5 kıtada 67 ülkeye ihracat yapıyoruz
İnan Makine, yarım asrı aşan tecrübesi ile bugün İstanbul Silivri lokasyonunda 15.000 m2 kapalı alana sahip fabrikasında ulusal ve global plastik üreticileri ve geri dönüşüm firmalarının ihtiyaç duyduğu plastik boyut küçültme makineleri ve geri dönüşüm yıkama, kurutma, ekstrüzyon sistemlerini üreten Türkiye ve dünyanın sayılı üreticileri arasında konumlanmıştır. İnan Makine, müşteri memnuniyeti odaklı hizmet anlayışı ile müşterilerinin değişken ihtiyaç ve beklentilerini karşılamak adına çağdaş ve teknolojik çözümler bulması, sorunlara zamanında müdahale, satış sonrası sağlanan eğitim ve teknik servis hizmetlerinin yanı sıra vermiş olduğu garanti ve güven ile sektörde yerini sağlamlaştırmıştır.
İnan Geri Dönüşüm Sistemleri AŞ. Yönetim Kurulu Üyesi Yunus Altunkaya, Yazı İşleri Müdürümüz Berivan Kaya'nın sorularını yanıtladı.
Yunus Bey, öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Okurlarımıza kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?
Tabii ki, aslında İnan Makine profesyonel iş hayatımın tamamını oluşturuyor diyebilirim. 2010 yılında İşletme Fakültesi’nden mezun olup kısa bir staj döneminden sonra 2011 yılı sonlarına doğru İnan Makine’de aktif iş hayatıma başladım. Firmadaki ilk pozisyonuma muhasebe-finans departmanında başlayarak daha sonrasında satın alma, planlama ve satış pozisyonlarında aktif olarak çalıştım. İstikrarlı büyümenin getirdiği kurumsallaşma ihtiyacı ile 2020 de Anonim Şirket yapısına bürünen İnan Makine’de Yönetim Kurulu Üyeliği ve 2019 yılı itibari ile de firma hissedarı olarak görevimi sürdürmekteyim.
Biliyoruz ki İnan Makine, yarım asrı aşan tecrübesiyle geri dönüşüm endüstrisine yönelik yeni teknolojiler geliştiriyor. Firmanızın kuruluş ve başarı hikâyesini kısaca sizden öğrenebilir miyiz?
1962 yılında Levent sanayisinde küçük bir atölyede ilk üretimine başlayan İnan Makine, yarım asrı aşan tecrübesi ile bugün İstanbul Silivri lokasyonunda 15.000 m2 kapalı alana sahip fabrikasında ulusal ve global plastik üreticileri ve geri dönüşüm firmalarının ihtiyaç duyduğu plastik boyut küçültme makineleri ve geri dönüşüm yıkama, kurutma, ekstrüzyon sistemlerini üreten Türkiye ve dünyanın sayılı üreticileri arasında konumlanmıştır.
Ürün yelpazeniz ve geri dönüşüm sektörüne yönelik sunduğunuz çözümleriniz nelerdir?
Üretimini yaptığımız makine ve sistemler;
• Mikronize Makineleri
• Kırma Makineleri
• Shredder Parçalayıcılar
• Yıkama Sistemleri
• Kurutma Sistemleri
• Taşıma Ve Depolama Sistemleri
Geri dönüşüm sistemleri;
• PET, PET-E Şişe ve Deşe Kırma, Yıkama, Kurutma, Eleme ve Depolama Hattı
• HDPE/PP Kırma, Yıkama, Kurutma, Depolama ve Granül Hattı (Şişe, Kapak, Bidon, Varil) (3 Boyutlu Sert Plastikler)
• LDPE/LLDPE/PP Parçalama, Yıkama, Sıkma, Depolama ve Granül Hattı (Naylon-Streç Film-Bıgbag/Çuval) (2 Boyutlu Yumuşak Plastikler)
Makinelerinizi tasarım, enerji tasarrufu, verimlilik ve otomasyon gibi noktalardan kıyaslarsanız teknolojik özellikleri hakkında neler söylersiniz?
İnan Makine, müşteri memnuniyeti odaklı hizmet anlayışı ile müşterilerinin değişken ihtiyaç ve beklentilerini karşılamak adına çağdaş ve teknolojik çözümler bulması, sorunlara zamanında müdahale, satış sonrası sağlanan eğitim ve teknik servis hizmetlerinin yanı sıra vermiş olduğu garanti ve güven ile sektörde yerini sağlamlaştırmıştır. Söz konusu geri dönüşüm makineleri üretiminde yarım asrı geride bırakmanın gururuyla, sektörde iddialı bir isim haline gelen İnan Makine, uzman kadrosu, imalat gücü, makine parkuru, üretim teknolojileri ile kalite ve ilkelerinden ödün vermeden plastik sektörünün ihtiyacı olan çözümleri sunmaya devam etmektedir.
COVID-19 sürecinin ortaya koyduğu konulardan biri teknolojinin ve dijitalizasyonun önemi oldu. Ürettiğiniz makineler, sektörün gelişimine, teknolojik atılımına ve katma değerli ürün sunulmasına nasıl bir katkı sağlıyor?
Geri dönüşüm sektöründe, özellikle mekanik geri dönüşümde uzun zamandır konvensiyonel yöntemler kullanılmaktadır. İnan Makine olarak otomasyonun hata payı riskini azalttığını ve üretimin devamlılığını sağlamada önemli bir etken olduğunu düşünüyoruz. Bu sebeple çağımıza ayak uydurmak adına tüm makine ve sistemlerimizde farklı senaryolarda kolaylıkla çalışabilecek otomasyon yazılımlarını kullanmaktayız.
Şirketinizin Türkiye ve dünya üzerindeki yapılanması, etkinliği, dağıtım ağları ve pazar payı nasıldır? Türkiye’de şu an sizin elde ettiğiniz pazar oranı ve hedefleriniz neler?
İnan Makine Türkiye’de sektör lideri birçok firma ile çalışmakta olup dünya genelinde ise 5 kıtada 67 ülkeye ihraç ettiğimiz makinelerimiz ile müşterilerimizin geri dönüşüm makine ve ekipmanları tedarikinde çözüm ortaklığı sunmaktadır. Gururla söyleyebilirim ki gücümüzü müşterilerimizin yeni yatırım ve kapasite artışlarında bizi tekrar tercih etmeleri, sektördeki konumumuzun en büyük göstergesidir.
Makine tedarik alanında en önemli meselelerden birisi de teknik servis desteği ve parça temini. Şirket olarak bu desteği nasıl sağlıyorsunuz? Satış öncesi ve sonrası hizmetleriniz hakkında bizleri bilgilendirir misiniz?
Teknik servis departmanımız yurt içi ve yurt dışı müşteri taleplerini karşılamak ve herhangi bir arıza kaynaklı zaman ve maddi kayıpların yaşanmasını engellemek adına günün her saati aktif ve ulaşılabilirdir. Alanında tecrübeli servis personellerimiz her daim müşteri ile iletişim halinde çözüm odaklı çalışma anlayışı ile hareket etmektedir. Teslim ettiğimiz her makine için 10 yıl yedek parça temini sözümüzü satış sözleşmemizde yazarak garanti altına alıyoruz.
Pazar payınızı artırma adına yürüttüğünüz çalışmalar nelerdir? Ağırlıklı olarak hangi bölge ve sektörlere satış gerçekleştiriyorsunuz?
Yurt içi fuarlar ile birlikte yurt dışı sektörel fuarlara da katılımcı olarak katılarak ülkemizi temsil etmekteyiz. Daha önce de belirttiğim gibi 5 kıtada 67 ülkeye ihracat yapıyoruz. Pazar payımızı artırmada en büyük dayanağımız satışlarımızın ciddi bir kısmının referans üzerine gerçekleşmesidir.
Sizce Türkiye, geri dönüşüm alanında nerede duruyor? Avrupa ve yakın coğrafyalar ile karşılaştırdığınızda Türkiye’deki geri dönüşüm sektörü için değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?
Üretilen teknoloji açısından değerlendirmek gerekirse yurtdışında tamamlanan projeler bakımından Türkiye sektörde adından çokça söz ettirmektedir. Düzenlenen yurt içi fuar etkinliklerinde gözlemlenebileceği gibi yabancı ziyareti ve Türk üreticilerine olan makine talebi oldukça yüksek. Bunu sadece geri dönüşüm sektörü özelinde söylemiyorum. Her geçen yıl artan yüksek teknolojili ve katma değerli ürün ihracatındaki artış bunu bize açıkça göstermektedir.
Geri dönüşüm giderek artan bir talebe sahip, bizim gibi gelişmekte olan ülkeler açısından yakın ve uzak döneme ilişkin hedefleriniz neler? Sırada yeni ürün, yatırım veya projeleriniz var mı?
Doğru, sektör oldukça cazip görünmekte. Bununla birlikte geri dönüşümde artan talebe salt kâr etme açısından bakarak rehavete kapılmamak gerekiyor. İnsanlığın tarih boyunca gösterdiği gelişmeye bağlı olarak ekoloji, sürdürebilirlik, karbon ayak izinin azaltılması ve döngüsel ekonomi gibi kavramlar da hayatımıza girdi. Üretim araçlarının daha çevreci, imalat prosesinde minimum atık, kullanılan ham maddenin defalarca geri dönüştürülebilmesi, insana ve çevreye zararlı ürün ve üretim tekniklerinin terk edilmesi gerekmektedir. Bu açıdan sektör ihtiyaçlarını yakından takip etmekte ve çevreci çözümler sunmak adına Ar-Ge merkezimizle sürekli çalışmaktayız.
RePlast Eurasia Fuarı’na katılım gerçekleştiriyorsunuz. Fuardan beklentileriniz hakkında bilgi alabilir miyiz?
Bu yıl ilk defa düzenlenecek olan RePlast Eurasia fuarını bizim için önemli kılan en büyük etken geri dönüşüm sektörü özelinde bir katılımcı ve ziyaretçi profiline sahip olmasıdır. Bu açıdan plastik ihtisas fuarlarından ve özel olarak tüm plastik sektörünün gürültüsünden ayrılarak geri dönüşüme odaklanabileceğimize ve doğru müşteriye ulaşma şansına sahip olacağımıza inanıyorum.
Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?
Öncelikle tüm meslektaşlarıma, yerli üreticilerimize başarılar dilemek istiyorum.
Yukarıda da belirttiğim gibi geri dönüşüm sektörü dünya genelinde hızla gelişmekte olup hem plastik ham madde açısından hem de makine üretimi açısından ülke olarak merkezi bir konuma gelmiş durumdayız. Bu yüzden tüm yerli üretici firmaların kaliteden ödün vermeden Avrupa standartlarında ürün yapması ülkemizi temsil etme konusunda son derece önemli olup bununla birlikte ihracatımızı arttırıp ülkemize katkıda bulunmalıyız.