Sunday, Dec 22nd

Last updateFri, 13 Dec 2024 12pm

You are here: Home News

FU CHUN SHIN (FCS) - PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNELERİ

SOCAR Türkiye Ar-Ge Merkezi, NEFERTITI projesi için Avrupa’dan fon almaya hak kazandı

SOCAR Türkiye Ar-Ge Merkezi’nin yoğunlaştırılmış güneş enerjisi teknolojilerini kullanarak karbondioksitten etanol/izopropanol gibi değerli kimyasalları üreteceği NEFERTITI projesi, Avrupa Komisyonu UFUK 2020 Hibe Programı tarafından fonlanacak. Yoğun rekabetin yaşandığı ‘Enerji Alanı 2020’ çağrılarından fon almaya hak kazanan konsorsiyumdaki 10 uluslararası şirketten biri olan SOCAR Türkiye Ar-Ge Merkezi’nin projesine ait 389 bin Euro’luk bütçenin tamamı bu program tarafından karşılanacak.

Sürdürülebilir büyümenin itici gücü olarak gördüğü Ar-Ge ve inovasyona büyük önem veren SOCAR, bu faaliyetlerini artırmaya yönelik çalışmalarını hızlandırdı. Petkim’in 51 yıllık Ar-Ge tecrübesini tüm gruba yaymak üzere Aralık 2019’da kurulan SOCAR Türkiye Ar-Ge ve İnovasyon A.Ş; değer zincirindeki tüm paydaşları için yenilikçi, sürdürülebilir, çevre dostu ve pazar odaklı ürün, katalizör ve dijital teknolojiler geliştirmeyi hedefliyor.

Plastik sektörü 2020’de ihracatla büyüdü

Plastik sektörünün 2020 performansını değerlendiren PAGDER Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün: “2020’de plastik sektöründe ihracat artışının hızlandığını sektörün büyümesinde itici bir güç olduğunu görüyoruz” dedi.

2019 yılında %3,9 büyümesine rağmen 2017 üretimini yakalayamayan sektörün 2020 yılında nihayet bu seviyeyi geçtiğini belirten Gülsün: “2018 yılında yaşanan kur şoku ve sonrasında 2019 yılında küresel otomotiv pazarında yaşanan daralmanın etkisiyle zayıf geçen iki yılın ardından 2020’de sektörün %5,7 büyümesini bekliyoruz. Tüm dünyada derin yaralar açan pandemi boyunca hijyenin sağlanması ve tedarik zincirinin kırılmaması için büyük önem arz eden plastiğin tüketimi de arttı. Ülkemiz plastik sektörü mevcut kurulu kapasitesi ve esnek yapısı sayesinde dünyada artan bu talebi karşılama konusunda önemli bir atılım yaptı. Bu kapsamda derneğimiz tarafından yapılan analizler yıl sonu itibariyle ülkemiz plastik mamul üretiminin 10,4 milyon ton dolayında olacağını  gösteriyor” dedi.

Atık ithalatında yasaklama değil denetleme yoluna gidilmeli!

Plastik Sanayicileri Derneği (PAGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Gülsün: “Türkiye’ye ikincil plastik hammadde ithalatının yasak olduğu da göz önünde bulundurularak, Türkiye plastik sanayinin ikincil hamaddeye erişiminde tek yol olan atık ithalatında yasaklamadan ziyade denetlemenin arttırılması yoluna gidilmeli” dedi.

Küresel tedarik zincirinin geri dönüştürülmüş ürün talebi artıyor!

Son yıllarda gelişmiş ülkelerin tüketici taleplerinde bir değişim yaşandığını ve geri dönüştürülmüş hammaddeden üretilen ürünlere talebin hızla arttığının altını çizen Gülsün: “Bu talep artışına bağlı olarak küresel markaların tedarik zincirleri üzerinde geri dönüşüm hammadde kullanma kotaları koyduğunu görüyoruz. Ülkemizin ana ihracat pazarlarının başında gelen AB’de ambalaj ve otomotiv başta olmak üzere birçok endüstri bu trendi izlemekte ve %100’e yaklaşan iddialı hedefler ortaya koymaktadır. Türk plastik geri dönüşüm sektörümüz, ülkemiz ihracatçısının bu artan talebini şimdilik karşılayabilmekte lakin geri dönüşüm sektörünün ana girdisi olan atık ithalat yoluyla temin edilmekte. Ülkemizin toplama ve ayrıştırma altyapısının yeterince gelişmiş olmaması sebebiyle atığımızın büyük bir kısmı geri dönüşüme uygun değil bu sebeple geri dönüşüm sektörü ithal ettiğini geri dönüştürerek Türk plastik sektörü için hayati öneme sahip ikincil hammadde haline getiriyor. Mevzuat gereği ülkemize ikincil hammadde ithalatının yasak olduğunu da göz önünde bulundurursak, geri dönüşüm sektörünün hammaddesi olan atığa erişiminin engellenmesi Türk plastik sektörünün de 2 milyar doların üzerinde ihracat yaptığı AB pazarlarına ihracatının durması anlamına gelecektir” dedi.

FANUC Assisted Reality (FAR) teknolojisini hayata geçirdi

CNC kontrol sistemleri, Endüstriyel Robotlar, Robodrill (İşleme Merkezi), Robocut (Tel Erozyon), Roboshot (Plastik Enjeksiyon) ve Robonano (Hassas Torna) gibi fabrika otomasyon sistemlerinin önde gelen firmalarından FANUC, Endüstri 4.0 teknolojilerine bir yenisini daha ekledi. Şirket, dünya çapında tüm endüstrileri tehdit eden Koronavirüs salgınının üretim süreçlerindeki negatif etkisini minimize etmeyi hedefleyen uzaktan servis hizmeti FANUC Assisted Reality (FAR) teknolojisini müşterilerine sundu. FAR hizmeti, FANUC ürünlerinin bakımıyla birlikte ürünlerin garanti sürelerinin arttırılması, 7/24 telefon desteği ve yerinde servis gibi hizmetleri de içeriyor.

“FAR, pandeminin ulaşımı kısıtlamasının dezavantajının önüne geçerek uzaktan destekle arıza süresini azaltıyor ve verimliliği arttırırken üretimin kesintisizliğini destekliyor” FANUC ofislerinden uzakta olan veya sıkı bir üretim temposu bulunan firmaların talepleri doğrultusunda FAR teknolojisi hazırlıklarının pandemi öncesine dayandığını aktaran FANUC Türkiye Robot Teknik Müdürü Murat Kısa, pandemi ile birlikte sosyal mesafe kurallarının oluşması, ulaşımın daha kısıtlı ve zor hale gelmesiyle Nisan 2020 itibariyle hizmeti sunmaya başladıklarını belirtti. Murat Kısa “FANUC Assisted Reality, müşterilerimizin özel bir ekipmana ihtiyaç duymadan uzaktan yardım hattımız üzerinden akıllı telefon veya tabletle video görüşmesi yapabileceği, resim paylaşabileceği, video üzerinden anlık çizimler iletebileceği yani acil servis desteği alabileceği dijital bir sistem. Yardım hattımız ile müşterimizin problemini daha kısa sürede analiz edebiliyor ve yerinde servis hizmeti sağlanması gerekiyorsa parça listesini hızlıca oluşturabiliyoruz. Teknolojimizle 4 milyon Euro değerindeki stoklarımızda bulunan parçalarla müşterimizin ihtiyaçlarını en kısa sürede gideriyoruz. FAR, pandeminin ulaşımı kısıtlamasının dezavantajının önüne geçerek uzaktan destekle arıza süresini azaltıyor ve verimliliği arttırırken üretimin kesintisizliğini destekliyor” dedi.

Audi’den otomotiv plastikleri için geri dönüşüm yöntemi

Audi, otomotiv üretiminde kullanılan karışık türdeki plastiklerin geri dönüşümü için pilot bir proje başlattı. Karlsruhe Institute for Technology (KIT) işbirliğiyle gerçekleştirilen projede kimyasal bir geri dönüşüm yöntemi kullanılıyor.

Günümüz otomotiv sanayiinde kullanılan çok sayıda plastik parça güvenlik, ısıya ve yoğun aşınmaya karşı dayanıklılık ve kalite gibi sebeplerden ötürü petrol türevi içeren malzemelerden oluşuyor. Bu nedenle de geri dönüşümleri çoğu zaman mümkün olamıyor. Aynı tür bileşenleri olan plastikler genellikle mekanik yöntemlerle geri dönüştürülebiliyorken, karışık bileşenleri olanlar için ise geri dönüşüm son derece zor.

ÇEVKO VAKFI’ndan Sıfır Atık yönetimi için bütünsel dijital çözüm

Ambalaj atıklarının geri dönüşümü konusunda Türkiye’nin öncü kuruluşu ÇEVKO Vakfı, çevrenin korunmasına, toplumsal gelişmeye ve ekonomiye katkı yapmayı sürdürüyor. ÇEVKO Vakfı, geliştirdiği “Nereye Atayım Belediye Sıfır Atık Saha Bilgi Yönetim Sistemi” ile belediyelerin Sıfır Atık yönetimi kapsamındaki yükümlülüklerine bütünsel çözüm sunuyor. “Nereye Atayım Belediye Sıfır Atık Saha Bilgi Yönetim Sistemi” tanıtımı, sistemin ilk kullanıcılarından İzmit Belediyesi ile birlikte düzenlenen toplantıda gerçekleştirildi.

ÇEVKO Vakfı’nın geliştirdiği “Nereye Atayım Belediye Sıfır Atık Saha Bilgi Yönetim Sistemi”, Sıfır Atık yönetimi konusunda belediyelere bütünsel çözüm sunuyor. Kısaca “Nereye Atayım” olarak tanımlaman saha bilgi yönetim sisteminin tanıtımı, ÇEVKO Vakfı ve sistemin ilk kullanıcılarından İzmit Merkez Belediyesi ile birlikte düzenlenen basın toplantısında yapıldı. Pandemi önlemleri kapsamında çevrim içi olarak gerçekleştirilen toplantıya, ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer ve İzmit Merkez Belediye Başkan Yardımcısı Ünal Özmural’ın yanı sıra, vakıf ve belediye yöneticileri katıldılar.

Sürdürülebilir çevreye katkı yapan kuruluşlar ödüllendirildi

ÇEVKO Çevre Koruma ve Ambalaj Atıkları Değerlendirme Vakfı tarafından sürdürülebilir gelişmemize katkılarıyla öne çıkan ve Türkiye'de Yeşil Nokta markasını kullanan firmaların katılımına açık olarak beşincisi düzenlenen Yeşil Nokta Sanayi Ödülleri, 1 Aralık 2020 günü pandemi tedbirleri gereği dijital ortamda gerçekleştirilen törende sahiplerini buldu. 

ÇEVKO Vakfı’nın, Türkiye’deki tek temsilcisi olduğu ve çoğunluğu AB üyesi 31 ülkede, 540 milyon tüketiciyi kapsayan Yeşil Nokta markasının, genişletilmiş üretici sorumluluğu modelinin en başarılı uygulama örnekleri arasında yer aldığını belirten ÇEVKO Vakfı Genel Sekreteri Mete İmer, “Yeşil Nokta, sorumlu üreticiyi ve tüketicinin sorumluluğa gösterdiği saygı ve beğeniyi simgeliyor. Çevre ile ilgili sürdürülebilir geri kazanım çalışmalarında, belirlenen kriterleri en yüksek oranda sağlayan kuruluşlarının yasal sorumluluklarının ötesinde gerçekleştirmekte oldukları örnek çalışmaları ödüllendirirken; aynı zamanda piyasaya süren konumda olan tüm firmaları benzer çalışmalara özendirmeyi ve teşvik etmeyi hedefliyoruz” dedi.

TOTAL Madeni Yağlar, CERAN Gres ile makinelerin ömrünü uzatıyor

TOTAL Madeni Yağlar, patentli TOTAL CERAN teknolojisi ile zorlu ve ağır koşullarda faaliyet gösteren işletmelerin çözüm ortağı oluyor. 

TOTAL Madeni Yağlar, yarım asırlık saha tecrübesiyle tüm endüstriyel segmentlerdeki zorlu uygulamalara özel geliştirilmiş çok çeşitli ve yenilikçi gres çözümleri sunuyor. CERAN, demir-çelik, çimento, kâğıt, gıda gibi sektörlerdeki makinelerin ihtiyaç duyduğu yüksek performansı karşılıyor. 50 yılı aşkın süredir yenilikçi ve yüksek performanslı ürün ve çözümler geliştirdiklerini söyleyen Total Turkey Pazarlama Teknik Servisler Müdürü Özgecan Çakıcı, ana hedeflerinin müşteri odaklı davranmak olduğunu belirtti.

“Yüksek basınç, su ve sıcaklığa dayanıklı”

Özgecan Çakıcı, “Demir-çelik, otomotiv, çimento, enerji gibi rekabetin yoğun olduğu sektörlerde işletme giderlerini azaltmak ve verimliliği artırmak büyük önem taşıyor. TOTAL Madeni Yağlar, makinelerden en yüksek verimi almaya yardımcı olurken ihtiyaç duyulan güvenilirliği ve rekabet avantajını sunuyor. CERAN ile TOTAL Madeni Yağlar olarak yeni nesil kalsiyum sülfonat kompleks teknolojili gresi biz geliştirdik. CERAN, yüksek basınca, suya ve yüksek sıcaklığa karşı dayanıklılık ve mekanik stabilite sağlıyor, aynı zamanda korozyona ve oksidasyona karşı üst düzeyde koruma özelliğine sahip” dedi.

Şişecam Polatlı’daki 130 milyon dolarlık yeni düzcam yatırımıyla ileri teknoloji ürünlerini pazara sundu

Cam sanayinin yanı sıra soda ve krom bileşiklerini kapsayan kimyasallar alanında küresel bir oyuncu olan Şişecam, aralıksız yatırımlarıyla Türkiye için üretmeye devam ediyor. 

Düzcam, cam ev eşyası, cam ambalaj ve cam elyafı gibi camın tüm temel alanları ile soda ve krom bileşiklerini kapsayan iş kollarında küresel bir oyuncu olan Şişecam, aralıksız yatırımlarıyla Türkiye için üreterek, değer yaratmaya devam ediyor. Şişecam özellikle yurt içi pazar talebi paralelinde üretim kapasitesinde artış sağlanması ihtiyacına yönelik olarak yaptığı yaklaşık 130 milyon dolarlık ek yatırımla Avrupa’nın en büyük düzcam üretim üslerinden biri haline gelen Ankara’nın Polatlı ilçesindeki tesisinde ürettiği ileri teknoloji ürünlerini Türkiye pazarına sundu. 

Şişecam Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Kırman, küresel salgının yarattığı belirsizlik ortamına rağmen yatırımlarına aralıksız devam ettiklerini ve ülke ekonomisi için değer yaratmayı sürdürdüklerini belirterek, “Polatlı’daki Endüstri 4.0’a uygun şekilde ileri teknolojiyle donatılan yıllık 240 bin ton kapasiteli yeni düzcam fırınımız 2 Ekim’de ateşlenirken, 26 Ekim’de cam çekilmeye başlanmıştı. Bugün de en modern düzcam tesisimiz olan Polatlı’daki yeni fırınla gerçekleştirilen deneme üretimi, kalite standardizasyonu gibi gerekli tüm süreçlerin tamamlanmasıyla birlikte Şişecam’ın üstün Ar-Ge yetkinliğinin ürünü olan yüzde 100 yerli son teknoloji çözümlerimizi müşterilerimize sunmanın memnuniyetini yaşıyoruz” dedi.  

Sürdürülebilir İş Ödülleri 2020 sahiplerini buldu

7. yılında da değişime yön veren lider projelerin ödüllendirildiği Sürdürülebilir İş Ödülleri’nde gecenin mottosu ‘’Değişim Birlikte Mümkün’’ oldu

Sürdürülebilirlik Akademisi’nin önemli çalışması olan; sosyal, ekonomik ve çevresel konularda önemli etkiler yaratan ve ortak geleceğimize sahip çıkan iş modellerini, projeleri vurgulayarak, iş dünyası için rol modelleri paylaşmak amacıyla, bu yıl yedincisi düzenlenen Sürdürülebilir İş Ödülleri’nde kazananlar, canlı gerçekleşen görkemli ödül töreninde açıklandı.

Türkiye’nin sürdürülebilir iş alanında lider akademisyenlerden oluşan 39 kişilik jüri üyelerinden canlı yayında görüşlerin alındığı ve daha iyi gelecek için bir çok projenin ödüllendirildiği iş ödülleri bu yıl pandemi şartları nedeniyle online olarak gerçekleşti. Törende 14 kategoride finale kalan projeler arasından sürdürülebilir iş ödüllerini kazanan kurum ve projeler ilan edildi.

CNR Food İstanbul'da ticaret bir üst seviyeye taşındı

Dünya gıda sektörünün en önemli oyuncuları, CNR Food İstanbul’da tarihi buluşmaya tanıklık etti. 2.500’ü aşkın yabancı satın almacının katıldığı fuarda, 20 ülkeden 2.000’i aşkın markanın ürünleri sergilendi.

Dünya gıda sektörünün en önemli buluşmalarından biri olan CNR Food İstanbul - Gıda ve İçecek Ürünleri, Gıda İşleme Teknolojileri Fuarı, devletin ve Uluslararası Fuarlar Birliği’nin (UFI) belirlediği yeni normale dönüş kriterleri kapsamında bir dizi önlem ile gerçekleştirildi. CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık tarafından, Türkiye Gıda ve İçecek Federasyonu (TGDF), Tüm Gıda Dış Ticaret Derneği (TÜGİDER) ve Tarım Ürünleri Hububat Bakliyat İşleme ve Paketleme Sanayicileri Derneği (PAKDER), Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Denetleme ve Sertifikalandırma Araştırmaları Derneği (GİMDES) işbirliği, Ticaret Bakanlığı ve KOSGEB desteğiyle organize edilen fuar, 4 günde binlerce sektör profesyonelini ağırladı. 

Clariant, 2020 Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi'nde yer aldı

Şirketin DJSI'da kendine yer bulması Clariant’ın sürdürülebilirlik ve inovasyon yoluyla diğer firmalara öncülük etme tutkusunu yansıtıyor 

Alanında uzmanlaşmış, sürdürülebilir ve yenilikçi özel kimya ürünleri şirketi olan Clariant, rakipleri arasında elde ettiği olağanüstü inovasyon puanı ve güçlü performansı sayesinde 2020 Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi'nde (DJSI) kendine yer bulduğunu duyurdu. Bu sayede, Clariant art arda 8. kez global kimya sektöründeki en sürdürülebilir şirketler arasında yer almayı başardı. Clariant ayrıca hem DJSI Avrupa hem de DJSI Dünya endeksinde kimya sektörünün en iyi şirketleri arasında kendine bir yer buldu. 

Clariant İcra Kurulu Başkan Vekili Hariolf Kottmann konuyla ilgili şunları söyledi: “Clariant'ın arka arkaya 8. kez Dow Jones Sürdürülebilirlik Endeksi'nde yer aldığını görmek, bizim için hem gurur hem de motivasyon kaynağı olmaya devam ediyor. Sürdürülebilirlik, Clariant'ın beş stratejik yapıtaşından biri. Bu beş yapıtaşından biri olan sürdürülebilirlik ise tutkulu insanlarla, öncü çalışmalarla ve yenilikçi çözümlerle lider bir özel kimyasallar şirketine dönüşüm yolculuğumuzda bize rehberlik etmeye devam ediyor." 

Tetra Pak İzmir fabrikasına TSE’den “Covid-19 Güvenli Üretim Belgesi”

Tetra Pak İzmir Fabrikası, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) uzmanları tarafından verilen ‘TSE COVID-19 Güvenli Üretim Belgesi”ni almaya hak kazandı.

Tetra Pak İzmir Fabrikası, COVID-19 pandemi riskinin Türk Standartları Enstitüsü’nün yayımladığı kılavuzlara uygun olarak yönetildiğinin bir göstergesi olarak, denetimler sonrası verilen “TSE COVID-19 Güvenli Üretim Belgesi”ni almaya hak kazandı. Uluslararası geçerliliğe sahip olabilecek nitelikteki bu belgeyi Tetra Pak, çalışma ve üretim bakım alanlarında, yemekhanelerinde, dinlenme alanları ile teknik ve idari ofislerinde COVID-19 kapsamında gerçekleştirdiği üst düzey hijyen tedbirleri ve tüm paydaşların sağlığını gözeten uygulamalarıyla elde etti.

“Pandemi süresince ülke ekonomisine değer katmayı sürdürdük”

Konuyla ilgili açıklamada bulunan Tetra Pak Türkiye Genel Müdürü Konstantin Kolesnik “Tetra Pak olarak bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz çalışmaların her evresinde “İyi Olanı Korur” marka vaadimizle öncelikle çevreyi, gıda ve insan sağlığını korumayı amaç edindik.  Bu doğrultuda tüm dünyayı etkisi altına alan COVID- 19 salgın sürecini en başından itibaren büyük bir ciddiyetle ele alarak, Dünya Sağlık Örgütü ve T.C. Sağlık Bakanlığı'nın yönergelerini titizlikle takip ettik. Ortaya koyduğumuz uygulamalar neticesinde İzmir fabrikamız TSE COVID-19 Güvenli Üretim Belgesi’ni almaya hak kazandı. Bu süreçte emeği geçen, alınan önlemlere uyan tüm çalışma arkadaşlarıma teşekkür ediyor, fabrikamızın ülkemizdeki tüm tesislere örnek olmasını umuyoruz” dedi.

E-ticaretteki ivmelenme, ambalaj tüketimini geçtiğimiz seneye oranla iki kat arttıracak

Pandemiyle birlikte Türkiye üretime dayalı birçok sektörde ihracat için önemli bir fırsat yakaladı. Cazip hale gelen ambalaj sektörünün ihracatı yılın ilk yarısında %11 artış gösterdi. Özellikle e-ticaretteki ivmelenmenin yanında tek kullanımlık kâğıt, karton ile ambalaj kullanımı ihtiyacında önemli bir artış olması bekleniyor. Rakamlar ise belirsizliğini koruyor.  

2020’nin ilk aylarından bu yana tüm dünyanın mücadele ettiği koronavirüs salgını, kimi sektörlerde kritik durgunluklara neden olurken kimileri için yeni fırsatlar doğurdu. Bunların başında ise ambalaj sektörü geldi. Bulaş riski nedeniyle temasın alışverişte de en aza indirildiği bu süreçte e-ticarette yaşanan ivmelenme ambalaj tüketimini artırdı. Ambalaj Sanayicileri Derneği verilerine göre, ambalaj sektörünün toplam ihracatı da 2020 yılının ilk yarısında bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 11 artış göstererek 2 milyar 414 milyon 219 bin dolara ulaştı. Sektör, yalnızca koronavirüsü değil, son dönemde yaşanan kur artışlarını da fırsata çevirdi.  

Mondi, ambalaj yarışmasından altı ödülle döndü

Mondi, Türkiye Ambalaj Sanayicileri Derneği'nin düzenlediği prestijli Ambalaj Ay Yıldızları 2020 Yarışması'nda altı yetkinlik ödülünün sahibi oldu. Şirketin sürdürülebilir ve etkili ambalaj çözümlerine yönelik inovatif yaklaşımları dört farklı kategoride ödüle layık görüldü:

Endüstriyel ve Taşıma Ambalajları:

•Mondi Adana Fabrikasından Cable Reel

•Mondi Tire Fabrikasından FloralBox

Esnek Ambalaj 

•Mondi Kalenobel'den Unilever Geri Dönüştürülebilir PP Çorba Ambalajı

•Mondi Kalenobel'den Metalizesiz Orkla Cips Ambalajı 

Gıda 

•Mondi Karaman Fabrikasından Safe Bottle Box

Satış Noktası Sergileme, Sunum ve Muhafaza Ürünleri

•Mondi İzmit Fabrikasından One Piece

9 aylık plastik mamul üretimi 25,7 milyar dolarda kaldı

Plastik sanayindeki pandeminin ilacı ihracat oldu

PAGEV, yayınladığı sektör raporlarıyla plastik sanayinin nabzını tutmaya devam ediyor. Son olarak Ocak-Eylül 2020 dönemi Türkiye Plastik Sektörü İzleme Raporunu yayınlayan PAGEV’in verilerine göre; koronavirüs salgınının Mart ayından bu yana talepte yarattığı gerilemenin etkisi ile Ocak-Eylül 2020 döneminde plastik mamul üretimi 2019 yılının aynı dönemine kıyasla miktarda yüzde 2 gerileme ile 7,3 milyon ton ve değerde yüzde 2,8 düşüşle 25,7 milyar dolar olarak gerçekleşti. Yılsonunda üretimin miktarda yüzde 1 azalışla 9,2 milyon ton, değerde yüzde 6,6 gerilemeyle 30,5 milyar dolar olarak gerçekleşmesi bekleniyor. Bu senaryonun gerçekleşmesi halinde plastik mamul üretimi miktar bazında 2019’un, değer bazında ise 2015 yılının gerisine düşebileceği tahmin ediliyor. 

Türkiye plastik sektöründe Mart ayından itibaren ciddi oranda gerileyen kapasite kullanım oranları Eylül ayında ise 2019 yılının Eylül ayı seviyelerine yaklaştı.  Geçen yılın 9 aylık döneminde plastik sektörünün ortalama kapasite kullanım oranı yüzde 69,7 iken 2020 yılının 9 aylık döneminde ortalama yüzde 64,1 oldu. 

9. Kimya Ar-Ge Proje Pazarı’nda ödüller sahiplerini buldu

T.C. Ticaret Bakanlığı onayında, İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB) organizasyonu ile düzenlenen “9. Kimya Ar-Ge Proje Pazarı”nda ödüller sahiplerini buldu. Altı proje kategorisinde ve bir başarı hikayeleri kategorisinde toplam 141 projenin başvurduğu yarışmada 18 proje ödüle layık görüldü ve 600 bin TL ödül dağıtıldı.

Pandemi dolayısıyla bu yıl 9’uncusu 21 Kasım’da ilk defa dijital olarak düzenlenen “Kimyevi Maddeler ve Mamulleri Sektöründe Ar-Ge Proje Pazarı” ödül töreni, İKMİB’in youtube kanalından canlı yayınlandı. Ödül töreninde, “İlaç”, “Medikal”, “Boyalar ve Yapıştırıcılar”, “Plastik ve Kauçuk”, “Kozmetik-Sabun ve Temizlik Ürünleri” ve “Temel Kimyasallar” olmak üzere 6 ayrı kategoride başvurulan projeler arasında ilk üçe giren proje sahipleri ödül almaya hak kazandı. Başvurulan 141 proje arasında derece alan 18 proje sahibine toplam 600 bin TL para ödülü verildi. Ayrıca bir yıl içinde ticarileşen projelere 100 bin TL özel ödül verilecek. 

Paket servis patlamasıyla artan plastik ambalaj talebi makine yatırımlarını hızlandırdı

Pandemiden olumsuz etkilenen Türkiye plastik işleme makineleri sektörünün üretimi yılın 9 aylık döneminde geçen yıla kıyasla yüzde 5 azaldı ve 358 milyon dolarda kaldı. Diğer yandan rakamlar tüm olumsuzluklara rağmen plastik sektörü genelinde makine yatırımlarının devam ettiğini gösterdi. 

Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı’nın (PAGEV), plastik sanayindeki son gelişmeleri alt sektörlere yönelik izleme raporları ile aktarmaya devam ediyor. Son olarak Plastik İşleme Makineleri Sektörü Ocak-Eylül 2020 raporunu yayınlayan PAGEV’in verilerine göre; plastik işleme makinelerinin de içinde yer aldığı genel makine sektöründe kapasite kullanımı, 2020 yılının 9 aylık döneminde 2019 yılının aynı dönemine kıyasla 4,6 puan gerileyerek ortalama yüzde 64 olarak gerçekleşti.  

Pandeminin gölgesinde geçen 9 aylık süreçte plastik işleme makineleri üretimi bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 5 gerileyerek 358 milyon dolar oldu. Bu dönemde plastik işleme makineleri üretiminden; presler ve diğer makineler yüzde 43, aksam ve parçalar yüzde 28, ekstrüzyon makineleri yüzde 14, termoform makineleri yüzde 7, enjeksiyon makineleri yüzde 6 ve şişirme makineleri yüzde 2 pay aldı. Sektörün üretiminin yılsonunda 2019 yılına kıyasla yüzde 10 azalışla 454 milyon dolara düşeceği tahmin ediliyor. 

FANUC robotları, yeni nesil elektrikli Volkswagen otomobilleri üretecek

Volkswagen, Doğu Frizya’da 800, ABD’de 600 ek FANUC robotu kullanmaya başlayarak tesislerini genişletecek

Otomasyon uzmanı ve endüstriyel robot üreticisi FANUC, geleceği şekillendiren otomasyon teknolojilerinin geliştirilmesinde Volkswagen'e destek oluyor. Bu amaç doğrultusunda şirket, Doğu Frizya'nın Emden ve ABD'nin Chattanooga kentlerindeki Volkswagen tesislerine toplamda 1.400 robot temin edecek.

Volkswagen tesisleri FANUC’la geliştiriliyor

2022 yılıyla birlikte, Emden'deki Volkswagen tesislerinde 800'den fazla FANUC robotu, yeni nesil Volkswagen elektrikli araçlarını üretecek. Bu adımla tesisler otomotiv endüstrisindeki en modern üretim lokasyonlarından biri haline gelecek.  Chattanooga'daki fabrikaysa, Kuzey Amerika'daki Volkswagen elektrikli araç üretiminin merkezi haline gelecek şekilde genişletiliyor. 2022 yılından itibaren Chattanooga'da yaklaşık 600 ek FANUC robotu kullanılmaya başlanacak. FANUC robotlarının karoser yapımında ve pil üretiminde kullanılması planlanıyor.

Atlas Copco’dan sanayiye enerji tasarrufu sağlayacak 10 öneri

Ülkemizde tüketilen enerjinin ortalama yüzde 40’ının sanayide kullanıldığını belirten Atlas Copco, basınçlı hava sistemlerinde düzenli olarak yapılacak denetimler sayesinde ulaşılacak iyileştirmelerle, sistem performansının artacağını vurgularken, enerji tasarrufu için 10 maddelik yol haritası paylaştı.  

Atlas Copco Kompresör Tekniği, fabrikalarda en yüksek enerji tüketimine neden olan basınçlı hava sistemlerine yönelik hazırladığı ve kendi ürünü olsun ya da olmasın tüm fabrikalara sunduğu bedelsiz analiz çalışmalarıyla, endüstride enerji tasarrufu sağlamaya devam ediyor. Enerji verimliliğini sağlamak için her basınçlı hava sisteminin düzenli olarak denetimden geçmesi gerektiğini belirten Atlas Copco Kompresör Tekniği uzmanları, sistemde kötü işleyen ve iyileştirmeye açık olan tarafları yerinde değerlendirerek yapılacak detaylı analizler sonucu ortaya çıkacak yol haritasıyla enerji kaybının önüne geçilebileceğine dikkat çekiyor. Atlas Copco Kompresör Tekniği tarafından Basınçlı Hava Sistemi analizi kapsamında; bütün sistem öğelerinin gözden geçirilmesi, ölçüm aletlerinin montajı, veri analizi ve potansiyel iyileştirmelerin modellenmesi süreçleri yer alıyor.

Pandemide ambalajlı gıdanın önemi arttı

Tüketiciler artık ürünlerin hijyenine, saklama ömrüne ve doğaya olan etkilerine daha çok dikkat ediyor.

İçerisine konulan ürünü koruyarak temiz ve güvenilir koşullarda tüketicilere ulaşmasını sağlayan, aynı zamanda ürünlerin taşınmasını ve depolanmasını kolaylaştıran değerli bir malzeme olan ambalaj, pandemi döneminde özellikle gıda ürünlerinde önemini bir kez daha kanıtladı. Ambalajlı üründe tüketici talepleri pandemi ile şekil değiştirmeye başladı. 

Ambalajların dayanıklılığı ve saklama ömrü daha da önemli hale geldi

Pandemi süreci ile tüketicilerin satın alma kriterlerinde bazı değişiklikler olduğunu açıklayan B12 Creative Branding Ajansı Kurucusu ve Kreatif Direktörü Bürkan Çiftçigüzeli, “Bu dönemde sağlığın her şeyden önemli olduğunu bir kez daha gördük. İnsanlar artık daha hijyenik ve güvenilir olduğunu düşündükleri için ambalajlı ürünleri daha fazla tercih etmeye başladı. Özellikle kilitli kapak sistemi bulunan ambalajlar tüketiciler tarafından ilgi görüyor. Bununla birlikte karantina dönemlerinde hane halkının ardından aile büyüklerinin ve 65 yaş üstü yaş grubunun evde kalmasının etkisiyle toplu alışverişler arttı. Şu an ise dışarıda kalınan süreyi kısaltmak için daha büyük gramajlı ürünlere eğilim artıyor. Örneğin artık 250 gramlık peynir yerine 750 gramlık peynir satın alınarak alışverişe tekrar gitme süresi uzatılıyor. Üç günde bir markete gitmek yerine iki haftada bir gitmek daha tercih edilir oluyor. İlk dönemlerde temel gıda maddelerine olan talep, ikinci aşamada evde tüketilen atıştırmalıklar ile başka bir boyuta geçti. Tüketici artık ev içi tüketim ile daha yüksek adetlerde satın alım yapmaya başladı. Dolayısıyla ambalajların dayanıklılığı ve saklama ömrü de önemli konulardan birisi haline geldi” dedi.