Thursday, Apr 25th

Last updateMon, 15 Apr 2024 8am

Buradasınız: Home Okuyucu Örnekleri Makale

Plastik Film Ambalaj Malzeme Bileşenlerinin Migrasyonu

Özet

Günümüzde plastikler hafif olmaları, esnek/sert yapıda olabilmeleri ve kırılma gibi dış darbelere dayanıklı olma özelliklerinden dolayı gıda başta olmak üzere birçok ürünün ambalajlanmasında tercih edilmektedirler. Plastik ambalajların üretimi sırasında kullanılan kimyasal maddelerin gıda ile etkileşimi ve transferi plastik ambalajlarda migrasyon olarak tanımlanmaktadır. Migrasyonun plastik ambalajlarda oluşması gıda yapısı, temas süresi, temas sıcaklığı, ambalaj yapısı ve ambalaj içeriğindeki bileşenlere bağlıdır. Özellikle uygun yöntemlerle işlenmeyen plastiklerin yapılarında kalan serbest monomerler ve düşük molekül ağırlıklı bileşikler migrasyona neden olur. Migrasyonun belirli değerlerin üzerinde ortaya çıkması da insan sağlığı açısından olumsuz etkilere neden olabilir.

Çalışma kapsamında migrasyonu ortaya çıkaran faktörler, plastik ambalaj malzemelerinin yapısındaki kimyasal maddelerin migrasyona etkisi ve migrasyon testleri incelenerek baskılı ve baskısız plastik ambalajlarda migrasyon konusu irdelenmiştir.

Anahtar Kelimeler: Polimerler, Ambalaj, Kontaminasyon, Migrasyon

Devamını oku...

Sürdürülebilir Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi Yaklaşımı: PLM

Özet

Sürdürülebilir kalkınma, dünya çapındaki temel sorunlardan biri olmuştur. "Yeşil bir şirket" olmak için, ekomarka ve geri dönüşüm yaklaşımı endüstrilerce iyi anlaşılmış, fakat işletmelerdeki istenmeyen israf etkisi her zaman fark edilemez. Geleceğin endüstrileri, kendini adamış kişiler aracılığıyla tüm tedarik zinciri içinde sorumlulukları paylaşan ve gerçekleştirilmesi gerekilen bir Yeşil Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi stratejisine sahip olmalıdır.

Bu çalışma, yeşil ürün yaşam döngüsüne yönelik temel aşamaları içeren bir yaklaşımı açıklamaktadır: tasarım, üretim ve hizmet, kullanılabilirlik ve geri kullanım. Tüm bunlar irdelendiğinde, ürün yaşam döngüsünü dikkate alan sürdürülebilir ürün geliştirme için bir çerçeve önerilmektedir.

Anahtar Kelimeler: Sürdürülebilirlik, Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi, Yeşil Üretim, Ürün Geliştirme

Devamını oku...

Bir Ambalaj Olarak Yumurta Viyolünün Önemi ve Sektördeki Güncel Gelişmeler

Yumurta doğal bir ambalaja (kabuk) sahip olsa da son derece kırılgan bir üründür ve kullanım ve taşıma sırasında kabuk hasarlarından dolayı ciddi kayıplar meydana gelebilir. Temel besin maddesi olan yumurtanın kabuk deformasyonuna karşı korunması ve tazeliğinin uzun süre muhafaza edilmesi ülke ekonomisi için büyük önem taşımaktadır. Nakliye ve depolama kaynaklı kayıpların azaltılmasında basit ve pahalı olmayan yeni metotlara ihtiyaç duyulmaktadır. Taze yumurtanın üstün kalitesinin depolama ve nakliye süresince muhafazası ancak yumurtanın birincil ambalajı olan ve depolama ile nakliyede kritik önemi olan yumurta kolisi olarak kullanılan ‘viyol’ kalitesinin arttırılması ile mümkün olabilmektedir.

Taze yumurta ekonomik değerinin yanı sıra, tüm besinler içerisinde sindirilebilirliği yüksek olan, anne sütünden sonra insanın ihtiyacı olan tüm besin öğelerini yapısında bulunduran en kaliteli proteine sahip tek besindir. Yumurtanın içerdiği kaliteli proteinin besleyici değeri de yüksek olup, insan vücudunda sentezlenemeyen ve dışarıdan vücuda alınması gerekli olan "elzem amino asitleri" yeterli ve dengeli miktarlarda içermektedir. Bu açıdan yumurta, yetişkin bir bireyin günlük olarak gereksinim duyduğu esansiyel besin öğelerini içeren fonksiyonel temel bir gıda maddesidir [1-3].

Devamını oku...

Atık mevzuatındaki en güncel değişiklikler ışığında rotalar belirlenmeli

TOMRA Geri Dönüşüm Başkanı Tom Eng, Avrupa ve uluslararası atık mevzuatındaki son değişikliklerden bazılarına dikkat çekerek, bu değişikliklerin atık işleme operatörleri açısından sonuçlarını değerlendirdi.

Küresel atık ve geri dönüşüm sektörü, sıkı düzenlemelere tabi tutuluyor ve uluslararası mevzuata ek olarak neredeyse her bir ülke, atık işleme operatörlerinin uyması gereken ayrı düzenlemelere sahip bulunuyor. Atık mevzuatı, sektörümüzün bel kemiği ve genellikle mevzuattaki tüm değişikliklere olumlu yaklaşılıyor. Çünkü mevzuatlar, her zaman geri dönüşüm kalite standartlarını daha da artırmayı veya yerel, ulusal ya da uluslararası düzeyde geri dönüşüm oranlarını artırmayı hedefliyor.  

Yürürlüğe giren en yeni üç mevzuat değişikliğini değerlendirmek isteriz: Basel Sözleşmesi Plastik Atık Değişiklikleri, Çin'de katı atık ithalatının yasaklanması ve kısaca Avrupa Yeşil Mutabakatı. 

Devamını oku...

Kâğıt ve Ambalaj ürünleri pazarında ne gibi değişiklikler olacak?

Kâğıt ve Ambalaj üreticileri önümüzdeki senelerde pazarda ne gibi değişiklikler beklemeli? Trendlerin satış ve müşteri ekosistemine etkilerine nasıl cevap verilmeli?

Son 5 yılda kâğıt ve ambalaj sektörü için en önemli iki trend dikkat çekiyor: Sürdürülebilirlik ve Dijitalleşme. Gerçekleştirdiğimiz projeler ve sektörün önemli oyuncularının katıldığı araştırmalarımızda özellikle bu trendlerin öneminin giderek arttığını ve önümüzdeki 3 yıl içerisinde daha da kuvvetlenerek üreticilerin ürün yönetimi, değer zinciri, satış ve fiyatlandırma süreçlerine direkt olarak etki edeceğini ön görüyoruz. Olağan gidişata ek olarak pandemi (özellikle dijitalleşmede) bu iki trendin yaygınlaşmasında ve hızlanmasında önemi rol oynuyor. Peki şirketler pandemi ile hız kazanan sürdürülebilirlik ve dijitalizasyon trendlerinin etkilerine nasıl adapte olabilirler? Trendler ile değişen satın alma davranışları nasıl fırsata çevrilebilir?

Devamını oku...

Ürün Yaşam Döngüsü Yönetimi ve Gıda Sektöründe Dijital Dönüşüm

Özet

Gıda ürünleri, bozulabilir nitelikte ürünler olduğundan, insan sağlığını tehlikeye atmayacak şekilde gıda vasfını koruması için üretim anından tüketiciye ulaştığı ana kadar kontrol altında olmak durumundadır. İzlenebilirlik sistemleri aracılığı ile yapılan bu kontrol hem ürünlerin ekonomik anlamda kaybını önlemekte hem de israfın önüne geçilmesini sağlamaktadır. Çünkü artan nüfus, her geçen gün gıda talebini artırdığı gibi, arzın da yetersiz kalması tehlikesini ortaya çıkarmaktadır. Bu bağlamda gıda ürünlerinin ürün yaşam döngüsünün yönetilmesi gereklidir. Bu yönetim ise dijital dönüşüm ile mümkündür. Bu derleme çalışmasında gıda sektöründe dijital dönüşüm konusuna yer verilmiş ve dijital dönüşümün nasıl sağlanacağı tartışılmıştır.

Anahtar Kelimeler: Gıda, gıda sektörü, ürün yaşam döngüsü, izlenebilirlik, dijital dönüşüm 

1. Giriş

İnsanlığın ortak mirası olan tarımsal faaliyet, yüzyıllardır hatta binyıllardır bir önceki neslin keşfettiklerini ve uyguladıklarını bir sonraki nesle aktarması yolu ile yapılagelmiştir. Ancak 20.Yüzyıl ile birlikte dünya nüfusunun neredeyse 7 kat artması nedeniyle gıda ve beslenme problemleri ortaya çıkmıştır. Bu da binyıllardır nesilden nesle aktarılan geleneksel tarım yöntemlerinin yetersiz kalmasına ve terkedilmesine neden olmuş, geleneksel tarımın yerini yüksek verimlilik ve hasat elde edebilmek için her türlü kimyasal ilaçların kullanıldığı modern tarım almıştır. Fakat bu da her ne kadar gıda yetersizliği sorunu ortadan kaldırmışsa da bu kez obezite ve kalp rahatsızlıkları gibi kimyasal ilaçların kullanımına bağlı hastalıklarda artışa neden olmuştur. Bu nedenle modern tarımın da alternatifi düşünülmeye başlamış ve 1980’lerden itibaren organik tarım ve organik gıda üretimine geçilmeye başlanmıştır.  

Devamını oku...

T-MAX Hammadde Stoklama Siloları

Günümüzde plastik endüstrisinde hammaddelerin az yer kaplayarak daha güvenilir, ekonomik ve daha uygun şartlarda saklanıp korunması hammadde stoklama silo sistemleri ile sağlanmaktadır. 4 metre veya daha yüksek bir alanınız var ve insan boyunun üstünü verimli olarak kullanamıyorsanız hammadde stoklama siloları ile bu alanı en verimli şekilde kullanarak %80’e yakın alan tasarrufu sağlayabilirsiniz. 

Çok çeşitli silo sistemleri olmakla birlikte bu yazıda korozyona karşı dayanıklı, aynı zamanda ekonomik yönden avantajlı mühendislik çözümü olan Sıcak Daldırma Galvaniz (SDG) ve Magnelis®  Kaplama Modüler Silo Sistemleri üzerine duracağız.

Kaplama Yöntemleri

Korozyon doğal bir olaydır ve maalesef tamamen ortadan kaldırılamaz ama bazı yöntemlerle kontrol altına alınabilir. Kaplama yöntemlerinde amaç; çeliğin hava ile olan temasını kesip kimyasal reaksiyona girmesini önleyerek alt katmanda bulunan malzemeyi korozyona karşı korumaktadır. Bu şekilde metallerin oksidasyonunu (paslanmayı) engelleyerek kullanım ömrünü uzatıp aşınmaya karşı direnci arttırmaktır.

Devamını oku...

Polimer Malzemelerin Isıl İletkenlik Özelikleri

1.Giriş

Polimer kompozitler, hafiflik, kolay işlenebilirlik, dayanıklılık ve düşük maliyet gibi özelliklerinden dolayı birçok uygulama alanında kullanılmaktadırlar. Polimer kompozitlerin özellikleri farklı yöntemler kullanılarak daha çok geliştirilip yeni uygulama alanları kazandırılmaktadır [1,2,3]. Elektrik elektronik uygulamalarında kullanılan malzemelerde ısı birikmesi cihazın performansını olumsuz etkilemektedir [1,4,5]. Bu nedenle, malzemelerde biriken ısının hızlı bir şekilde dağıtılması gerekmektedir [2,3]. Bu problemin giderilmesi için yüksek ısıl iletkenlik özelliğine sahip polimer kompozitleri tercih edilmektedir [2,3]. Polimer malzemelerin ısıl iletkenliği genellikle 0,1–0,5 W/mK arasındadır [6,7]. Polimer malzemelerin, ısıl iletkenlik özellikleri karbon, seramik ve metalik dolgu malzemeleri kullanılarak geliştirilmektedir [1,6,7].  

Gelişen teknoloji ile birçok alanda ihtiyacımızı karşılayan elektronik malzemeler hayatımızın vazgeçilmez bir parçası haline gelmiştir. Isı iletimi elektronik malzemelerin performansı, ömrü ve güvenilirliği için kritik bir öneme sahiptir [8,9]. Isıl iletken kompozit malzemeleri, hafif, iyi kimyasal direnç, mükemmel yalıtım performansı ve ekonomik üretim özellikleri sayesinde ısı dağılımı uygulamalarında daha önemli hale gelmektedir [10]. Bununla birlikte üç boyutlu çip bellekleri, esnek elektronikler ve ışık yayan diyotlar gibi yeni uygulamaların ortaya çıkmasıyla ısı yayılımı bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu problemin giderilmesi için yüksek ısıl iletkenliğe sahip kompozit malzemelere olan ihtiyaç giderek artmaktadır [8,9].

Devamını oku...

Covid-19 pandemi sürecinin kişisel koruyucu ekipman ve ambalaj atık yönetimine etkileri

Özet

Covid-19’a bağlı olarak ekonomik faaliyetlerin azalmasının dünyanın farklı şehirlerindeki hava kalitesini önemli ölçüde iyileştirdiği, sera gazı emisyonunu, su kirliliğini ve gürültüyü azalttığı birçok çalışmada rapor edilmektedir. Bununla birlikte pandemi sürecinin; tıbbi atıkların artması, dezenfektanların, maskelerin ve eldivenlerin insanlar tarafından gelişigüzel kullanımı ve kullanım sonrasında çevreye atılması gibi bazı olumsuz sonuçları da bulunmaktadır. Bu olumsuz durumlar atık yönetiminde önemli zorluklar ortaya çıkarmış ve devlet otoritelerini salgının atık yönetim sistemleri üzerindeki potansiyel etkilerini azaltmaya yönelik yeni uygulamalar arayışına yöneltmiştir. Bu derlemede Covid-19 pandemi sürecinde ortaya çıkan plastik atıkların nedenleri, atık yönetimi uygulamaları ve atıkların çevresel etkileri irdelenmeye çalışılmıştır. 

Anahtar kelimeler: Covid-19, pandemi, plastik, ambalaj, atık yönetimi

Devamını oku...

Pazarlamada ürün yaşam döngüsü kavramları

Giriş

Küresel rekabetin her geçen gün arttığı, arz-talep dengelerinin sürekli olarak yenilendiği günümüzde pazarlara yeni ürün sunmak gerekmektedir.  Yenilik kavramı günümüz üretimleri için sürdürülebilir rekabet üstünlüğünün en önemli dinamiği ve ekonomik yapıları için de itici gücü haline gelmiştir. Yeniliği bu kadar önemli noktaya taşıyan nedenler arasında ürünlerin yaşam eğrilerinin doğru planlaması ve geliştirilen stratejilerin çevresel faktörlere bağlı olarak hızlı değişkenlik göstermesidir.

Her sektördeki ürün gamının artması, müşteriye sunulan seçeneklerin çoğalması işletmelere her dönemde gelişime açık olmaları gerekliliğini hatırlatmaktadır. Her geçen yıl taleplerin farklılıkları daha da artmakta, bu taleplere gelecek çözümlerin hızlanması beklenmektedir. Tüketim toplumunun en büyük göstergesi olan hız kavramı, ürünlerin yaşam döngülerinin kısalmasına neden olmaktadır.

Her bir yenilik, bir başka kavramın kapılarını açarken, süregelen birçok üretimi derinden etkilemektedir. Bu hızlı dengede her geçen gün yeni ürünler gelişirken, gelişimini tamamlamış birçok ürününden portföylerinden çıkarılması gerekmektedir. Pazarlama çalışmalarının hızlık kazandığı günümüzde, ürün yaşam eğrisinin dikkatli planlanarak yönetilmesi çok önemlidir.

Devamını oku...