Son yılların trendi inert UV sistemler
30 yıldır Uv teknolojileri sektöründe hizmet veren UVtek Mühendislik; gıda, medikal, paketleme ve sıvı paketleme alanlarında son yıllarda trend olan, inert UV sistemlerini Türkiye pazarına sunuyor.
Şirket; foto başlatıcılarda %50’ye varan azalma sebebiyle mürekkep maliyetlerinde azalma, koku ve sararmada azalma, kimyasalların ambalajdan dolgu malzemesine geçişinde azalma gibi avantajlarının yanı sıra, üretim hızında artış, daha az güç gerektiğinden alt tabakanın daha az ısınması, %50’ye varan enerji tasarrufu, kürlemenin gerçekleştiği inert odada neredeyse hiç oksijen bulunmadığından daha az ozon jenerasyonu gibi sebeplerden tercih edilen ve gittikçe yaygınlaşan Inert UV sistemlerini, her müşterinin gereksinimlerine göre özel tasarlıyor.
UVtek sistemlerinde inert gazı olarak genellikle azot tercih ediyor, ancak gerekirse başka gazların da kullanılabileceği ifade ediliyor. Şirket tarafından yapılan açıklamada, şu bilgilere veriliyor:
“Inert UV sistemlerimiz, inert kabini ile birlikte UV sistemin müşterimizin uygulama alanına göre tasarlanmasının yanında her işin gerektirdiği ölçüde oksijen seviyesinin belirlenmesi ve analizör ile limitleri aşmayacak kontrol altında tutulması, gerekli durumlarda UV sensörler ile UV enerjisinin sürekli izlenmesi gibi özelliklerle donatılmaktadır.
Bunların dışında son teknoloji ile geliştirilmiş UVtek UV sistemlerinin %20-100 arasında kademesiz güç ayarının yapılması, kullanım alanına göre sulu veya hava soğutmalı alternatifleri, geliştirilmiş reflektör özellikleri, kullanıcı dostu dokunmatik ekran gibi alışılageldik özellikleri ile inert ortamın sağladığı avantajlar pekiştirilmektedir.”
GCA tasarımlarına dört ödül birden!
GCA tasarımları Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) tarafından bu yıl dokuzuncusu düzenlenen Ay Yıldızları Yarışması’nda dört ödüle birden layık görüldü.
Yaratıcı bakış açısı, yenilikçi vizyonu, uzman tasarım ekibi ile müşterilerine en iyi ve en kaliteli ürünü sunmayı hedefleyen GCA, her yıl aldığı ulusal ve uluslararası ödüllere bir altın iki bronz ve bir de yetkinlik ödülü ekledi. Üretim kalitesinden çevre duyarlılığına, tasarımda özgünlükten maliyet ekonomisine kadar 13 kategoride 11 farklı kriterle değerlendirilen yarışmada 278 ambalaj yarıştı. GCA’nın müşterileriyle birlikte geliştirdiği Pürsu su şişesi, Abant su şişesi, Taşkesti su şişesi ve Serel tahin pekmez kavanozu ambalaj ürünleri ise gıda ve içecek alanında özgün yapıları ile öne çıkmayı başardı. Altın ödülü alan Pürsu su şişesi her biri birbirinden farklı kar tanelerinin şişe üzerindeki benzersiz kullanımı ve modern ve minimal formu ile göz doldurdu. GCA Abant su şişesi ve Taşkesti su şişesi ile bronz ödülün, Serel tahin pekmez kavanozu ile yetkinlik ödülünün sahibi oldu.
Ay Yıldızları Yarışması, WPO-World Packaging Organization (Dünya Ambalaj Örgütü) ve APF-Asian Packaging Federation (Asya Ambalaj Federasyonu) tarafından akredite edilmiş uluslararası arenada yetkinliğe ve geçerliliğe sahip Türkiye’deki tek ambalaj yarışmasıdır.
GF Hakan Plastik’ten yüzde 100 geri dönüştürebilir boru sistemi
GF Aquaystem PP-RCT, yeni nesil hammaddesi ve üstün özellikleri ile sadece yapılara değil, geleceğin şekillenmesine yol gösteriyor.
Özel bir kristallenme işlemi uygulanarak üretilen GF Aquasystem PP-RCT Boru Sistemi, bina içi tesisatlarda içme suyu sistemlerinin yanı sıra merkezi ısıtma sistemleri, sıcak-soğuk su sistemleri, klima sistemleri ve güneş kolektörleri gibi farklı kullanım alanlarında uygulanabiliyor. Üstün özellikleri sistemlerin sağlıklı ve güvenli bir şekilde oluşturulmasında pek çok avantaj sunuyor.
Yüksek sıcaklıklara dayanım özelliğine sahip PP-RCT borular, aynı et kalınlığındaki PP-R borulara göre (SDR7,4 borular ile karşılaştırıldığında) 60°C'de %25, 70°C'de %60, 80°C de ise %78 daha yüksek çalışma basıncı imkânı sağlıyor.
Daha geniş iç çap ile daha yüksek akış performansı yakalayan PP-RCT Boru Sistemi, bu ince cidarlı yapısı ile toplam mekanik tesisat ağırlığının daha hafif olmasına katkıda bulunuyor. Daha az plastik kullanılarak d20-d160 mm çap aralığında üretilen borular, %36’ya kadar tesisat ağırlığının daha az hesaplanmasında etkili oluyor. Bu özellikleri, hem boru üretiminde hem de boruların binaya taşınmasında daha az malzeme kullanımı anlamına geliyor.
Daha uzun kullanım ömrü sunan PP-RCT Boru Sistemi, bina ömrü ile birlikte performans göstermesi ve sürekli değişim gerektirmemesi ile üretim, hammadde ve enerji verimliliği de sağlıyor.
Çevreye karşı duyarlı
GF Aquasystem PP-RCT geleceğin tesisat sistemlerine teknolojik özellikleri ile değer katarken, üretimden uygulamaya kadar karbon ayak izinin azaltılması konusunda önemli bir işlev üstleniyor. %100 geri dönüştürülebilmesi ile de doğaya olumsuz etkilerini ortadan kaldırıyor.
Türkiye AsiaStar’dan 21 ödülle döndü
13 ülke ve 174 ambalajın yarıştığı AsiaStar 2020 Yarışması’nın sonuçları açıklandı
Asya Ambalaj Federasyonu (APF) tarafından her yıl düzenlenen ve Asya'nın Ambalaj Oscar'ı olarak anılan AsiaStar Yarışması'nın jüri toplantısı Covid-19 pandemisi nedeniyle online olarak gerçekleştirildi. Yarışmada Türk şirketleri 6 ürünle ödüle layık bulunurken, öğrenci kategorisinde ise Türkiye'yi başarıyla temsil eden genç tasarımcılar 15 ödül kazandı.
AsiaStar 2020 Yarışması’nda; Türk şirketleri, Tüketici Ürünleri ve Eko-Ambalaj Kategorileri’nde toplam 6 ödül kazanırken, Ambalaj Sanayicileri Derneği (ASD) tarafından Avrasya Ambalaj İstanbul Fuarı katkısıyla, Reed TÜYAP işbirliğinde düzenlenen 16. Ambalaj Tasarımı Ulusal Öğrenci Yarışması'nda dereceye giren genç tasarımcıların katılabildiği AsiaStar Öğrenci Kategorisi'nde ise 15 proje ödüle layık görüldü.
Yarışmanın sonuçlarını değerlendiren ASD Başkanı Zeki Sarıbekir, “Yarışmada ödül kazanan şirketlerimizi ve genç tasarımcılarımızı tebrik ediyorum. Sektör olarak ülkemizi uluslararası arenada başarılı bir şekilde temsil ettiğimiz için büyük mutluluk duyuyoruz. Bu yarışmadan 21 ödül aldık. Dernek olarak düzenlediğimiz yarışmalara devam edip Türk Ambalaj Sektörünü dünyaya tanıtmayı ve gençlerimizin yurt dışına açılmalarını sağlamayı sürdüreceğiz. Ambalaj sektöründe yükseliş devam edecek” dedi.
AsiaStar 2020 yarışmasının tüm sonuçlarına https://www.asianpackaging.org/awards-winner/ adresinden ulaşabilirsiniz.
SANLAB, European Robotics Forum 2021’de teknolojilerini tanıttı
Türkiye’nin simülatör ve robotik üreticileri arasında yer alan SANLAB, Avrupa'daki robotik topluluğunun buluşması olan, 13-15 Nisan 2021'de euRobotics tarafından online gerçekleştirilen ERF 2021’e gümüş sponsor oldu. Robotik teknolojilerinin tüm yönleri ve güncel temalarıyla ele alındığı, 3 gün süren 70'ten fazla oturum gerçekleştirilen online forumda SANLAB, Avrupa Birliği tarafından desteklenen projelerin içeriklerini, çıktılarını görme ve kendi geliştirdiği teknolojileri tanıtma şansı yakaladı.
Robotik araştırma, geliştirme ve yenilikçiliğini artırmak için kurulan euRobotics'e üye olduklarını ve 2009 yılından itibaren yüksek sadakatli simülatörler ve gerçek zamanlı robotik teknolojileri ürettiklerini belirten SANLAB Kurucu Ortağı Salih Kükrek, “Türkiye’de ve dünyada düzenlenen birçok fuar ve forumlara katılıyor ve sektörün Türkiye’deki gelişimine öncülük ediyoruz. Sponsorluklarımızla düzenlenen etkinliklere destek vererek robotik teknolojileri alanında Türkiye’nin uluslararası arenada yüzü oluyoruz. ERF 2021’e sponsor olarak, ülkemizin robotik ve yapay zekâ teknolojilerinin gelişimine katkı verdiğini bir kez daha vurgulamış olduk” diye konuştu.
TOMRA, uzaktan destek aracı TOMRA Care Görüntülü Asistan’ı hizmete sundu
TOMRA Sorting Geri Dönüşüm, TOMRA’nın küresel çapta daha hızlı ve daha etkili müşteri desteği sunmasını sağlayan ve makinelerinin hizmet süresini en üst düzeye çıkarmaya yardımcı olan yeni uzaktan destek aracı, TOMRA Care Görüntülü Asistan’ı hizmete sundu.
TOMRA Care Görüntülü Asistan, TOMRA uzmanlarını “sanal olarak” müşterinin makinesinin yanında konumlandırarak sorunları uzaktan çözmesini sağlıyor. Bu araç, yüz yüze ziyaret gerekliliğini önemli ölçüde azaltıyor ve müşteriye sunulan hizmeti arttırıyor.
Müşterilerin teknisyenlerini veya TOMRA'nın saha bakım mühendislerini, belirli uygulamalarda veya teknik raporlarda TOMRA'nın uzmanlarıyla buluşturan bu uygulama, çeşitli konuların hızlı bir şekilde çözülmesi için kullanılıyor.
TOMRA Care Görüntülü Asistan, makine performansının artırılmasına yardımcı olmanın yanı sıra, kalifiye ürün uzmanlarının bilgilerini, TOMRA'nın saha bakım mühendisleri ve müşteri teknisyenleriyle paylaşmak için değerli bir araç sağlıyor.
Süper Film’den yatırım hamlesi
Şirket yeni yatırımları ile dünyadaki en büyük 9. kapasiteye sahip ambalaj filmi üreticisi konumuna ulaşmayı hedefliyor.
Sanko Holding çatısı altında 1993 yılında kurulan Süper Film, yılda 70.000 ton BOPP (çift yönlü gerdirilmiş polipropilen) Film, 48.000 Ton BOPET (çift yönlü gerdirilmiş polyester) Film, 6.000 ton Cast & Bariyer Film ve Koli Bantı üretimi gerçekleştiriyor. Şirket aynı zamanda ürettiği filmlere 28.000 ton/yıl kapasite ile alüminyum kaplayarak metalize film üretmekte, 12.000 ton/yıl kapasite ile de özel kaplama hattında üretilen filmlere yüksek bariyer, kolay açılabilirlik gibi farklı özellikler kazandırarak, yurtiçi ve yurtdışı müşterilerine hizmet veriyor.
Yapılan yeni yatırım ile ilgili açıklamada bulunan Süper Film Genel Müdürü Fahri Özer, “Avrupa, Amerika, Afrika, Avustralya ve Asya olmak üzere 5 kıtaya ihracat yapan bir şirket olarak yeni 10.4 metre BRUCKNER 4. BOPP hattı ve 6. BOBST Metalize makinası yatırımlarımız ile film üretimini 184.000 ton/yıla, metalize kaplama kapasitesini ise 35.000 ton/yıl düzeyine çıkartacağız. Bu yatırım ile şirketimiz, Uzak Doğu ve Amerika kıtası hariç, dünyada en büyük 9. kapasiteye sahip ambalaj filmi üreticisi konumuna gelecektir” şeklinde konuştu.
Sorumluluklarının bilincinde olan Süper Film, bu yatırımı için farklı bir yerleşim yeri seçerek üretim güvenilirliğinin yanı sıra kalifiye iş gücüne de katkıda bulunmayı hedefliyor. “Dünyamızı gelecek nesillere bırakacağız” prensibini benimseyen Süper Film, doğada dönüşebilen plastik filmler, daha az miktarda daha çok ürün paketlenmesi ve mono yapılar ile geri kazanım konusunda yapmış olduğu çalışmalar ile sektörünün öncü kuruluşları arasında yer alıyor.
Hijyenik Makine Tasarımının Toplam Değerini Hesaplama
Yıkama işlemi, motor arızasının ana nedenlerinden biridir. OEM'ler ve üreticiler motorları korumak için çok fazla para harcar ve çalışmama zamanından kaynaklı çok fazla para kaybeder. Ama daha iyi bir yol var.
Koruyucu kapaklara olan gereksinimi ortadan kaldıran AKMH motorları makineye daha kolay takılır. Doğrudan yıkama için tasarlanan bu motorlar, üretim alanında kolayca temizlenir. Ve pürüzsüz 316L paslanmaz çelik muhafazaya ek olarak iç ve dış basıncı dengeleyen sürekli havalandırma sayesinde bu motorlar, zorlu gıda ve içecek ortamlarında üstün hijyen ve yıllarca güvenilir çalışma sağlar.
Peki bu maliyetlere değer mi? Kılavuzumuzu indirin ve kendiniz karar verin.
KOLLMORGEN
Henkel 30. Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı
Şirket 2025 için ambalajlarının yüzde 100 oranında geri dönüştürülebilir olmasını hedefliyor
Henkel, sürdürülebilirlik alanında gerçekleştirdiği başarı ve ilerlemenin detaylarıyla ortaya konulduğu 30. Sürdürülebilirlik Raporu’nu yayınladı.
2010’da Henkel, 2030 için somut hedeflerle desteklenen uzun vadeli bir sürdürülebilirlik stratejisi belirledi. Bu strateji ve hedefler bugüne kadar sürekli olarak düzenlendi ve kapsam olarak genişletildi. Daha az kaynakla daha çok değer yaratmayı ve artan dünya nüfusunun iyi yaşamasına katkı sağlarken global ayak izini azaltmayı amaçlamak ise sürdürülebilirlik stratejisinin temel taşını oluşturuyor.
2020 yılı, 2030’a giden yolun yarısına gelindiğine işaret ediyor. Şirket geride kalan on yılda sürdürülebilirlik stratejisinin tüm boyutlarında kayda değer bir ilerleme ortaya koydu: Genel ölçekte, şirket çevresel ayak izini karbondioksit salınımı, atık ve su olmak üzere üç farklı boyutta yüzde 39 oranında azaltmayı başardı. Bu da, 2020 için koyulan yüzde 30 oranında azaltma hedefinin gerçekleşmesinin ötesinde, kayda değer bir seviyede ilerleme sağlandığı anlamına geliyor. Buna ek olarak Henkel, global kaza sıklık oranını yüzde 50 azaltarak 2020 güvenlik hedefini de gerçekleştirmiş oldu.
Pınar Su ve İçecek, karbon ayak izini yüzde 33 azalttı
Ayrıca üretim süreçlerindeki suyun daha verimli kullanılmasını sağlayan şirket, atık su miktarını bir önceki yıla göre yüzde 20 azaltmayı başardı.
Sürdürülebilir yaşam politikasını benimseyen ve gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakmak için kısıtlı doğal kaynakların etkin ve verimli yönetimine odaklanan Pınar Su ve İçecek, üretim aşamalarındaki su tüketimi ile endüstriyel süreçler ve evsel enerji tüketimleri kaynaklı açığa çıkan sera gazı emisyonunu azaltmak için 2020 yılında birçok adım attı.
Sürdürülebilir bir gelecek için tüm süreçlerimizi iyileştirmeye devam ediyoruz
Gelecek nesillerin sağlıklı, temiz, hijyenik şartlarda güvenli suya erişimi için çalıştıklarına dikkat çeken Pınar Su ve İçecek Genel Müdürü Hüseyin Karamehmetoğlu; “Sürdürülebilir bir gelecek için doğal kaynaklarımızın etkili ve verimli kullanımını odak noktamızda tutarak tüm ürünlerimizi kaynağından tüketiciye en modern teknoloji yardımıyla üretmeye ve sunmaya devam ediyoruz. Nüfusun yaklaşık üçte ikisi olan 4 milyara yakın insan, yılın en az bir ayında şiddetli su kıtlığı yaşıyor. Pınar Su ve İçecek olarak dünya üzerindeki içilebilir her bir damla suyun önemini bilerek; yatırımlarımızı da bu sorumlulukla yönetiyoruz. Üretim hatlarımızda gerçekleştirdiğimiz otomasyona dayalı uygulamalarımızla atık su miktarını azaltmaya devam ediyoruz. Enerji verimliliği, enerji tasarrufu ve operasyonel iyileştirme çalışmaları ile birim ton üretim başına ortalama karbon emisyonumuzu her yıl daha da azaltma hedefi ile faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Tedarikçilerimizin denetlenmesi, gelişimi ve iyileştirilmesi için görev ve sorumluluklarımızı eksiksiz yerine getiriyoruz. Ürünlerimizde yaptığımız iyileştirmelerle doğal kaynakların etkin ve verimli kullanımını odak noktamıza alıyor, “çevreye iyi bakmak” hedefi ile faaliyetlerimizden kaynaklanan çevresel etkileri azaltmak için sorumlu üretim yaklaşımı ile çevre dostu uygulamaları hayata geçiriyoruz” dedi.
Her alanda enerji verimliliği ve tasarruf
Son dokuz yılda pet şişe üretiminde kullanılan ambalaj ve kapak malzemelerinin plastik miktarını düzenli olarak düşüren Pınar Su ve İçecek, bu sayede çevresel atık miktarını da azalttı. Bu çerçevede düşük gramajlı şişelerin şişirme sürecinde daha az enerji tüketilerek enerji verimliliği artırılırken, atık miktarının kaynağında azaltılması da sağlandı ve üretim tesislerindeki karbon ayak izi düşürüldü.
Türkiye’de karbon nötr sertifikalı ürünler üreten ilk içecek firması olan Pınar Su ve İçecek, endüstriyel prosesler ve evsel enerji tüketimleri kaynaklı açığa çıkan sera gazı emisyonunu azaltmak amacıyla enerji verimliliği, enerji tasarrufu ve operasyonel iyileştirme çalışmalarını yıl boyunca sürdürerek 2020 yılı karbon emisyonu yoğunluğunu baz yıl 2010’a oranla yüzde 33 azalttı.
Tekrar kullanılabilir ve geri dönüştürülebilir ambalajlar
Tüketicilere sunduğu ürünlerde üretim ve kullanım sonrasında en az atık üretecek ve çevreye en az zarar verecek ambalaj malzemeleri kullanan Pınar Su ve İçecek, ürün ambalajlarının tekrar kullanılabilir ve geri dönüştürülebilir özellikte olmasına öncelik veriyor.