Rüzgâr değil, yelken yön belirler!
- JACOM_CONTENT_CREATED_DATE_ON
- JACOM_CONTENT_WRITTEN_BY
Festo, teknoloji üretiminin yanında düzenlediği etkinliklerle de sektörün gündemini belirliyor. Geçtiğimiz ay, Proses Endüstrisi’nde Dijitalleşme” konusunu masaya yatıran Festo, 4 Ekim’de de dikkat çekici bir toplantıya daha imza atarak teknolojik değişimleri ve ülkenin ekonomik durumunu ele aldı. Toplantının konukları arasında Festo Avrupa Ülkeleri Müdürü Giampiero Bighiani de yer aldı.
Rüzgar değil, yelken yön belirler! başlığını taşıyan etkinlik, Festo’nun Tuzla merkez binası, Mevlana salonunda gerçekleşti. Teknolojik değişimlerin yanı sıra, Endüstri 4.0, sarsıcı yenilikler, yepyeni iş modelleri, bugün itibariyle Türkiye’nin ekonomik bakımından durumu ve pozisyonunun, istatistiki verilerle değerlendirildiği toplantının açılış konuşmasını Festo Türkiye Genel Müdürü Osman Türüdü yaptı.
Konuşmasına, dünyanın girdiği yeni döneme dair kısa bir hatırlatmayla başlayan Türüdü, “Bu ortamda biz sanayiciler ne yapmalıyız? Ana sorumuz ve günün konusu da bu. Gelecek nasıl olacak ve bizleri neler bekliyor ve ne yapmalıyız?” Bu ve buna benzer soruların cevaplarını bugün hep birlikte arayacağız.” dedi. Ardından sözü Festo Avrupa Ülkeleri Müdürü Giampiero Bighiani’ye bıraktı.
“Bugün buraya daha çok sizin yaşadığınız ortamı ve koşulları yerinde görmeye geldim. Yüz yüze görüş alışverişinde bulunmaktan çok memnunum” sözleriyle katılımcıları selamlayan Giampiero Bighiani, Türkiye’nin özel zamanlardan geçtiğini, mevcut ekonomik daralma ve Türk lirasındaki devalüasyonun bir süre önce kendi ülkesi İtalya’da da yaşandığını vurguladı. Konuşmasında genel olarak, Festo’nun dijitalleşmeye verdiği önem ve somut çalışmalar üzerinde duran Bighiani, dünyada otomasyon endüstrisinin hangi yöne doğru gittiğini, yeni trendlerin makine ve tesis üreticileri ile son kullanıcılara neler sağladığını anlattı.
Bighiani: Türkiye’de üretim kapasitemiz artacak
Festo’nun bu gelişmelerin neresinde bulunduğunu dile getiren Bighiani şöyle devam etti: “Biz müşterilerimizin bulunduğu her yerde olmak istiyoruz, yani sizin gölgeniz olmak istiyoruz. Eskiden ürünlerimizin yüzde 80’ninden fazlası Almanya’da üretiliyordu, bugün Festo ürünleri 3 kıtada aynı kalitede üretiliyor. Bunu pazarımıza yakın olmak ve sizlere hızlı ulaşabilmek için tercih ediyoruz. Türkiye, esneklik, hız ve fiyat açısından güçlü ülkelerden biri, bu yüzden sizlere daha yakın olmak istiyoruz. Biliyorsunuz Türkiye 2009’dan beri Festo’nun Global Satın Alma Ağı içinde yer alıyor. İstediğiniz ürünleri Türkiye’deki tesisimiz sayesinde size birkaç gün içinde teslim edebiliyoruz. Önümüzdeki yıllarda Türkiye’deki üretim kapasitemizin arttığını göreceksiniz. İnovasyona, teknolojiye yatırım yapıyoruz. Güvenliğe yatırım yapıyoruz çünkü insanlara güvenli olmayan ortamlarda güvenliymiş gibi muamele edemezsiniz.”
Bighiani konuşmasının devamını Festo’da dijitalleşmeye verilen önem ve somut çalışmalara, dünyada, Avrupa’da otomasyon endüstrisinin hangi yöne doğru gittiğiniv e bu yeni trendlerin makine ve tesis üreticilerine ve son kullanıcılara neler sağladığını anlatarak sürdürdü. Bighiani konuşmasını tamamladıktan sonra sözü Prof. Dr. Emre Alkin’a bıraktı.
Emre Alkin: Kalıpların dışına çıkmayan fark yaratmaz
Altınbaş Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Emre Alkin de “Nereden geldik nereye doğru gidiyoruz?” başlıklı konuşmasında çarpıcı bilgi ve istatistiki verileri harmanlayarak bir Türkiye panoraması çizdi. Mevcut kalıpların dışına çıkılamadığı sürece yapılan işte fark yaratılamayacağını çeşitli örneklerle dile getiren Alkin, toplantıya katılan sanayici temsilcilerine de atıfta bulundu ve onların çizilmiş kalıpların dışına çıkabildikleri için bugünkü başarılı seviyeye ulaştıklarını belirtti.
Alkin konuşmasını açıklanmış olan orta vadeli planı yorumlayarak bu verilerden çıkan acı gerçeği anlatarak devam etti. Söz konusu verilerin enflasyonun kolay kolay düşmeyeceğini gösterdiğini ifade eden Alkin, büyüme hızlarının daha anlaşılır seviyelere gerilediğini söyledi. Alkin, cari açık ve faiz dışı fazla verilerini yorumlarken, yüksek vergi toplanmasına devam edileceğini ve kamu harcamalarından da tasarruf edilmeyeceğini vurguladı.
Alkin özetle şu görüşleri dile getirdi: “Bizim dünya ile çözüm üreterek rekabet etmemiz gerekiyor. Mal ve hizmet üretmede rekabet çok, ama çözüm üretmede rekabet az. Alaska’dan Singapur’a kadar çözüm üreten bir şeyler bulmak zorundayız ki oradan insanlar gelip sizi bulsun ve bu çözümü satın alsın. Herkesin aynı şeyleri ürettiği bir sistemin esprisi yok. Çözüm üreterek rekabet üretmek çok önemli. Çevre konusu da önemli, anladık ki türleri öldürdük ve dünya iyi bir yere gitmiyor. Ne kadar çok çevreye saygılı olursak o kadar sürdürülebilir bir çevreye ve yaşama sahip oluruz.
“Big Data” daha önemli hale geldi
Dünyadaki politik eğilimler son yıllarda gittikçe sağa kaydı ve sol partiler bile artık sağ söylemler kullanıyor. Demokrasi ısrarı zayıfladı. Huzursuzluklar, çalkantılar arttı. Dünya iyi bir yerlere gitmiyor. Petrol politikaları, üretimi ve dağılımı ülkeler arasındaki huzursuzlukları ve çatışmaları arttırdı. Ancak günümüzde “big data” yani büyük verinin işlenmesi ve kontrol edilmesi, bundan daha önemli hale geldi.
İnsanların ölüm nedenlerinin başında hava kirliliği, sigara ve aids gelmesine rağmen, bunların yanında sekizinci sırada çok küçük bir orana sahip olan silahlı çatışmalardan ölme rakamlarına rağmen ülkeler silahlanmaya çok büyük bütçeler ayırıyor. Madem silahlı çatışmalardan bu kadar az insan ölüyor o halde neden silahlanmaya bu kadar büyük bütçeler harcanıyor? sorusunu dinleyicilerin yorumuna bıraktı.
Bir ülke sadece yüksek binalarıyla yükselemez. İnsanlarıyla, insanlarının değerini arttırarak yükselebilir. Kalkınmanın ilk teorisi budur. Festo’nun en beğendiğim tarafı bir okul gibi olmasıdır. Sürekli insan kaynağına önem veren ve geliştiren bir yerdeler diyerek konuşmasını tamamladı.
Festo’nun düzenlediği “Rüzgar değil, yelken yön belirler!” ana temalı toplantı, açılış konuşmalarının ardından panel bölümüyle devam etti. Bu bölümde toplantıya katılım sağlayan sanayi temsilcileri konuşmacılara çeşitli sorular sordular ve bunlara ilişkin yorumlar yaptılar. Panel sonrasında verilen kokteyl ve firma turu ile etkinlik sona erdi.