Saturday, Oct 25th

Last updateTue, 21 Oct 2025 7am

Buradasınız: Home RÖPORTAJ / INTERVIEW Röportaj3 Plastik sektöründe verimliliğin yeni yüzü: SPS Robotics
Bareks Polietilen, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme yolculuğuna devam ediyor

Bareks Polietilen, sürdürülebilirlik ve dijitalleşme yolculuğuna devam ediyor

Esnek ambalaj sektöründe dikey entegre iş modelinde faaliyet gösteren Bakioğlu H...

ALPLA, kapak uzmanı KM Packaging’i satın aldı

ALPLA, kapak uzmanı KM Packaging’i satın aldı

ALPLA’nın küresel ağı sayesinde, yenilikçi kapak çözümlerine dünya genelinde eri...

FANUC Türkiye’den üretim dünyasına güçlü bir zirve

FANUC Türkiye’den üretim dünyasına güçlü bir zirve

FANUC Türkiye’nin yeni Teknoloji Merkezi’nde düzenlenen 1. Plastik Teknolojileri...

Ensinger, ikinci TECAPOWDER üretim tesisi için yatırım yapıyor

Ensinger, ikinci TECAPOWDER üretim tesisi için yatırım yapıyor

Ensinger, TECAPOWDER ürün serisinin üretim kapasitesini  artırıyor. Poliimid esas...

Ambalajda 30 yıllık yolculuk

Ambalajda 30 yıllık yolculuk

Ambalaj dünyasının nabzını tutan Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı, 2025 yılında 30...

Plastik sektöründe verimliliğin yeni yüzü: SPS Robotics

SPS Senur Plastik Sistemleri Robotik Ar-Ge Mühendisi Yasemin Biçer ile gerçekleştirdiğimiz bu özel röportajda, SPS Robotics’in plastik sektöründe verimliliği artıran yenilikçi robotik otomasyon çözümlerini ve sektörün dijital dönüşüm sürecini nasıl şekillendirdiğini keşfediyoruz.

Yasemin Hanım, öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Okurlarımıza kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?

Makine mühendisliği alanında lisans eğitimimi Kanada’da tamamlarken uçak mühendisliği ve yazılım mühendisliği gibi disiplinlerden de dersler alarak çok yönlü bir teknik altyapı oluşturdum. Eğitim hayatım boyunca üretim teknolojilerine ve dijital dönüşüme olan ilgim giderek arttı. Mezuniyetimin ardından, üretim süreçlerini daha verimli ve sürdürülebilir hale getirmeye odaklanan projelerde yer aldım. Şu an profesyonel hayatımda farklı grup firmalarımızda aktif rol alıyorum.

SPS Senur Plastik Sistemleri bünyesinde mühendislik rolümle, yeni teknoloji robotik ekipmanlarla üretim teknolojilerinin gelişimine katkı sağlıyorum. Robotik departmanı olarak yapay zekâ destekli otomasyon sistemleri üzerine Ar-Ge çalışmaları yürütüyoruz.

Aile şirketinizin bir parçası olarak, mühendislik rolünüzün yanında ikinci kuşak temsilcisi kimliğinizle de şirket vizyonuna katkı sağlıyorsunuz. Bu çok yönlü sorumluluk size nasıl bir bakış açısı ve motivasyon kazandırıyor?

SPS Senur Plastik bünyesinde mühendislik rolümle yer almak, üretim süreçlerine hem teknik hem de stratejik açıdan katkı sunmamı sağlıyor. Aynı zamanda SPS Robotics çatısı altında yürüttüğümüz Ar-Ge çalışmaları sayesinde, üretim teknolojilerine daha yenilikçi ve ileri düzey çözümler geliştirme fırsatı buluyorum.

Bu çok yönlü sorumluluk, bana üretim dünyasına sadece mühendislik perspektifinden değil, aynı zamanda iş geliştirme ve vizyon oluşturma açısından da bakabilme yetisi kazandırdı. Bir yandan sahada teknik detaylarla ilgilenirken, diğer yandan uzun vadeli stratejiler üzerine düşünmek, beni sürekli öğrenmeye ve gelişmeye teşvik ediyor. Bu denge, bireysel motivasyonumu yüksek tutuyor, şirketin dönüşüm yolculuğuna daha etkin katkı sunmamı sağlıyor.

SPS Robotics, SPS Senur Plastik Sistemleri çatısı altında nasıl bir ihtiyaçtan doğdu? Kuruluş sürecini bizimle paylaşır mısınız?

SPS Robotics’in kuruluşu, üretim süreçlerinde karşılaştığımız otomasyon ihtiyacının bir sonucu olarak şekillendi. SPS Senur Plastik Sistemleri bünyesinde yıllar içinde edindiğimiz üretim tecrübesi, özellikle kalite kontrol, iş gücü verimliliği ve süreç optimizasyonu gibi alanlarda daha ileri teknolojilere ihtiyaç duyduğumuzu gösterdi. Bu ihtiyaçları karşılamak üzere, kendi bünyemizde özelleştirilmiş robotik sistemler geliştirmeye başladık.

Başlangıçta iç ihtiyaçlara yönelik olarak tasarladığımız bu sistemler, zamanla dışarıdan gelen taleplerle birlikte daha geniş bir çözüm yelpazesine dönüştü. SPS Robotics, bu dönüşümün bir sonucu olarak 2023 yılında doğdu. Bugün, plastik sektörü başta olmak üzere birçok sektöre özel robotik otomasyon çözümleri sunan bir teknoloji geliştirme ve eğitim merkezi olarak faaliyet gösteriyoruz. Kuruluş sürecimiz, sahadaki gerçek ihtiyaçlara doğrudan yanıt veren, mühendislik temelli bir inovasyon hikâyesi diyebilirim.

Plastik sektörüne ne tür teknolojik çözümler sunuyorsunuz? 

Plastik sektörüne yönelik olarak geliştirdiğimiz teknolojik çözümlerle, üretim süreçlerini daha verimli, izlenebilir ve sürdürülebilir hale getirmeyi hedefliyoruz. Bu kapsamda, özellikle robotik otomasyon sistemleri, yapay zekâ destekli kalite kontrol çözümleri, üretim hattı entegrasyonları ve akıllı lojistik çözümleri üzerine yoğunlaşıyoruz. 

Bunlara ek olarak, üretim verilerinin toplanması ve analiz edilmesiyle karar destek sistemleri oluşturuyoruz. Ayrıca, üretim ve depo alanlarında AGV (Otomatik Güdümlü Araç) ve AMR (Otonom Mobil Robot) çözümleriyle malzeme taşıma süreçlerini otonom hale getiriyoruz. Bu sistemler, hem iş güvenliğini artırıyor hem de üretim hattıyla depo arasındaki lojistik akışı optimize ediyor. 

Tüm bu çözümler, plastik sektöründe kaliteyi artırırken iş gücü verimliliğini ve süreç esnekliğini destekliyor.

SPS Robotics oldukça yeni bir yapı, ancak SPS Senur Plastik Sistemleri’nin 30 yıllık deneyimi arkanızda. Bu köklü geçmiş size ne gibi avantajlar sağladı?

SPS Senur Plastik Sistemleri’nin 30 yılı aşkın üretim tecrübesi, SPS Robotics’in kuruluş sürecinde bize çok güçlü bir zemin sağladı. Bu köklü geçmiş sayesinde, üretim süreçlerinin dinamiklerini, sahadaki gerçek ihtiyaçları ve sektörün karşılaştığı zorlukları çok yakından tanıma fırsatımız oldu. Bu da geliştirdiğimiz robotik çözümlerin sadece teorik değil, pratikte de yüksek verim sağlayan sistemler olmasını sağladı. 

Ayrıca, mevcut üretim altyapısı üzerinde doğrudan test ve entegrasyon yapabilme imkânı, Ar-Ge süreçlerimizi hızlandırdı ve daha kısa sürede daha sağlam çözümler geliştirmemize olanak tanıdı. SPS Senur Plastik’in kalite odaklı üretim kültürü ve sürekli iyileştirme yaklaşımı da SPS Robotics’in mühendislik felsefesine doğrudan yansıdı. Bu sinerji, bizi sadece teknoloji geliştiren değil, aynı zamanda üretim süreçlerine değer katan bir çözüm ortağı haline getirdi.

Plastik sektörüne yönelik robotik sistemler geliştirirken benimsediğiniz temel mühendislik yaklaşımı nedir? Plastik üreticileri sizden en çok hangi alanlarda çözüm talep ediyor? 

Robotik sistemler geliştirirken benimsediğimiz temel mühendislik yaklaşımı, ihtiyaca özel, modüler ve ölçeklenebilir çözümler üretmek üzerine kurulu. Her üretim hattının kendine özgü dinamikleri ve kısıtları olduğunun farkındayız. Bu nedenle, sahadaki gerçek verilerle beslenen, kullanıcı dostu ve sürdürülebilir sistemler tasarlamaya özen gösteriyoruz. 

Tasarım sürecinde, sistemin üretim hattına minimum müdahaleyle entegre olabilmesi, bakım kolaylığı ve uzun vadeli performans kriterleri bizim için öncelikli. Ayrıca, sistemlerin dijital ikizlerini oluşturarak simülasyon ortamında test ediyor, böylece sahaya çıkmadan önce olası senaryoları öngörebiliyoruz.

Plastik üreticilerinden en çok gelen talepler arasında “ürün alma ve yolluk ayırma robotları, kalite kontrol için görüntü işleme sistemleri, paletleme ve istifleme çözümleri ve AGV/AMR tabanlı malzeme taşıma sistemleri” yer alıyor.

Ayrıca, üretim verilerinin toplanması ve analiz edilmesiyle karar destek sistemleri oluşturulması da giderek artan bir ihtiyaç haline geliyor. Bu talepler doğrultusunda donanım ve yazılım tarafında entegre çözümler sunuyoruz.

Sunmuş olduğunuz sistemlerde müşteriye özel tasarım, entegrasyon ve esneklik nasıl sağlanıyor? 

Her üretim hattı kendine özgü ihtiyaçlar ve fiziksel koşullar barındırdığı için sunduğumuz sistemlerde müşteriye özel proje tasarımı ve var olan sisteme entegrasyon yaklaşımını benimsiyoruz. Proje başlangıcında, müşterinin üretim sürecini detaylı şekilde analiz ediyor, mevcut makinelerle olan etkileşimleri, iş akışlarını ve hedeflenen çıktıları değerlendiriyoruz. 

Bu analiz süreci sonrasında, sistemin mekanik tasarımı, kontrol altyapısı ve yazılım mimarisi tamamen ihtiyaca göre şekillendiriliyor. Modüler yapıdaki çözümlerimiz sayesinde, sistemler mevcut hatlara kolayca entegre edilebiliyor, ayrıca ileride yapılacak kapasite artışlarına veya proses değişikliklerine uyum sağlayabiliyor. 

Esneklik sağlamak adına, robotik sistemlerimizde farklı görev tanımlarına uygun programlanabilirlik sunuyoruz. Ayrıca, kullanıcı arayüzleri sade ve anlaşılır şekilde tasarlanıyor; böylece operatörler sistemleri kolayca yönetebiliyor. Bu yaklaşım, kurulum sürecini hızlandırıyor ve uzun vadede sistemin işletme maliyetlerini düşürüyor.

Geliştirdiğiniz robotik otomasyon sistemlerinde kullandığınız başlıca teknolojiler, yazılımlar ve kontrol altyapıları nelerdir? 

Geliştirdiğimiz robotik otomasyon sistemlerinde, donanım ve yazılım tarafında endüstriyle uyumlu güncel teknolojiler kullanıyoruz. Donanım tarafında, iki veya üç boyutlu görüntü işleme kameraları, altı eksenli kolaboratif robot kolları, kartezyen ve endüstriyel robotlar, AGV (Otomatik Güdümlü Araç) ve AMR (Otonom Mobil Araç) ve platformları gibi bileşenler yer alıyor. 

Yazılım tarafındaysa robot programlama ve görüntü işleme için genellikle üreticiye özel arayüzler kullanıyoruz.

Kontrol altyapısındaysa, endüstriyel PLC sistemleri, HMI panelleri ve IoT tabanlı veri toplama sistemleriyle üretim hattının tamamını izlenebilir ve yönetilebilir hale getiriyoruz. Ayrıca, sistemlerimizin çoğunda uzaktan erişim ve teşhis imkânı sağlayan altyapılar da bulunabiliyor. Bu sayede bakım süreçleri kolaylaşıyor, sistem performansı anlık olarak takip edilebiliyor.

Çözümlerinizin üretim hatlarında sağladığı başlıca kazanımlar nelerdir? Otomasyon sistemlerinin üretim verimliliğine, hata oranlarına ve kalite kontrol süreçlerine etkilerini nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Geliştirdiğimiz robotik otomasyon sistemleri, üretim hatlarında operasyonel verimliliği artırırken kalite standartlarını da yükseltiyor. En belirgin kazanımlarımızı şöyle sıralayabilirim: 

İş gücü verimliliğinde artış: Tekrarlayan ve ergonomik açıdan zorlayıcı görevlerin robotlar tarafından üstlenilmesi, insan kaynağının daha katma değerli işlere yönlendirilmesini sağlıyor.

Hata oranlarında azalma: Görüntü işleme ve yapay zekâ destekli kalite kontrol sistemleri sayesinde, insan gözünün kaçırabileceği mikron seviyesindeki hatalar bile tespit edilebiliyor.

Üretim sürekliliği: Otomasyon sistemleri, vardiya bağımsız çalışabildiği için üretim sürekliliği sağlanıyor ve duruş süreleri minimize ediliyor.

Veri temelli karar alma: Sistemlerden elde edilen üretim verileri, süreçlerin analiz edilmesine ve sürekli iyileştirme yapılmasına olanak tanıyor. 

Ayrıca, AGV (Otomatik Güdümlü Araç) ve AMR (Otonom Mobil Robot) çözümlerimiz, üretim hattıyla depo arasındaki lojistik akışı optimize ederek malzeme taşıma süreçlerinde zaman ve maliyet tasarrufu sağlıyor. Bu sistemler, üretim alanında güvenliği artırıyor ve hat içi lojistikte esneklik kazandırıyor.

Genel olarak, otomasyon sistemleri sadece üretim hızını değil, aynı zamanda kaliteyi ve izlenebilirliği de artırarak firmalara rekabet avantajı sağlıyor.

Plastik sektöründe robotik otomasyonun yaygınlaşmasını sizce en çok hangi dinamikler tetikliyor? Türkiye’de bu teknolojilerin adaptasyon süreci hakkında gözlemleriniz neler? 

Plastik sektöründe robotik otomasyonun yaygınlaşmasını tetikleyen en önemli dinamiklerin başında verimlilik ihtiyacı, iş gücü maliyetlerindeki artış ve kalite standartlarının yükselmesi geliyor. Özellikle tekrarlayan, zaman alıcı ve ergonomik açıdan zorlayıcı işlerin otomasyonla yapılabilmesi, üreticilere maliyet avantajı ve sürdürülebilirlik açısından büyük fırsatlar sunuyor. 

Ayrıca, müşteri beklentilerinin çeşitlenmesi ve hızlı teslimat talepleri, üretim süreçlerinin daha esnek ve izlenebilir hale gelmesini zorunlu kılıyor. Bu noktada, robotik sistemler ve veri odaklı üretim altyapıları, firmalara rekabet avantajı sağlıyor. 

Türkiye’de bu teknolojilerin adaptasyon süreci son yıllarda hız kazandı. Özellikle büyük ölçekli üreticiler, Endüstri 4.0 vizyonu doğrultusunda yatırımlarını artırıyor. Ancak KOBİ’ler tarafında hâlâ bazı çekinceler mevcut. Bunların başında yatırım maliyetleri, teknik bilgi eksikliği ve dönüşüm sürecine dair belirsizlikler geliyor. 

Buna rağmen sahada gözlemlediğimiz kadarıyla farkındalık artıyor ve firmalar artık otomasyonu sadece bir maliyet kalemi değil, uzun vadeli bir yatırım ve rekabet stratejisi olarak görmeye başlıyor.

Müşterilerinize sistemlerin kurulumu sonrası ne tür teknik destek ve eğitim hizmetleri sağlıyorsunuz? 

Kurulum sonrası müşterilerimize hem yerinde eğitim hem de uzaktan teknik destek sağlıyoruz. Operatör ve bakım ekiplerine yönelik uygulamalı eğitimlerle sistemin doğru ve verimli kullanımı sağlanıyor. Ayrıca, uzaktan erişimle sistem performansını izleyip gerektiğinde müdahale edebiliyor, periyodik bakım ve güncellemelerle sistemin sürdürülebilirliğini destekliyoruz.

Son olarak Türkiye plastik sektöründe otomasyonun daha da yaygınlaşması için sektör paydaşlarına ne tür tavsiyelerde bulunursunuz?

Plastik sektöründe otomasyonun yaygınlaşması, sadece teknolojik değil aynı zamanda stratejik bir dönüşüm süreci. Bu süreci başarıyla yönetebilmek için bazı noktalara dikkat etmenin önemli olduğunu düşünüyorum.

Öncelikle, otomasyonu uzun vadeli bir yatırım olarak görmek gerekiyor. Küçük ölçekli uygulamalarla başlanabilir, ancak bu adımların stratejik bir yol haritasına oturtulması önemli. Özellikle üretim verilerinin toplanması ve analiz edilmesi, sonraki adımlar için güçlü bir temel oluşturur.

İkinci olarak, insan kaynağına yatırım şart. Otomasyon sistemlerinin sürdürülebilirliği, onları yönetecek ve geliştirecek ekiplerin yetkinliğine bağlı. Bu nedenle teknik eğitimler, iç ekiplerin gelişimi ve genç mühendislerin sektöre kazandırılması büyük önem taşıyor.

Son olarak, iş birliklerine açık olmak dönüşüm sürecini hızlandırır. Üniversiteler, teknoloji firmaları ve Ar-Ge merkezleriyle kurulacak ilişkiler, bilgiye erişimi kolaylaştırır. Ayrıca daha yenilikçi çözümler üretmenin önünü açar.

Türkiye plastik sektörü, bu dönüşümü gerçekleştirebilecek potansiyele sahip. Önemli olan, bu süreci sadece bir teknoloji yatırımı değil, aynı zamanda bir kültürel değişim olarak görmek.

TEKNOLOJİ / TECHNOLOGY

Setting
Jwell Machinery, plastik endüstrisine yenilikçi çözümler sunuyor

Jwell Machinery, plastik endüstrisine yenilikçi çözümler sunuyor

Wednesday, 07 May 2025

1997 yılında Şanghay’da kurulan Jwell Machinery, Ç...

Readmore

Yapay zekâ destekli ultra hafif robotikler

Yapay zekâ destekli ultra hafif robotikler

Wednesday, 10 September 2025

Ultra hafif insansı ve gömülü robotik çözümler gel...

Readmore

EFSA’dan Starlinger’in PET şişeden şişeye geri dönüşüm sürecine onay

EFSA’dan Starlinger’in PET şişeden şişeye geri dönüşüm sürecine onay

Tuesday, 09 September 2025

Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), Starlinger...

Readmore

Hassas algılama ile daha akıllı makineler

Hassas algılama ile daha akıllı makineler

Wednesday, 10 September 2025

Telemecanique Sensors kompakt tasarımlı ve geniş a...

Readmore

WITTMANN’dan Smart Recycling ile döngüsel ekonomiye güçlü destek

WITTMANN’dan Smart Recycling ile döngüsel ekonomiye güçlü destek

Tuesday, 09 September 2025

Yüksek kaliteli kırma malzeme ve kararlı süreçler ...

Readmore

Üretim süreçlerine uyumlu ölçüm teknolojisi

Üretim süreçlerine uyumlu ölçüm teknolojisi

Wednesday, 10 September 2025

Hexagon’dan yeni nesil koordinat ölçüm cihazı: MAE...

Readmore

ÜRÜN / PRODUCTS

Setting
Polibak, sektöründe ilklere imza atmaya devam ediyor

Polibak, sektöründe ilklere imza atmaya devam ediyor

Tuesday, 09 September 2025

Akreditasyon alarak sektörde bir ilke imza atan Po...

Readmore

Yiyecek servisi ambalajında yeni nesil alternatif

Yiyecek servisi ambalajında yeni nesil alternatif

Tuesday, 09 September 2025

APR onayı alan ve Kuzey Amerika'da piyasaya sunula...

Readmore

Ambalajda yeni nesil sızdırmaz kapaklar

Ambalajda yeni nesil sızdırmaz kapaklar

Tuesday, 09 September 2025

Greiner Packaging, Click On ve Click In adını verd...

Readmore

Termoform uygulamaları için bio-bazlı alternatif

Termoform uygulamaları için bio-bazlı alternatif

Friday, 25 July 2025

Primex, Sulapac® malzemesini termoform levha forma...

Readmore

As Plastik, güvenli ambalaj çözümleri ile tarımı destekliyor

As Plastik, güvenli ambalaj çözümleri ile tarımı destekliyor

Tuesday, 09 September 2025

Tarım ürünlerinin tarladan sofraya uzanan yolculuğ...

Readmore

Kahve kapsüllerinde yeni sürdürülebilir adım

Kahve kapsüllerinde yeni sürdürülebilir adım

Monday, 16 June 2025

FLO Group ve NatureWorks, Kuzey Amerika pazarı içi...

Readmore

MAKALE / ARTICLE

Setting
Karbon Elyaf Takviyeli Poliamid Kompozitlerinde Ara Yüzey İyileştirmeleri

Karbon Elyaf Takviyeli Poliamid Kompozitlerinde Ara Yüzey İyileştirmeleri

Monday, 16 June 2025

Giriş

Son yıllarda sıcaklık dayanımı ve iyi mekanik...

Readmore

Mono Malzemelerin Yükselişi

Mono Malzemelerin Yükselişi

Wednesday, 07 May 2025

Ambalajda sürdürülebilirliği performansla dengelem...

Readmore

RÖPORTAJ / INTERVIEW

Setting
İnan Makine'nin Teknoloji Üssü Hazır: Yeni Fabrikayla Hedef Global Liderlik!

İnan Makine'nin Teknoloji Üssü Hazır: Yeni Fabrikayla Hedef Global Liderlik!"

Monday, 16 June 2025

İnan Geri Dönüşüm Sistemleri AŞ., Tekirdağ Velimeş...

Readmore

Woojin Plaimm’den Türkiye’ye Yüksek Teknoloji ve Güçlü Destek

Woojin Plaimm’den Türkiye’ye Yüksek Teknoloji ve Güçlü Destek

Monday, 16 June 2025

Woojin Plaimm, plastik enjeksiyon kalıplama makine...

Readmore

Plastik sektöründe verimliliğin yeni yüzü: SPS Robotics

Plastik sektöründe verimliliğin yeni yüzü: SPS Robotics

Tuesday, 09 September 2025

SPS Senur Plastik Sistemleri Robotik Ar-Ge Mühendi...

Readmore

Reklam Alanı

Reklam Alanı

Reklam Alanı

Reklam Alanı