İkinci 500 ISO sıralamasında 26 plastik şirketi yer aldı
- JACOM_CONTENT_CREATED_DATE_ON
- JACOM_CONTENT_WRITTEN_BY
İstanbul Sanayi Odası’nın geçen yılın verilerini baz alarak yayınladığı ISO 500 sıralamasında 18 şirket yer alırken, ikinci 500 ISO sıralamasına da bu kez 26 plastik şirketi dahil olma başarısı gösterdi.
Türkiye’nin en dinamik ve rekabetçi sektörlerinden birini oluşturan plastik şirketleri, genel ekonomi ortalamasının üzerindeki büyüme performanslarıyla umut vermeye devam ediyor. Araştırma sonuçlarından sektörün öz sermaye, fonlama gibi konularda büyük mücadele verdiği, buna karşılık ekonomiye katma değer ve istihdam artışı sağlama çabasından vazgeçmediği anlaşılıyor.
Türk plastik şirketleri ekonomide önemli birer aktör
Yurtiçi ve yurtdışında dinamik ve rekabetçi performansıyla tüm dikkatleri üzerine toplayan Türk plastik sektörü, şirket ölçeklerindeki büyüme itibarıyla da ekonominin önemli aktörü olmayı sürdürüyor. İstanbul Sanayi Odası tarafından hazırlanan “Türkiye’nin İkinci 500 Büyük Sanayi Kuruluşu“ sıralamasında 26 şirketle yer alan plastik sektörü, ortaya çıkan veriler ışığında uluslararası rekabete giden yolda çizdiği güçlü rotanın sinyallerini veriyor.
2011 yılında ISO sıralamasında ikinci 500 firma içine giren 26 firma, 964 milyon Türk liralık üretim yaparken, bunun 261 milyon dolarını ihraç etti. Bu arada toplam sektör üretiminin yüzde 3,4’ ünü gerçekleştiren bu firmalar toplam sektör mamul ihracatından da yüzde 8 oranında pay aldı. Aynı yıl, plastik sektöründeki tüm firmaların toplam mamul üretimleri ise 28,5 milyar dolar olarak gerçekleşirken, sektör, toplam mamul üretiminin yüzde 12’sini oluşturan 3,5 milyar dolarlık kısmını ise doğrudan yurtdışına sattı.
Türkiye’nin ve dünya ekonomisinin özel bir dönemden geçtiğini belirten PLASFED Plastik Sanayicileri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Aksoy konu hakkında değerlendirmesini şöyle ifade etti: “Plastik firmaları ekonomiye olan yüksek katma değeri ve her geçen gün büyüyen şirketleriyle Türkiye’nin lokomotif sektörlerinden biri olmaya devam edecektir. Dünyanın en rekabetçi şartlarında mücadele eden ve varolmaya çalışan Türk plastik sektörü, tüm olumsuzluklara rağmen büyük hedeflere koşan Türkiye ekonomisi için istihdam ve ihracat gücüyle asla vazgeçemeyeceğimiz bir umut kaynağıdır. 2012 sonunda 10 milyar dolara ulaşması beklenen dolaylı ve direk ihracat potansiyeli bizleri gururlandıran sektörümüzün bu yıl yayınlanan ISO 500 listelerinde daha fazla şirketle yer aldığını görmekten büyük memnuniyet duyuyoruz. ISO 500’de 18 şirketle yer alan sektörümüz, ISO İkinci 500 Büyük Şirket sıralamasına ise 26 şirket daha sokarak gerçek gücünü göstermiştir”.
İkinci 500’deki plastik şirketleri
2011 yılında ikinci 500 firma içine giren firma sayısı yüzde 30 artış gösterirken, listedeki firmaların üretimden satışları toplamında yüzde 39 ve brüt katma değerlerinde toplamı yüzde 20,4 artış görünüyor.
Buna karşı ISO ikinci 500’deki plastik şirketlerinin öz sermayeleri toplamında yüzde 6, net aktiflerinde yüzde 41,8, dönem karları toplamında ise yüzde 58,8 azalma gerçekleşti.
Bu firmaların ihracat toplamı ekonomideki belirsizlikler nedeniyle geçen yıl yüzde 18,9 gerilerken, istihdamları ise yüzde 23,8 oranında arttı.
Performans artışı
2011 yılında plastik sektöründe faaliyet gösteren ve ikinci 500 firma arasına giren firmaların 2010 yılına kıyasla, ikinci 500 firmanın içindeki payları - dönem karı ve ihracat dışında - artış gösterdi.
ISO İkinci 500’de yer alan plastik firmaları, 2010’dan 2011’e şu gelişmeleri gösterdi;
*Üretimden satışlar toplamı, yüzde 4,1 den yüzde 4,8’e,
*Net satış hâsılatı toplamı, yüzde 4 ‘den yüzde 4,7’ye,
*Yaratılan brüt katma değer toplamı, yüzde 2,5’dan yüzde 3,8’e,
*Öz sermaye toplamı, yüzde 2,9’dan yüzde 3,4’e ,
*Net aktifler toplamı, yüzde 2,6’dan yüzde 4,0’e,
*Ücretle çalışanlar toplamı, yüzde 2,4’de yüzde 3,4’e çıktı.
Buna karşılık yine aynı şirketlerin,
*Dönem karı toplamı; yüzde 2,9’dan yüzde 1,8’e,
*İhracat toplamı ise yüzde 3,2’den yüzde 2,6’ya indi.
Toplam Borçlar - Toplam Varlıklar
Plastik sektöründeki ikinci 500 firma içine giren firmaların toplam varlıklarının 2010 yılında yüzde 53’ü dış kaynaklarla finanse edilirken bu oran 2011 yılında yüzde 66’ya yükseldi. 2011 yılında toplam varlıkların dış kaynaklarla finanse edilme oranı imalat sanayindeki ikinci 500 firma için ortalama yüzde 59’dur. Bu durum; plastik sektöründe ikinci 500’e giren firmaların 2011 yılında 2010 yılına kıyasla daha çok borçlandığını ve genel imalat sanayi ikinci 500 firmaya göre borçlanma oranının daha büyük olduğunu göstermektedir.
Aynı zamanda plastik sektöründe ikinci 500 firma içine giren firmaların bu dönemde kısa vadeli borç ödeme güçleri yüzde 161 ile 2010 yılı düzeyinin altında kaldı. İmalat sanayi ikinci 500 firmanın kısa vadeli borç ödeme güçleri aynı dönemde yüzde 154’den yüzde 148’e indi.
Her şeye rağmen bu firmalarda kısa vadeli borç ödeme oranı, 2010 yılına kıyasla gerilemiş olmasına karşın, genel imalat sanayi ikinci 500 firma ortalamasının üstündedir.
Toplam Borçlar – Öz Sermaye
2011 yılında imalat sanayi ikinci 500 firmasının öz sermayeleri içindeki toplam borçlarının oranı yüzde 110’dan yüzde 141’e çıkarken; borçlanma oranı ise yüzde 114’ten yüzde 198’e yükseldi. Bu nedenle ikinci 500 firmanın borçlanma oranı, genel imalat sanayinin ikinci 500 firma ortalamasının çok üstünde gerçekleşmiştir. Bu durum, plastik sektöründeki ikinci 500 firma içine giren tesislerin, genel imalat sanayi ikinci 500 firma ortalamasına kıyasla daha olumsuz bir mali yapı sergilediğini göstermektedir.
Kısa Vadeli Borçlar – Toplam Varlıklar
2011 yılında imalat sanayinin ikinci 500 firması, toplam varlıklarının yüzde 42’sini kısa vadeli borçlarla fonladılar ve fonlama oranı 2010’a göre 2,7 puan düştü. Plastik sektöründeki ikinci 500’e giren firmalar ise 2010 yılında toplam varlıklarının yüzde 32’sini kısa vadeli borçlarla fonlarken, 2011 yılında bu oran yüzde 41’e yükseldi. 2011 yılında toplam varlıkların kısa vadeli borçlarla fonlanma oranı, plastik sektörü ikinci 500’e giren firmalarda genel imalat sanayi ikinci 500 firma ortalamasına kıyasla 1 puan düşüktür.
Maddi Duran Varlıklar – Öz sermaye
Maddi duran varlıklar / Öz sermaye oranının yüzde 100’den küçük olması veya küçülmesi, firmaların öz sermaye yetersizliğinin bir göstergesidir. Bu açıdan bakıldığında, 2011 yılında plastik sektöründeki ikinci 500’e giren firmalarda öz sermaye yetersizliğinin sürdüğü ancak yetersizliğin 4 puan düştüğü görülmektedir. 2011 yılında plastik sektörü ikinci 500’e giren firmalarda öz sermaye yetersizliği, genel imalat sanayindeki ikinci 500 firma ortalamasından daha küçüktür. Başka bir değişle, ikinci 500’e giren plastik firmalarında öz sermaye yapısı, genel imalat sanayi ortalamasından daha güçlüdür.
Öz Sermaye – Toplam Varlıklar
2011 yılında öz sermayenin varlık finansmanındaki payı, imalat sanayi ikinci 500 büyük firma için yüzde 48’den yüzde 42’ye düşerken, plastik sektöründeki ikinci 500’e giren firmalarda yüzde 47’dan yüzde 34’e gerilemiştir. 2011 yılında plastik sektöründeki ikinci 500’e giren firmaların, imalat sanayi geneline kıyasla, varlıklarını daha düşük düzeyde öz sermayeleri ile finanse ettikleri görülmektedir.
Satış Karlılığı
2011 yılında imalat sanayi ikinci 500 büyük firmanın ortalama satış karlılığı yüzde 5,8’den yüzde 1,4’e inerken, plastik sektöründe ikinci 500’e giren firmaların satış karlılığı yüzde 4,9’dan yüzde 3,3’e geriledi. Genel imalat sanayi ikinci 500 firma ortalamasına göre sektörün satış karlılığı daha yüksektir.
Ekonomik Karlılık
Yaratılan net katma değerin varlık toplamına oranı olarak ifade edilen ekonomik karlılık, konulan para karşılığında ekonomiye ne kadar ilave kıymet yaratıldığını göstermektedir.
2011 yılında imalat sanayi ikinci 500 firmanın ekonomik karlılığı yüzde 16,1’den yüzde 15,8’e gerilemesine rağmen imalat sanayi ortalamasının yüzde 0,4 üzerinde gerçekleşmiştir.