Clariant, 2020 Entegre Raporu’nu yayınladı
Clariant, 2020 Entegre Raporu'nu yayınladı. Yayınladığı rapor ile Clariant, işlerinin maddi ve manevi yönlerinin yanı sıra finansal ve finansal olmayan yönlerini gözden geçirerek şirketin tüm paydaşlarına değer yaratmaya yönelik çok boyutlu yaklaşımına şeffaflık sağladığını duyurdu.
"Yeni Döneme Girerken" (Into the New) başlığı ile yayınlanan raporda, Clariant'ın çevresel, sosyal ve yönetim (ÇSY) performansı ele alınırken; şirketinin ticari faaliyetleri, kurumsal vatandaşlık faaliyetleri ve ortaklıklarının Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) açısından etkileri de değerlendirildi.
Bu doğrultuda Clariant’ın, hızla değişen dünyamızın geleceğini yalnızca ürünleri ve çözümleri ile değil, aynı zamanda dünyanın dört bir yanındaki çalışanları aracılığıyla da aktif bir biçimde şekillendirmeye devam ettiği dile getirildi. 2020 Entegre Raporu’nda, Clariant’ın vizyonu ve hedefleri çerçevesinde inovasyonlara ön ayak olan birtakım değişim adımlarına yer verildi.
Rapor hakkında konuşan Clariant Yönetim Kurulu Başkanı Hariolf Kottmann,"Entegre raporlamaya yönelik süregelen taahhüdümüzün bir parçası olarak, tüm paydaşlarımızın bize olan güvenini güçlendirmek üzere şirketimizin ticari faaliyetlerindeki çevresel, sosyal ve yönetim performansına daha da fazla odaklandık. Ayrıca, sürdürülebilirlik kapsamında bütüncül bir yaklaşımın önemini vurguladığımız raporumuzda, Clariant'ın BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine nasıl aktif bir biçimde katkıda bulunduğu ve değişime nasıl öncülük ettiğine ilişkin şeffaf bir tutum sergiledik" açıklamasını yaptı.
Öte yandan, sürdürülebilirlik hedefleri kapsamındaki stratejilerini desteklemek adına Clariant, Entegre Rapor’da odak noktasını dijitale çevirdi. Bu doğrultuda Clariant, Kurumsal Yönetim Raporu, Ücretlendirme Raporu, Finansal Rapor ve GRI raporu dahil olmak üzere tüm 2020 Entegre Raporu'nu online platforma taşıyarak kamuoyuna sundu. Dijital olarak paylaşılan 2020 Entegre Raporu'nun tamamına web sitesinden erişilebileceği belirtildi.
Artan otomasyon ihtiyacı sanayi üretimine olumlu yansıdı
Pandeminin doğal bir sonucu olarak hızlı tüketim, gıda ve kimya sektörü yatırımın yoğun gerçekleştiği alanlar olarak öne çıktı
Endüstriyel ürün hatlarında geçtiğimiz yıl artan otomasyon ihtiyacı, sektörü önemli ölçüde hareketlendirdi. Şirketler küresel anlamda rekabet avantajını elinde tutabilmek için yeni teknolojilere yöneldi. Buna paralel olarak üretim hatlarında otomasyona duyulan ihtiyaç sektöre hız kazandırdı. FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, FANUC Türkiye özelinde 2020 yılını, şirketin güncel faaliyetlerini ve hedeflerini değerlendirdi.
Türkiye ekonomisinin 2020’de yüzde 1,8, yılın son çeyreğinde ise yüzde 5,9 büyüme gösterdiğini hatırlatan Teoman Alper Yiğit, rakamları şu şekilde değerlendirdi: “2020 Aralık ayına göre sanayi üretim endeksi ise aylık bazda yüzde 1,3, yıllık bazda yüzde 9 arttı. Bu rakamlar zorlu geçen bir yıla rağmen sanayi sektörüne umut verdi. Türkiye ekonomisinin lokomotifi konumundaki sanayi sektöründe yaşanan bu büyümede, otomasyon yatırımlarının önemli bir rolü bulunuyor. Şirketler otomasyona yatırım yaptıkça üretimde verimlilik yükseliyor ve bu da rakamlara yansıyor.”
Lineplas Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Coşkun, Gelişen ürün portföyümüz ile plastik film üreticilerinin yanı başındayız
15 yıldır plastik ambalaj üretim makinaları alanında faaliyet gösteren Lineplas, 20 kişilik kadrosu ve 1500 m2’lik kapalı alanıyla Kayseri Organize Sanayi Bölgesinde hizmet veriyor. Şirket, kendi bünyesinde bulunan mühendisleriyle makina tasarım çalışmalarından, son ürün test çalışmalarına kadar tüm hizmetleri fabrikasında yürütüyor.
24 saat hizmet veren Lineplas teknik servis ekibi tüm teknolojik imkânlarla yerinde onarım ve işletmeye alma faaliyetini çok hızlı bir şekilde yerine getiriyor. Ayrıca satışını yaptığı makinaların yedek parça envanteri her zaman şirketin stoklarında yer alıyor. Özellikle üreticilerin üretmek istedikleri, hedef mamule özel makina tasarım, yatırım planlaması, know-how çalışmaları piyasa koşulları dikkate alınarak ve şirketin detaylı mühendislik bilgileriyle birleştirilerek gerçekçi bir şekilde ortaya koyuluyor.
Lineplas, plastik üretim sanayisinde faaliyet gösteren üretim şirketlerine; Plastik film hatları, Streç film hatları, Balonlu naylon hatları, Laminasyon hatları ile mühendislik hizmetleri ve makina tedariki sağlıyor.
Her zaman en son teknoloji ama aynı zamanda ulaşılabilir fiyatlarla bir makina tedarikçisi olma yolunda ilerlemeyi seçtiklerini vurgulayan Lineplas Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Coşkun: “Bunun için müşterilerimizden gelen talepleri dikkatlice değerlendirerek makina üretimimizi şekillendiriyoruz. Dünyadaki plastik makina üretimini ve plastik ambalaj ürünlerini takip ederek güncelliğimizi koruyoruz. Böylece yurtiçinde bulunan sayısız müşterimizin yanı sıra yurtdışında birçok ülkede yer alan müşterilerimizin güvenle çalışan tesisleri ile büyümeye devam ediyoruz. Yurtiçi ve yurtdışındaki çeşitli bilinen fuarlarda katılımcı ve ziyaretçi olarak yer alıyoruz. KOSGEB ve kalkınma ajansı destekli projelerin birçoğunda üretim işletmelerinin tercih edilen makina markası oluyoruz. Üretimden, ödeme yöntemlerine, makina sevkiyatı ve kurulumuna kadar müşterimizin yanında yer almakla kalmıyor en önemlisi sonraki süreçlerde de her daim müşterimizle iletişim halinde kalıyoruz” dedi.
PAGEV yönetimi oybirliğiyle güven tazeledi
PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu’nun listesinin tam destek aldığı 2020 Genel Kurulu’nda, hammadde fiyatlarındaki astronomik artışa karşı “Güç Birliği” yapma kararı alındı. Üretimi kilitleyen fiyatların, 6’ncı aydan sonra gerilemesi bekleniyor
Türk Plastik Sanayicileri Araştırma, Geliştirme ve Eğitim Vakfı’nın (PAGEV), 2020 Genel Kurul toplantısı 20 Mart 2021 Cumartesi günü gerçekleştirildi. Küçükçekmece PAGEV Plastik Teknolojisi Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi'nde yapılan Genel Kurul’da, PAGEV Başkanı Yavuz Eroğlu’nun listesi tam destek aldı. PAGEV Yönetiminin güven tazelediği toplantı, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi "Koronavirüs ile Mücadele Kontrollü Normalleşme Süreci" kararları çerçevesinde icra edildi.
Genel Kurul’da yüzde 150’yi aşan zamlara karşı ‘Hammadde Güç Birliği Platformu’nu oluşturduklarını açıklayan PAGEV Başkanı Eroğlu: “Dünyadaki toplam hammadde ithalatının yarısına sahip Çin ve Türkiye, kartele karşı iş birliğine giderek spekülatif fiyatları düşürebilir” dedi.
GEBKİM OSB Dijital Dönüşüm Merkezi için düğmeye bastı
T.C. Cumhurbaşkanlığı’nın Dijital Dönüşüm ve Yerli Üretimi Destekleme Hamlesi kapsamında bir örnek model olmayı hedefleyen merkezde, yerli ve milli projelerin hayata geçirilmesi için uygun ortam yaratılacak.
Türkiye ekonomisi için stratejik önemdeki kimya, katma değer üretme potansiyeli ve teknolojiyi adapte etme gücü ile dikkat çekiyor. Katma değeri yüksek ürünlerin anahtarı ise Ar-Ge’de saklı. GEBKİM Kimya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, yerli teknolojilerin üretilmesi için harekete geçti ve OSB bünyesinde Dijital Dönüşüm Merkezi Kurulması için düğmeye basıldı. GEBKİM Kimya İhtisas Organize Sanayi Bölgesi, bu merkez ile kimya sanayinde teknoloji ve dijital dönüşüme liderlik edecek.
Kocaeli Dilovası’nda bulunan ve kimya sanayinin önde gelen şirketlerine ev sahipliği yapan GEBKİM OSB bünyesinde kurulacak olan Dijital Dönüşüm Merkezi, GEBKİM OSB firmalarının yanı sıra Kocaeli’nin kimya ekosistemindeki sanayi kuruluşlarına da hizmet verecek. Proje fizibilite çalışmaları ve altyapı kurulumların tamamlanmasının ardından 2022 yılında faaliyete başlaması hedeflenen merkez; ortak Ar-Ge merkezi, test ve kalibrasyon merkezi, şirketlerin dijital dönüşüm projelerini hayata geçiren ortak proje ofisi, patent oluşturma, markalaşma gibi hizmetler sunan bir kimya teknolojileri üssü olarak konumlanıyor. Ayrıca kimya sektöründe dışa bağımlılığın hakim olduğu teknoloji üretim, test, kalibrasyon ve sertifikasyon süreçlerinde yerlileşme amaçlanıyor.
Depozito İade Sistemi, Türkiye’ye kazandıracak
TOMRA Collection Solutions Türkiye Genel Müdürü Metin Tek, Türkiye’de 2022 tarihinde başlaması planlanan Depozito İade Sistemi hakkındaki düşüncelerini paylaştı.
Türkiye’de cam, metal, pet ve karton olmak üzere yıllık ortalama 20 milyar içecek ambalajı ortaya çıkıyor. Tüketim bu şekilde devam ettiğinde 2041 yılında 52 milyar adet içecek ambalajının atık olarak yönetilmek zorunda kalınacağı ön görülüyor1. Tüketim alışkanlıklarında yaşanan değişikliklerle de tek kullanımlık ambalaj tüketiminin arttığı görülüyor. Bu nedenle tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kaynakların ülke ekonomisine temiz bir şekilde kazandırılmasını sağlayan döngüsel ekonominin en önemli örneklerinden biri olan Depozito İade Sistemi’nin yürürlüğe girmesi planlanıyor.
Depozito iade sistemi olarak bilinen bu uygulama kapsamında içeceğin fiyatına küçük bir depozito bedeli ekleniyor. Boş ve sağlam içecek ambalajlarını geri dönüşüm için iade eden tüketicilere, bu bedelin tamamı geri veriliyor. Türkiye Çevre Ajansı tarafından yönetilecek sistem, içecek üreticileri, perakende sektörü oyuncuları ve tüketiciler gibi çoklu bir yapıdan ve çeşitli faktörlerden oluşuyor.
Poelsan 75 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor
Pandemi döneminin tüm olumsuzluklarına rağmen yükselişini sürdüren Türkiye’nin önemli ihracat merkezlerinden Samsun, ihracatı artırmak için gece gündüz çalışıyor. Samsun-Merkez OSB’de 80’den fazla fabrika, ülkemiz ihracatına önemli katkılar sunmak hedefiyle bünyesinde çalıştırdığı 7 bin civarı kişiye de istihdam sağlıyor.
Samsun-Merkez OSB firmaları, Ulusal İstihdam Stratejisi doğrultusunda Cumhuriyetimizin 100. yılında işsizliği %5 seviyelerine düşürmek amacıyla değişim ve yeniliklere uyum sağlayarak, hizmet kalitesi ve çeşitliliği ile işsizlikle mücadelede de etkin rol oynuyor.
Samsun’da işgücü piyasasında öncü ve belirleyici rollerden biri olan Poelsan firması da 1994 yılında henüz Türkiye’de üretimi yapılmadığı için ithal edilen Polietilen Kangal Boru Bağlantı Adaptörlerini, kendi tesisinde üreterek piyasaya sunuyor. Yılda 11 bin ton plastik işleme kapasitesi olan 52 bin metrekare alanda kurulu fabrika başta Rusya, Peru, Kazakistan Tunus olmak üzere Avrupa ve Ortadoğu’da 75 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor.
“Pandemi’de her çalışanımıza ihtiyacımız oldu”
Sadece Türkiye’nin değil, dünyanın gündem maddesinin bir yıldan beri koronavirüs olduğu bir dönemde istihdamı daha da genişleterek ülke ekonomisine ve ihracatına katkıda bulunmaktan mutlu olduklarını dile getiren Yönetim Kurulu Başkanı Yeliz Dağdelen Gür, “Şu günlerde hayatımız, ekonomik faaliyetlerimiz, pandemiyle birlikte alınan tedbirlere göre belirleniyor. Pek çok işletme pandemi nedeniyle faaliyetlerini durdururken Poelsan olarak üretimi ve istihdamı hem korumaya hem de artırmaya yönelik adımlarımızı attık. Her çalışanımıza ihtiyacımız oldu” dedi. Beş yüz kişinin üzerinde istihdam sağladıklarını belirten Dağdalen Gür, büyük bir aile olduklarını, bu zor günleri hep birlikte atlatacaklarını ve ülkemize sağladıkları katma değerden dolayı mutlu olduklarını dile getirdi.
Flokser Kimya dijital dönüşüme odaklanıyor
Poliüretan sektörüne yönelik ürettiği ürünleriyle 40’tan fazla ülkeye ihracat gerçekleştiren şirket, otomasyon yatırımlarına hız verme kararı aldı.
Türkiye’nin bakanlık onaylı ilk özel poliüretan Ar-Ge merkezine sahip şirketi Flokser Kimya, gelişen teknolojinin yanı sıra pandemi sürecinde dijitalleşmenin hız kazanmasıyla birlikte 2021 yılında dijitale daha fazla odaklanacak. Hali hazırdaki üretim tesislerine üretimde sıfır duruş için farklı senaryolarla eş yaşlandırma, bakım sayacı gibi uygulamalara da yer veren şirket, ilerleyen dönemde fiziksel robotlar ile birlikte yazılımsal robotları da üretim süreçlerine entegre edecek.
Tümüyle otomasyonun yer alacağı karanlık fabrika yatırım planı da bulunan şirket, karanlık depolar oluşturup, drone ile depo sayımı yapmayı amaçlıyor. Şirket, yeni yatırımla yurt içinde ve yurt dışında farklı sektörlere yönelik yeni ürünler geliştirerek, yetkinliklerini de artırmayı hedefliyor.
Kautex yeni Skyreef serisini Chinaplast’ta tanıtacak
Sonraki durak: Otonom bir ekstrüzyon şişirme hattı - yeni Skyreef paketleme makineleri, ortak bir platforma dayalı esnek makine çözümlerinin kapısını açıyor.
Kautex Maschinenbau, dünyanın önde gelen ekstrüzyon teknolojisi üreticilerinden biri olarak faaliyet gösteriyor. Şirket, şişirme makinelerinin maksimum üretkenlik, sürdürülebilirlik ve ürün kalitesiyle eş anlamlı olduğunu belirtiyor. Kautex şu anda ürün tanıtım kampanyasının bir parçası olarak tüm ürün portföyünü gelecek için yeniden düzenledi: Şirket, son derece uzmanlaşmış bireysel çözümler yerine artık standardizasyon, modüler konseptler ve platform tabanlı stratejilere odaklanacak.
Kautex bu yılki Chinaplas fuar ziyaretçilerine yeni Skyreef serisine göz atma fırsatı verecek. Makinelerin arkasındaki yenilikçi fikir, farklı Kautex serilerindeki teknolojileri ve bileşenleri bir araya getiriyor ve akıllı üretimin geleceği için tasarımlanıyor. Nihai amacın otonom bir sistem olması esas teşkil ediyor. Müşteriler, Skyreef’inin hidrolik, tamamen elektrikli veya hibrit bir sürücü ile çalıştırılıp çalıştırılmayacağını seçebilecek, bu da onu hem esnek hem de uyarlanabilir hale getirecek.
Şirket ayrıca #madebykautex çerçevesinin altında “Mükemmel eriyik sayesinde mükemmel ürün kalitesi”, “Sürdürülebilir üretimi garanti etmek için Kautex RapidXchange ve K-Foam teknolojisini kullanma” ve “Sanal eğitim ve simülasyonlardan sanal devreye almaya kadar dijital hizmetler” olmak üzere en son fikirlerinden daha fazlasını sergileyecek. Chinaplas, 13-16 Nisan 2021 tarihleri arasında Shenzhen’de düzenlenecek.
PLASFED Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz: “İthalat bağımlılığı bitirilmeli”
Hammadde fiyatlarında yaşanan artış plastik endüstrisinin birincil gündem maddesi olmaya devam ediyor. 2020 yılının son çeyreğinde artış trendine giren ve 2021 yılına da aynı trendle başlayan plastik hammadde fiyatlarını değerlendiren Plastik Sanayicileri Federasyonu (PLASFED) Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Karadeniz konunun iki ana sebebinin olduğunun altını çizdi ve “Son dönemde salgının tekrar hız kazanması ile birlikte birçok petrokimya tesisi force majeur ilan etti ve üretimi kısma yoluna gitti. Polymer Comple Europe tarafından yayınlanan son istatistiklere göre 19 Şubat 2021 itibariyle 32 tesis üretimi kısma veya durdurma yoluna gitmiştir. Eylül 2020’de bu sayının 10 civarında olduğunu düşündüğümüzde arzın ne kadar hızlı kısıldığını daha net anlayabiliriz. Öte yandan tedarik zincirinin de bozulması navlun fiyatlarının artmasına sebep oldu. Uzak doğu ülkelerinden gelen ürünlerinin navlunu kısa bir zaman diliminde 5 katına çıktı. Bu iki ana sebep sektörümüzün ciddi bir arz şoku ile karşı karşıya kalmasına sebep oldu. Açıkçası bu durum ülkemize özgü bir durum olmamakla birlikte ülkemizde etkilerini daha derinden hissettirmektedir. Bunun başlıca sebebi ise ülkemiz plastik sanayisinin yıllardır süregelen yapısal sorunlarının çözülmemiş olmasıdır” dedi.