gibi katkı maddeleri kullanılmadan pişirildiği haliyle tüketiciyle buluşuyor. ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi, ISO 22000 Gıda Güvenliği Yönetim Sistemleri, Helal-Kosher, BRC ve IFS Global Gıda Güvenliği standardına, İSG, Covid-19 Güvenli Üretim ve çevre ile ilgili yasal mevzuata uygun olarak üretiliyor.
Katkı ve koruyucuyla gıdaların ömrünü uzatmaya son…
Yeni nesil ambalajlar; katkısız, koruyucusuz, ev yemeği tadında Yayla Yemek Hazır serisinin raf ömrünü de uzatıyor. Esnek ambalaj segmentinde bulunan en yüksek bariyer özelliğine sahip ambalajda kullanılan malzeme, sıfıra yakın hava ve nem geçirgenliği ile dikkat çekiyor. Soğuk zincire ihtiyaç duymayan bu özel ambalaj, ısıyı dengeli yayma özelliği sayesinde tam sterilizasyon için gerekli ısı miktarına ulaştığında bile tüm ürünü aynı ölçüde ısıya maruz bırakıyor. Farklı ambalajlarda satılan ürünlerde işlem döngüsü sırasında kayıplar yaşanırken, Yayla’nın BPA’sız özel ambalajları yiyeceklerin niteliğini ve ısıya duyarlı maddelerin besin değerlerini koruyor.
Özel filmlerden oluşan dört katlı laminasyon yapısına sahip Yayla Yemek Hazır ambalajları, kolay açılabilme özelliği ile de tercih ediliyor. Üstelik cam ve teneke kutulara oranla 10’da 1 daha az yer kaplayan ambalaj, yeterli küçük depolama alanıyla önemli avantaj sağlarken lojistijk sırasında harcanan karbon emisyonunu azaltan yönüyle çevreyi koruyor.