Geri dönüşüme büyük yatırım yapan Türkiye dünyada öne çıktı
8’inci PAGEV Uluslararası Plastik Ambalaj Kongresi ‘Yeni Regülasyonlar Işığında Ambalajda Avrupa Gerçeği ve Gelişen Global Pazarlar’ başlığıyla geçtiğimiz günlerde düzenlendi. Kongre sonrası açıklamalarda bulunan Türk Plastik Sanayicileri Araştırma Geliştirme ve Eğitim Vakfı (PAGEV) Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Eroğlu, kongrenin ambalaj ve özellikle plastik ambalaj sektörü için çok önemli bir konumda olduğuna dikkat çekti. Eroğlu, plastik sektörünün en büyük bölümünü ambalaj kısmının oluşturduğunu söyledi ve Türkiye’nin Avrupa kıtasında en büyük 2’nci, dünyada da en büyük 6’ncı plastik mamul üreticisi olduğunu dile getirdi. Eroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Türkiye’de her yıl 11 milyon ton plastik mamul üretimi yapılıyor. Bu 11 milyon tonun kırılımı yapıldığında da yüzde 40'ı, yani en büyük kısmı ambalaja gidiyor. Dolayısıyla plastik sektörü dediğimiz zaman ambalaj çok özel ve ayrı bir yere sahip. Diğer taraftan ambalaj ihracatının yüzde 70'ini de plastik ambalaj ihracatı oluşturuyor. Tüm bu değerlendirmeler ışığında bakıldığında düzenlenen kongrenin hem plastik sektörü için hem de ambalaj sektörü için ne kadar önemli olduğu net bir şekilde ortaya çıkıyor.”
PAGDER: Her 5 makine için 1 makine değeri kadar vergi veriliyor
Plastik sektöründe yatırımı özendirmek için yatırım teşvik sisteminde değişiklik yapılması gerektiğini belirten Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Benliler, “Sektörümüzde yoğun olarak kullanılan plastik enjeksiyon makinelerinin, gümrük vergisi muafiyetinden yararlanamayacak makine ve teçhizat listesinde yer alması sebebiyle sektör yatırımları fiilen teşvik kapsamı dışında kalıyor. Bu durumun bir sonucu olarak yatırım amacıyla ithal edilen her 5 makine için 1 makine değeri kadar vergi veriliyor. Devletimiz finansman maliyetlerinin yükseldiği bu süreçte yatırım maliyetleri üzerindeki vergi yükünü azaltarak yatırımları hızlandırabilir” dedi.
Yatırımlar hızla azalıyor
Geçmiş yıllarda plastik enjeksiyon makinelerinin gümrük vergisi muafiyetinden yararlanabildiğini dile getiren Benliler, “Yakın zamana kadar değişiklik öncesi yatırım teşvik belgesi almış olan yatırımcılar gümrük vergisi muafiyetinden yararlanmaya devam ediyorlardı. Lakin yeni belgelerde bu muafiyetten yararlanılamıyor olmasının da etkisiyle plastik sektöründe yatırımların yavaşladığını gözlemliyoruz. Yılın ilk 8 ayında plastik enjeksiyon makinesi ithalatı %20 daralmış durumda. Bu durumun temel sebeplerinden biri de enjeksiyon makinesi ithalatındaki vergi yükü. Zira mevcut durumda ithal edilen her 5 makine için 1 makine değeri kadar vergi veriliyor. Hali hazırda yüksek finansman maliyetleri ile karşı karşıya olan yatırımcılar ise vergilerin de körüklediği bu yüksek yatırım maliyetleri sebebiyle ya yatırım kararlarından vazgeçiliyor ya da yatırım kapsamını daraltılıyor. Sektörümüzün yatırım iştahında meydana gelen bu daralmanın devam etmesi durumunda orta vadede rekabet gücümüzü kaybetmemiz söz konusu olacaktır. Özellikle ihracat pazarlarındaki rakiplerimizde yatırımların hız kesmemesi ülkemizin sadece üretim kapasitesi olarak değil üretim kabiliyeti ve verimliliği olarak da rekabette geri plana düşmesine neden olabilir. Zira makine teknolojisinde meydana gelen gelişmelerin bir neticesi olarak makinelerin enerji verimliliği ve üretim tutarlılığı hızla gelişmekte. Bu süreçte rekabet gücümüzü korumak için değil durmak, yavaşlamayı dahi aklımızdan geçirmemiz lazım” dedi.
Ülkemizde yeterli üretim yok
Ülkemizde plastik enjeksiyon makinesi üretiminin kısıtlı olduğuna dikkat çeken Benliler, “Sektörümüz enjeksiyon makinesi ihtiyacını ithalat yoluyla karşılamak zorunda zira ülkemizdeki yerli makine üreticilerimizin kapasiteleri ihtiyacı karşılayamıyorlar. Bu sebeple plastik enjeksiyon makinelerinin gümrük vergisi muafiyetinin dışında yer alması yerli makine üreticisine büyük bir getiri sağlamadığı gibi yerli plastik mamul üreticisinin ise yatırım planlarını hayata geçirmesine engel olmaktadır. Diğer yandan ise nihai ürünlerden farklı olarak yatırım malları maliyetleri üzerindeki bu gibi artışların etkisi çok daha geniş bir alana yayılmakta ve enflasyon üzerinde hızlandırıcı bir etki yapmaktadır. Bu sebeple imalat sanayinin tamamının çıkarını gözeterek, sektörümüzde yatırımları hızlandırmak adına plastik enjeksiyon makinelerinin gümrük vergisi muafiyetinden yararlanamayacak makine ve teçhizat listesinden çıkarılması ekonomimizin sağlıklı gelişimine katkı sağlayacaktır” dedi.
Ambalaj sektöründen 1,1 milyar dolarlık dış ticaret fazlası
Türkiye ambalaj sektörü 2024 yılının ilk 6 ayında 3 milyar 322 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. İhracat miktarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7 artarken, sektör 1 milyar 152 milyon dolarlık dış ticaret fazlası verdi
Ambalaj sektörünün 2024 yılı ilk 6 aylık ihracat verileri açıklandı. 2023 yılının ilk 6 ayında 1 milyon 436 bin 936 ton olan ambalaj ihracatı, 2024 yılının ilk 6 ayında 1 milyon 534 bin 845 ton olarak gerçekleşti. Değer olarak 2023’ün ilk yarısında 3 milyar 455 milyon dolar olan ihracat, 2024’ün aynı döneminde 3 milyar 322 milyon 712 bin dolara geriledi. Ambalaj sektörünün 2024 ilk 6 aylık ihracatı bir önceki yılın aynı dönemine göre miktar olarak yüzde 7 artarken değer olarak yüzde 4 azaldı.
Ambalaj türüne göre ihracatta 2023’ün ilk 6 ayında 2 milyar 140 milyon dolar olan plastik ambalaj ihracatı 2 milyar 142 milyon dolara çıkarken, kağıt/karton ambalaj ihracatı söz konusu dönemlerde 790 milyon dolardan 764 milyon dolara geriledi. 2023’ün Ocak-Haziran döneminde 322 milyon dolarlık metal ambalaj ihracatı yapılırken, 2024’ün aynı döneminde 285 milyon dolarlık metal ambalaj ihracatı gerçekleştirildi. Cam ambalaj alanında ise ihracat 177 milyon dolardan 112 milyon dolara düştü.
İthalat yüzde 6 azaldı
2023 yılının ilk 6 ayında 1 milyon 34 bin 351 ton olan ambalaj ithalatı, 2024 yılının ilk 6 ayında 1 milyon 25 bin 137 ton olarak gerçekleşti. Değer bazında ise rakamlar sırasıyla 2 milyar 307 milyon 180 bin dolar ve 2 milyar 170 milyon 551 bin dolar olarak hesaplandı. Ambalaj sektörünün toplam ithalatı bir önceki yıla göre miktar olarak yüzde 1, değer olarak yüzde 6 düşüş gösterdi. 2024’ün ilk 6 ayında ana malzeme bazında ihracat ve ithalat karşılaştırması yapıldığında ambalaj sektörü 1 milyar 152 milyon dolar dış ticaret fazlası verdi.
Birleşik Krallık, Almanya, ABD, İtalya, Irak, Fransa, Romanya, Rusya, Hollanda ve İspanya en çok ambalaj ihracatı gerçekleştirilen ülkeler arasında yer alıyor.
İhracat pazarlarında daralma
Türkiye ambalaj sektörünün dış ticaret verilerini değerlendiren Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) Başkanı Zeki Sarıbekir, “Türkiye katma değeri yüksek, kaliteli ürünleriyle dünyada söz sahibi konumda. Ancak 2024 yılının ilk 6 aylık verilerine bakıldığında miktar bazında artış, değer bazında ise hafif de olsa bir gerileme görülüyor. Değer bazındaki düşüşün en büyük sebepleri arasında ülkemize yakın coğrafyalarda gerçekleşen savaş ve çatışma ortamının yer aldığını söyleyebiliriz. Bunların dışında dünyada yaşanan ekonomik kriz de sektörümüzde yaşanan bu gerilemeyi etkiliyor. Türkiye’deki mevcut ekonomik gidişat, artan maliyetler ve ihracat pazarlarında yaşanan daralmanın ihracattaki durumda ön plana çıktığını söyleyebiliriz. Ancak 2024 yılının ikinci yarısında sektör olarak daha iyi bir performans hedefliyoruz” diye konuştu.
Ekim ayı ihracatının yıldızı plastik sektörü oldu
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye’nin ihracatı ekim ayında yüzde 3,6 artışla 23.6 milyar dolar olarak gerçekleşti. En fazla ihracat yapan sektörler arasında otomotiv 3.5 milyar dolarla ilk sırada yer alırken, kimya sektörü ise ekim ayında 2.47 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirerek Türkiye’nin ikinci en çok ihracat yapan sektörü oldu. Sektörün ilk 10 ayında ihracatımız yüzde 2,7 artışla 26 milyar dolara ulaştı.
Kimyevi maddeler ve mamulleri ürün gruplarında, plastikler ve mamülleri ihracatı 819 milyon dolarla ilk sırada yer aldı. İkinci sırada 442 milyon dolarlık ihracatla mineral yakıtlar ve ürünler bulunurken, anorganik kimyasallar ihracatı 240 milyon dolarla üçüncü sırada yer aldı. ‘Anorganik kimyasallar’ı takiben ilk 10’da yer alan diğer sektörler ise; 153 milyon dolarla ‘uçucu yağlar, kozmetikler ve sabun’, 138 milyon dolarla ‘kauçuk, kauçuk eşya’, 134 milyon dolarla ‘boya, vernik, mürekkep ve müstahzarları’, 114 milyon dolarla ‘eczacılık ürünleri’, 108 milyon dolarla ‘muhtelif kimyasal maddeler’, 66 milyon dolarla ‘organik kimyasallar’ ve 45 milyon dolarla ‘yapıştırıcılar, tutkallar’ oldu.
“Türkiye ihracatında, ekim ayı rekoru kırıldı”
Ekim ayı ihracatının geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3,6 artışla 23.6 milyar dolara ulaştığını söyleyen Plastik Sanayicileri Federasyonu Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz, şimdiye kadar en yüksek ekim ayı ihracatının yaşandığını belirtti.
İhracatın bir ülkenin ekonomik büyümesine, uluslararası ilişkilerine ve işletmelerin rekabet gücüne olumlu etkileri olan önemli bir ticaret faaliyeti olduğunu bildiren Karadeniz, “İşletmelerin küresel pazarda rekabet edebilmeleri ve ülkelerin ekonomik refahını artırabilmeleri için ihracata verilen önem giderek artıyor. Bu nedenle, ihracatın işleyişini anlamak ve bu alanda doğru adımlar atmak işletmeler ve ülkeler için kritik bir öneme sahip” dedi.
TİM’in verilerine bakıldığında bir önceki yıla göre yaklaşık 800 milyon doların üzerinde bir artışın görüldüğünü kaydeden Karadeniz, 2024 yılının ilk 10 ayında mal ihracatımızın 209,7 milyar dolardan 216,4 milyar dolara yükseldiğine dikkat çekti.
Çatı kuruluş PLASFED olarak sektörde faaliyet gösteren işletmelerin desteklenmesi gerektiğinin altını çizen Ömer Karadeniz, dünya ekonomisinde yaşanan gelişmeleri anımsatarak, bu ortamda Türkiye ekonomisinin tüm olumsuzluklara rağmen, inovasyon, üretim, yatırım, istihdam ve ihracata odaklı politikalarla gücünü artırmaya devam ettiğini söyledi.
Türkiye ihracatının her daim desteklenmesini istediklerini ifade eden Karadeniz, “Sektörümüz ekonomik iyileşme sürecinde öncelikle devlet desteğine ve finansmana erişimde kolaylıklara ihtiyaç duyuyor. Hedeflerimize ulaşabilmek adına plastik sanayicileri olarak çok çalışmaya devam edeceğiz” dedi.
MachineTotal, yenilenen arayüzü ile kullanıcı deneyimini yeniden şekillendiriyor
Türkiye’nin ilk kurumsal B2B makine ve ekipman alım satım platformu olarak tanımlanan MachineTotal.com, kullanıcı deneyimini daha üst bir seviyeye taşıyarak sektördeki yenilikçi yaklaşımını bir kez daha gözler önüne seriyor. Yeni arayüz tasarımı ile kullanıcıların ihtiyaçlarına daha hızlı ve etkili yanıtlar verme hedefinde olan platform, birçok özelliği ile ön plana çıkıyor.
Şirket tarafından verilen bilgilere göre platformun öne çıkan özellikleri şu şekilde sıralanıyor;
Yenilenen arayüz, kullanıcılara işlemlerini daha hızlı ve verimli bir şekilde gerçekleştirme olanağı sunuyor. Bu sayede kullanıcılar, aradıkları makineleri, yedek parçaları ve üretim hatlarını daha hızlı ve pratik bir şekilde buluyor. Bu özellikler, kullanıcıların ihtiyaç duydukları çözümlere ulaşmalarını hızlandırarak zaman ve maliyet tasarrufu sağlamalarına yardımcı oluyor.
Yeni veya ikinci el makine ve ekipmanlarınızı alıp satabileceğiniz bu online pazar yeri; yeni ürünler, cazip fırsatlar ve indirimli ürünler kategorileri ile kullanıcılara avantajlar sunuyor. Satış süreçlerini kolaylaştırarak, alıcı ve satıcılar arasında güvenilir bir köprü kurmayı amaçlayan platform, yalnızca bir alışveriş noktası olmanın ötesinde sektör profesyonellerine ağ kurma ve iş birliği yapma imkânları da tanıyor.