Sunday, Dec 22nd

Last updateFri, 13 Dec 2024 12pm

Buradasınız: Home Teknoloji Makale Termoplastik Nişasta

FU CHUN SHIN (FCS) - PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNELERİ

Termoplastik Nişasta

1.Giriş

Nişasta amiloz ve amilopektin içeren iki farklı polisakkarit biriminden meydana gelen doğal kaynaklı bir polimerdir. Nişasta yapısında hidrojen grupları nedeniyle, kuvvetli hidrojen bağları bulunur. Bu hidrojen bağları ise nişasta molekülleri arasında kuvvetli molekül arası bağ oluşturmaktadır. Bu bağlar ile amiloz ve amilopektin birimlerinin düzenli dizilimi nedeniyle moleküler hareketlilik kısıtlı hale gelir. Bu da nişasta moleküllerinin işlenme kabiliyetini sınırlandırır [1–4].

 

Doğal nişasta, amiloz ve amilopektin birimlerinin düzenlerine bağlı olarak amorf ve yarı kristal bir yapı sergiler. Burada amiloz birimlerinin amorf, amilopektin birimlerinin ise kristal yapıyı oluşturduğu düşünülmektedir. Nişastanın kaynağına göre amiloz ve amilopektin oranları da farklılık gösterir. Genel olarak %15-30 arasında amiloz ve %70-85 arasında amilopektin birimleri mevcuttur [1, 3, 4].

1.1Termoplastik Nişasta (TPS)

Termoplastik Nişasta (TPS), doğal kaynaklı bir biyopolimer olan nişastanın, plastikleştiriciler yardımıyla ısıl işleme tabii tutulması sonucu geleneksel polimer işleme yöntemleri ile işlenebilir hale getirilen formudur. TPS mekanik ve diğer performans özellikler açısından geleneksel termoplastiklerle benzer uygulama alanlarında (film, ambalaj, eczacılık) kullanımına müsaade eden yapısı ve TPS’den üretilen ürünlere biyobozunur özellik kazandırması sayesinde son yıllarda plastik endüstrisinde kendine önemli bir yer bulmaktadır [2, 3, 5, 6].

Nişastadaki kuvvetli hidrojen bağları nişasta moleküllerinin hareket alanını sınırlandırması ile nişastanın işlenebilirlik özelliği azalır. Bu kısıtlama geleneksel polimer işleme yöntemleri ile nişastanın şekillendirilmesine imkân vermez, işleme esnasında uygulanan ısı ve gerilimler beklenilen plastikleşme, erime yerine nişastanın yapısının bozunmasına yol açmaktadır.  Plastikleştiriciler kullanılarak ise güçlü hidrojen bağları kırılır ve ekstrüzyon gibi temel işlemlerle nişasta işlenebilir böylelikle termoplastik nişasta elde edilebilir [7, 8].

Nişasta uzun yıllardan beri, geleneksel plastiklerde, özellikle poliolefinlerde maliyet düşürme, biyobozunma özelliği kazandırma ya da kompozit malzeme yapımında rijitliği arttırma amacıyla dolgu ve katkı maddesi olarak kullanılmaktaydı. Günümüzde ise polimer karışımlarında TPS formunda, ana malzeme olarak geleneksel polimerlerin yerini almış durumdadır ve ilgili çalışmalar artarak devam etmektedir. TPS’nin diğer polimerlerin yerini almasının en büyük nedeni ise geleneksel yöntemler ile kolaylıkla işlenebilmesi ve şekillendirilebilmesidir. 

1.2Termoplastik Nişasta (TPS) Üretimi – Nişastanın Plastikleştirilmesi

Temel olarak nişastanın plastikleştirilmesinin temelinde kullanılan plastikleştiriciler yardımıyla nişasta yapısındaki amiloz ve amilopektin birimlerinin hareketliliğinin arttırılması ve ısı yardımıyla moleküller arası etkileşim ortadan kaldırılıp nişastanın kristal yapısının bozularak, nişasta molekülleri ile plastikleştirici arasında yeni etkileşimlerin oluşumunu kolaylaştırma esasına dayanır. 

Uygulanan ısı ve kayma gerilimi etkisiyle bozulan kristal yapı, erime sıcaklığının altına kadar soğutulur ve yeni bir kristal yapı oluşturulur. Bu açıdan bakıldığında tek ya da tercihen çift vidalı ekstrüder sistemleri; ekstrüderin ısıtma, sürtünme, karıştırma ve yoğurma yeteneği sayesinde ısı ve kayma geriliminin etkin uygulanması için hem de soğutma yardımıyla kristal yapının oluşturulması için kolay ulaşılabilecek bir yöntem olarak karşımıza çıkar.

TPS’nin kristal yapısının tam olarak yeniden düzenlenmesi ise nişastadaki amiloz ve amilopektin miktarına bağlı olarak değişiklik gösterir. Amiloz birimleri amilopektin birimlerine göre daha fazla hareket kabiliyetine sahiptir. Bu durum amiloz moleküllerinin daha hızlı düzenlenmesine olanak tanır, amilopektin birimleri ise daha kısıtlı hareket eder ve düzenlenmeleri birkaç gün sürebilir [4].

Nişastanın plastikleştirilmesi ile ilgili ilk çalışmalarda nişasta granülleri ile suyun etkileştirilmesi sonucu nişastadaki serbest hidroksil gruplarının suyu alarak şişmesi ve oluşan süspansiyonun ısıtılarak kristalliğin kademeli olarak yok edilmesi raporlanmış ve bu işleme jelleşme denilmiştir. French Lai ve Kokini’nin yaptıkları çalışmalarda jelleşme işlemi için ekstrüder kullanılmıştır. Burada yüksek orandaki kesme kuvveti ve oluşan yüksek basıncın etkisiyle suyun kaynama sıcaklığı yükseltilmiş ve nişastanın granül yapısının tam olarak bozulması sağlanmıştır [10,11].

Sonraki çalışmalarda ise su yerine kaynama noktası daha yüksek olan gliserol tercih edilmiştir. St-Pierre ve ekibinin yaptıkları çalışmada %10 su ve %15 gliserol kullanılarak tek vidalı ekstrüderde 150°C’de plastikleştirme sağlanmıştır [10]. Bikiaris ve ekibinin yaptıkları çalışmada ise %25 gliserol kullanılmıştır ancak burada ekstrüder yerine reomikser kullanılmış ve 180°C sıcaklıkta işleme yapılmıştır [10, 12]. Rodriguez-Gonzalez ve ekibinin yaptıkları çalışmada ise bu kez farklı oranlardaki gliserol ve su kullanılarak çift vidalı ekstrüderde plastikleştirme yapılmıştır [13]. Buna karşın başka bir çalışmada ise gliserole ek olarak ağırlıkça %10 su ilavesi ile elde edilen TPS’de plastikleşmenin daha etkin sağlandığı ancak suyun polimer karışımlarının hazırlanması sırasında mekanik özelliklerde düşüşe sebebiyet verdiği aktarılmıştır [11,14].

Son yıllardaki çalışmalarda ise gliserol, nişasta için kullanılan plastikleştiriciler arasında ilk sırayı almıştır. Martins ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmada %30, Sabetzadeh ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmada %35, Khanoonkon ve arkadaşlarının yaptıkları çalışmada ise %40 oranında gliserol kullanıldığı kaydedilmiştir [15]. Literatürdeki çalışmalara bakıldığında farklı miktarlardaki gliserolün TPS’nin oda sıcaklığındaki fiziki yapısını etkilediği görülmektedir. Buna bağlı olarak gliserol miktarı yükseldikçe TPS’nin camsı yapıdan kauçuğumsu yapıya geçtiği rapor edilmektedir [15–18]. Pushpadass ve ekibinin çalışmalarında ağırlıkça %25 oranındaki gliserol miktarı içeren 10:90 oranındaki AYPE: TPS (Alçak Yoğunluklu Polietilen: Termoplastik Nişasta) karışımlarının en iyi mekanik özellikleri gösterdiği, artan gliserol miktarının ise gerilme mukavemeti ve modülleri düşürdüğü rapor edilmiştir [19].

1.3Plastikleştiriciler

Nişastanın plastikleştirilmesinde hiç şüphesiz en önemli rolü plastikleştiriciler üstlenmektedir. Plastikleştirici moleküller, nişasta zincir moleküllerinden çok daha küçüktür ve nişasta makromolekülleri arasına girebilirler. Böylelikle nişasta makromolekülleri arasındaki hidrojen bağlarını zayıflatarak birbirinden ayrılmasını sağlarlar. Soğutulma sonrasında ise moleküller arasında yeni etkileşimlerin meydana gelmesini ve ilk duruma göre farklı bir kristal yapısının oluşmasını sağlar (Şekil 7). Buna bağlı olarak plastikleştirici çeşidi ve miktarı TPS’nin su ile olan etkileşimi, camsı geçiş sıcaklığı ve mekanik davranışları üzerinde doğrudan etkili olmaktadır [4]. Su, nişasta için diğer plastikleştiricilere oranla daha etkili plastikleştirici olsa da TPS üretiminde yüksek kaynama sıcaklığı ve düşük maliyeti nedeniyle gliserol kullanımı ilk sırayı almış gibi görünmektedir  [16].

Gliserol her ne kadar nişastanın termoplastik hale getirilmesi ile ilgili çalışmalarda ilk sırayı almış olsa da üre, polioller, formamid, etilenbisformamid, sorbitol, sitrik asit, aminoasitler, gibi farklı malzemeler de TPS üretiminde plastikleştirici olarak kullanılmaktadır. Şekil 8’de gliserole oranla farklı plastikleştiricilerin TPS üretimindeki kullanım oranları verilmektedir.

2. TPS Karışımları (Blendleri)

Polimer karışımları farklı amaçlara yönelik uygulamalarda kullanılmak üzere istenilen özellikteki polimer malzemelerin elde edilmesi için yapılır. İstenilen özelliklere uygun polimerlerin hazırlanması için yeni bir polimer sentezlemek çoğu zaman zahmetli, uzun laboratuvar çalışmaları gerektiren bir süreçtir. Dolayısıyla polimerlerin birbiri ile karıştırılması daha kolaydır ve maliyeti düşüktür. Polimer karışımlar hemen her uygulamada istenilen özelliklerin elde edilmesi için sıklıkla kullanılan bir yöntemdir [20, 21].

Polimer karışımları hazırlanırken, polimerlerin birbiri ile olan etkileşimleri göz önüne alınır ve uygun bir karıştırma yöntemi belirlenir. Termodinamik açıdan bakıldığında polimer karışımları için iki farklı sınıflandırma yapılabilir. Bunlar uyumlu (miscible) ya da uyumsuz (immiscible) karışımlardır. Bunlara ek olarak uyumsuz polimerler arasındaki etkileşimleri arttırarak uyumlu hale gelmelerini sağlayan farklı uyumlaştırma yöntemleriyle de polimer alaşımları elde edilebilir. Polimer alaşımları da sıklıkla kullanılan malzemelerdendir [20–22].

Polimer karışımlarındaki temel amaç istenilen özelliklerin eldesi olduğundan, elde edilecek karışımın uygulama alanı özellikle dikkate alınarak, karışımı oluşturacak polimerlerin seçimi ve miktarları belirlenir. Esas olarak iki polimerin karıştırılması, her iki polimerin ön plana çıkan özelliklerinin tek bir malzemede birleştirilmesi olarak söylense de karışımı oluşturan polimerlerin olumsuz özellikleri de karışımda ortaya çıkabilir [20, 21].

TPS ile yapılan blend çalışmalarına bakıldığında, yaygın kullanıma sahip ancak doğada bozunma özelliği olmayan polimerlere biyobozunurluk özelliği kazandırma amacının ön planda olduğu görülmektedir. Ancak her ne kadar biyolojik bozunma özelliği elde edilmek istense de bazı polimerler için mekanik ve termal özelliklerde iyileştirme için de TPS’nin kullanılabileceği raporlanmıştır.

Termoplastik Nişasta /Polietilen (TPS/PE) karışımları ile ilgili ilk bilgiler Pierre ve ekibinin TPS/PE karışımlarının morfolojik uyumsuzluğunun raporlandığı çalışmada elde edilmiştir. Pierre ve ekibi Alçak Yoğunluklu Polietilen (AYPE) ve Lineer Alçak Yoğunluklu Polietilen (LAYPE) ile TPS karışımı sonucunda mekanik özelliklerde azalma sonucu uyumsuzluğu raporlamışlardır [10].

Bikiaris ve ekibinin yaptığı çalışmada ise uyumlaştırıcı kullanılarak elde edilen AYPE/TPS karışımında biyolojik bozunma hızının uyumlaştırıcı kullanılmadan elde edilen karışıma oranla daha yavaş olduğu açıklanmıştır [12].

Yüksek Yoğunluklu Polietilen (YYPE)  ile yapılan çalışmalarda ise Jang ve ekibi ile Sailaja ve Chanda farklı uyumlaştırıcılar kullanarak TPS/YYPE karışımlarının mekanik özelliklerinin arttığını açıklanmıştır [23,24]. 

Günümüzdeki çalışmalarda ise farklı plastikleştiriciler kullanılarak üretilen TPS’nin PE ile ilgili blendleri farklı uygulamalarda kullanılmaya başlanmıştır. Son yıllarda hayatımıza giren ve doğada yok olma özelliğine sahip poşet ve ambalaj uygulamaları TPS/PE blendlerinin en iyi örnekleridir. 

Termoplastik Nişasta /Polipropilen (TPS/PP) karışımları ile ilgili Rosa ve ekibinin yaptığı çalışmada TPS’nin PP matrisi içinde diğer poliolefinlere oranla mekanik özelliklerde çok daha az azalmaya sebebiyet verdiği ve TPS’nin PP için dolgu maddesi olarak kullanılabileceği önerilmiştir. Yapılan çalışmada yine TPS ve PP arasındaki morfolojik uyumsuzluk da raporlanmıştır [25].

Kaseem ve ekibi ise TPS/PP karışımını hazırlamak üzere tek vidalı ekstrüder kullanmış ve elde edilen farklı oranlardaki karışımları reolojik olarak incelemişlerdir. Burada TPS/PP karışımının psedoplastik bir akışkan olduğu ve TPS oranındaki artışın mekanik özelliklerde azalmaya sebebiyet verdiği açıklanmıştır [26].

TPS/PP karışımlarında uyumlaştırıcı kullanımı ve alternatif uyumlaştırıcılar ile ilgili Martin ve Santana’nın yaptığı çalışmada ise uyumlaştırıcı kullanılarak elde edilen karışımların mekanik özelliklerindeki üstünlükleri rapor edilirken aynı zamanda uyumlaştırıcı kullanımın TPS/PP karışımımın termal özelliklerinde önemli bir değişikliğe yol açmadığı da raporlanmıştır [18]. TPS’nin PP için hem maliyet düşürmek amacıyla dolgu maddesi olarak kullanılması hem de uyumlaştırıcılar yardımıyla TPS/PP karışımının farklı uygulamalarda kullanılabilir olduğu görülmektedir. 

TPS/Polistiren (PS) ile ilgili çalışmalarda ise Pimentel ve ekibi, TPS/PS karışımlarının camsı geçiş sıcaklığının PS’ye göre düşük olduğunu ve artan TPS miktarının PS’nin termal bozunmasını oldukça kolaylaştırdığını açıklamışlardır [27].

Başka bir çalışmada ise Schlemmer ve ekibi ise gliserol ile buriti yağı kullanılarak elde edilen TPS’ler ile PS karışımlarının biyolojik bozunma özelliklerini incelemiş ve buriti yağı ile elde edilen TPS/PS karışımının daha üstün özelliklerde olduğunu raporlamışlardır [28].

TPS karışımları ile ilgili çalışmalar özellikle endüstride sıklıkla kullanılan polimerler olan Polietilen, Polipropilen ve Polistirende (PS)’de yoğunlaşmış olsa da şimdiye kadar Akrilonitril Bütadien Stiren (ABS), Polikaprolaktam (PCL), Polilaktik asit (PLA), Polivinil alkol (PVOH), Polibütilensüksinat (PBS) gibi polimerler de TPS ile karışımları yapılmıştır. Burada dikkat çeken ise TPS/PVOH karışımlarıdır. TPS/PVOH karışımları ile ilgili Mao ve ekibinin çalışmasında karışımın mekanik özelliklerinin PVOH’a göre oldukça iyileştiği rapor edilmiştir. Çalışmada PVOH da bulunan hidroksil grupları ile TPS arasındaki moleküler etkileşimlerin TPS/PVOH karışımının termodinamik açıdan uyumluluğunu sağladığı açıklanmıştır [29].

3.Değerlendirme

Dünyamız ve dolayısıyla insanlık küresel ısınma, çevre kirliliği, olası su sıkıntıları ile gün geçtikçe daha fazla karşılaşmakta, kötü etkilerini daha yakından görmektedir. Önlenebilir tehditler arasında çevre kirliliği ilk sırada yer almaktadır. Doğrudan insan kaynaklı kirliliğin önlenmesi adına yapılan çalışmalar gün geçtikçe önemini daha da belirgin hale getirmektedir.  

Fosil yakıtların tükenmesi, küresel ısınma ve iklim değişikliği ile petrol kaynaklı plastiklerdeki maliyet yüksekliği nedeniyle, geleneksel polimerlerin yerini, son yıllarda doğal kaynaklı polimerler almaktadır. Dünyanın geleceği ile ilgili kaygılar nedeniyle havacılık ve uzay uygulamalarından, kullandığımız plastik poşetlere kadar geniş bir alanda, doğal kaynaklı biyopolimerler geliştirilmektedirler. Doğal kaynaklı biyopolimerler biyolojik olarak uyumlulukları, doğada kısa sürede bozunabilmeleri, bozunma sonrası ortaya çıkan ürünlerin toprak, hayvan ve insan sağlığına zarar vermemeleri, kaynak bulmadaki kolaylık gibi pozitif özellikleriyle ön plana çıkmaktadırlar.

Termoplastik Nişasta, doğal kaynaklı polimerler içinde en kolay ulaşılabilir durumdadır denilebilir. Dolayısıyla geleneksel polimerler ile birlikte kullanıldıklarında hem fosil yakıtlara olan bağımlılığı azaltacak, hem maliyet avantajı sağlayacak, hem de çevresel kirlenmenin önlenmesinde önemli bir rol üstlenecektir. Önceki çalışmalar, geleneksel işleme yöntemleri ile kolaylıkla işlenebilen TPS’nin farklı polimerler ile karışımlarının yapılabilirliğini ve farklı uygulamalarda kullanılabilirliğini göstermektedir. Burada TPS ile ilgili bilimsel çalışmaların ve endüstriyel ürün tasarımının önümüzdeki yıllarda daha da önem kazanacağı düşünülmektedir. Özellikle TPS’nin doğada kendiliğinden bozunabilirliği, plastik kaynaklı çevresel kirlenme miktarını önemli ölçüde azaltacak düzeydedir. 

Kaynaklar

[1] R. L. Shogren, G. F. Fanta, and W. M. Doane, “Development of Starch Based Plastics - A Reexamination of Selected Polymer Systems in Historical Perspective,” Starch - Stärke, vol. 45, no. 8, pp. 276–280, 1993.

[2] S. Karagöz, “Poli(laktik asit)/Modifiye Termoplastik Nişasta Karışımları,” Kocaeli Üniversitesi, 2012.

[3] S. B. Roy, B. Ramaraj, S. C. Shit, and S. K. Nayak, “Polypropylene and potato starch biocomposites: Physicomechanical and thermal properties,” J. Appl. Polym. Sci., vol. 120, no. 5, pp. 3078–3086, Jun. 2011.

[4] H. Canisag, “Bio-Crosslinking of Starch Films with Oxidized Sucrose,” University of Nebraska, 2014.

[5] D. R. Lu, C. M. Xiao, and S. J. Xu, “Starch-based completely biodegradable polymer materials,” Express Polym. Lett., vol. 3, no. 6, pp. 366–375, 2009.

[6] R. Shanks and I. Kong, “Thermoplastic Starch,” in Thermoplastic Elastomers, InTech, 2012.

[7] H.-Z. He et al., “Linear low-density polyethylene/poly(ethylene terephthalate) blends compatibilization prepared by an eccentric rotor extruder: A morphology, mechanical, thermal, and rheological study,” J. Appl. Polym. Sci., vol. 135, no. 30, p. 46489, Aug. 2018.

[8] S. K. Nayak, “Biodegradable PBAT/Starch Nanocomposites,” Polym. Plast. Technol. Eng., vol. 49, no. 14, pp. 1406–1418, Nov. 2010.

[9] M. A. Huneault and H. Li, “Preparation and properties of extruded thermoplastic starch/polymer blends,” J. Appl. Polym. Sci., vol. 126, no. S1, pp. E96–E108, Oct. 2012.

[10] N. St-Pierre, B. D. Favis, B. A. Ramsay, J. A. Ramsay, and H. Verhoogt, “Processing and characterization of thermoplastic starch/polyethylene blends,” Polymer (Guildf)., vol. 38, no. 3, pp. 647–655, Feb. 1997.

[11] J. J. G. Van Soest and N. Knooren, “Influence of glycerol and water content on the structure and properties of extruded starch plastic sheets during aging,” J. Appl. Polym. Sci., vol. 64, no. 7, pp. 1411–1422, May 1997.

[12] D. Bikiaris et al., “LDPE/plasticized starch blends containing PE-g-MA copolymer as compatibilizer,” Polym. Degrad. Stab., vol. 59, no. 1–3, pp. 287–291, Jan. 1998.

[13] F.Rodriguez-Gonzalez, B. . Ramsay, and B. . Favis, “High performance LDPE/thermoplastic starch blends: a sustainable alternative to pure polyethylene,” Polymer (Guildf)., vol. 44, no. 5, pp. 1517–1526, Mar. 2003.

[14] W. Wang Ning, Z. Zhang Xingxiang, H. Han Na, and F. Fang Jianming, “Effects of Water on the Properties of Thermoplastic Starch Poly(lactic acid) Blend Containing Citric Acid,” J. Thermoplast. Compos. Mater., vol. 23, no. 1, pp. 19–34, Jan. 2010.

[15] N. Khanoonkon, R. Yoksan, and A. A. Ogale, “Morphological characteristics of stearic acid-grafted starch-compatibilized linear low density polyethylene/thermoplastic starch blown film,” Eur. Polym. J., vol. 76, pp. 266–277, Mar. 2016.

[16] M. Kaseem, K. Hamad, and F. Deri, “Thermoplastic starch blends: A review of recent works,” Polym. Sci. Ser. A, vol. 54, no. 2, pp. 165–176, 2012.

[17] M. Sabetzadeh, R. Bagheri, and M. Masoomi, “Morphology and rheological properties of compatibilized low-density polyethylene/linear low-density polyethylene/thermoplastic starch blends,” J. Appl. Polym. Sci., vol. 134, no. 16, Apr. 2017.

[18] A. B. Martins and R. M. C. Santana, “Effect of carboxylic acids as compatibilizer agent on mechanical properties of thermoplastic starch and polypropylene blends,” Carbohydr. Polym., vol. 135, pp. 79–85, Jan. 2016.

[19] Heartwin, A. Pushpadass, P. Bhandari, and M. A. Hanna, “Effects of LDPE and glycerol contents and compounding on the microstructure and properties of starch composite films,” Carbohydr. Polym., vol. 82, pp. 1082–1089, 2010.

[20] J. Parameswaranpillai, S. Thomas, and Y. Grohens, “Polymer Blends: State of the Art, New Challenges, and Opportunities.”

[21] M. Taşdemir, Polimer Karışımları ve Uygulamaları. Ankara: Seçkin Yayıncılık, 2013.

[22] F. Kaya, Ana Hatlarıyla Plastikler ve Katkı Maddeleri. İstanbul: Birsen Yayınevi, 2005.

[23] B. C. Jang, S. Y. Huh, J. G. Jang, and Y. C. Bae, “Mechanical properties and morphology of the modified HDPE/starch reactive blend,” J. Appl. Polym. Sci., vol. 82, no. 13, pp. 3313–3320, Dec. 2001.

[24] R. R. N. Sailaja and M. Chanda, “Use of maleic anhydride-grafted polyethylene as compatibilizer for HDPE-tapioca starch blends: Effects on mechanical properties,” J. Appl. Polym. Sci., vol. 80, no. 6, pp. 863–872, May 2001.

[25] D. S. Rosa, C. G. F. Guedes, and C. L. Carvalho, “Processing and thermal, mechanical and morphological characterization of post-consumer polyolefins/thermoplastic starch blends,” J. Mater. Sci., 2007.

[26] M. Kaseem, K. Hamad, and F. Deri, “Rheological and mechanical properties of polypropylene/thermoplastic starch blend,” Polym. Bull., vol. 68, no. 4, pp. 1079–1091, Mar. 2012.

[27] T. A. P. F. Pimentel, J. A. Durães, A. L. Drummond, D. Schlemmer, R. Falcão, and M. J. A. Sales, “Preparation and characterization of blends of recycled polystyrene with cassava starch,” J. Mater. Sci., vol. 42, no. 17, pp. 7530–7536, Jun. 2007.

[28] D. Schlemmer, M. J. A. Sales, and I. S. Resck, “Degradation of different polystyrene/thermoplastic starch blends buried in soil,” Carbohydr. Polym., vol. 75, no. 1, pp. 58–62, Jan. 2009.

[29] L. Mao, S. Imam, S. Gordon, P. Cinelli, and E. Chiellini, “Extruded Cornstarch-Glycerol-Polyvinyl Alcohol Blends: Mechanical Properties, Morphology, and Biodegradability,” J. Polym. Environ., vol. 8, no. 4, pp. 205–211, 2000.

[30] https://www.designworldonline.com/uploads/Imagegallery/HIPSTPS-Hybrid.jpg

[31] https://msu.edu/~narayan/researchareas.htm

[32] https://www.kbjapan.co.jp/eng/products/05.html

Hüseyin Çağdaş Aslan, Mehmet Arif Kaya

Yalova Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, Polimer Mühendisliği Bölümü

Reklam Alanı

Reklam Alanı

Reklam Alanı