Saturday, Nov 23rd

Last updateWed, 13 Nov 2024 8am

Buradasınız: Home Okuyucu Örnekleri Teknoloji

FU CHUN SHIN (FCS) - PLASTİK ENJEKSİYON MAKİNELERİ

Endüstrinin sürdürülebilirliği için “ömür boyu kullanım” fırsatı

Tüm ürün gamını uzun ömürlü ve bakımı kolay şekilde tasarlayan FANUC, yalnızca Avrupa’daki deposunda yer alan 600 bin yedek parçayla servis teknisyenlerinin ihtiyaç duyduğu tüm parçaların yüzde 99,96’sını bünyesinde tutuyor.

Avrupa’daki birçok şirket teknolojik değişim sürecinin hemen ortasındayken Japon otomasyon uzmanı FANUC, uzun yıllardır ömür boyu servis, onarım ve geri dönüşümü iş modeline entegre ederek rekabet avantajında öne çıkıyor. Sürdürülebilirlik hedefleriyle uyumlu olacak şekilde kullanıcılarına uzun ömürlü ve bakımı kolay ürünler sunan şirketin dünya çapında yer alan onarım merkezleri ve yedek parça depoları ise “iyi müşteri hizmeti” anlayışının devamlılığını sağlıyor.

FANUC’ta servis teknisyenleri kendilerinden daha yaşlı ürünlerle çalışabiliyor

Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları’nın şirketlerin iş yapış modellerini değiştirerek ürünlerin bakım ve yenilenmesini daha da önemli kıldığını belirten FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, “Bizim açımızdan servis teknisyenlerimizin kendilerinden daha yaşlı FANUC ürünleri üzerinde çalışması alışılmadık bir durum değil. Fakat dünyada da bu durumun son dönemde endüstrinin normali olmaya başladığını gözlemliyoruz. Döngüsel ekonomiye ayak uydurmaya çalışan müşterilerimizin üretim hatlarını sıfırdan inşa etmek yerine daha sık yenilediğini görüyoruz. Bu durum yalnızca sürdürülebilirlik açısından değil, aynı zamanda finansal açıdan da işe yarıyor. Halihazırda FANUC tel EDM makinelerine sahip olan müşterilerimiz uzun yıllardır sorunsuz şekilde onarım hizmeti alıyorlar. Bunu da servis personelimizin en etkili şekilde hareket edebilmesi adına eski model serilerinin planlarını, olası arıza kaynaklarına ilişkin bilgileri ve onarım talimatlarını içeren veri tabanlarını oluşturarak başarıyoruz” dedi. 

Devamını oku...

Sürdürülebilirlik etki analizi tasarımın merkezinde

Siemens Digital Industries Software, Siemens Xcelerator portföyünün öncü ürün mühendislik çözümü olan NX™ yazılımına yönelik en son güncellemeleri duyurdu

Siemens, NX yazılımı ile optimizasyonu hızlandırıyor ve sürdürülebilirliği ürün tasarımının merkezine yerleştiriyor. Yazılım, havacılık, otomotiv, tüketici ürünleri gibi birçok sektörde tanınmış markalardan başlayarak yeni nesil start-up'lara kadar geniş bir yelpazede tercih edilen tasarım, mühendislik ve üretim çözümü olarak öne çıkıyor.

CIMdata'da İcra Danışmanı Dr. Ken Versprille konuyla ilgili açıklamasında şu ifadelere yer veriyor: "NX'nin sürekli güncelleme yaklaşımıyla sağlanan son güncellemeler ve geliştirmelerle birlikte Siemens, sürdürülebilirliğe odaklanmış bir yaklaşım sergilemiştir. Üreticinin ürün karmaşıklığı ve optimizasyonuyla başa çıkmakla kalmayıp bunu yaparken sadece işlevsellik gereksinimlerini değil, aynı zamanda çevresel etkiyi azaltmada üreticilere yardımcı olacak yeni bir set akıllı sürdürülebilirlik odaklı araçlarla tamamlanan bir iş akışı sunuyor. Sürdürülebilirlik, tüketici talepleri, kurumsal hedefler veya hükümet düzenlemeleri tarafından yönlendirilen her sektörde önemli bir odak noktasıdır ve bir ürünün çevresel etkisi, tasarım aşamasında sadece düşünülmekle kalmayıp optimize edilmesi gereken bir isterdir - özellikle de tüm ürünle ilgili çevresel etkilerin %80'inin ürün tasarım aşamasında belirlendiği tahmin edildiğinde. NX ile sunulan yeni Sürdürülebilirlik Etki Analizi yeteneği, bir ürünün geliştirme iş akışının merkezine çevresel etki değerlendirmesini koymaktadır. Bu, bir ürün mühendislik çözümünün, doğru 3D tasarım verileriyle birleştirilmiş yapay zekâ destekli malzeme öneri motoruna dayalı EN15804 tabanlı sürdürülebilirlik metriklerini sunması açısından bir ilk olmuştur. Bu yetenek, organizasyonların çeşitli ve kapsamlı 30+'dan fazla çevresel etkiyle birleştirilmiş tam 3D tasarım entegre sürdürülebilirlik raporlama ile tasarım kararlarının ve malzeme seçiminin etkisini hesaplamasına, değerlendirmesine ve optimize etmesine olanak tanır.”

Devamını oku...

Yeni otomatik etiket kontrol çözümleri

METTLER TOLEDO Ürün Kontrol Sistemleri, gıda üreticileri için tamamen otomatik, tam etiket kontrolü hizmetini piyasaya sürdüğünü duyurdu. Teknolojinin, her türlü ürünü ve ürün şeklini bütünüyle kontrol etmenin yanı sıra, etiket verileri ve kaliteyle ilgili hata risklerinin tamamını tespit edebildiği belirtiliyor. Şirket V13 yassı paket etiket kontrol sistemi, CV ve CMV kombine sistemlerinden oluşan bu yeni portföyün, yüksek hızlı üretim hatlarında %100 otomatik etiket kontrolünü güvenilmez, manuel nokta kontrollerinin yerine kullanmanın uygun maliyetli bir yolu olduğunu iddia ediyor. Çözüm, tüketici güvenliğini desteklemek, ürün geri çağırmalarını ve perakendecilere uygulanan yüksek para cezalarını önlemek için BRCGS gibi sektör yönergelerine uygun olarak belgelenmiş etiket kontrolünün yapılmasına yardımcı oluyor.

METTLER TOLEDO Kameralı Kontrol İş Geliştirme Müdürü Neil Gruettner yeni teknolojileri ile ilgili yaptığı açıklamada: "%100 otomatik etiket kontrolü portföyümüz tamamen esnektir ve montaj kitleri, bağımsız sistemler veya otomatik ağırlık kontrol terazileri, metal dedektörleri veya x-ray sistemleri gibi diğer ürün kontrol cihazlarımızla birlikte mevcut üretim hatlarına kolayca entegre edilebilen çözümler sunar. Yeni ve mevcut müşterilerimize, manuel kısmi kontrollerinin yerine iş tekrarı, ürün geri çağırma riskleri ve perakendecilere uygulanan para cezalarını azaltmaya yardımcı olan %100 etiket kontrolü teknolojisini kullanmanın ne kadar kolay olduğunu göstermeyi dört gözle bekliyoruz” diye belirtiyor.

Devamını oku...

Termal kamera sistemlerinde tak-çalıştır entegrasyonu

Teledyne FLIR’in Boson+ ve Hadron 640R için çevrimiçi destek araçları, mühendislerin ve geliştiricilerin, donanım ve yazılımları kullanarak entegrasyona hemen başlamalarını sağlayacak

Teledyne Technologies’in bir iştiraki olan Teledyne FLIR, Boson®+ termal kamerası ve Hadron™ 640R çift kamera modülü için kapsamlı bir çevrimiçi geliştirici destek içeriği sunmaya başladı. Savunma ve endüstriyel sektörler ile yeni kullanım alanları için termal ürün geliştirmeyi basitleştirirken riski azaltmaya yardımcı olacak ipuçları ve belgeler sunan program kapsamında, entegrasyon destek videoları ve ek çevrimiçi içerikler de bulunuyor.

Teledyne FLIR Ürün Yönetiminden Sorumlu Başkan Yardımcısı Dan Walker, konuyla ilgili şunları paylaştı: “Teledyne FLIR, kapsamlı kullanıcı kılavuzları, çizimler ve uygulama notlarının yanı sıra grafiksel kullanıcı arayüzleri, yazılım geliştirme kitleri ve geliştirici kitleri gibi veri paketleri ile termal kamera modüllerimizin, dronlar, elde taşınabilen cihazlar, güvenlik ürünleri gibi birçok ürüne entegre edilmesini destekliyor. Entegrasyon destek serimiz, müşterilerimizin bizim donanımlarımızı, yazılımlarımızı ve araçlarımızı kullanarak en kısa sürede geliştirmeye başlamaları için çevrimiçi destek sağlıyor.”

Devamını oku...

FANUC, CRX-10iA/L robotuyla endüstriyi gelecekle buluşturdu

WIN EURASIA fuarına fabrika otomasyonuna dair en güçlü çözümlerinden CRX-10iA/L robotuyla katılım gösteren FANUC, sunduğu uygulama örneklerini sergiledi

Sektör ayırt etmeksizin bugünün ve geleceğin robot teknolojilerini geliştiren Japonya merkezli CNC, robot ve makine üreticisi FANUC, bu yıl “Endüstri gelecekle buluşuyor” mottosuyla düzenlenen ve sektörünün en büyük uluslararası sanayi fuarı WIN EURASIA 2023’e katılım gösterdi. Otomasyon, lojistik, kaynak, elektrik, elektronik, enerji, metal işleme, hidrolik ve pnömatik sektörlerini İstanbul Fuar Merkezi’nde bir araya getiren fuarda CRX-10iA/L robotunu tanıtan FANUC, üretimdeki inovatif uygulama örneklerini gösterme fırsatı buldu. 

FANUC’ta hedef yarının üretimini bugünden yakalamak 

İmalat sanayinin son dönemde otomasyon ve robot kullanımına geçişinin hızlanmasının bir tercihten ziyade zorunluluk halini aldığını ifade eden FANUC Türkiye Genel Müdürü Teoman Alper Yiğit, “WIN EURASIA çatısı altında alanının en iyi firmalarıyla yer almak bizim için özel bir deneyimdi. Endüstri 4.0’ın bu denli önem kazandığı ve hatta Endüstri 5.0’ın ciddi anlamda gündem olduğu günümüzde robotların varlığı üretimin temelini yeniden yazıyor. Biz de FANUC olarak yılların getirdiği tecrübeyi geleceğe dokunan inovasyonla birleştirip çözümler sunuyoruz. Bu doğrultuda ise fuarda hafif ve programlaması kolay yapısıyla öne çıkan CRX-10iA/L robotumuzla yer aldık. CRX-10iA/L’nin kendisine entegre edilen 3D kamerası, onu iş sürecindeki tüm görüntüleri hareket halindeyken çekip uygulamada ciddi anlamda zaman tasarrufu sağlamasına olanak tanıyor. Böylelikle iş süreçleri de daha kesintisiz ilerliyor. Otomasyona geçişte çözüm arayan stant ziyaretçilerimize de bir sürpriz hazırladık. Robotumuz hünerlerinin ne denli çeşitli olduğunu göstermek için misafirlerimizin seçtikleri kokteyli de hazırlayıp kendilerinin beğenisine sundu. FANUC olarak endüstriye sunduğumuz çözümleri geliştirmeye devam edecek, yarının üretimini bugünden yakalamayı sürdüreceğiz” dedi.

Kolay geri dönüşüme yönelik plastik ambalaj tasarımı geri dönüştürülebilirliği artırıyor

Ambalaj plastikleri, üretilen tüm plastiklerin yaklaşık %36'sını oluşturmaktadır. Plastik ambalajların birçok ürünü ve gıdayı güvende tutma ve raf ömürlerini uzatma gibi avantajları vardır. Bununla birlikte, plastik ambalaj malzemelerinin yaklaşık %85'i plastik atık olarak doğayı kirletmektedir. Ambalaj plastik atıklarının çevre ve ekonomi üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması, kolay geri dönüşüme yönelik ambalaj tasarımı ile mümkündür. Ayrıca verimli plastik geri dönüşüm makineleri ile de plastiklerin yaşam döngülerini uzatabiliriz.

Kolay geri dönüşüme yönelik plastik ambalaj tasarım ipuçları

Plastik ambalajların kolay geri dönüşüme yönelik tasarlanması, aşağıda belirttiğimiz gibi çeşitli şekillerde gerçekleştirilebilir. Bu unsurların uygulanması, plastik ambalaj malzemelerinin geri dönüşüm oranını artırmak ve plastik atıkları azaltmak için son derece yararlı olacaktır.

Devamını oku...

Konica Minolta “Sanal Showroom Platformu”nu geliştirdi

Konica Minolta, ödüllü sürükleyici deneyimi olan “Sanal Showroom Platformu” ile müşterilerine özel demo fırsatı sunuyor. 2020'deki lansmanından bu yana Sanal Showroom, 2022 Alman İnovasyon Ödülleri tarafından kabul edilmişti. Şu anda 2 bin showroom oturumuna ulaşan platform, iş günü başına ortalama üç oturuma ulaşmış oldu.

Platformu kullanan ülkeler arasında; Almanya, Avusturya, İspanya, Türkiye, Ürdün, Suriye, Lübnan, Irak, BAE, Kuveyt, Katar, Bahreyn, Umman, Suudi Arabistan Krallığı, Mısır, Libya, Tunus, Cezayir ve Fas bulunuyor.

Müşteriler ve potansiyel müşterilerle anlamlı, bilgilendirici ve amaca yönelik bir şekilde bağlantı kurmak, pandemi sonrası daha da önemli hale geldi. Zamanında iletişim ve çok değerli bilgilerin ihtiyaç duyulduğunda teslim edilmesi doğal bir beklenti yarattı. Konica Minolta, bu ihtiyacı karşılamak için Sanal Showroom'unu geliştirdi. Çevrimiçi platform, başlangıçta şirketin önde gelen üç ticari ve endüstriyel baskı sistemi için oluşturuldu. Toner tabanlı AccurioLabel 230 etiket baskı makinesi, AccurioPrint C14000 yüksek hacimli üretim baskı makinesi ve AccurioJet KM-1e UV inkjet üretim baskı makinesi. Ayrıca sanal showroom, AccurioShine 3600'e de ev sahipliği yapabiliyor. Ziyaretçiler, söz konusu makinenin bir demosunu görmenin yanı sıra, numuneler alabiliyor ve süslenmiş baskı örneklerini süslemesiz bir baskıyla karşılaştırabiliyorlar. 

Konica Minolta’nın web sitelerindeki özel bir açılış sayfası aracılığıyla kaydolan müşterilerine ve potansiyel müşterilerine özel şirketin bir satış temsilcisi eşlik ediyor. Sunucular ve ziyaretçiler sanal bir alanda gerçekçi ürünlerle etkileşim kurabiliyorlar. Aynı zamanda endüstriyel veya ticari bir baskı showroomunda 3D sanal turun, baskı örnekleri galerilerinin, teknik ve diğer içeriklerin, devam eden etkileşimli toplantıların ve belirli üretim baskı makinesiyle ilgili ayrıntılı sunumların keyfini çıkarabiliyorlar. Animasyonlu kağıt akışı gösterileri, farklı mürekkep renkleri ve kağıt yükleme ile baskı sonrası ürün istifleme dahil olmak üzere makinelerin canlı sanal çalışması da ayrıca bulunuyor.

TOMRA, dinamik LIBS teknolojisine sahip yeni AUTOSORT™ PULSE makinesini sunuyor

Alüminyum alaşımlarının yüksek verimlilikte ayıklanması için tasarlanan yeni makiine, endüstri standartlarını yeniden tanımlıyor ve yeşil alüminyumun yolunu açıyor.

Metal geri dönüşüm endüstrisinde onlarca yıllık deneyimini kullanan TOMRA, metal segmentinde bir kilometre taşı olan AUTOSORT™ PULSE makinesini pazara sunuyor. Alüminyum hurdalarının alaşım türlerine göre yüksek hassasiyetle ayıklanması için dinamik LIBS teknolojisi ile donatılan yeni ayıklama sistemi, yüksek kaliteli ikincil metaller üretmek üzere geniş bir uygulama yelpazesinde kullanılabiliyor.

Metal endüstrisi hem enerji tüketimini hem de birincil malzemelerin kullanımını azaltmak için geri dönüşüm oranlarını artırmaya çalışırken, sınıfının en iyisi olan ayıklama teknolojilerinin kullanılması büyük önem taşıyor. Bu teknolojiler, karışık hurdadan, daha fazla işlenebilen ve yüksek oranda geri dönüştürülmüş içeriğe sahip birincil benzeri malzemeye dönüştürülebilen saf mono malzemelerin geri kazanılmasını sağlıyorlar. TOMRA Recycling Sorting Metal Pazarı İş Geliştirme Müdürü Frank van de Winkel, konuyla ilgili olarak; "Alüminyum hurdası, birden fazla alaşımdan oluşuyor. Uygulamaya bağlı olarak, malzemenin özelliklerini tanımlayan farklı alaşımlı metallerin bir karışımını içeriyorlar. Kaliteyi koruyarak belirli bir alaşımı geri dönüştürmek için söz konusu alaşım sınıfının hurdanın içinden ayıklanması gerekiyor. Bu, yalnızca LIBS gibi en gelişmiş teknolojilerle yapılabilen bir görev. Şirketimiz bünyesinde görev alan mühendislerden oluşan ekibimiz, mükemmel bir performans sağlanması için bu teknolojinin geliştirilmesinde uzun bir süre titizlikle çalışarak önemli bir çaba sarf etti. AUTOSORT™ PULSE, geri dönüşüm profesyonellerine alüminyumu alaşım sınıflarına göre ayıklama ve zorlu uygulamalar için döküme hazır ürünler üretme imkânı veriyor” diye belirtti. 

Devamını oku...

Cobot’lar tüm sektörlerde her işletmeye özel çözüm sağlıyor

Universal Robots cobot'ları, her ölçekten üreticilere esnek otomasyon imkânı sunuyor. Montajdan boyamaya, vidalamadan etiketlemeye, paketlemeden cilalamaya, enjeksiyon kalıplamadan kaynağa kadar her türlü uygulamada fark yaratıyor. Kolaboratif robot teknolojisi üretimde daha fazla verimlilik elde etmeye ve kaliteyi sürdürmeye yardımcı oluyor. Küresel pazarda rekabet edebilmeyi sağlarken, bununla birlikte üretim kapasitelerinde artan kalite, süreklilik ve üretim hızı gibi avantajlar getiriyor. Universal Robots’un oldukça kolay programlanan, esnek, dayanıklı, yüksek hassasiyete sahip çok amaçlı kullanılabilen kolaboratif robotları, tüm sektörlerin otomasyona geçmesine imkân tanıyor. Şirket, geniş distribütör ağı ve sistem entagratörleri ile ister büyük ister küçük boyuttaki her işletmeye özel çözümler sağlıyor. Universal Robots kolaboratif robotlarıyla alma-bırakma, makine besleme, CNC besleme, paketleme, paletleme, etiketleme, kalite kontrol, montaj, çapak alma, parlatma ve cilalama, enjeksiyon kalıplama, cıvatalama, laboratuvar analiz ve testi, yapıştırma ve dağıtma, kaynak uygulamaları ve buna benzer pek çok uygulama yapılıyor.

Devamını oku...

Renault elektrikli araç (EV) motor montaj ve gövde kaynak hattını ABB ile genişletiyor

ABB, son 24 ayda büyük endüstriyel robot portföyünün 160 adedinin çoğunu teslim etti. Siparişin finansal detayları açıklanmadı.

ABB'nin robotik otomasyon çözümleri, Renault Grubu'nun Cléon ve Douai Fransa'daki gelişmiş e-motor montaj hatlarında kapasite artışı sağlanmasını destekleyecek. Şirketin Douai tesisinde ABB teknolojisi, yeni gelişmiş gövde kaynak hatlarıyla yeni nesil elektrikli araçların üretilmesine yardımcı olacak. 

ABB Robotik Bölümü Başkanı Marc Segura, "ABB, Renault Grubu ile yirmi yılı aşkın bir süredir çalışmaktan gurur duyuyor ve ürün serilerinin elektrifikasyonunu hızlandırırken onlarla bir kez daha işbirliği yapmaktan mutluluk duyuyoruz. Renault Grubu, başarılı Zoe modeli ile elektrikli araç pazarında bir öncü haline geldi. Esnek üretim konusundaki uzmanlığımızla, hepimiz sürdürülebilir ulaşım geleceğine doğru ilerlerken bu başarıların devam etmesini sağlamak için sabırsızlanıyoruz” dedi.

Renault Grubu'nun sürdürülebilir kârlılık oluşturmaya yönelik dönüştürücü 'Renaulution' stratejisini destekleyen siparişler, ABB'nin Renault Grubu'nun en büyük EV üretim teknolojisi sağlayıcılarından biri olma konumunu sağlamlaştırıyor. ABB'nin tüm üretim sürecini destekleyen teknolojisi ve çözümlerini öne çıkarıyor.

ABB, geniş endüstriyel robot portföyünün yanı sıra, robot hareketinin güvenlik denetimini sağlayan, daha yalın otomasyon hücreleri ve daha yakın işbirliği sağlayan SafeMove yazılımı ile motor sargı, dengeleme ve test dahil olmak üzere karmaşık süreçler için entegrasyon uzmanlığıyla kapsamlı ürün portföyünden 50'den fazla ek yazılım uygulamaları sağlıyor.

Kaynak: ABB Robotik