Atlas Copco Kompresör Tekniği Ürün ve Pazarlama Müdürü Erdem Enç
“Yenilikçi ürünlerimiz ile sektörün gelişimine katkı sunuyoruz”
Atlas Copco Kompresör Tekniği’nin yeni ürünü Chiller Grubu TCX serisi, başta yiyecek, içecek, ilaç, plastik, baskı olmak üzere birçok sektörde üretim süreçleri ve soğutma uygulamaları için özel olarak tasarlandı. Özellikle proses suyunu soğutmak amacıyla kullanılan yeni ürün ailesi, hava soğutmalı kondensere ve entegre hidro modüle sahip. Proses suyu soğutucu serisi, maksimum güvenilirliğiyle öne çıkıyor.
Öncelikle Atlas Copco’yu ve ürün gruplarını tanıyabilir miyiz? Sanayiye ne tür ürünlerle hizmet sunuyorsunuz?
Sürdürülebilir verimlilik çözümleri sağlamada dünya lideri olan Atlas Copco, 1873 yılında İsveç’te kurulmuş bir marka. Kompresör Tekniği, Endüstriyel Teknik, Güç Ekipmanları ve Vakum Çözümleri alanlarında 180’den fazla ülkede bulunan şirketimiz, Türkiye’de Atlas Copco Kompresör Tekniği olarak 1950’den beri faaliyetlerini sürdürüyor.
Atlas Copco Kompresör Tekniği olarak; basınçlı hava çözümlerindeki geniş ürün yelpazemiz ile demir-çelik, otomotiv, tekstil, petrokimya, çimento, yiyecek & içecek, atık su arıtma, ilaç endüstrileri gibi birçok farklı sektöre hizmet vermekteyiz. Ürün ve hizmetlerimizi sürdürülebilir verimlilik, enerji tasarrufu, güvenlik ve ergonomiye odaklanarak geliştiriyoruz. Her sektör ve uygulama için farklı ihtiyaç ve öncelikler söz konusu olduğundan, her biri için özel çözümler sunabildiğimiz bir teknolojiye sahibiz. Ürünlerimiz arasında; yağ enjeksiyonlu vidalı, yağsız vidalı, santrifüj (turbo), yağsız hava blowerları, pistonlu yüksek basınçlı kompresörler, azot ve oksijen jeneratörleri, merkezi kontrolörler, gazlı ve kimyasal tip hava kurutucular, marin tipi kompresörler gibi çok farklı ihtiyaçlara çözümler bulunmakta.
Favori Grup Firma Ortağı M. Fatih Beşe
“Öncelikli hedefimiz doğru ürünleri müşteri talepleri ile buluşturmak”
Müşterilerimizin taleplerine bir satış olarak değil de onlarla iş ortağı olacağımızı düşünüyor oluşumuz bizi en farklı kılan detay. Bu yüzden de talebe karşılık en akılcı çözümü bulmak, en doğru üretime müşterimizi yönlendirmek birincil hedefimiz. Bu bakış açısı, pazarlama ile başlayan sürecin sonunda servis hizmetimiz ile de devam ettiği için ‘’Yeni Nesil Hizmet, Yeni Nesil Tedarikçi’’ anlayışımızı her zaman sürdürebiliyoruz.
Fatih Bey öncelikle sizi tanımak isteriz. Kısaca kendinizden ve profesyonel öz geçmişinizden bahsedebilir misiniz?
1973 Gaziantep doğumluyum. İstanbul Üniversitesi Elektronik (İng.) Mühendislik bölümünü 1995 yılında bitirdikten sonra profesyonel hayatıma elektronik imalat (Audio-Video cihazlar) yapan bir firmada mühendis olarak başladım. Çalıştığım firmanın plastik çakmak imalatına yatırım yapma kararı ile plastik ile tanıştım. Gaziantep'te plastik makineleri yedek parçasına ve teknik bilgiye ulaşımın kısıtlı olmasından dolayı makinelerin prosesleri ve arızalarıyla birebir ilgilenerek kendimi geliştirme fırsatı buldum. Yoğun geçen 5 yıllık çalışmanın ardından askerlik sebebiyle işimden ayrıldım. Askerlik dönüşü plastik makine sektörünün köklü firmalarından birisinde teknik servis mühendisi olarak çalışmaya başladım. Bu firmada edindiğim 8 yıllık tecrübe ve bilgiyle, 2010 yılında Favori Grup firmamızı kurduk. Sektörde tecrübeli yol arkadaşlarım Kerem Yeşilçimen ve Erhan Gürasi ile birlikte 12 yıldır sanayicimize zamanında, doğru ve kaliteli hizmet ve ürünleri sunmak için çalışıyoruz.
ERHA Mühendislik Genel Müdür Yardımcısı Umut Erman
“PM Endüstriyel Manipülatörümüz üretimin olduğu her sektörde kullanılmaktadır”
ERHA Mühendislik’in 33 yıllık deneyimi ile üretilen PM Endüstriyel Manipülatörleri, paketleme ve üretim hatları gibi süreçler için farklı türdeki yükleri mükemmel bir şekilde dengeleyerek, emniyetli bir şekilde taşıma olanağı sağlıyor. Ürünlerinin ergonomik, güvenli ve efektif taşıma ihtiyacının en iyi çözümü olduğunun altını çizen ERHA Mühendislik Genel Müdür Yardımcısı Umut Erman “ Türk malı amblemli pnömatik manipülatörümüzle dünya pazarını hedefliyoruz” diye belirtiyor.
Öncelikle firmanızı tanımak isteriz. ERHA Mühendislik’in kuruluş aşamaları, yapılanması ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz?
ERHA Mühendislik 1988 yılında gelişmekte olan ülke sanayisini mühendislik hizmetleriyle en yeni teknoloji, yeni ekipmanlar ve özel dizaynlar ile desteklemek amacıyla kurulmuştur.
Geçen zaman içerisinde tecrübelerimizi ve müşteri tabanımızı genişleterek üretimin her alanında hizmet verme şansı bulduk. Makine ve makine aksamlarımızın yanı sıra komple anahtar teslim projelerimiz başta Avrupa ülkelerinden Almanya, İtalya ve Avusturya olmak üzere tüm dünyaya ihraç edilmektedir.
Bu proje uygulamaları pnömatik elemanlar ve pnömatik otomasyon alanında bilgi birikimiyle yapabilirliğe ulaşan firmamız otomasyon ve modern üretim araçlarında dışa bağımlı ülkemizin ihtiyaçlarından biri olan Pnömatik Manipülatörün Türkiye’de yerli üretimine başlamıştır.
Dünya pazarını hedefleyen ERHA Mühendislik, Türk malı amblemli Pnömatik Manipülatörleriyle dünya pazarında boy göstermektedir. Ayrıca Almanya’da 4 yıldır Sertechnik GmbH adıyla yer alan firmamız BPM markasıyla hızlanarak ilerlemektedir.
Haitian Türkiye Genel Müdürü Shi Weizhing
“Türkiye’deki pazar payımız %50’nin üzerinde”
Bugüne kadar Haitian yüzbinlerce servo enjeksiyon makinesi üretti. Hassasiyet, enerji tasarrufu ve yüksek verimlilik özellikleri ile birlikte mevcut makine portföyümüz hidrolikten elektriğe ve 400’den 66.000kN’ye kadar kapama kuvvetine kadar geniş bir kapsama sahiptir. Haitian MA serisi hidrolik geçiş makineleri, Jupiter serisi çift plakalı seri ve Zhafir elektrik çözümleri gibi ana makine platformlarımızı sürekli geliştiriyoruz.
Haitian Türkiye Genel Müdürü Shi Weizhing, Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Berivan Kaya’nın sorularını yanıtladı.
Erkoç Kalıp, çift renkli saplı kova kalıbının patentini aldı
Türkiye’de ilkleri gerçekleştiren Erkoç Kalıp, çift renkli saplı kova kalıbı projesinin patentini alarak başarılarına bir yenisini daha ekledi. Firmalarının tek renkli saplı kova kalıbını Türkiye pazarına sunan ve Türkiye’den ihracat yapan ilk firma olduklarının altını çizen Erkoç Kalıp Fabrika Müdürü Baha Kuleyinoğlu “Yeni kalıbımız sayesinde müşterilerimiz ham madde olarak sap ve kova kısımlarında iki ayrı ham madde ve farklı renk kullanarak hem maliyetlerini azaltabiliyorlar hem de farklı renk kulpla daha farklı bir ürünü üretebiliyorlar” diye belirtiyor.
Baha Bey daha önceki röportajlarımızdan firmanızın Türkiye’de ilkleri gerçekleştirdiğini ve Ar-Ge’ye önem verdiğini biliyoruz. Firmanızın yakın zamanlarda sahip olduğu patent veya tasarım tescilleri var mıdır?
Daha önce dile getiremediğimiz ancak 2017 yılında patente başvurduğumuz, çift renkli saplı kova projesi yaptık. Geçtiğimiz sene patent başvurumuzun incelenmesi sonuçlandı ve hayırlısıyla tescilimizi de almış olduk.
“İlklerin uygulayıcısı olduk”
"Önce Servis, Sonra Satış mantığı ile 30 yıldır alt yapı oluşturuyoruz. Ama çok daha önemli olan konu ise koruyucu bakım, müşteri personelinin konu ile alakalı yeterlilik kontrolü ve gelişimidir. Sattığımız full elektrik makinelerde arıza yapma riski %97 daha az olup, yedek parça bağımlılığı da gene aynı oranda düşüktür."
Aksoy Plastik ve Makine Firma Sahibi Nadir Kiper Aksoy, Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Berivan Kaya’nın sorularını yanıtladı.
Öncelikle uzun yıllardır Nadir Kiper Aksoy ismi, plastik işleme sektöründe, yüksek teknolojili çözüm sağlayan iş platformları açısından bilindik bir isim. Nadir Kiper Aksoy’un bu başarı öyküsünü kısaca sizden alabilir miyiz?
Doğru zamanda, doğru yerde, doğru donanımlarla olan herkes başarıyı yakalar. İTÜ Elektronik ve Haberleşme Mühendislik bölümünden 1986 yılında mezun olduktan sonra aynı okulda yüksek lisans yaparken 80’ler sonu plastik sektöründe makinelerin, kontaktörlü kontrol sistemlerden mikroişlemci kontrollü dijital ekranlı kumanda sistemlerine geçmeye başladığını tespit ettim. Dijitalleşen makinelerin daha o zamanlarda insandan bağımsız otonom çalışan yan ekipmanlar konusunda da hızlı bir değişime uğrayacağı aşikârdı. Eğitimim ve ilgi alanlarımla çok örtüştü. Daha sonra hidrolik temelli makinelerin işletme giderlerinin çok yüksek olması sebebiyle Japon menşeli “all elektrik”li makinelerin üstün verimlilik yanında uzun yıllar çok düşük işletme giderleri ile çalıştığını uygulamalı olarak somutlaştırdık. Sistemin full dijital olması ise aldığım mühendislik ve teknik eğitimin tam karşılığı idi. Zaten yol haritamda hedefim endüstriyel elektronik yani mekatronik sistemlerdi.
Biliyoruz ki Aksoy Plastik ve Makine doksanlarda plastik kalıplama sektöründe faaliyetlerine başladı. Japonya gibi ülkelerdeki iş birlikleriyle, ileri teknolojili plastik enjeksiyon proseslerinde belli bir odak oluşturdu. Bugüne kadar ise plastik işlemenin pek çok alanında; makine, otomasyon ve yan ekipman düzeyinde çözümler sunuyor. Bu otuz yıllık süreci kısaca sizden dinleyebilir miyiz?
Genellikle ilklerin uygulayıcısı olduk. Mesela 90’lı yılların başında Almanya orijinli prefil valf sistemli full hidrolik kalıp açma, kapama ve kilitleme ile çalışan ilk plastik enjeksiyon makinelerinin satış ve devreye alınması. Japonya orijinli 3000 ton kilitleme gücünde ilk çift plaka kısa uzun açar makinelerin satış ve devreye alınması. Japonya orijinli ilk full elektrikli makinelerin Türkiye’de ilk kez satış ve devreye alınması. 2000’li yılların başında servo hidrolik makinelerin Türkiye’de ilk kez satışının ve bazı hidrolik makinelerde revize uygulamalarının yapılması. Bunlara makinelerle çalışan otonom merkezi kontrollü yan ekipman satışlar da eklenebilir. Zaten 80’li yıllardan başlayıp ta faal çalışan bir ben kaldım sanki! Ben bu durumu “ne kavgam bitti ne sevdam“ ile özetliyorum. Tüm bunlar içerisinde en dikkate değer çalışmamız 1996’da sattığımız ilk Full Elektrikli makineler ve daha sonra adım adım bu günlere geldiğimiz seviye dikkate değer. Bu sebeple firma mottomuz “Full Elektrikli Makineler Bizimle Başladı, Artarak Devam Ediyor” olmuştur.
Şu anda iddialı olduğunuz plastik enjeksiyon kalıplama prosesinde Japon Toyo markasıyla çalışıyorsunuz. Bu elektrikli makineleri hız, enerji tüketimi, hassaslık, doğruluk, fire verimlilik ve maliyet gibi noktalardan kıyaslarsanız; özellikleri konusunda neler söylersiniz?
Piyasada Full Elektrikli makineler konusunda çok yanlış bilgiler var. Maalesef potansiyel kullanıcılar bu konuda yeterli donanımda olmadığı için her anlatılana itibar etmekte dolayısı ile de kafalar çok karışmaktadır. Rakip dediğimiz birçok firma bu tür teknolojileri sadece Elektrik Verimlilik ile anlatmaya çalışıyor. Oysaki bu teknolojiler Toplam Verimlilik konusunda radikal üstünlüklere sahipler.
Eskiden hidrolik makinelerde kararlılık çok değerli idi. Artık akıllı makineler ön plana çıkmakta. Yani kararlı olmak kaliteli bir üretim için artık sadece gerek şarttır. Yeter şart ise smart çalışan dijital mekatronik sistemlerde ancak mümkündür. Yaptığımız sunumlarda Elektrik Verimlilik bizim altıncı üstünlüğümüzdür. Bundan çok daha değerli beş adet Verimlilik üst başlığı mevcuttur.
Yaptığımız çalışmalarda Avrupa menşeli tam donanımlı makinelere göre artık hemen hemen aynı fiyat skalasında olması ve sürekli kullanımda yatırım maliyetini 2 kat daha hızlı amorti etmektedir. Çin menşeli makinelere göre 4-5 kat daha pahalı olma yanında sürekli kullanımda daha ilk yılda bu yatırım maliyet farkını kapatmaktadır. Gelecek olan 5 yılda ise inanılmaz avantajlar sağlamaktadır. Kısa çevrimde hızdan daha değerli fiziksel büyüklük ivme ve paralel hareketlerdir. Bizde firenin karşılığı bir türlü dış etkenlerden dolayı sürekli ve kalıcı kontrol altına alınamayan hidrolik sistemlerdir. Gene pahalı servis ve sarf malzeme kullanımının karşılığı da hidrolik sistemlerdir. Hidrolik yoksa problemde yok diyebiliriz.
Yine bu makineler; tonaj aralıkları, sıkıştırma aralıkları, tek ya da çoklu parça kalıplama özellikleri, farklı hammaddeyle çalışma aralıkları, diğer proses farklılıklarına uyum açısından nasıl bir çeşitlilik ve esneklik sağlıyorlar?
50 tondan 3500 ton kilitlemeye kadar “full elektrik“ makine satan yegâne tedarikçiyiz. Full elektrik özelinde 1995’ten bu yana adet olarak 1000 adet üzerine geldik. Full elektrik olarak piyasada en eski ve en çok makine satan firma konumundayız. Bir kere hidrolik makinelerin yaptığı tüm üretimleri daha iyi olarak full elektrikli makineler yapabilir. Konuyu yüzeysel bilen birçok rakip firmamız bu tür makinelerin ince cidar ve kısa çevrimde işe yaradığını diğer üretimler için uygun olmadığı gibi akıl dışı tanımlamalar yapmaktalar. Hâlbuki Japonya’da üretilen full elektrikli makinelerin tamamına yakını otomotiv, beyaz eşya, IT ürünler ve teknik parçalar üreten sektörlere satılmakta. Ambalaj sektörü %10’un altında bir satış potansiyeline haiz.
Bizimde özellikle son dönemde ağırlıklı satışlarımız otomotiv, medikal ve teknik parça üretimlerine yöneliktir. Ambalaj sektörünün bu teknolojileri tercih etmesinin ana sebebi kısa çevrim yanında temiz ortam üretim şartlarına uyumluluktur.
Toyo markasının dünya üzerindeki yapılanması, etkinliği, dağıtım ağları, Ar-Ge çalışmaları ve pazar payı nasıldır? Türkiye’de şu an sizin elde ettiğiniz pazar oranı ve hedefleriniz neler?
TOYO markasını diğer Japon menşeli makinelerden ayrı tutan özelliği Japonya’da sadece plastik enjeksiyon makinesi üreten yegane firma olmasıdır. Diğer üreticiler plastik enjeksiyon makinesi dışında onlarca değişik sektörel konulara dağılmış olup, sadece plastik enjeksiyon üretimine odaklanan başka da bir Japon markası bulamazsınız. Mesela gene mümessili olduğumuz MITSUBISHI markası 4.0’ın üzerinde sektöre makine üretmekte olup her birinin prosesi ve çalışma mantığı farklıdır. Bu durum Ar-Ge ve İnovasyon konusunda TOYO markasını hep lider yapmıştır. Türkiye piyasasında full elektrik makine konusunda hibrit makineler bu kapsam dışına alınırsa en geniş pazar payı bizlerdedir. Bu tür makinelerin satışına 1995’te başlamamıza rağmen Türkiye pazarında çok geniş network ağı ve kullanıcılar üzerinde büyük etkisi bulunan Avrupa menşeli üreticilerle 2013 yılına kadar çok rekabet edemedik. Çünkü algılar hep aleyhimize işledi. Açıkçası devlerle baş edemedik. Bu yıllar Türk plastik sektöründe “KAYIP YILLARDIR”. Ne zamanki 2010’lu yılların başından itibaren güçlü rakiplerimiz de bu tür makineleri piyasaya sürüp yanlış algılar sonlandıysa, bizim satışlarımız logaritmik olarak artmaya başladı. Hala çok küçük oranlardayız ama full elektrik makineleri deneyen ve yaşayan kullanıcıların da desteği ile bu oran beklentilerin dışında çok hızlı artacaktır. Şu anda bu sürecin başındayız.
Hidrolik enjeksiyon makinelerinde ise Çin’in Topstar markasıyla çözüm ortaklığı sağlıyorsunuz. Bu makinelerin üstün özellikleri ve hedeflenen sektörler açısından farklılıkları nelerdir?
TOPSTAR firması, ELITE firmasını satın alarak ileri teknoloji altyapısı ve güçlü ekonomik dinamikleri ile frefill valfli full hidrolik açma kapama kilitleme sistemleri ile 550 tondan sonra hem çift plaka hem hareketli plaka göbekten sıkma teknolojisi ile farklı bir konsept oluşturmaktadır. Diğer ayırt edici özelliği ise aynı fabrikada tüm yardımcı ekipmanların da tek marka tek tedarikçi olarak üretip birlikte sevk edebilmesidir. Aynı fabrikada tüm yardımcı ekipmanlarla endüstri 4.0 uyumluluk sunması dikkate değer bir çözüm ortağı olmamızı sağlamaktadır. Uzun geçmişte sattığımız full hidrolik ve çift plakalı makine teknolojisine haiz olması ve değişik profil potansiyel müşterilerimize hitap etmesi sebebiyle önemli bir boşluğumuzu doldurmaktadır. Alt ve orta segment müşterilerimiz için çözüm ortağı konumundayız.
Enjeksiyonun dışında yükleme, kurutma, soğutma, kırma, robotik gibi yan sistemler ve otomasyon ürünlerinde sağladığınız çözümler konusunda neler söylemek istersiniz?
Daha önce anlattığımız ilklere bu konuları da dahil edebiliriz. Uzun geçmişte edindiğimiz tecrübeler “anahtar teslimi“ projeler konusunda yaptığımız başarılı çalışmalarla doludur. Gerek highend müşterilerimize Almanya, İtalya ve Japonya menşeli merkezi hammadde hazırlama ve taşıma, merkezi soğutma, robotik uygulamalar tedariki yanında kendi markamız altında yurt dışında OEM üretip hazır stok tuttuğumuz ekonomik yardımcı ekipman tedariğimiz de mevcuttur.
Teknoloji temini ve satış alanında; teknik destek, servis, bakım, satıştan çok daha önde gelen temel bir konu. Sizin de bu konuda çok hassas olduğunuzu, geçen süre içerisinde bu konuya odaklandığınızı ve pek çok yerde bakım, destek, onarım tesisleri kurduğunuzu biliyoruz. Bu süreci, müşteri memnuniyetini ve bu konudaki hedeflerinizi aktarır mısınız?
Önce Servis, Sonra Satış mantığı ile 30 yıldır alt yapı oluşturuyoruz. Ama çok daha önemli olan konu ise koruyucu bakım, müşteri personelinin konu ile alakalı yeterlilik kontrolü ve gelişimidir.
Sattığımız full elektrik makinelerde arıza yapma riski %97 daha az olup, yedek parça bağımlılığı da gene aynı oranda düşüktür. Tabiki bu oranları destekleyen ana unsurlardan bir diğeri de koruyucu bakım ve kullanıcının farkındalıklarıdır. Kullanıcılar çok basit birkaç kurala uyduklarında bu oranlar hemen hemen tüm müşterilerimizde gerçekleşmektedir. Hedefimiz bu farkındalığı tüm kullanıcılara aktarmaktır.
Plastik enjeksiyon ve yan sistemleri konusunda Türkiye’deki satış—servis ve pazar ağlarınız hakkında bilgi alabilir miyiz? Genişleme ve büyüme stratejilerine bağlı olarak bugünden yarına nasıl bir değişim ön görüyorsunuz?
Full elektrik makineler aslında bir yazılımdır. Bir o kadarda bakım onarım konusunda basit makinelerdir. Doğal olarak yıllarla beraber aşınma ve yıpranma oranları çok çok düşüktür. Hidrolik sistemlere göre performans ve makine ömrü en az 3 kat daha uzundur. Beklenmedik duruşlar, parça bekleme, arıza arama ile geçen kayıplar %97 gibi inanılması son derece zor olan azlıktadır. Ama her full elektrik makine TOYO değildir. TOYO “sıfır mühendislik hatası” ile üretilir. Online olarak sürekli TOYO firması ile entegre çalışıyoruz. Ekibimizin genişliği ve tecrübesi artık daha çok arıza yapmayan bu teknolojilerin verimli kullanılma eğitimleri ve koruyucu bakım üzerinedir. Makineleri uzaktan izleme bakım süreçlerini uzaktan da izleyerek arıza oranını %3’den, %0’a çekme hedefindeyiz.
Otuz yıldan bu yana plastik sektörüne teknoloji/bilgi ve kaynak sağlayan bir firma olarak günümüz teknolojisini elbette yakından takip ediyorsunuz? Günümüz teknoloji grafiği açısından Aksoy Plastik ve Makine sektörde kendini nerede konumlandırıyor?
Yüksek teknolojilerde öncü olma, kullanıcı eğitimi, Toplam Verimlilik şartlarını kullanıcılarda oluşturma. Kullanıcıların kıran kırana rekabet ederek kâr marjlarının sürekli düştüğü bu küresel yarışta daha verimli ve daha düşük üretim giderleri ile kâr marjları düşse de maliyetleri indirerek genelde yüksek kârlı çalışma imkânları sunma hedefimizdir.
Türkiye’de plastik sektöründe son yirmi yıllık büyümeyi ve teknoloji kullanımını nasıl görüyorsunuz? Buna bağlı yakın gelecekte plastik makineleri pazarı ve ithalatı nasıl bir seyir izleyecek? Sizin gelişecek bu konjonktüre bağlı olarak plan ve projeleriniz olacak mı?
Yukarıda bahsettiğim KAYIP YILLAR’ın bedeli ödenmiştir artık. Keşke bu süreçte başarılı olup sektörün makus kaderini değiştirebilseydik. Ama gücümüz yetmedi. Bundan sonraki süreç Toplam Verimlilik ana başlığı altında Yüksek verimlilik, düşük üretim giderleri, insan sağlığı ve çevreye olan hassasiyetimizdir. Projelerimiz bu yöndedir. Bu süreci 30 yıl önce fark eden yegâne kuruluşuz.
Kirli rekabette “yerli malı vebalıdır” anlayışını değiştirebilirsek, full elektrik makineleri ülkemizde üretme hayalimiz hala canlıdır. Bu konuda ciddi mali ve alt yapı çalışmalarımız mevcuttur.
Son olarak uzak doğu makine teknolojisi ile Avrupa ve ABD merkezli makine teknolojisi yarışını nasıl görüyorsunuz? Sizce bu segmentler inovasyon ve gelişim açısından giderek birbirine yaklaşıyor mu? Bu noktadaki rekabet nasıl bir sürece evrilebilir?
Uzakdoğu’yu, Japonya ve diğerleri olarak ikiye ayırmak gerekir. En azından bizim full elektrik plastik enjeksiyon makinelerinde gördüğümüz bu şekildedir. Plastik enjeksiyon makinelerinde üst segmentte gerçek yarış Japonya ve Avrupa arasındadır. ABD merkezli çalışmaları göremiyoruz ülkemizde. Bizim görüşümüz Avrupalı üreticiler hidrolik temelli teknolojilerde ilerdeler. Ama full elektrik mantıkla çalışan makinelerde liderlik açık ara Japon menşeli üreticilerdedir. Toplam Verimlilik olarak full elektrikli makinelerin açık ara üstünlüğü yavaş yavaş ispatlanmaktadır.
Son olarak neler söylemek isterdiniz?
Endüstriyel yarış bir yana “Bu dünya atalarımızdan miras kalan, çocuklarımızın emanetidir”. Her şey yeşil için, delinmeyen ve küresel ısınmayı tetiklemeyen atmosfer ozon tabakası için olmalıdır. Kafamızı kuma gömerek daha ne kadar gideceğiz. Çalışan hidrolik sistemlerin yüksek karbon salınımı ve hidrolik yağlardan hararetle ortama yayılan zararlı 6 adet sera gazı küresel ısınmayı artırmaktadır. Makinelerle aynı ortamda yaşayan çalışanlarımızın sağlığını tehdit etmektedir.
Yılda %25 buharlaşan, her 2-3 yılda bir değişmesi zorunlu olan makine başı ortalama binlerce litre hidrolik yağlar ile hidrolik sistemlerin kullanılıp atılmak zorunda olan atık malzemeleri çevremizi, tatlı su kaynaklarımızı, denizlerimizi kirletmektedir.
Çocuklarımız için bu tehlikeli gidişata dur demeliyiz. Gözden kaçan bir diğer konu ise hala fosil yakıtlardan üretilen elektrik, üretim sürecinde bu kirliliği daha da artırmaktadır. Hidrolikten bağımsız, elektriği adeta koklayarak tüketen FULL ELEKTRIK makine teknolojileri gelecekte çocuklarımızın masal kahramanı olacaktır.
Türkiye’de plastik boru pazarına yenilikler kazandıran marka
GF Hakan Plastik, yalın üretim yaklaşımı, geniş ürün gamı ve müşteri ihtiyaçlarına odaklı çalışma prensibiyle plastik boru sistemlerinde yenilikler üretmeye devam ediyor. 2021 yılında yüzde 45’in üzerinde büyüme yakalayan marka, 2022’de yüzde 50 büyümeyi hedefliyor. Almanya’dan Rusya’ya, İskandinav ülkelerinden Malezya’ya kadar 70’in üzerinde ülkeye ihracat gerçekleştiren şirket, plastik boru sektöründe alınması en zor sertifikalardan biri olan İsveç Nordic Polymark sertifikasına sahip ilk ve tek Türk firması.
GF Hakan Plastik Yalın Üretim Müdürü Koray Karakaş ve Fabrikalar Üretim ve Bakım Müdürü Harun Albayrak ile gerçekleştirdiğimiz röportajda şirketlerinin üretim süreçlerine değindik.
Öncelikle profesyonel öz geçmişinizden ve GF Hakan Plastik’teki pozisyonlarınızdan bahsedebilir misiniz?
Koray Karakaş, Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunu olup 2021 yılı Temmuz ayından beri GF Hakan Plastik’te Yalın Yönetim Müdürü olarak çalışmaktayım.
Harun Albayrak, Yıldız Teknik Üniversitesi Makine Mühendisliği mezunuyum. 2008 yılında GF Hakan Plastik bünyesinde kariyerime başladım. Üretim bölümlerinde farklı pozisyonlarında görev aldıktan sonra 2019-2020 döneminde Planlama & Lojistik müdürlüğü yaptım; aynı dönemde Lojistik Yönetimi eğitimimi de tamamladım. 2020 yılı Eylül ayından itibaren de Çerkezköy ve Şanlıurfa Fabrikalar Üretim ve Bakım Müdürü olarak görev yapmaktayım. ISO 50001 dahilinde Çerkezköy Fabrika Enerji Yöneticiliğini de yerine getirmekteyim.
FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit
“ROBOSHOT ile dünya genelinde kurulu 70 bin adet makine sayısına ulaştık”
Bir önceki nesil modellerine göre hızı ve esnekliğiyle öne çıkan ROBOSHOT plastik enjeksiyon makinemizin α-SiB modeli, tamamen elektrikli olması sayesinde karbon dengesini iyileştirmek isteyen işletmelere ideal çözüm sunuyor. Yeni seri; kalıp üreticileri, tıbbi teknoloji ve otomotiv mühendisliği gibi önemli sektörlerdeki yüksek hassasiyetli plastik parça üreticilerine hitap ediyor.
FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, Sorumlu Yazı İşleri Müdürümüz Berivan Kaya’nın sorularını yanıtladı.
Bahçeşehir Üniversitesi’nde Mekatronik Mühendisliği gibi-mekanikten elektroniğe, robotikten yapay zekâya kadar- çok disiplinli bir bolümde eğitim aldınız ve Galatasaray Üniversitesi’nde Micro MBA programını tamamladınız. Bu çoklu disiplinler içerisinde sizi makine, makine otomasyonu ve robot alanında kariyer yapmaya yönelten hedefleriniz var mıydı? Yoksa tesadüfler mi sizi bu alana yöneltti?
Çağımızın yeni bir mühendislik bilimi olarak kabul edilen Mekatronik, yaşantımızda sağladığı büyük kolaylıklardan dolayı bütün dünyada çok geniş bir uygulama alanına sahiptir. Mekatroniğin farklı alanlara geçiş yapma noktasında sunduğu esnekliğin ana seçim kriterim olduğunu söyleyebilirim.
Elektrikli araçlar için hazırız
Eurotec Mühendislik Plastikleri A.Ş. Pazarlama Proje Yöneticisi Gökhan Bahtiyar ile dosya konumuz kapsamında gerçekleştirdiğimiz röportajımızda şirket olarak yakaladıkları başarılara ve gelecek dönem hedeflerine değindik.
Elektrikli ve otonom araçlar için öncü hammadde tedarikçisi olarak ürünler ve çözümler geliştirdik. Sektörde öncü olan OEM firmalarının elektrikli araç özelliklerini inceleyerek, otomotiv ve elektrik-elektronik sektörlerindeki engin malzeme bilgisi ve deneyimi ile bu alanda termoplastik malzemelerin sahip olması gereken özellikleri belirledik. OEM firmaların ihtiyaçlarına yönelik geniş malzeme çeşidi sunabilmek için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.
Makinelerimiz %100 homojen olarak karışım sağlar
AHF Makina Firma Sahibi Mehmet Akif Uzunkavak, dosya konumuz kapsamında gerçekleştirdiğimiz röportajda firmalarının ürün yelpazesinde yer alan makineleri ve öne çıkan özelliklerini anlattı.
Hammadde karıştırma makineleri ve taşıma sistemleri üretimi üzerine Konya’da faaliyet gösteren AHF Makina, uzman ekibi ve sürekli kendini geliştiren yapısı ile müşterilerine hizmet veriyor. Öncelikli hedeflerinin müşteri memnuniyeti olduğunu söyleyen Firma Sahibi Mehmet Akif Uzunkavak, makinelerinde kaliteyi ve ekonomiyi bir arada sunduklarını özellikle belirtiyor.
Öncelikle sizi ve firmanızı tanıyabilir miyiz? Şirketinizin kuruluş aşamaları, yapılanması ve gelişim süreci hakkında bilgi verir misiniz?
AHF Makina toz ve granür ham maddelerin karıştırma ve taşıma sistemleri üzerine faaliyet gösteren bir firmadır. Şahsım olarak 2000’li yıllardan itibaren özellikle plastik sektörünün üretim faaliyetlerinde yer aldım. Plastik enjeksiyon ve şişirme makineleri bakım onarım ve revizyon faaliyetleri üzerine deneyimlerim oldu. Yaklaşık 6 yıl önce plastik ham madde karıştırma makinelerinin imalatına başlayarak AHF Makina’nın temellerini atmış oldum. Firmamız resmi olarak 2019 yılında üretim faaliyetlerine başlamıştır, uzman ekibi ve sürekli kendini geliştiren yapısı ile müşterilerine hizmete devam etmektedir.
Üretim yelpazenizde yer alan makine çeşitleriniz ve uygulama alanları hakkında detaylı bilgi alabilir miyiz?
Firmamız plastik ham madde karıştırma makineleri, baharat, kimyasal, deterjan vb. sektörlerdeki toz ürünlerin homojen karışımları için Ribbon mikser olarak da bilinen yatay tip karıştırma makinelerinin imalatı ile bunların taşınması için helezon ve konveyör bant imalatı yapmaktadır. Aynı zamanda plastik sektörüne yönelik özel tasarım makinelerin imalatı devam etmektedir.
More Articles...
- With this new investment, we are in a position to serve every sector and every geography
- Bu yeni yatırımla her sektöre ve coğrafyaya hizmet verebilecek konumdayız
- 2022 yılında üretim ve ihracat rakamlarımızı yüzde 25 büyütmeyi hedefliyoruz
- Mitsubishi Electric olarak, fabrikaları yeni endüstri çağına hazırlıyoruz