Mitsubishi Electric, Türkiye’nin genç nüfusuna ve hızlı büyüme potansiyeline inanıyor
- JACOM_CONTENT_CREATED_DATE_ON
- JACOM_CONTENT_WRITTEN_BY
Dünya genelinde 120 binden fazla çalışanı ile 42 ülkede faaliyet gösteren, 37 milyar doların üzerinde konsolide net satışa sahip dünya devi Mitsubishi Electric, öncelikli pazar olarak gördüğü Türkiye’de hızla büyüyor. 2012 yılı sonunda Türkiye operasyonunu kuran Mitsubishi Electric, Marmaray projesinde ve Türksat 4A uydusunda kullanılan teknolojisiyle dikkat çekiyor. Genç bir nüfusa sahip Türkiye’de endüstrinin hızla büyüyeceğine ve bu noktada fabrika otomasyonuna ve enerji verimli teknolojilere olan ihtiyacın artacağına inanan Mitsubishi Electric, bu zorlu göreve adres olarak kendi teknolojisini gösteriyor.
Mitsubishi Electric Türkiye 27 0 milyon TL ciro hedefliyor
Çığır açan teknolojiler ve ürünler geliştiren Mitsubishi Electric; bugüne kadar dünyanın en büyük ve en uzun LED ekranına*, dünyanın ilk spiral yürüyen merdivenine*, dünyanın en hızlı asansörlerine*, dünyanın ilk ticari uçuş sırasında internet hizmeti sağlayan anten teknolojisine* ve çok daha fazlasına imza attı. Şimdi ise tüm dünyada kullanılan ve yüksek kaliteye sahip ürünleri ve teknolojisi ile Türkiye ekonomisine katkı sağlamak için çalışıyor. Fabrika otomasyon sistemleri, klima ve iklimlendirmenin satış ve satış sonrası hizmetlerini veren Mitsubishi Electric Türkiye; ayrıca iletişim uyduları, asansör, güç kaynakları ve ulaştırma bağlantılı altyapı işlerine de destek veriyor. Kurulduğu günden bu yana hızlı bir büyüme gösteren Mitsubishi Electric Türkiye, 2015 mali yılında 12 milyar Yen, yani yaklaşık 270 milyon Türk Lirası ciro hedefliyor.
Mitsubishi Electric Türkiye büyüdükçe sağladığı istihdam da artacak
2012 yılı sonunda Türkiye operasyonunu kurduktan kısa bir süre sonra fabrika otomasyonu alanındaki distribütörü Genel Teknik Sistemler (GTS) ile birleşen ve 2014’te 10 yılı aşkın süredir Türkiye’de klima distribütörü olan KlimaPlus’ı satın alan Mitsubishi Electric Türkiye’nin Başkanı Masahiro Fujisawa, “Geçtiğimiz yıl faaliyetlerimizi büyük ölçüde genişleterek güçlü bir büyüme sağladık. Hızla gelişen Türk endüstrisinin ileri teknoloji ile donatılmış fabrika otomasyonuna ve enerji verimli teknolojilere olan ihtiyacının artacağına inanıyoruz ve bu zorlu göreve adres olarak kendi teknolojimizi gösteriyoruz. Mitsubishi Electric Türkiye olarak, fabrika otomasyonu ve iklimlendirme sektörlerindeki faaliyetlerimizin yanı sıra iletişim uyduları, asansör, güç kaynakları ve ulaştırma bağlantılı altyapı işlerine de destek veriyoruz. Türkiye’de özellikle Marmaray’da ve Türksat 4A uydusunda kullanılan teknolojimiz ile tanınıyoruz. Bu projelere ek olarak pek çok farklı sektördeki fabrika otomasyonu faaliyetlerimiz, çok sayıda prestijli yapıda tercih edilen iklimlendirme sistemlerimiz ve asansörlerimiz de dikkat çekiyor. Tüm bu gelişmelerin ışığında 2015 mali yılında 12 milyar Yen, yani yaklaşık 270 milyon Türk Lirası ciro hedefliyoruz (1 Nisan 2014 – 31 Mart 2015 dönemi). Türkiye’deki faaliyetlerimizi genişlettikçe ve markamızın varlığına güç kattıkça sağladığımız istihdamın da artacağına inanıyoruz.” diye konuştu.
Çevre bilinci artmış toplum hedefi
Tüm bu üstün teknolojileri geliştirirken çevreye duyarlı bir yaklaşım içinde olduklarını vurgulayan Masahiro Fujisawa, “2007’de Mitsubishi Electric’in aynı zamanda 100. yıldönümü olan 2021 yılına denk gelen uzun dönemli çevresel yönetim vizyonumuz “Çevre Vizyonu 2021”i oluşturduk. Bu vizyon çerçevesinde; çevresel duyarlılığı teşvik etmek, düşük karbon salımı ve geri dönüşüm konularındaki bilinci artmış bir toplum yaratmak en temel hedeflerimiz arasında yer alıyor.” şeklinde konuştu.
“Türkiye’ye değer katmak için çalışıyoruz”
Mitsubishi Electric’in felsefesinin teknoloji ile toplumu zenginleştirmek olduğunu ifade eden Fujisawa, “Türkiye’de de yine bu felsefeyi takip edeceğiz. Mitsubishi Electric olarak Türkiye’de olmak, bizim için çok büyük bir fırsat ve bizi heyecanlandırıyor. Türkiye’ye değer katmak için çalışıyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.
Mitsubishi Electric Fabrika Otomasyon Sistemleri Türk sanayisine yüksek kaliteli hizmet sunuyor
Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri; otomotiv, gıda, paketleme, metal işleme makineleri, PVC işleme makineleri gibi Türkiye’nin önde gelen sanayi kuruluşlarının bulunduğu alanlarda hizmet veriyor. Fabrika otomasyonu alanındaki ana ürünleri; programlanabilir kontrol cihazları, alternatif akım motoru hız ayar cihazları, insan-makine diyaloğu ekranları, servo motorlar, hareket kontrol sistemleri, alçak gerilim şalt ürünleri ve endüstriyel robotlar oluşturuyor. Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri Genel Müdürü Şevket Saraçoğlu, fabrika otomasyonu ürünlerini Mitsubishi Electric Türkiye’de istihdam edilen Türk mühendislerin dizayn, projelendirme, yazılım ve devreye alma çalışmalarıyla birleştirerek Türk sanayisine yüksek kaliteli hizmet sunduklarını söyledi.
Marmaray’da Mitsubishi Electric’in fabrika otomasyon teknolojisi kullanıldı
Mitsubishi Electric Türkiye Fabrika Otomasyon Sistemleri olarak, faaliyet alanları içinde önemli bir yer tutan altyapı projeleri kapsamında, İstanbul için hayati önem taşıyan Marmaray’ın İstasyon Bilgi ve Yönetim Sistemi Projesi’ni gerçekleştirdiklerini belirten Saraçoğlu, “Marmaray’daki hizmetlerimiz; Mitsubishi Electric’in ileri teknoloji ürünü otomasyon ekipmanları, mühendislik ve tasarım, projelendirme, yazılım programlama, donanım montajı, devreye alma, eğitim ve servis desteğinden oluşuyor. Projede izlediğimiz ve kontrol ettiğimiz alt sistemler ise tünel havalandırma, enerji temin, istasyon havalandırma, temiz ve atık su, tünel ve istasyon aydınlatma, tünel ve istasyon yangın alarm sistemleri, yürüyen merdivenler, asansörler, tünel drenaj ve sel kapakları.” açıklamasında bulundu.
Marmaray’da kontrol sistemi yüzde 100 yedekli
Marmaray’daki kontrol sisteminin yüzde 100 yedekli olarak tasarlandığını vurgulayan Saraçoğlu, “Marmaray kontrol sisteminde; 37 bin donanım izleme ve kontrol noktası, 107 bin yazılım izleme ve kontrol noktası, 750 operatör ekranı kontrol sayfası, 100 kilometre haberleşme kablosu bulunuyor. Bu sayede örneğin, tünelde oluşabilecek bir yangın durumunda operatörler, ilgili olay noktasındaki tren operatörü ile temas kurabiliyor, yolcuyu ve dumanı tahliye etmek amacıyla hava akış yönünü tespit edebiliyor ve sisteme önceden tanımlı havalandırma senaryosunu başlatabiliyor.” diye konuştu.
“Türk mühendislerini ve mühendis adaylarını ileri teknoloji uygulamalar konusunda eğitiyoruz”
Teknolojik bilgileri genç nesillere aktararak onları eğitmeyi çok önemsediklerini vurgulayan Saraçoğlu, “Gerek senelik eğitim programları ile tecrübeli Türk mühendislerine gerekse farklı şehirlerdeki teknik üniversitelerde oluşturulan laboratuvar ve sertifika programları ile genç mühendis adaylarına ileri teknoloji uygulamalarını aktarmak üzere faaliyet gösteriyoruz.” diyerek sözlerini tamamladı.
Mitsubishi Electric Klimalar Türkiye’de çok sayıda yapının havasını değiştiriyor
Mitsubishi Electric Türkiye’nin iklimlendirme sektöründeki faaliyetleri ile ilgili bilgi veren Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri Genel Müdürü Yenal Altaç, “Bugüne kadar Türkiye’de önde gelen bankaların, otellerin, eğitim ve sağlık kurumlarının, terminallerin, iş merkezlerinin ve lüks konutların havasını değiştirdik ve değiştirmeye devam ediyoruz. Yüksek enerji verimliliğine, üstün performansa sahip, uzun ömürlü Mitsubishi Electric Klimalar ve mühendislik yaklaşımından taviz vermeyen kaliteli hizmetlerimiz ile bireysel ve kurumsal her türlü ihtiyaca ürün ve çözüm sunuyoruz.” diye konuştu.
Hem soğutmada hem de ısıtmada A+++ enerji sınıfında klimalar
Sektörün sağlıklı büyümesinde 2014 yılı başında yürürlüğe giren Sezonsal Verimlilik Kriterleri’nin önemli bir rol oynayacağına ve yeni düzenleme ile inverter klimalara olan talebin artacağına dikkat çeken Altaç, “Sezonsal Verimlilik Kriterleri, çevre duyarlılığı konusunda da öncü bir marka olan Mitsubishi Electric’in üzerinde hassasiyetle durduğu konulardan biri. Bugün itibari ile en düşük enerji verimliliğine sahip ürünümüz A sınıfında ve hem soğutmada hem de ısıtmada A+++ kategorisinde pek çok ürünümüz mevcut.” diye konuştu.
Küresel ısınma, enerji verimliliği ve iç hava kalitesi hassasiyetlerinin ve tüketici bilincinin artmaya devam etmesiyle Türkiye’de klima sektörünün yılda ortalama yüzde 10-15 oranında büyümesinin beklendiğini ifade eden Altaç, “Bu doğrultuda Türkiye’nin 2023 yılına kadar dünya iklimlendirme pazarında ilk 15 ülke arasına girme hedefine ulaşacağını düşünüyoruz. Türkiye iklimlendirme sektöründeki bu büyüme trendinde biz de Mitsubishi Electric Türkiye Klima Sistemleri olarak hızla büyümeye devam edeceğimize inanıyoruz.” şeklinde açıklamalarda bulundu.