Türk lezzetlerini ambalajlıyoruz

 

Muharrem Demir - Apack Ambalaj

Sağlıklı yaşamın birinci koşulu, sağlıklı üretilmiş çeşitli gıdalar ile beslenmek olduğuna göre; bilimselliği ilke edinerek, tamamen doğal ve mümkünse katkısız olarak gıdaların işlenmesi, uzun raf ömrü için ambalajlanarak nihai tüketiciye minimum maliyette ulaştırılmasına yönelik yerel teknolojiler geliştirmekte olduklarını belirten Apack Ambalaj Muharrem Demir ile firmanın kuruluş aşamalarını, bu günlere gelmesini ve gıda sanayinde kullanılan özel filmler ve ambalajlar hakkında konuştuk. 

Firmanız hakkında bilgi alabilir miyiz, firmanız ne zaman kuruldu?

Apack 2005 yılında kurulmuş ve mühendislik firması olarak faaliyete başlamıştır. 2009 yılında da ambalaj teknolojileri konusunda üretime başlamış ve 15 kişilik bir ekibe sahiptir. Hem iç pazara hem de bölge ülkelerine ihracat yapmaktayız.

Ürün çeşitleriniz ve özelliklerinden kısaca bahseder misiniz?

Temelde üç kategoride makine üretmekteyiz. Ayrıca mümessilliklerimize ek olarak fonksiyonel üst film üretimimizde mevcuttur.

Makine gurubunda:

DOT SC (basit tabak kaynak makinesi): yalıtımlı kaynak yapan ve aynı zamanda kenardaki fazlalıkları kesen ayrıca rezistanslı kenar kesim özelliği ile fazlalıkları yok eden DOT SC faydalı model belgesi ile koruma altındadır.

MAP25, MAP25E, MAP25DS: Yarı otomatik tabak kaynak makinesi tamamen APACK ekibi tarafından geliştirilmiş olup sınıfının en  iyi teknik özelliklerine sahiptir.

AutoMAP100 ve AutoMAP200:  Tam otomatik ambalaj hattımız ile ürüne özel ambalaj çözümleri üretebilmekteyiz: tabak besleme, sıvı veya granül ürün tartım/dolum, VAKUM, SKIN, MAP, EMAP, ISIL iŞLEME uygun ambalaj ve ambalaj malzemeleri ile dünya pazarlarına güvenli yolculuğa davet diyoruz. Tasarımdan uygulamaya metal dedektör den etiketleme işlemlerine, her zemine kaynak olabilen ve soyulabilen üst filme, ısıl işleme uygun tabaklara kadar pek çok pazarlama parametresi için endüstriyel çözümler üretiyoruz.

Üretimini yaptığınız ambalaj makineleriniz, çeşitleri ve makinelerinizin hız, verimlilik ve enerji tasarrufu gibi özellikleri nelerdir?

Ciddi bir bilgi birikimine sahip olan ekibimiz tasarımdan uygulamaya pek çok yeniliği de makinelerimizde uygulamaktayız:

Satış öncesi ve satış sonrası hizmet ağınızdan bahseder misiniz?

Makine kurulumu ile birlikte müşterinin teknik ekibine ve pazarlama grubuna çok nitelikli bir ambalaj eğitimi verilmektedir. Hem makine kullanımı hem gıda ambalaj ilişkileri hem de kullanılan gaz ve ambalaj malzemeleri konusunda eğitimler veriyoruz. Her makinenin PLC ekranında da eğitim bölümü bulunmaktadır.

Müşteri memnuniyeti için ne tür çalışmalar yapıyorsunuz?

Çalışmakta olduğumuz 150 den fazla firma bulunmakta olup Ar&Ge ve pazarlama bölümlerine düzenli yeni tüketim eğilimleri ve ambalaj sanayindeki gelişmeler konusunda seminerlerimiz mevcuttur. Zaman zaman bu tür eğitim seminerleri ticaret odaları, çeşitli üniversitelerde tekrarlanmaktadır. Ayrıca ambalaj kültürünün gelişmesine yönelik her gün 4 bin kişiye ulaşan bir APACK iletişim platformu aktivitemiz mevcut. Diğer taraftan 800 kişiye ulaşan birde teknik bir çalışma yürütmekteyiz.

Gıda sanayinde ambalajın konumu oldukça önemli bir noktadadır. Bu bağlamda gıda ve ambalaj arasındaki bağı nasıl değerlendiriyorsunuz?

Bugünün üretim noktası ve tüketim noktası arasındaki bağı sağlayan yegâne alt yapıda ambalajı görüyoruz. Dolayısı ile değişen koşullar ambalajdan beklentileri de arttırmakta ve fonksiyonel çözümleri talep etmekte. Bizde bu noktada müşteri/tüketici odaklı çözümler üreten yerel bir firmayız. Ambalaj teknolojimiz ile birlikte damak tadımızı da bölge ülkelerine ihraç edebiliyor olmak ekibimizin en büyük gurur kaynağıdır.

Bir gıdaya baktığımız zaman üç tane parametre görmek istiyoruz. Birincisi doyma kısmı, ikincisi tat kısmı ve üçüncüsü de görsellik kısmıdır. Eğer bu üç parametreyi gıda ambalajında uygulayamazsanız bu ürünün gelecek endişesi oldukça fazladır.

Bunu yapabilmemiz için öncelikli olarak elimizde neler var onlara bakmalıyız. Eğer profesyonel bir gıdacı değilseniz gıda konusunda başarılı olmanız imkânsızdır diyebiliriz. Günümüzde gıda tüketimi oldukça farklılık kazandı. Artık yeme kültürü daha pratik bir hal aldı. Geleneksel yeme kültürünün yerini hazır gıdalar almış durumda. Hazır gıdaların iştah açıcı ve sağlıklı görünmesi için ambalajını en iyi şekilde sunmamız gerekmektedir. Bunun için de az önce bahsettiğimiz üç kategoriyi ambalaj üzerinde uygulamamız gerekir.

Bugün pişmeye hazır gıdalar daha ön plandadır. Marketten gıdayı alıp eve gittiğiniz zaman mutfakta fazla zaman harcatmayacak bir ürün geliştirmemiz gerekiyor. Bu günün yaşam tarzı olabildiğince kapalı mekânlara ve alışveriş merkezlerine doğru kayıyor. Eğer müşterinizi 2 saatten fazla bir alışveriş merkezinde tutacaksanız muhakkak bir şey ikram etmeniz gerekmektedir. İkram edeceğimiz yiyecek hem pratik hem de lezzetli olmalı ki müşteri memnun ayrılsın.

Bütün bu detayları da ambalajlar sayesinde yapabiliyoruz.

Bu şekilde ambalajlanmış gıdaların dayanıklılık süreci ne kadardır?

Bir gıdayı ürettikten sonra yarışımız başlamış oluyor. Üç temel problemimiz var. Zaman, sıcaklık ve oksidasyon. Zaman geçen bir süre onun için yapacak bir şeyimiz yok. Sıcaklık ise gıdayı -4 dereceye soğuttuktan sonra işimiz bitmiş oluyor. En önemli ve zor kısmı ise oksidayson. Oksidasyonu minimuma indirmek için oksijenin ortamda bulunmaması gerekiyor. Bizde ambalajda vakum yaparak oksijensiz bir ortam sağlıyoruz. Vakum altında ambalaj gıdanın şeklini aldığı ve ürüne basınç uyguladığından dolayı vakum yaptığımız ambalajın içine azot vererek basınç dengesi sağlıyoruz. Bu ambalaj sistemine modifiye atmosfer paketleme (MAP) diyoruz. Bir ürünü MAP yaptığımız zaman beklentimiz üç katına kadar raf ömrüdür. Ancak bugünün üretim noktasıyla tüketim noktası arasındaki mesafe ve zaman girince işin içine farklı oyuncular giriyor. Bu oyuncular sizin saklama koşullarınıza uymayabiliyor ve gıdada bir risk oluşuyor. Bu durumda ileri ambalaj teknolojisi kullanmamız gerekiyor. İleri teknoloji ambalajlarla ileri teknoloji paketleme yaptığımız zaman raf ömrü minimum 1 ay maksimum 6 aya kadar çıkıyor.

Türkiye’de hangi pazarlara yönelik satışlar gerçekleşiyor?

Türk insanı daha çok kısık ateşte pişen yemekleri tercih ediyor ve damak tadını hızlı pişirilmiş yemekte fark edebiliyor. Onun için her gıdayı 85 derece ve altına alıp kısık ateşte pişiriyoruz. Bu durumda da Türk damak tadına bir lezzete ulaşabiliyoruz.

Plastik ambalaj içersinde henüz Türkiye’de marketlerde pazarlama yapamadık. Çünkü Türkler plastik ambalaj içersinde hazır gıdaları tercih etmiyorlar. Ancak alüminyum kaplarda denediğimizde tercih edilmeye başlandı.

Yurt dışında hangi ülkelere ihracat gerçekleştiriyorsunuz?

Yurt dışında satışlarımız oldukça fazla. Şuan Duabai ile görüşmelerimiz var. Henüz projemiz sonuçlanmadı. Avrupa’da bu sistem zaten mevcut. Avrupalı bundan yıllar önce hazır gıdalara yöneldi. Şuan bu konseptle yaptığımız 85 Türk yemeği pazarda mevcut. Özellikle Ortadoğu ve Arap ülkelerine kolaylıkla pazarlayabileceğimiz ürünler. Yerel gıdamızı tüketicinin taleplerine uygun hale getirme çabası içersindeyiz.

Gıda sanayi için geliştirilmiş olan ileri teknoloji filmler ve bu filmlerin gıda sektörüne olan katkısı hakkında neler söyleyebilirsiniz?

Değişen yaşam koşulları ile gıda tüketim alışkanlıkları da hızla değişmekte. Özellikle taze gıda konusunda beklentilerimizi karşılayacak çözümler üretmek ancak bilgi ve teknoloji sayesinde mümkün. Türk damak tadının Dünya’nın farklı mutfaklarına ulaşması için koruyucu özellikleri gelişmiş (bariyerli) ve ısıl işleme uygun ambalaj malzemeleri artık Türkiye’de üretilmekte olup makinalarımız ile birlikte pek çok pazara hitap edebilmektedir.

Türkiye’de ambalaj teknolojisi ile ilgili ne tür çalışmalar yapılmalı? Siz firma olarak bu süreç için neler yapıyorsunuz?

Ürün ve tüketiciye odaklı çözümler eğitim ile başlıyor ve protatip ürünler müşteri beğenisine sunuluyor. Gerekli düzenlemeler yapılarak ambalaja son hali veriliyor ve endüstriyel üretimi konusunda makinelerimiz devreye giriyor. Muhtelif alt film ve tabaklar için fonksiyonel üst filmlerimizde talep edilen raf ömründe üretimi sağlayabilmekteyiz. Günümüz yaşam tarzında mutfakta yemek hazırlamak için zaman harcamak çok lüks hale gelmiştir. Bu konuda hem ambalaj gelişiyor hem de artık tüketiciler bilinçleniyor. Gıda ambalajlarını geliştirmek gibi hiçbir sıkıntımız yok. Her türlü özel gıdalara uygun ambalajlar üretebiliyoruz.

Apack Ambalaj olarak teknolojik gelişmelerin takipçisi olduğunuzu biliyoruz. AR-GE çalışmalarınız hakkında biraz bilgi verir misiniz?

Yerel damak tadımız taze konsepti üzerine olduğu için her ürüne ait çözümlerde farklılıklar göstermektedir. VAKUM, MAP, SKIN, EMAP ve ısıl işleme uygun ambalajlar konusunda makine ve teknolojilerimizi sürekli yenilemekteyiz. Hijyene bağlı gıda güvenliğini arttırırken diğer taraftan maliyetleri düşürmek için otomasyon üzerine odaklandık ve kendimizi geliştirmekteyiz.

Üretim tesisleriniz nerede bulunuyor? Tesisleriniz, istihdam profiliniz ve sahip olduğunuz kalite belgeleri ile ilgili bilgi verebilir misiniz?

Kendini işine adamış bir ekiple yola çıktık ve hızla büyümekteyiz. Şirket içi eğitimlere ek olarak kaliteyi arttırıcı faaliyetlerimiz mevcut. Ekipmanlarımız Avrupa standartlarında üretilmekte olup CE belgesine haizdir.

Piyasadaki konumunuzu nasıl buluyorsunuz? Pazar geliştirme faaliyetleriniz nelerdir?

İç pazarda çok aktif faaliyetlerimiz mevcut. Önümüzdeki üç yıl içinde ihracatımızı %50nin üzerine çıkarmak için dış pazarda yapılanmaktayız. Hedef ülkeler içinde; İran, Azerbaycan, Kazakistan, Dubai, Hindistan ve Balkanlar bulunmakta.

Ambalaj sektörü ile ilgili Avrupa ve Dünya'daki gelişmeleri nasıl buluyorsunuz? Türkiye bu gelişmelerin neresinde bulunuyor?

Dünya pazarı ve Avrupa’da ambalaj sektörü ciddi yol almış durumda olup teknolojisi ile birlikte kültürü de gelişmiş durumda. Ülkemizde eğitim konusunda ciddi sıkıntılarımız mevcut olup önceliğimiz bir Ambalaj Mühendisliğinin kurulması yönünde. 

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Ülkemizdeki gıda sanayi yeni nesil tüketiciler tarafından yeniden yapılandırılacak olup sektördeki tüm eğitimli kişilerin aynı zamanda kültürüne de yardımcı olmasını bekleriz.