Monday, Dec 30th

Last updateFri, 13 Dec 2024 12pm

You are here: Home News Geleceğin kalite pusulası EFQM modeli

FU CHUN SHIN (FCS) - PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNELERİ

Geleceğin kalite pusulası EFQM modeli

Mükemmellik kültürünü yaşam biçimine dönüştürerek ülkemizin rekabet gücünü artırmayı hedefleyen köklü sivil toplum kuruluşu Türkiye Kalite Derneği (KalDer), EFQM kalite yönetim anlayışı modelinde en iyi performansı gösteren kurum ve kuruluşların katılım gösterdiği Kazananlar Konferansı ile bir kez daha yönetimde kalite yolculuğunun somut sonuçlarına dikkat çekti. Türk iş dünyasının en prestijli ödülü olarak kabul edilen Türkiye Mükemmellik Ödülü’nü almaya hak kazanan kuruluşların tecrübelerini aktardığı konferans, 13 Mart 2023 Pazartesi günü Beşiktaş Deniz Müzesi’nde gerçekleştirildi. Süreçte başarı elde eden Metro İstanbul A.Ş., Vakıf GYO ve Toyota Boshoku’nun yanı sıra uluslararası EFQM ödülünün sahibi Vamed’in deneyimleri KalDer üyelerine ilham olurken kurumların birbirleriyle bilgi alışverişinde bulunması da üst düzey bir paylaşım ortamı oluşturdu. 

Kazananlar, KalDer rehberliğinde kurumlara ilham oldu

Ödüllü kuruluşların deneyimlerini paylaştığı Kazananlar Konferansı hakkında bilgi veren KalDer Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Bayraktar; “Geleneksel hale gelen Kazananlar Konferansı’nı her yıl olduğu gibi bu yıl da değerli konuşmacı ve katılımcılarımız ile gerçekleştirdik. KalDer olarak Kazananlar Konferansı’nı, Türkiye Mükemmellik Ödülü süreçlerinde başarılı olan kuruluşların birikim ve deneyimlerini aktardıkları önemli bir paylaşım ortamı olarak görüyor hem derneğimiz hem de üye kuruluşlarımız için çok değerli bir buluşma noktası olarak kabul ediyoruz. Çağdaş kalite felsefesinin ülkemizde etkinlik kazanması ve yaygınlaştırılması amacıyla çalışmalarımızı sürdürürken ülkemiz iş dünyasına rehberlik etmeyi, rotaları için aydınlığı gösteren bir ışık tutmayı hedefliyoruz. Aslında tam da bu nedenle Kazananlar Konferansı’nı 1521 yılında inşa edilen ve dünyanın sağlam durumdaki en eski teknesi olan Tarihi Kadırga’nın bulunduğu Beşiktaş Deniz Müzesi’nde yapmak istedik. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün bizzat kullandığı kayıkların hemen yanında günümüzün değişken şartları karşısında yönümüzü bulmaya çalıştık, geleceği şekillendirmek için güç birliği yaptık. Bu süreçte pusulamız EFQM modeli olurken bu denizde yol kat etmiş kuruluşlar ise diğer üyelerimizin yolculuklarına yön verdi. Deneyimlerini paylaşan kurumlara ve katılan tüm üyelerimize teşekkür ediyoruz” dedi. 

“Kalite yaşamın her alanında olmak zorunda olan bir gerekliliktir”

Kazananlar Konferansı’nın açış konuşmasını gerçekleştiren KalDer Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erhan Baş ise şunları söyledi: “KalDer olarak, Türkiye’nin yaşam kalitesini artırmak amacıyla yenileşim, düşünce kalitesi ve sürdürülebilirlik konularına öncülük eden ve yeni kuşakların da bu yolculuğa katılımını sağlayan bir sivil toplum kuruluşuyuz. Yakın zamanda meydana gelen ve maalesef ülkemizi derinden etkileyen depremle birlikte kalitenin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha anlamış olduk. Üstelik çok sayıda vatandaşımızı kaybettiğimiz bu süreçte kalite yönetiminin sadece iş dünyasında değil, her alanda hayati bir rol oynadığını da gördük. Bu noktada dernek olarak üyelerimizle birlikte tüm yurtta kalite çalışmalarına ortak olup yaşam standartlarımızın yükselmesi adına birlik olmamız gerektiğini düşünüyoruz. Depremde gördük ki, liderlik kavramı hem çalışmaların eksiksiz sürdürülmesi hem de kitlelerin doğru yönlendirilmesi için çok kritik. Biz KalDer olarak uyguladığımız model ile liderlik kavramını hep ön planda tutarak liderlik gücünü ortaya koyacak çalışmalara imza atıyoruz. Yürüttüğümüz kaliteli organizasyonel çalışma içinde birçok kurum çok önemli çalışmalar hayata geçiriyor. Bu noktada KOBİ’leri çok önemsiyoruz. Özellikle de deprem bölgesinde yer alan KOBİ’lerin desteğimize ihtiyacı olduğuna inanıyoruz. Aynı şekilde gençlerin yanında yer almamız gerektiğini de biliyoruz. Kalite çalışmalarımız içinde yer alan kişiler sürdürülebilirlik, liderlik, çalışan ve müşteri memnuniyeti konusunda daha fazla bilgiye ulaşıyor. Edindikleri bilgiler başta aile bireyleri olmak yayılarak kendi ekosistemlerini de etkiliyor. Böylece kalitenin yaygınlaştırıp bir kültür haline gelmesini sağlayabiliyoruz. Şimdi ise ülkemiz için daha çok şey yapmak ve geleceği birlikte inşa etmek adına harekete geçmek gerektiğini düşünüyor, bu konuda elimizden geleni yapacağımızı söylemek istiyoruz.”